KOMİSYON KONUŞMASI

SALİH CORA (Trabzon) - Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün, İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni görüşmek üzere toplanmış bulunmaktayız. Öncelikle, bu kanun teklifinde emeği olan çok değerli milletvekillerimize ve kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli temsilcilerine teşekkür ediyoruz. Toplumumuzun birçok alanında önemli sorunların çözümüne katkı sağlayacak bir kanun teklifidir. Tabii, muhalefet partisi temsilcilerinin bunların seçim zamanı yapılmasının kanun sistematiğini bozduğu şeklinde eleştirileri olmuştur ancak şunu da çok iyi biliyoruz ki Genel Kuruldaki konuşmalarda, Komisyondaki bazı tartışmalarda muhalefet partisi milletvekilleri toplumdaki bazı taleplerin bir an önce yapılması noktasında baskı ortamı da oluşturmaktadır ama biz bunları bir takvim çerçevesinde, kendi planlamamıza göre hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bu düzenleme de gerçekten sosyal hayatın içerisinde, birçok yerde karşımıza gelen taleplerdi.

Özellikle 1'inci maddede gaziler arasında artık bir ayrım söz konusu kalmayacak şekilde bir düzenleme yapılıyor, muharip gaziler arasındaki aylık farkları giderilmekte. Millî Mücadele'ye katıldığı için İstiklal Madalyası verilmiş Türk vatandaşları ile 1950-1953 arasında Kore'de savaşmış Türk vatandaşlarına, Kıbrıs Barış Harekâtı'na katılmış Türk vatandaşlarına sosyal güvenceleri olup olmadığına bakılmaksızın net asgari ücret tutarında aylık bağlanması öngörülmektedir. "Biz, gazilerimiz için ne yapsak azdır." ifadesini Cumhurbaşkanımız çok sık bir şekilde kullanmaktadır. Bu söz artık sözde değil, fiilen eyleme geçmiş bir durumdadır. Aynı şekilde, bu kanunla beraber hak sahibinin ölümü hâlinde bu aylığın yüzde 75 oranında dul eşe de bağlanmasının imkânı sağlanıyor.

Yine, bu düzenlemede çok kapsamlı bir şekilde yüksek yargı mensuplarının özlük haklarına ilişkin düzenlemeler getirilmiştir. Yüksek yargı mensuplarının özlük haklarını bizim tartışma konusu dahi yapmamamız gerekiyor. Hakikaten, çok ciddi iş yüklerinin olduğu bir süreçten geçiyorlar, çok önemli davaları karara bağlıyorlar ve bunların verdikleri kararlar tabiri caizse bazı alanlarda içtihat oluşturacak nitelikte oluyor. Böyle durumda özlük haklarını düşünerek hareket etmemeleri gerekir yani şöyle ifade etmek istiyorum: Özlük hakları konusunda, bir yargı mensubunun düşünce sistematiğinin içerisinde derdi olmaması gerekiyor, çok rahat bir pozisyonda, çok rahat düşüncelerle tamamen işine odaklanması gerekiyor. Bunu geç kalınmış bir düzenleme olarak değerlendiriyoruz. Maddede üst yargı üyelerinin kıstas aylık oranlarında iyileştirme yapılarak maddede sayılan üst yargı üyelerinin kıstas aylık oranları Anayasa Mahkemesi üyelerine eşitleniyor. Yargıtay Birinci Başkan Vekilleri, Danıştay Başkan Vekilleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri, Yargıtay ve Danıştay Başkanları ile Yargıtay ve Danıştay üyelerinin kıstas aylık oranı Anayasa Mahkemesi üyelerine eşitleniyor. Bu şekilde de yargı mensupları arasındaki özlük hakları yönündeki ayrım da bir nevi ortadan kalkmış oluyor.

Üst yargı üyelerinin ek tazminat oranında iyileştirme yapılarak 3'üncü maddede sayılan üst yargı üyelerinin tazminat oranı Anayasa Mahkemesi Başkan ve üyeleriyle eşitleniyor. Bunlar kimlerdir? Yargıtay Birinci Başkanı, Danıştay Başkanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı, Yargıtay Birinci Başkan Vekilleri, Danıştay Başkan Vekilleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekili, Yargıtay ve Danıştayın Daire Başkanları ve üyeleri. Bunların ek tazminat oranları 25000 puan arttırılarak Anayasa Mahkemesi üyeleriyle eşitleniyor. Aynı şekilde, üst yargı üyelerinin ek göstergelerinde de iyileştirme yapılmaktadır. Burada MHP sözcüsü, Değerli Vekilimiz Mustafa Bey "Bütün hâkimleri kapsaması gerekiyor." gibi ifade kullandı, aslında yapılan düzenlemede birinci derece hâkim ve savcılardan Yargıtay üyeliğine hak kazandığı hâlde seçilemeyenlere ilişkin de düzenlemeler yapıldığını ifade etmek istiyoruz.

Değerli arkadaşlar, yine, 4'üncü maddede de üst yargı üyelerinin ek göstergelerinde iyileştirme yapılmakta. Yargıtay Birinci Başkanı, Danıştay Başkanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay Başsavcısının ek göstergesi "en üst mahkeme" olarak nitelendiren Anayasa Mahkemesi Başkanıyla eşitlenmiş durumdadır, Anayasa Mahkemesi üyeleriyle eşitlenmiş durumda oluyor.

Bir diğer maddede de "asrın felaketi" olarak nitelendirdiğimiz Kahramanmaraş merkezli depremler dolayısıyla bir düzenleme getirdik. Hakikaten, devlet ve millet el ele bu asrın felaketini bertaraf etmek için büyük bir mücadele ortaya koyduk. Sivil toplum örgütleri, yerli, yabancı kuruluşlarla beraber orada, depremde yaşanan mağduriyetin giderilmesi için üstün bir çaba ortaya konuldu. Bu yapılan fedakârlıkların unutulmaması gerekiyor. Bu konuda devletin kendi görev alanı dışında, görevli olmamasına rağmen o acıyı, ızdırabı hissederek bizzat deprem bölgesine giden kuruluşlar vardı. Biz de bunlarla ilgili olarak bir düzenleme yaparak hem Türk vatandaşları için hem de yabancı kişilerle ilgili olarak Cumhurbaşkanı kararıyla Üstün Fedakârlık Nişanı verilmesini öngörmekteyiz. Buna ilişkin bir yasal düzenleme yapıyoruz. Ben Türkiye-Romanya Dostluk Grubu Başkanıyım. Romanya Dostluk Grubu Başkanımızı aradığımda, kendisine yapabilecekleri yardımların neler olduğunu söylediğimde 3 tren dolusu çadırı Türkiye'ye göndermişlerdi. Hakikaten büyük bir fedakârlıktı, bize gönderdikleri mesajlarda Türkiye'de yaşanan acıyı bizzat hissettiklerini fark ettik. Bununla ilişkin olarak yapılacak değerlendirme ve takdirler sonucunda bu kişilere Üstün Fedakârlık Nişanı verilmesinin çok isabetli ve yerinde bir karar olduğunu düşünüyoruz.

Yine, 7'nci maddemizde de Türk vatanına hizmet etmiş tüm gazilere vatani hizmet tertibinden bağlanacak aylıkların net asgari ücret kadar olması öngörülmektedir. Bunun tutarının dul eşler için yüzde 70'i, diğer yakınları için de yüzde 50'si esas alınarak ödenmesi öngörülmektedir. Hakikaten, gazilerin aylıkları farklı farklı ölçülerde değerlendirilmekteydi; bu, toplumda zaman zaman tartışmalara neden olmaktaydı yani oradaki de vatan için mücadele etmiş, başka bir yerde görev alan da yine vatan için mücadele etmiş. Bunların arasında ayrımı ortadan kaldıracak düzenlemeler yapıyoruz.

8'inci madde teknik bir düzenleme, Taş Kömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanun'un ek 2'nci maddesinde değişiklik yapılarak... 1986 yılındaki kanun 1999 yılında yürürlüğe giriyor. Bu süre zarfında taşınmazların hukuki durumlarında değişiklikler meydana geliyor. Bunların yürürlüğe girdiği tarih yerine devir tarihi esas alınmak suretiyle bir düzenleme yapılmaktadır.

Değerli arkadaşlar, çok önemli gördüğümüz bir diğer düzenleme, İŞKUR tarafından yapılan işsizlik ödeneklerinde fazla ve yersiz ödemeler meydana geliyor, bunun sonucunda da vatandaşa yapılan yansıtmalar hakikaten bir mağduriyet oluşturuyor. Yapılan kontroller neticesinde bunlar tabii tespit ediliyor, İŞKUR bu parayı vatandaştan geri istiyor, parayı iade etmezse hukuki yollara başvurma gibi durumlar söz konusu oluyor. Bununla ilgili geçmişte bazı düzenlemeler yaptık ama gelinen süreçte yeniden bir düzenleme ihtiyacı daha hasıl oldu. Bu kapsamda yaklaşık 60 bin kişi vardır. 2012 tarihine kadar işsizlik ödeneğinden kaynaklanan fazla ve yersiz ödemelerin terkin edilmesine yönelik bir düzenleme yapıyoruz. Kimlere işsizlik ödemesi yapılıyor? Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son yüz yirmi gün hizmet akdine tabi olmak, hizmet akdinin feshinden önce son üç yıl içerisinde altı yüz gün süreyle işsizlik sigortası primi ödemiş olmak, hizmet akdinin feshinden itibaren otuz gün içinde en yakın İŞKUR birimine başvuruda bulunmak. Bu şartları oluşturduğu hâlde yine de hatalı, yanlış ödemeler yapılmışsa bunlara ilişkin bir terkin düzenlemesi içeriyor. Bu konuda da 60 bin kişimizin mağduriyetini ortadan kaldıracak ve beklentilerini karşılayacak bir düzenleme.

En önemlisi, belki de bu kanun teklifinin şu an Komisyonda yer almasına neden olan, kamuoyunda gündeme gelen ve bütün Türkiye'de olumlu bir hava yansıtan, emeklilere ödediğimiz bayram ikramiyesinin 1.100 TL'den yüzde 82 zamla 2.000 liraya yükseltilmesidir. Aynı şekilde, en düşük emekli maaşını da 5.500 liradan 2.000 lira artışla 7.500 liraya yükseltiyoruz. Sürekli olarak şu tartışma vardı...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Toparlayınız lütfen.

SALİH CORA (Trabzon) - Bu önemli bir maddeydi Başkanım, bunu ayrıntılı anlatmak istiyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun.

SALİH CORA (Trabzon) - "Asgari ücret ile emekli maaşının aynı olması lazım. En düşük emekli maaşı asgari ücretin altındaysa bununla nasıl geçinilecek?" gibi sorularla muhatap oluyorduk, bununla karşı karşıya kalıyorduk. Şu an emekli ikramiyesini de yıla böldüğümüz zaman, açıkçası, asgari ücret ile emekli maaşı aynı, denk bir düzeye gelmiş durumdadır. Şunu yine ifade etmek isterim ki AK PARTİ iktidarından önce en düşük emekli maaşı asgari ücretin dörtte 1'ine denk geliyordu. Şimdi bir nevi, doğal olarak, en düşük emekli maaşına ciddi bir intibak oluşturmuş ve bunu asgari ücretle tamamen aynı mesafeye getirmiş bulunmaktayız. Bununla beraber, bizim yine EYT'den emekli olacak emeklilerimiz bu düzenlemeden yararlanmış olacak. 3 milyon 762 bin kişinin aylığı 6.500 liranın altında, 8 milyon 139 bin kişinin aylığı 7 bin liranın altında, 8 milyon 796 bin kişinin aylığı 7.500 liranın altında, 9 milyon 898 bin kişinin aylığı 8 bin lira altında. Emekli aylıkları; prime esas kazanç, çalışma süresine göre hesaplanıyor. Emekli aylıkları ocak ve temmuz aylarında enflasyon oranında artırılıyor. Yasayla birlikte, aylığı 5.500 lira olanlar 7.500 lira almaya başlayacak, bugün itibarıyla aylığı 7.500 lira olanların gelirlerinde bir değişiklik olmayacak. 1 Temmuz itibarıyla 15,6 milyon emekliye enflasyon oranında artış yapılacak. En düşük emekli aylığı da temmuz zammı kök aylık üzerinden yansıtılacak; kök aylık 4 bin liraysa yüzde 40 zam varsayımıyla emekli aylığı 5.600 lira olacak ama 7.500 lira almaya devam edecek. Örneğin bugün itibarıyla en düşük aylığı 6.095 lira olan SSK'lilerden 2000 öncesi işe başlayanların temmuz ayında enflasyon zammının yüzde 40 olduğu düşünüldüğünde kök aylığı 8.530 liraya yükselecek. Bu kapsamda bir emeklinin eline geçecek aylık 7.500 liradan 8.530 liraya çıkacak. EYT kapsamında emekli olup çalışmaya devam edenler nisan ayında hem emekli aylığı hem de çalıştıkları iş yerinden sosyal güvenlik destek primine bağlı çalışmaları hâlinde maaşlarını alacak, emekli aylığını alacakları bankadan promosyon ve her 2 bayram ikramiyesini de alacaktır.

Son olarak şunu...

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Salih Bey, bu rakamları Sayın Elitaş'a da verin de bari etki analizine dâhil etsin.

SALİH CORA (Trabzon) - Etki analizlerinin bir kısmı sizlere ayrı ayrı teslim edildi.

Toplumumuzda kronik bir sorun olarak gözüken geçici işçilere, bir nevi mevsimlik işçilere yönelik de ifade etmek isterim ki bu sorunlu alana, kronik soruna yenilikçi bir çözüm üretme anlamında yine AK PARTİ mahir bir yaklaşım ortaya koymuştur. Yine, bir sorun varsa bunu çözecek olanın AK PARTİ olduğu, bunu çözecek olanın Cumhurbaşkanı olduğu, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olduğu ortaya çıkmıştır. Geçici işçilerin sürekli işçi statüsünden sonra da kadroya geçirilmesiyle ilgili bir düzenleme yapılmıştı. Kamu kurum ve kuruluşlarında şu anda yaklaşık 60 bin geçici işçi bulunmaktadır Bunlar arasında...

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Kadro yok burada Salih Bey, kadro yok.

SALİH CORA (Trabzon) - Dinlerseniz ben ifade edeyim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size söz verdiğimde görüşünüzü ifade edin, size söz verdiğimde görüşünüzü ifade edin.

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Kadro değil bu, kadro diye yanıltıcı bilgi vermeyin; bir iş güvenceli, ikramiyeli kadro değil.

SALİH CORA (Trabzon) - Bir tamamlayalım. Ya, ihtiyaç olduğunda sürekli işçi kadrosuna geçebilmesini öngören...

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Bakanın 2 dudağının arasında, altı aya da düşürebilir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size de söz vereceğim, o zaman ifade edersiniz.

SALİH CORA (Trabzon) - Üstadım dinlerseniz memnun olurum.

Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan yaklaşık 60 bin geçici işçi bulunuyor. Bunlar arasında altı aydan az çalıştırılan mevsimlik işçiler de yer almaktadır. Yasal düzenlemeyle kurumların ihtiyaçları -burası önemlidir, burayı dikkatle dinleyin kendi aranızda konuşmadan, daha doğrusunu öğrenmiş olursunuz üstadım- yasal düzenlemeyle kurumların ihtiyaçları, bakanlıkların izniyle on bir ay yirmi dokuz gün çalıştırma imkânı getiriliyor.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Niye on iki ay değil? Hak mahrumiyeti.

SALİH CORA (Trabzon) - Bakın, özellikle Orman Bakanlığında orman işçileri vardı. Bunlar yazın orman yangınlarında kışın da yine farklı şekillerde çalışma durumları söz konusu oluyor. Bunlar için çok önemli bir düzenlemedir. Çalıştıkları kurum, kuruluş...

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Sayıştay raporlarında 2021'de 10 bin kadrolu işçi alacaksınız diyor. Niye kadrolu işçi almayıp da geçici işçiyle sorunu çözmeye çalışıyorsunuz?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, size söz vereceğim, o zaman söz verdiğimde görüşlerinizi ifade edin lütfen.

SALİH CORA (Trabzon) - Kanunu okumadığınız sonucu ortaya çıkıyor Süleyman Bey. Kanunu okusanız inanın ki bu itirazları yapmazsınız. Bakın...

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Kadro yok.

SALİH CORA (Trabzon) - Devam etmek istiyorum Değerli Başkanım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamlarsanız...

Buyurun.

SALİH CORA (Trabzon) - Bu işçilerin çalıştıkları kurum, kuruluşların kadrolarında boşalma olduğunda kurum ilan edecek; kıdem sırasına göre hâlen çalışan ve çalışma hakkı bulunan geçici işçilere öncelik vermekle birlikte onları kadrolu işçi hâline dönüştürmüş olacak. Yapılan düzenlemeyle geçici işçilerin kıdem tazminatı hakkı da olacaktır ve bu şekilde bir düzenleme yapıyoruz.

Bunun gibi yine, birçok düzenlememiz de söz konusu. Doktorların özlük haklarında iyileştirmeler öngörmekteyiz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Maddelere gelince detaylandırın isterseniz.

SALİH CORA (Trabzon) - İnşallah, yakın bir zamanda Başkanım, Değerli Elitaş Başkanımın da... Özellikle kamudaki mühendislerimizin de mağduriyetleri söz konusu.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Önerge ver destekleyelim.

SALİH CORA (Trabzon) - Bunlarla ilgili de bir düzenleme için Mustafa Elitaş Bakanımızdan destek istiyoruz. Bu hafta sonu onlarla beraberdim; bir söz vermedik ama çalışma yapabileceğimizi söyledik.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

SALİH CORA (Trabzon) - Ben bu duygularla kanunumuzun öncelikle ülkemize, milletimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Yaparsa AK PARTİ yapar diyorum.