EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Başkanım, teşekkür ediyorum.

Belki biraz amiyane olacak ama kusuruma bakmayın. Şimdi Sayın Cavit Arı'yı ben dinledim yani sabahtan beri CHP Grubu bizi hep eleştiriyor ama... Ben Ağrılıyım, Ağrı'nın da çocuğuyum ama inanın, AK PARTİ hükûmetlerinden başka ben Ağrı'da toplu konut yapan kimseyi görmedim. Buyurun gelin, hep beraber sizi götüreyim. Ya, yapıyoruz, yok; yapmıyoruz, yok; yapmasak "Niye yapmadınız?", yaptıysak "Niye yaptınız?" Kanun getiriyoruz "Niye getiriyorsunuz?", kanun getirmezsek "Vay efendim, Külliye, bilmem ne yaptınız, Meclisi baypas ettiniz, getirmiyorsunuz." Ya, arkadaş, insan anlamıyor ki... Ben sabah da söyledim...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Söylediklerimize cevap ver sen ya! Böyle demagojiyle nereye gideceksin?

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ya, Sayın Bekaroğlu, bak, demin giderken de söyledim...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, herkes kendi fikrini ifade ediyor.

CAVİT ARI (Antalya) - Ekrem Bey, neresini sen hazırladın bu kanun teklifinin? Bilelim yani...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Söylediklerimize cevap, cevap...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Herkes kendi fikrini ifade ediyor. Rica ediyorum...

CAVİT ARI (Antalya) - Ekrem Bey, ismimi verdiğin için söylüyorum, neresini sen hazırladın bu kanun teklifinin?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir şey söylüyoruz, varsa söyleyeceğin söyle. Bu, demagojidir, demagoji; bu, trollüktür, trollük.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Sayın Bekaroğlu, bakın, ben sizin şahsınıza saygı duyuyorum, yaşınıza saygı duyuyorum ama şöyle...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ne kadar saygılı, ne kadar kendinden emin.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kardeşim, benim yaşıma saygı duyma, söylediğim söze saygı duy ve cevap ver.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Senim sözüne saygı duymuyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yaşımı bırak, ben istemiyorum, senin saygına ihtiyacım yok.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Senin sözüne saygı duymuyorum çünkü meseleye oradan geleceğim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sözüme cevap ver, sözüme...

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şöyle: Bakın, değerli üstadım, sabahtan beri konuşuyorsunuz, usulden 3 kere, 4 kere sen söz aldın. Ya, Allah aşkına, burada başka vekil mi yok? Eğer senin söylediğin her cümle doğruysa zaten senin cümlelerine biz geliriz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Al, sen de söz al.

CAVİT ARI (Antalya) - Ya, hepimiz konuşuyoruz Ekrem Bey.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ya, müsaade edin, Ekrem Bey fikirlerini ifade etsin. Değerli arkadaşlar, size kendini beğendirmek zorunda değil hiç kimse, fikirlerini ifade ediyor.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli arkadaşlar, bakın, ben sabah da söyledim, sizlerden bu devlete, bu millete kim hizmet ettiyse Cenab-ı Allah onun yardımcısı olsun; bu, AK PARTİ'li olur, başka bir partili olur, geçmişten...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bu millete acı çektirenin, soyup soyana çevirenin de Allah belasını versin!

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Âmin, zaten biz de en çok -sizin açınızda- bunu söylüyoruz. Yani değerli arkadaşlar, şöyle bir bakın, geçmiş hükûmetlere bakın, cumhuriyetin kuruluşundan bugüne bakın, kara yollarına bakın...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hemen niye üzerine alındın? Ortaya dedim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, müsaade edecek misiniz arkadaşlarımızın konuşmasına, yoksa gidemeyiz bir yere, rica ediyorum.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ben kendi ilimle ilgili söyleyeyim değerli arkadaşım, bakın, kara yollarına bakın, ülkede kara yolu yoktu yani duble yol yoktu. Siz demir ağına baktığınız zaman yoktu, hızlı trene baktığınız zaman yoktu, hastaneye baktığınız zaman yoktu, konuta baktığınız zaman yoktu. Ya, bizim yaşlılarımıza bakın, emekli olduğu zaman konut edinme yaşı neredeyse 56'ydı, şu anda 24 yaşındaki insanlar konut alıyor ya.

Bakın, bir şey daha söyleyeyim, sabah da arz ettim: Değerli arkadaşlar, değerli milletvekilleri; 2002'ye kadar, AK PARTİ hükûmetleri gelinceye kadar bu ülkede yapılan konut sayısı total 43 bin. Eğer bu Hükûmet bu kadar kötüyse, eğer bu Hükûmet hiçbir şey yapmadıysa... Bakın, 2023'e kadar 1 milyon 170 bin adet konut yapılmıştır bu ülkede. Bu Hükûmetin yanlışı, doğrusu olur mu? Elbette ki olacak, bu bütün insanlarda vardır ama özellikle buna tu kaka yapmayı ben kesinlikle doğru bulmuyorum ya.

Şimdi, bakın -Allah'ını seversen- sabah birkaç tane not aldım: "Anayasa'ya aykırı..." Ya, Anayasa'ya aykırı olsa burada Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde -bir kere bizim Başkanımız hukukçu- en başta Türkiye Büyük Millet Başkanı der ki: "Kardeşim, bu, Anayasa'ya aykırıdır, gelmez." İki, geldi; Sayın Mustafa Savaş bugün gelmiş, ilgili, iştirakli olan bakanlıklar da gelmiş, 3 Bakan Yardımcımız var burada, akabinde, bu kadar genel müdürleri var onların. Onlar bu işin altına imza atarlar mı? Kimse atmaz, demek ki "Anayasa'ya aykırılık" diye bir şey yok.

"Seçime gidiyoruz..." Ya, arkadaşlar, ne getirsek "Seçime gidiyoruz..." 2018'den beri, biz geldik, burada, efendim, nitelikli bir Komisyon, herkes bu Komisyona eyvallah yapıyor, şapka çıkarıyor, herkes kendi alanında donanımlı, bilgili, kapasiteli; eyvallah... Neydi? "Getirdiğinizde seçime gidiyoruz." Ya, dün seçim yoktu, bugün seçim var; dün siz erken genel seçim istiyordunuz, Sayın Cumhurbaşkanımız tarihi açıklayınca "Vay, millet ekonomi derdinde, siz seçim derdindesiniz." diye başlıklar atıyorsunuz.

CAVİT ARI (Antalya) - Nerede yaptık ya? "8 Nisana kadar sandığı getirin." diyen biziz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Öyle bir şey demedik ya, sen uydurmaya başladın ya! Gözümüzün içine baka bakan yalan konuşuyorsun, ayıp ya!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Müsaade edin, Ekrem Bey fikirlerini ifade ediyor.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Biz hangi tarihte konutu... Efendim, hayalî bir konut üretmişsiniz...

CAVİT ARI (Antalya) - Ya, nasıl da yalan yanlış konuşuyorsun arkadaşım ya, bu kadar iftira olmaz ya!

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İnsan biraz çekinir ya, koca milletvekili yalan konuşuyor, gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor! Kim dedi ya? Genel Başkan "14'ünde seçim var." dedi.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Biraz tahammül edin, farklı fikirlere tahammül edin, farklı fikirleri dinleyin lütfen.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Demin de söyledim, bakın, biz şu anda 1.200 tane konutu Ağrı merkeze, ilçelere götürüyoruz. Bakın, bu, hayal değil; bu, AK PARTİ'nin getirdiği hizmetlerden bir tanesi.

Sabah yine, bir tanesi söyledi: "Efendim, siz bundan para kalpazanlığı yapıyorsunuz." Sonra cümlesini geri aldı. Ya, arkadaşlar, sizin konuştuğunuz her cümle burada kayıtlara geçiyor, sizin konuştuğunuz her cümleye yarın öbür gün sizin torunlarınız, çocuklarınız bakacak "Ya, benim dedem, benim babam Türkiye Büyük Millet Meclisinde bu yasa gelirken ne konuştu?" diye. O zaman da diyecekler ki: "Vay benim dedemin hâline! Keşke o zaman bu cümleleri konuşmasaydı."

CAVİT ARI (Antalya) - Ne konuştuk biliyor musunuz? Anayasa'ya aykırılık konuştuk, bu konuştuğumuz da Anayasa Mahkemesinden döndü, siz o zaman da...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir müsaade edin, tamamlasın Ekrem Bey, rica ediyorum. Herkes kendi fikrini ifade ediyor, birbirimizi beğenmek zorunda değiliz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yine, bir iki şey daha söyleyeyim: Değerli arkadaşlar "Bankaları siyasetin hâline getirdiniz..." Biz bankaları niye siyasetin hâline getirelim? Biz bankalara şunu söylüyoruz, diyoruz ki: "İlgili bakanlığımız bir proje yapıyor. Kardeşim, eğer imkânınız varsa siz de bu devletin halkına yardımcı olun." Bizim şimdiye kadar getirdiğimiz 1 milyon 173 konutun semeresi Recep Tayyip Erdoğan'ın herkesi teşvik etmesi, elini taşın altına koymasından dolayı bugün buraya geldi.

Yine, varlık şirketleriyle ilgili... Ya, biz varlık şirketleriyle ilgili ne vermişiz para? Vatandaşa söylüyoruz "Kardeşim, senin borcun varsa, hangi varlık şirketine tabi olduysan git ona müracaatını yap, senin yerine devlet ödeyecek."

CAVİT ARI (Antalya) - Otomatik sildiniz, otomatik. Siz ne karar aldığınızın farkında değilsiniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bizim getirdiğimiz bu; kimsenin cebine bu devletin, garip gurebanın bir kuruşunu biz vermeyiz, yedirtmeyiz bunu. Asla da yedirtmedik, asla da yedirtmeyiz, bunu net olarak bilesiniz.

CAVİT ARI (Antalya) - Otomatik silindi, ne karar aldığınızın farkında değilsiniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Sizin cümlelerinizi ikinize tevdi ediyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yalan konuşuyorsunuz!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, rica ediyorum, yakışmıyor böyle ifadeler.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Siz yalan konuşuyorsunuz! Sizin yaptığınız şey sadece algıdır, yalandır, yalan üzerine cümlelerinizi konsensüs edip o yalan üzerinden millete hayal üretiyorsunuz, başka bir şey yok.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mehmet Bey, bir milletvekiline kullandığınız bu ifadeler yakışmıyor, yakışmıyor.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yahu, arkadaş, peki, şu ifade yakışıyor mu: Seçim kararı aldınız...

CAVİT ARI (Antalya) - Başkanım, "Varlık yönetim şirketiyle ilgili müracaat şartı bile yok, otomatik siliyorsunuz." dedik.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - "Yanlış düşünüyorsunuz." diyebilirsiniz, bu söylediğinizin...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ha, ona yakışıyor, bize yakışmıyor; ya, bu kadar taraflı olunmaz!

CAVİT ARI (Antalya) - Çıkardığınız kanundan haberiniz yok ya, çıkardığınız kanundan haberiniz yok sizin.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size "yalancı" demedi, kusura bakmayın, siz söylediniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli arkadaşlar, AK PARTİ hükûmetleri geldiği günden bugüne kadar da Mustafa Bey'in söylediği gibi -ben Sayın Kalaycı'ya da burada teşekkür ediyorum- bakın, özellikle ekonomik anlamda Türkiye nerelerdeydi nereye geldi.

CAVİT ARI (Antalya) - 420 milyonu varlık yönetim şirketlerine aktardınız, aktarıyorsunuz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Gayrimenkul sektörü nelerdeydi nereye geldi, büyüdü. İnşaat sektörü yine aynı şeklide büyüdü ama pandemiyle birlikte bütün dünyada sıkıntılı olan bir inşaat sektörü elbette ki bizim ülkemizde hem durağan bir hâle geldi ama bundan sonraki süreçte, seçimden sonra Allah'ın izniyle katbekat bu büyüyecek.

Yine, ben bu yasa teklifinin hayırlı olmasını diliyorum.

Sayın Başkanım, zatıalilerinize de teşekkür ediyorum.