| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4914) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 02 .02.2023 |
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Tabii, hakşinas olmak ne güzel bir şey, sizinle iftihar ediyoruz güzel Başkanım yani hemşehrimiz olduğunuz için ayrı bir iftiharımız var. Aynı zamanda, vazife yaptığınız her yerde hep hizmet ürettiniz; hep özel, altı çizilecek gayretler koydunuz. Şimdi şu düştüğünüz not o kadar değerli ki.
Biz ne yapıyoruz arkadaşlar? Şu yaptıklarımızı, şu çalışmaları, işte, biraz önce kayda geçen o "savaş" teranesini dillendirenlere inat yapıyoruz.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Niye inat ediyorsun? Görevini yap.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Siz EYT'ye gelin.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Terörle mücadeleyi "savaş" diyerek akılları sıra, efendim, birtakım hakikatleri karartmaya çalışan imansız yapılara -sizi tenzih ediyorum- inat biz bu ülkeye hizmet yapıyoruz, yapacağız. Yirmi yılda iki yüz yıllık mesafe aldırdık elhamdülillah ve geldiğimiz noktada, bakın, 195 milyar; bir yılda, sadece 2023'te 195 milyarlık maliyete rağmen, biz, insanlarımız huzurlu olsunlar diye gayret koyuyoruz, yapıyoruz.
Şimdi, arkadaşlar, burada, Plan ve Bütçe Komisyonunda geçtiğimiz dönem beraber olduğumuz arkadaşlarımız var; karşı taraftakilerden kimse yoktu ama bir isim vardı, CHP sıralarında oturuyordu, CHP'nin sözcülerinden birisiydi; Zekeriya Temizel. Bakın, biz hep şunu söylüyoruz: Muhalif de olsa eğer niteliği varsa, eğer bu ülke için, vatan için, millet için gayret koyuyorsa hakkını teslim edeceğiz. İşte, Zekeriya Temizel bir özel isimdi, bir numuneyitimsaldi. Ne yaptı burada? Bir kanun görüşmesinde arkadaşlar -özellikle kayda geçeceğim, sonra da bugünkü EYT tartışmalarına bir vurgu yapacağım- Amerika'yla olan bir ihracat nizası vardı, bir sıkıntılı hâl vardı; ona dönük, bizim bakanımız kapalı bir oturum istemişti burada, o günkü bakanımız. Zekeriya Temizel Bey o kadar hassas düşünen birisiydi ki böyle sathi bir bilgi aldıktan sonra "Efendim, hiç buna gerek yok, bu mevzuyu burada konuşmayalım." dedi. Niye? "Eğer bu konuşulursa yarın bütün Meclisi ya da devleti de töhmet altında bırakacak birtakım dedikodulara sebebiyet verir." diye bu kaydı düştü ve hakikaten de onun teklifiyle biz bunu yapmadık. Devlet adamlığı bu, adamlık bu, siyasetçi olmak bu.
Şimdi, sabahtan beri ben dinliyorum. Arkadaşlar, tabii ki herkesin katkısı var, ben biliyorum, katkısı olan herkese de minnettarız ama ya, arkadaşlar, şu problemi çözen Cumhurbaşkanımız, şu problemi çözen Cumhur İttifakı, bizleriz. Ya, sözü alan, efendim... Yani ne kadar ayıp bir şey, gerek yok. Yaptığınız gayretleri söyleyin, eyvallah ama sanki işi siz çözmüşsünüz gibi...
VELİ AĞBABA (Malatya) - EYT'liler, 2 milyon kişi eylem yapmasaydı, miting yapmasaydı zor duyardın sen İbrahim Aydemir.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Veli Başkanım, yahu, sizin hayatınızda böyle gıdım miktarı hizmet yoktur.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Zor duyardın, zor. Biz olmasak sen nereden yapacaktın bunu!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, herkes sırası geldikçe fikirlerini söyleyecek; rica ediyorum, İbrahim Bey'e müdahale etmeyin.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, uzun yıllardır burada vazife yapıyoruz arkadaşlar, sizin ne olduğunuzu biz biliyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Maltepe Meydanı'na 2 milyon kişi toplanmasa sen nereden duyacaktın?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir üslup anlamında, size yönelik bir soru olarak almayın onu.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Kendisine söyle, o sataşıyor bak.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Görüyor musunuz efendim, Değerli Bakanım; bunların hâli bu, bunlar konuşturmak istemezler.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Demokratik bir kişiliğe sahip olan başkasını sabırla dinler, tahammül eder fikirlere, katılmasa bile dinler.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Biz hep dinledik, hiç müdahale etmedik.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - En azından, dinlemek isteyenlerin hakkına saygı gösterir kendisi dinlemese bile.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, biz niye dinliyoruz...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sataşıyor, laf söylüyor, ondan sonra cevap vereceğiz yani.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sataşmıyorum ben. Sen gelmeden önce Zekeriya Temizel'den bahsettim ben, senin dünyadan haberin yok.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sen diyorsun ki: "Biz kendimiz yaptık." EYT'liler 2 milyon kişi eylem yapmasaydı...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Keşke arkadaşlar, siyaset nitelik kazansa, keşke.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, karşılıklı diyalog usulümüz yok; Veli Bey, rica ediyorum. Artık tamamlamamız lazım; bakın, saat yedi buçuk.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bakın, arkadaşlar, biz burada bu hizmetleri yaparken şunu yapıyoruz; Veli Başkanım, şunu yapıyoruz: Kim yaparsa yapsın, ona müteşekkir olduğumuzu söylüyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Akbaşoğlu geliyor!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - 13 tane de yeni madde ihdasımız var, teklifimiz. Daha maddelere geçemedik arkadaşlar. Maddeler var, onlar bitecek, 13 tane yeni madde ihdası önergemiz var; hatırlatmak isterim.
Buyurun.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Evet, o zaman ben hemen bitiriyorum Değerli Başkanım, mesajı aldım.
Şunu yapalım arkadaşlar: AK PARTİ olarak -işte, bugün beraber çalışıyoruz burada- ne zaman ki sıkıntılı bir hâl görsek, toplumun hangi kesimi olursa olsun, hangi kesiti olursa olsun, bize yönelen varsa mutlaka onları izale ede ede gidiyoruz. İşte, EYT'yi de bu bağlamda yaptık, çözüyoruz Allah'ın izniyle. Önümüzdeki zaman dilimlerinde de göreceksiniz arkadaşlar... Özellikle bir kavram geliştirdik, onun altını çizerek söylüyoruz; ne diyoruz: 14 Mayısta millî irade tsunamisi yaşanacak ve millî iradeye karşı faullü duruşu olanları yerle yeksan edecek.
VELİ AĞBABA (Malatya) - İnşallah, inşallah!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Özellikle arkadaşlar, göreceksiniz siz, muhalefetin tamamı için söylüyorum...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Affedersiniz.
Hanımefendi çekim mi yapıyorsunuz? Öyle algıladım ben. Yani buna müsaade etmiyoruz.
İbrahim Bey, kusura bakmayın, devam edin lütfen yani bir çekim olmasın diye uyardım.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Vallaha çekseler de bizim için bir sıkıntı yok, elhamdülillah biz...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ama bir kuralımız var hani, o kuralı uygulamak zorundayız.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Eyvallah.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - İbrahim Bey zaten kendi yayınlayacak, ne var? Her gün basın toplantısı yapıyor.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Basın toplantısı yapıyor İbrahim Bey, doğru.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hayır, bu basın toplantıları bunları niye rahatsız ediyor, ben onu anlamıyorum ya! Niye rahatsız ediyor kardeşim ya?
VELİ AĞBABA (Malatya) - Biz değil de basın mensupları rahatsız, "Her gün basın toplantısı yapıyor." diyorlar! "Yaka silktik." diyorlar basın mensupları!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tam tersi, tam tersi. O senin zoruna gidiyor, sen bırak onları.
VELİ AĞBABA (Malatya) - "Her gün aynı şeyleri söylüyor." diyorlar yoksa bize ne.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - "Çalışın, sizin de olsun." diyorsunuz.
Buyurun.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sen niye rahatsızsın? Sizi deşifre ediyorum, ondan rahatsızsın; sizi gidip deşifre ediyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bir danışmanları rahatsız, bir de basın mensupları!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bakın, siz öyle bir hâldesiniz ki daha önce Amerika'ya karşı "Kahrolsun!" nidaları sizden yükseliyordu; şimdi Amerika'ya temenna çakan, Avrupa'dan "aferin"ler peşinde koşan bir yapısınız siz ya; siz bu derece düşük bir hâle düştünüz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sonra Trump'ı destekleyen biziz değil mi? Trump'ın mektubunu yediniz ya! Sonra Trump'ı desteklediniz ya, Trump'ı; "Dostum Trump."
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Siz ne hâle düştünüz ya; acınacak hâldesiniz, haberiniz yok ya!
VELİ AĞBABA (Malatya) - Biz "Ne Amerika ne Rusya, tam bağımsız Türkiye!" diyoruz İbrahim Aydemir. Dün ne dediysek, 6. Filo geldiğinde ne dediysek şimdi de aynı şeyi söylüyoruz.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Arkadaşlar, hasılı şunu ben söylüyorum: Biz bugüne kadar bu milletin lehine ne lazım geliyorsa yaptık, bu EYT de bu bağlamda yapılmıştır ve tamamı ama tamamı AK PARTİ'nin, Cumhur İttifakı'nın, Sayın Cumhurbaşkanımızın gayretleriyle hayata yansıyor.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Allah sandıktan razı olsun, Allah demokrasiden razı olsun!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Siz ne yaparsanız yapın arkadaşlar, 14 Mayıstan sonra da çok özel bir hâlde burada bir...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
VELİ AĞBABA (Malatya) - Ömrümü yedi bu ya! Ömrümü yedin ya!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size ilave süre veriyorum İbrahim Bey, devam edin lütfen.
(AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)
SALİH CORA (Trabzon) - Artık sandığa saygı duymaya başladınız Sayın Ağbaba!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Arkadaşlar, bakın, görüyor musunuz, bunların işi bu; terörize etmek, zemini terörize etmek, yaptıkları bu; hakikat kimden dilleniyor, onun dilini kesmek; yaptıkları bu, işleri bu ama ne yaparsanız yapın...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, EYT gecikiyor!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ederiz hatırlatma için, evet.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Peki, arkadaşlar, ben Sayın Cumhurbaşkanımıza minnettarlığımızın altını çiziyorum. Bu teklifte kimin imzası varsa, kim getirdiyse...
ÖZKAN YALIM (Uşak) - İbrahim Bey, senin devamlılığın yüksek, senin sorunun yok, rahat ol!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar, hani artık bir yere kadar; rica ediyorum, Özkan Bey...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - İsmail Bey kardeşim şahsında kimin imzası varsa herkese minnettarız. Sevgili SGK Başkanımız, burada bürokratlarımız var.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Akbaşoğlu, Akbaşoğlu; Akbaşoğlu'nun hakkını yedirmem!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bakın, arkadaşlar, bir şey söyleyeyim; Allah aşkınıza, bir şey söyleyeceğim. Şimdi, Vedat Bilgin Bakanımız, burada beraber parlamenter olarak görev yaptık. Allah razı olsun, milletvekiliyken de çok özel izler bıraktı. Şimdi de efendim, Bakan olduktan sonra, olduğu günden bugüne kadar...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bakan dinliyor mu bu konuşmaları?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, bunların işi bu! Ya, o, bizim arkadaşımız, bizim ağabeyimiz!
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Ağbaba, biraz doz aşımı oldu, rica ediyorum.
SALİH CORA (Trabzon) - Senin konuşmanı Kılıçdaroğlu dinliyor mu?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bunların yaptığı o! Ben bir vesile söylemiştim arkadaşlar, bu CHP'liler eteklemeyi...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi ne yapayım, cevap vermeyeyim mi?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Öyle bir mecburiyetiniz yok, söz alan arkadaşlarımız konuşurlar.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Eteklemeyi çok iyi bilirler bunlar. Kendi yaptıklarını...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - CHP'den 2 arkadaşımız söz bekliyorlar, onlar karşılık versinler.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Biz ne yapıyoruz ağabeyciğim? Kimden güzellik sâdır olursa ona dönüp minnettarlığımızı söylüyoruz. Vedat Bey öyle bir insan, hakikaten nitelik abidesi birisi. Buradaki ekibi, işte, Kürşad Bey kardeşim, Allah razı olsun, İsmail Bey, kim varsa; bunlar günlerce gecelerce mesai harcadılar ya, emek koydular bu işe, en ince hesapları bu insanlar yaptılar. Burada bir kalemde silip atıyor, böyle bir şey olur mu ya? Böyle bir şey olabilir mi?
Arkadaşlar, hepinize teşekkür ediyoruz, Allah razı olsun. Millet size minnettar yaptıklarınızdan dolayı, onu söyleyeyim arkadaşlar. İnşallah, önümüzdeki zaman diliminde daha özel, daha güzel çalışmalara imza atacağız.
Herkese teşekkür ediyorum arkadaşlar, size de teşekkür ediyorum.
Hayırlı uğurlu olsun.