KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim.

Ben, burada, bu tahsisler konusunda yani ormanlık bölgelerin tahsisleri konusunda söz almak istiyorum. Biliyorsunuz orman varlığımız ciddi bir tehdit altında. En büyük tehditlerden bir tanesi orman yangınları, işte küresel iklim değişikliğinden, krizinden kaynaklı orman yangınları, bir taraftan orman varlığımızı baskılamakta, diğer bir yandan da üretim baskısı orman varlığımızı baskılamakta. En önemli tehditlerden bir tanesi de bu tahsisler. Özellikle son yirmi yıllık süreç içerisinde maden sahalarına tahsisler, sanayi sahalarına tahsislerde, yerleşim yerleri tahsislerinde, eğitim tesisleri tahsislerinde ve turizm tahsislerinde çok ciddi artışlar söz konusu. Yapılan çalışmalarda 1989-2001 yılları arasında toplam 24 tahsisle 1.113 hektar orman arazisi turizme tahsis edilmişken 2003 ile 2015 yılları arasında mevzuatta yapılan değişikliklerden sonra bu tahsis sayısı 38'e çıkmış ve 2.353 hektar orman alanı turizme tahsis edilmiş yani tahsis sayısı yüzde 58 artış göstermiş, iki dönemi kıyasladığımızda tahsis edilen alan miktarı da yüzde 111 artmış durumda. Bu turizm tahsisleri, eğitim alanlarının tahsisleri, yerleşim yeri tahsisleri, bunlar hakikaten de çok ciddi bir şekilde orman varlığımızı tehdit etmekte. Ve şöyle bir gerçeklik de var, bu, Sayıştay raporlarına da ne yazık ki yansımış durumda: Bu tahsislerde, biliyorsunuz, Orman Genel Müdürlüğünden izin isteniyor; Sayıştay raporlarında yazana göre Orman Genel Müdürlüğü bu tahsisler konusunda çok bonkör davranıyor ve kamu yararını göz ardı ettiği raporlara da yansımış durumda. Bir de ayrıyeten şöyle bir durum var: Gerçi bu sene Orman Genel Müdürlüğü yeni Tarım Bakanıyla beraber değişen bir zihniyetle beraber orman yangınlarında hakikaten de önemli bir mesafe katetti. Daha önce ideolojik bir -ne diyelim- inatlaşma nedeniyle uçak sayılarında, yangın söndürme uçak sayılarında ciddi eksiklikler vardı, bu sene o rakamlar oldukça artırıldı ve ciddi başarı sağlandı. Ancak çıkan orman yangınlarının sayısında gene bir değişiklik yok bakıldığı zaman ve bu yangınların sebeplerine bakıldığı zaman yarısı neredeyse bilinmiyor ve büyük bir çoğunluğu da insan kaynaklı. Biz ormanlarımıza ne kadar fazla insan sokarsak o kadar fazla yangın çıkma olasılığı artıyor yani bu turizm tesisleri tahsisleri burada, bu bölgelerde günübirlik veyahut da uzun konaklamalarla ilgili yapılmış olan turizm işletmeleri, tesisleri yangın riskini çok arttırmakta, ona keza madenlerde de aynı şekilde. Mesela, bizde en fazla, Manisa bölgesinde en fazla tahsis madenlere ayrılmış durumda, en fazla yangının çıktığı yer de Soma çünkü insanlar ne kadar ormanın içine girip çıkıyorsa o kadar fazla yangın çıkma riskini artırıyor. Bu tahsislerde artık biraz daha itinalı davranılması ve kamu yararının gözetilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Teşekkür ederim.