BAŞKAN AKİF ÇAĞATAY KILIÇ - Devam etmeden önce şunu söylemek isterim: Tabii, öncelikle, depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum ve yüzyılın felaketi olarak yaşadığımız depremle alakalı olarak da ümit ediyorum ki yaralarını millet olarak, devlet olarak en kısa sürede hep beraber, birlik ve beraberlik içerisinde saracağız.

Ama madem konusu açıldı, şu bilgiyi vermeme de müsaade edin: Ben depremden sonraki süreç içerisinde on beş gün Hatay'da görevlendirildim ve Antakya bölgesinde görev yaptım, Ekrem Bey'le de o dönem içerisinde çok kereler konuştum. Bu on beş günün beş gününü sizin sorduğunuz, yıkılmış olan o binanın orada geçirdim Utku Bey. Hem Büyükelçimiz Devrim Öztürk Bey'in hem de orada hayatını kaybeden ve cenazelerine ulaşılamayan diğer vatandaşlarımızla ilgili çalışmalarla ilgili olarak da orada ortaya konulan gayreti gördük. Tabii, çok büyük bir kütlenin yıkılması sonucu meydana gelen bir yıkımdan bahsediyoruz. Bizim orada bulunduğumuz süre içerisinde kurumlarımızın, sorumlu kurumlarımızın -bunlar farklı kurumlar- çok yoğun bir çabasıyla... Çünkü aynı zamanda, burada gereken, oradaki molozların kaldırılmasıyla ilgili çalışmalar ki orada ilk anda tespit edilen olumsuz unsurlardan bir tanesi de maalesef, deprem anı, sonrasındaki yıkımla beraber bir yangın çıkmış olması. Bunun da naaşların, cenazelerin teşhis edilmesi konusunda bir zorluk ortaya koyduğunu oradaki görevli arkadaşlar dile getirdi, biz de gördük. Dolayısıyla, tabii ki hepimiz isteriz ki hayatını kaybeden vatandaşlarımızın aileleri en kısa süre içerisinde -eğer hayatlarını kaybetmişlerse- cenazelerine ulaşsınlar. Bu noktada yapılan çalışmalar da en kısa süre içerisinde inşallah sonuçlanır. Ama tabii orada gerçekten -özellikle orada beş gün geçirdiğim için söyleyebilirim- insanüstü bir gayretle bir çalışma ortaya kondu ama maalesef bazı şartlar birtakım teşhis çalışmalarını ciddi manada engelledi. Ümit ediyorum ki ailesine en kısa süre içerisinde bu noktada bir bilgi ulaştırılır. Dışişleri Bakanlığımızın da diğer kurumlarımızın da orada nasıl çalıştıklarını gördük. Zannedersem deprem bölgesinde görev yapmak üzere de 1 ya da 2 büyükelçi görevlendirilmişti Ekrem Bey, o konuda bir hatırlatma yaparsanız sevinirim, şimdi tam hatırlayamadım.