| Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
| Konu | : | Tekirdağ Milletvekili Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Osmaniye Milletvekili Devlet Bahçeli, AK PARTİ Grup Başkanı Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz, AK PARTİ Grup Başkanvekili Tokat Milletvekili Özlem Zengin, AK PARTİ Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, AK PARTİ Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK PARTİ Grup Başkanvekili Çankırı Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, AK PARTİ Grup Başkanvekili Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, MHP Grup Başkanvekili Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP Grup Başkanvekili Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, BBP Genel Başkanı Ankara Milletvekili Mustafa Destici ve 326 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4779)(Devam) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 24 .01.2023 |
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Şimdi, biraz evvel hep beraber sükunetle bütün fikirleri hakikaten dinledik, demokratik çoğulculuk çerçevesinde herkes kanaatlerini... Tamamen taban tabana zıt, hakikat dışı, çarpıtılarak ortaya konulan cümleleri de büyük bir dikkatle ve sabırla dinledik, hiçbir müdahalede bulunmadık. Bu zemin demokratik bir zemin, barikai hakikat müsademei efkârdan doğar, dolayısıyla bütün fikirler burada tartışılacak, fikre de fikirle karşılık verilecek, hukuki mütalaalar, değerlendirmeler de burada ilgili arkadaşlar tarafından ortaya konacak. Biz buradayız ama CHP ve İYİ Parti, bütün temsilcilerini, bütün Anayasa Komisyonu üyelerini ve olmayan kişileri de hep beraber alıp götürdü. Bakın, bu önemli, bunun zapta geçmesi lazım. Hani bireysel olarak özgürlük, hani bireysel yaklaşım; herkesin kendi vicdani kanaatleri doğrultusundaki yaklaşımını ortaya koyma çerçevesi? Dolayısıyla bir emirle, bir talimatla hep beraber hareket edilmesi ve daha önceden kaleme alınmış bir kurgunun, bir tiyatronun hep beraber izlenmesine şahit olduk. Bu önemli, bakın, metinden okudular bazı sayın vekiller, önceden cümleler, kelimeler metne yazılmış ve ben de gene zapta geçmesi açısından çok önemli görüyorum, okuyorum efendim 337 milletvekilinin vermiş olduğu teklifi okuyorum: "Temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması, hiçbir kadının başının örtülü veya açık olması şartına bağlanamaz." Dolayısıyla bu konuda, her ne sebeple olursa olsun bakın, her ne sebeple olursa olsun başını örten veya açan kişi her türlü temel hak ve özgürlüklerini kullanma ehliyetine sahiptir, asla bir kısıtlamaya tabi tutulamaz, net. Dolayısıyla biraz evvel önerge münasebetiyle, CHP ve İYİ Partinin müştereken vermiş olduğu önerge çerçevesinde, güya ortaya koymaya çalıştıkları hususların hepsini, bu bizim teklifimizin birinci fıkrası zaten teminat altına alıyor. Bu konuda mugalataya, birtakım istismarlara hiçbir şekilde kapı aralamıyor. Dolayısıyla bütün bu iki partinin temsilcilerinin şu tavrı ikircikli bir tavırdır, samimiyetsiz bir tavırdır ve aslında siyasi istismar tavrıdır, net ve açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Başörtüsü meselesinin de ailenin ve evlilik birliğinin teminat altına alınması, çocukların üstün yararının gözetilmesi gerektiğine dair 41'inci maddeyle ilgili de tamamen o konuyla ilgili gündem olmasın diye kaçıp sıvışmak için buradan gittikleri nettir, bir siyasi atraksiyon ve operasyon içerisindedirler, bunu mahşeri vicdan değerlendirecektir.
Devam ediyorum ikinci fıkraya, teklifimizin ikinci fıkrası: "Hiçbir kadın; dinî inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girmeyle diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamaz. Bu nedenle kınanamaz, suçlanamaz ve herhangi bir ayrımcılığa tâbi tutulamaz. Alınan veya verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda devlet, ancak dinî inancı sebebiyle kadının başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini hiçbir surette engellememek şartıyla gerekli tedbirleri alabilir." Dolayısıyla burada ileri sürülen her türlü hususları da düzenleme altına alan, başı açık veya başı örtülü bütün Türk vatandaşlarının, bütün insanların temel hak ve özgürlüklerini teminat altına alan bir düzenlemeyi tamamen siyasi saiklerle, siyasi şovlarla, siyasi tiyatrolarla siyasi istismar malzemesi yapanlar İYİ Parti ve CHP'dir. Bu, apaçık bir şekilde tescillenmiştir, bunun değerlendirmesini, mahşeri vicdanında aziz ve asil milletimiz de mutlaka yapacaktır. Şunu da ifade etmek istiyorum ki: AK PARTİ'yi kurumsal olarak töhmet altında bırakan yaklaşımlar nedeniyle... Biz bu konuda evet, uzlaşmaya açığız, evet, diyaloğa açığız, evet, her türlü görüşün serbest bir şekilde ortaya konmasına en başından beri açığız ancak burada bir kurgu ve operasyon olduğu nettir.
Bu "gol" meselesine gelince, Sayın Kılıçdaroğlu kendisi demek ki kendi kalesine gol attırmak istedi, o zaman onların söylediğine göre çünkü bu meseleyi durup dururken gündeme getiren, kanun teklifini sunan Sayın Kılıçdaroğlu oldu. Biz de buyurun, daha nitelikli bir kanunla değiştirelim dedik. Buyurun, siz gol atın, 400'ün üzerinde oyla CHP ve İYİ Parti de "Evet." desin, 400'ün üzerinde bizim ortaya koyduğumuz teklif geçsin, siz gol atın, gol atmak sizin elinizde. Ne için o zaman bu konuyu da istismar ediyorsunuz?
Dolayısıyla bu konuda korku ve seçim endişesiyle hareket ettiğimiz ithamı tam da kendilerinin kafalarındakilerin ve zihinlerindekilerin ifşasıdır. Aslında, suçladıkları her şey kendilerinin düşünceleridir, dolayısıyla bir yaftalamadır. Kendi düşüncelerini, yaklaşımlarını ve siyasi duruşlarını bizim üzerimize bocalamak suretiyle kafa karıştırma ve tamamen tersine propagandayla buradan siyasi nemalanma peşinde olan, samimiyetsiz, takiyeci, ikiyüzlü bir muhalefetle karşı karşıya olduğumuz açık ve beyandır diyor, Yüce Komisyonu saygıyla selamlıyorum.