| Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
| Konu | : | Manisa Milletvekili Özgür Özel'in, Kahramanmaraş Milletvekili Ahmet Özdemir'in ve Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç'un yapmış oldukları açıklamalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 19 .01.2023 |
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Şimdi, o zaman şöyle yapalım, ben çok çok kısa söyleyeyim. Bir kere, Mustafa Şentop'un, Sayın Meclis Başkanının yasamanın başı olarak bir aktivizm göstermesine birçok yerde hep tebrik edip "doğru" diyorum. Yani yasamanın bir aktivizm içinde olması lazım ve ön planda olması lazım ama eleştirdiğim hususları da söylüyorum. Eleştirdiğim hususların başında da muhalefetin rızasını kazanacak, takdirini kazanacak bir tarafsızlık çizgisi çizemediği gelir. Ben konuya girdiğimde, Meclisin yasama uzmanı, Şentop'un hazırlattığı, bana karşı verilecek cevap föyünü uzatıyor; bu, doğru iş değil; zaten işin özü bu. Mustafa Şentop'un benim bu eleştirilerime karşı yaptığı, koyduğu bütün argümanları tek tek inceledik biz -size de getireceğim onları, göstereceğim- her birinde bir makuliyet çıktı. Yani diyorsun, bu öyle bir şey ki hep böyle, ya hep beraber ya da kimseyi rahatsız etmeyecek ya da tam üstüne düşen konularda bir şeyler yapmış Meclis Başkanı.
İSMAİL BİLEN (Manisa) - Bu da rahatsız etmez aslında.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Kötü örnek varsa, bak...
AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Özgür Bey, sözünüzü kesmek istemiyorum da siz konuşmanızda şöyle söylediniz: "Bu düzenlemeye yani başörtülülere yapılan bu haksızlığa burada karşı çıkacak kimse yoktur." dediniz. Mustafa Şentop Başkanımızın imza attığı belge de aslında herkesin kabul ettiği bir gerçek.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Bakın şimdi, benim anlatmaya çalıştığım konu şu, yanlış olan şu: Bir parti bugün yok burada mesela, HDP katılmıyor.
AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Evet.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Metne göre... Sizin metninizi biz doğru bulmuyoruz. Bizim önerilerimiz olacak. O ortaklaşma talebini... Hepimizin böyle bir talebi var, bunu biliyoruz.
Bir de kurulan bir tuzak var, onu günü geldiğinde söyleyeceğim ve herkesten yardım isteyeceğiz o tuzağa karşı, o da ayrı bir şey ama esas meselenin kendisi şu: Şu an tarafsız bir Meclis Başkanının -belki de Meclisin bir kısmının "hayır" bir kısmının "evet" diyeceği bir oturum olacak- oy yetkisi yok, imza atıyor; doğru değil, doğru değil. Bunu, geçmişte, hatta benim gözümden kaçan, diyelim ki sizin bulduğunuz 3... 3'ünü de yanlış buluyorum ve kınıyorum, hangi partiden yaptıysa; ben görmedim. Hep bir makuliyet yakaladık, "Ha, bunu bundan yapmış, bunu bundan yapmış." dedik falan. Neyse, uzatmayayım, geç olmadan...
Külliye'den onay alma konusunda biz şahitliğimizi söyledik ama siz diyorsunuz ki: "Onay almadan da oluyor." Gerçi o sırada...
AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Ben de şahitliğimi söyledim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Siz dediniz ki: "Gerçi bazılarını çok iyi hazırlıyorlar, aynen geçiyor; bunu da kusurlu görmeyin."
Burada hiçbirimizin inkâr edemeyeceği bir şey var: Anayasa'ya karşı muvazaa suçu işleniyor. Mesela, Çalışma Bakanını çok özenli gördüm, "Artık EYT'de top bizden çıktı; milletvekillerimiz çalışacak." falan diyor ama bakanlar defalarca "Hazırlıklarımızı tamamladık, Meclise yolluyoruz." dedi; bunu defalarca ifşa ettim ben. Anayasa'ya karşı muvazaa suçu işleniyor; Bakanlıkta hazırlanıyor, burada imzalanıyor. Burada emek verip arkasında duran, koyduğu maddeyi çıkaran milletvekilleri varsa onları takdir ederim ama istisnai. Biz yüzlerce kez... "Saraya sormadan olmaz." diyor adam; "saray" demiyor, "Külliye" diyor, "Yukarı soralım." diyor, onu söyledim.
Esas cevaplayacağım konu şu, en kısası bu olacak: Alttan savaşı körükleyip üstten barışı savunma Kemal Kılıçdaroğlu'nun tabiatında da pratiğinde de geçmişinde de olan bir iş değil ve mesela şunu düşünün: Kemal Kılıçdaroğlu'nun, muhafazakârlardan veya bu konuda atılan bir adımla siyasi bir hesabı olsa... Kendi siyasi tarihiyle ilgili bir kilometre taşı olarak nitelendirilebilir, başka bir şey. İnanın, Türkiye'nin bu durumunda böyle davranıyor olmasını; bu kadar açık, net ve cesur davranıyor olmasını; kendisine siyaseten birçok akıl verenin "Ya, bunun getirisinden çok götürüsü olur. Sen böyle dedin diye başörtüsü mağdurlarından oy almazsın ama bir başkaları kızar mızar." demelerinin karşısındaki biz o samimi ve kararlı duruşu en yakınından görenleriz.
AHMET ÖZDEMİR (Kahramanmaraş) - Neden Anayasa Mahkemesine gitti o zaman?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - O zaman Sayın Genel Başkan "Genel Başkan" değil ve Sayın Genel Başkan geldiği günden beri "Bu sorunu CHP'nin çözmesi lazım." diyor. Sayın Genel Başkanın söylediği, attığı adımlar, o hani "sessiz" dediniz ya... Orada, Genel Başkan, geçmiş pratiklerden farklı olarak, Genel Başkan olur olmaz YÖK Başkanını arayıp "Kardeşim, yapmayın böyle bir şey." diyor. O da diyor ki: "Siz karşısınız, Anayasa Mahkemesine siz götürüyorsunuz." "Götürmeyeceğiz de, bundan sonra laf da etmeyeceğiz. Açın kapıları, girsin öğrenciler." diyen birisinin "Ya, efendim, acaba... Üstten bunu yapıyor, alttan bunu..." Alttan sorunu çözüyor; üstten de hiçbir şey demedi, Genel Başkanlığı döneminde başörtüsüne karşı bir kelimesi yok; var, hep olumlu anlamda var. Burada da hem böyle "Birlikte olalım, samimi olalım, sorunu şey yapalım..."
Sayın Kamu Başdenetçisinin hususunda... Ben, Hüseyin Can Güner'in size aktardığım... 2 kere elendikten sonra iş işten geçti zaten. Ağlıyordu, dedik ki: "Ağlama kardeşim." 7 avukatım vardı, Veli Ağbaba'nın 5 avukatı vardı. "Bir tek sen olacaksın." dedik, biz sahip çıktık. Bizim sahip çıktığımız arkadaşımızın başarıları kendisini hukukçu olarak bir noktaya taşıdı, hakkını ayrı yollardan da arıyorsa ona da memnun olurum. Ben resmî olarak bir... Ben sizin raporunuz görüşülürken bu mağduriyeti anlattım, "Aman, ismini not alayım, bir bakayım." diye siz geldiniz. Ama Türkiye'de mezhebinden dolayı kamudan elenen arkadaşlar var ve bunlara bir güvence vermezseniz bunların mağduriyeti de sizinkinden geri değil. Annesi babası KESK üyesi oldu diye mülakatta elenenler var, TTB yönetiminde olanın çocuklarından mülakatta elenenler var; var, var, var ve buna sizin de isyan ediyor olmanız çok daha değerli olacakken, işte, bunlara susup ama eskiden olan şeyde de samimiyet sorgulaması meseleleri bizi irite ediyor; yoksa, biz, burada, bu meselenin konuşuluyor olmasında Genel Başkanımızın... "E, siz başlattınız..." Tabii, memnuniyet duyarız; Genel Başkanımızın bu konunun bu hâle gelmesine vesile olmasından sizin de memnuniyet duyuyor olmanız lazım.
Teşekkür ediyorum.