KOMİSYON KONUŞMASI

ERHAN USTA (Samsun) - Bizim düzeltmemiz lazım.

Hadisişeriftir, başımız üzeredir. Yalnız hadisişerifleri doğru yerde kullanma yükümlülüğümüz vardır. Ben, o konuda sayın milletvekilini ikaz etmek istiyorum.

Efendim, benim söylediğim şey şu: "İnsani yardım konusu önemlidir." Tabii, burada, dünyada iyi olan hiçbir şeyde birinci sırada olamadığımıza göre, burada birinci sıradaysak biraz, azıcık oradaki temkini ifade etmek istedim. Şimdi, 2016 yılı programına bakıyorum, ne kadar bizim kalkınma yardımımız var? Özel sektör ve sivil toplum dâhil, 2014 yılı 6,4 milyar dolar.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Biz Dışişlerinden bahsediyoruz, değil mi? İnsani yardımlardan...

ERHAN USTA (Samsun) - Evet.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Bununla alakası ne onun?

ERHAN USTA (Samsun) - Hanımefendi, konuştuğumuz da bu zaten.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Efendim, bir resmî kalkınma yardımları vardır, artı, o 3,5 milyar dolar civarında. Siz bunları bilmiyorsanız şey yapın, benim bildiğim bir konu.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Bilmeniz normal, müsteşar yardımcımızdınız.

ERHAN USTA (Samsun) - Tabii, devletin müsteşar yardımcısıydım.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Evet, bizim müsteşar yardımcımızdınız.

ERHAN USTA (Samsun) - Devletin... Devletin...

Sivil artı özel sektörü de kattığımızda 6,4 milyar dolar oluyor. Şimdi, konuştuğumuz rakam bu yani "Dışişlerinin" filan derken siz neyi kastettiniz bilmiyorum ama Sayın Bakanın kastettiği şey, bu kalkınma yardımları, bunların da önemli bir kısmı insani yardımlar. Nereye gittiğini falan, hepsini de biliyoruz.

Burada, alan el miyiz, veren el miyiz; ona bakmamız lazım. Az önce ifade ettim, 220 milyar dolar alanız, 6 milyar dolar vereniz. O yüzden, sizin söylediğiniz şey buraya ne kadar yakışıyor, ona bakmamız lazım ama bu hadisişerif burada kullanılacak bir şey değil. Eğer burası için bir özlü söz arıyorsanız ayranla ilgili şeyin, "Ayranı yok içmeye..." sözünün ben uygun olacağını düşünüyorum.

BAŞKAN - Sayın Usta...

ERHAN USTA (Samsun) - Lütfen, efendim. Bir saniye...

BAŞKAN - Yani...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, ben sözün kalanını söylemiyorum, onu herkes biliyor zaten.

BAŞKAN - Size yakışmadı.

ERHAN USTA (Samsun) - Yakışmayacak hiçbir şey yok.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Konuyu nerede kullanacağımı size mi sorarak öğreneceğim?

ERHAN USTA (Samsun) - Ben değerlendirmemi yapıyorum.

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Müftülük de mi yaptınız siz? Ulema mısınız?

ERHAN USTA (Samsun) - İmam-hatip lisesi mezunuyum eğer illa bir şey arıyorsan. Bir miktar, müftülük yapmasak da...

GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Onu söylemeye hakkınız yok sizin bir kere. Neyi, hangi hadisi nerede kullanacağımı sizden mi öğreneceğim ben?

ERHAN USTA (Samsun) - Bunun karşılığında söylenmesi gereken şeyin bu olduğunu düşünmüyorum.

BAŞKAN - Tamam.

Sayın Usta, siz...

ERHAN USTA (Samsun) - Efendim, hayır...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERHAN USTA (Samsun) - Arkadaşlar, benim değerlendirmem üzerine...

BAŞKAN - Tamam, arkadaşlar cevap verdiniz, gerekli izahatı da yaptınız, anlaşıldı.

ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Başkan, bakın, ben bugüne kadar hiç burada bir kavganın veya tartışmanın tarafı olmadım.

BAŞKAN - Kuşkusuz, zaten böyle bir yer değil burası.

ERHAN USTA (Samsun) - Yok, yok, hele bir de misafir milletvekiliyken, lütfen bunu bitirelim, yani burada anlaşamayacağımız bir konu yok.

BAŞKAN - Lütfen, hemen sözlerinizi bağlayın.

ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, olay şu: Siz benim bir değerlendirmem üzerine bir değerlendirme yapıyorsunuz, kendinize göre bir cevap veriyorsunuz, cevap verirken bir hadisişerif kullanıyorsunuz. Şimdi, bu sefer benim "Bu hadisişerif buraya olmadı." deme hakkımın olduğunu düşünüyorum, çünkü benim konuşmam üzerine o hadisişerifi kullanıyorsunuz.

Şimdi, "Neyi nasıl konuşacağımı size mi soracağım?" diye bir sözü de artık buradaki dinleyicilerin takdirine bırakıyorum.

Ancak, bakın, Bakanlar Kurulu da bu benim dediğimden rahatsız. Ben şunu söylüyorum: Bunun ne kadar etkili olduğu konusunun bakılması lazım. Yardım yaptığımız ülkelerin bize düşman olduğuyla, yardım yaptığımız kişilerin bize düşman olduğuyla ilgili çok olaylar var, bunu Dışişleri Bakanlığımız size anlatabilir. Şimdi, mesela burada, o yüzden Bakanlar Kurulu da o rahatsızlığı hissetmiş ki, "Türkiye, kalkınma iş birliği faaliyetlerinde etkinliğin artırılması amacı doğrultusunda kalkınma iş birliği temel politika ve strateji belgesinin hazırlıklarının devamı olarak bölge bazlı tematik öncelik ve çalışmaların yürütülmesinde ihtiyaç bulunmaktadır." diye bir ihtiyacı koyuyor, benim söylediğim şeyi teyit ediyor.

Teşekkür ederim.