OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Sizin ekonomi politikanız ile bizim ekonomi politikamız çok farklı. Sizin bakışınız ile tarıma bakışınız ile ormancılığa bakışınız ile bizim bakışımız çok farklı. Siz her şeyi özelleştirelim mantığıyla çok korunan alanları hep hizmete açtınız. Bunlardan bir tanesi de orman. Şimdi diyeceksiniz ki Orman Genel Müdürlüğü korunuyor, orman varlığını artırdık. Evet, orman varlığını artırdınız ama İstanbul'da nedense azalıyor, İzmir'de azalıyor, Muğla, Marmaris, Mersin'de azalıyor; daha çok kırsal alanlarda, orman varlığının tabii ki işe yaradığı yerlerde de orman varlığı artıyor, ağaç dikiliyor. Ama bu yananların yerine sözde dikim yapıyorsunuz ama bir de bir gerçek var, kesilen miktar çok artıyor. Yani şimdi zaten Orman Genel Müdürlüğüne baskı yaparak bu artışları sağladığınızı tahmin ediyorum. Sayın Genel Müdürüm alınmasın. Biz Orman Genel Müdürlüğünü çok severiz çünkü çok da güçlü bir kurumdur. O elbiseleri giydikleri zaman köylü ile onların arasındaki ilişkiyi de çok iyi biliriz. Ormanı birlikte korurlar. Ama şimdi siz damgalama, işaretleme işini Orman Genel Müdürlüğünden alacaksınız yani "Şu ağaç kesilebilir, bu ağaç kesilebilir, şuna damga vuruyorlar..." Onların çekiç damgaları var, onları değiştireceksiniz, özel sektöre vereceksiniz. Vay, özel sektör zaten bu işi rant için, para için yapıyor. Kesilmesi gereken ağacın yanında kesilmemesi gereken ağacı da götürürler. Ondan dolayı biz bunu istemiyoruz, size de güvenmiyoruz. O nedenle orman işletmesi orman mühendisleri tarafından yapılır, damga işlemleri, başkaları bunu yapamaz diye biz bunu söylüyoruz. Sayın Genel Müdürüm bu konuda ne diyecek, onu çok da merak ediyorum.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Şimdi, izin verirseniz ben de bir cümle edeyim. Şimdi, Hocam orman işinde Orman Bakanlığına, Orman Genel Müdürlüğüne, atıyorum veteriner, hayvancılık işlerinde Veteriner Genel Müdürlüğüne güvenmeyeceğiz de bunu denizden gelen bir mühendise mi yaptıracağız? Yani bence burada...

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Ama ona devrediyoruz bakın, yetkiyi.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Hayır, devretmiyor ki, burada devretmiyor.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Nasıl devretmiyor? Anlatsın o zaman.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - "Belirlenen kişiler tarafından yaptırılır." diyor. Şöyle düşünüyorum ben -hakkınızı helal edin- yani Orman Bakanlığında, efendim, bu görevi şu kadar... Yani aksi düşünülebilir mi? Orman mühendislerinin dışında takdir edersiniz... Mesela Orman Bakanlığında kim var? Ziraat mühendisleri var, veteriner hekimler var, balıkçılık mühendisleri var; bunlara yaptırıyor olabilir mi? Yani bu nasıl bir... Bir tezat yok mu sizce? Binlerce orman mühendisi var bu Orman Bakanlığının.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Onu demedim ama o başka.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Yani burada "O belirler." diyor "Veya özele verilir." falan da demiyor.

Genel müdürüm buyurun...

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Şimdi bir dakika.

Ben özel bir şirket kurdum, orman mühendisi de aldım yanıma, şirketin patronuyum; değil mi? Şimdi, orman mühendisi benden maaş alıyor. Az önce arkadaşım "Fırıncıya da verdik biz bu yetkiyi." dedi. Benden maaş alan kişi sıkı mı yani "Ben şuradaki ağaçların hepsini götür." dediğim zaman karşı durabilir mi?

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - O zaman ülkede hiçbir kuruma; görevlendirdiğimiz, yetkilendirdiğimiz hiçbir kuruma güvenemeyiz.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Biz devlete güveniyoruz ama özel firmalara güvenmiyoruz çünkü orman varlığı da kesile kesile azalmış yani.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Yapı denetim firmalarına da güvenemeyiz.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Güvenmiyorum zaten yapı denetim firmalarına; depremde ne yapmış, gördük yani.

AYHAN BARUT (Adana) - Devlete güveniyoruz, Tarım Bakanlığına...

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Ona da güvenmediler siz yokken.

OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Tamam, dinleyelim bakalım, dinleyelim.