KOMİSYON KONUŞMASI

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Başkanım, ben de teşekkür ediyorum.

Arazi gezimizin faydalı olduğuna inanıyorum. Ben ilk defa hayatımda ocağa inmiş oldum, özellikle de merak ediyordum ocağın şeklini filan ve ocaktan çıktıktan sonra da şu kanaate vardım; bunu samimi olarak söylüyorum: Ocağa inip çıktıktan sonra ocakta çalışmasına gerek yok, oradaki çalışan herkesin o yevmiyeyi hak ettiğine de ben inanıyorum, gerçekten çok ağır şartları var. Tabii, bir taraftan savcılık bununla ilgili çalışmaları yapıyor, bilirkişi çalışmaları var, bizim burada yapılan çalışmalar var; neticesini, mutlaka en detaylı bir şekilde mahkeme bunun kararını verecektir.

Ama burada ben özellikle bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Aile ziyaretlerinde gördüğümüz yani ileride doğması ihtimali olan bazı sosyal problemleri de var gibi hissettim. Bu konuda belki bir çalışma yapmak lazım, çok detayını bilmiyorum ama örnek olarak söylüyorum; orada bu kazada şehit olan ailelere yapılan yardımlar var, 2 milyon civarında bir nakdî yardım yapılmış bildiğim kadarıyla. Bir de artı emekli maaşı bağlanıyor. Bu nakdî yardımlar evli olanlarda eşlere yapılıyor gördüğüm kadarıyla, bunların da bir kısmı daha çok yeni evli, bir iki yıllık evli, işte bir çocukları olanlar var, işte 22 yaşında dul eşler var. Dolayısıyla anne baba arasında, gelin arasında böyle bir problemin varlığını ben hissettim. Bu konuda belki buradaki yetkililer biliyorlarsa bilgi verebilirler. Özellikle bu ödenen tazminattan bir miktar anne babaya ödeniyor mu, ödenmiyor mu, tamamı eşe mi ödeniyor? Emekli maaşı büyük bir ihtimalle tamamı eşe ödenir zaten, o miras hukuku açısından ama tazminat konusunda böyle bir şey var mı, yok mu? Bunun ciddi bir problem olduğunu gördüm. Şu anda tabii olayın tazeliğinde, acısında çok fark edilmiyor ama şöyle birkaç ay geçtikten sonra aile içi problemlerin de yaşanacağı kanaati bende oluştu. Onun öneriler kısmına eğer böyle bir hak yoksa anne baba için öneriler kısmına bir şeyler yazılabilir diye düşünüyorum.

Diğer taraftan özellikle çok gündeme geldi, buradaki görüşmelerde de gündeme geldi, arazideki incelemelerimizde de gündeme geldi. İşte, birimlerde çalışan personel sayısı, işçi sayısı azdı, fazlaydı, noksandı, eksikti. Yine bu konuşmalarda norm kadrolardan bahsedildi, norm kadrolardan bahsedilince işte, yarı mekanizma sistemine geçildiği için personel, o kadar çok da işçi olmasına gerek yok diye ifadelerde kullanıldı. Ben şunu önermek istiyorum burada Başkanım: Eğer bu teknolojiyle birlikte norm kadroda bir değişiklik yapılması gerekiyorsa, üzerinde bir çalışma yapılması gerekiyorsa bir an önce bunun yapılması lazım. Norm kadroya yönelik, kullanılan mevcut teknolojiyle birlikte norm kadrodaki işçi sayısının, personel sayısının bir an önce netleştirilmesi lazım ve hemen akabinde de eğer bu norm kadroya göre yeterli derecede personel yoksa, teknik personel veya işçi yoksa da bunların da en kısa zamanda giderilmesini öneriyorum.

Ben bu vesileyle tekrar vefat eden tüm işçilerimize, 42 işçimize Allah'tan rahmet diliyorum, ailelere sabır diliyorum. İnanıyorum ki adli makamların bu konuda en ince detayına kadar çalışma yapıp gerçekten ucu nereye giderse gitsin, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi ucu kime giderse gitsin, nereye giderse gitsin, adaletli bir şekilde incelemeler yapılıp ve ona göre de mahkemelerimiz karar verecektir. Bu konuda da ben adalet konusunda da buradan, özellikle, bu şehit olan ailelerimizin büyüklerine, anne babalarına da burada açık, net bir şekilde de ifade etmek istiyorum. Bu konuda devlete güvensinler, Hükûmete güvensinler, bu konuda bir sıkıntı, problem olacağına ihtimal vermiyorum ve az önce de ifade ettiğimiz gibi konunun takipçisi de Cumhurbaşkanımız ve sonuna kadar da konu incelenecektir diyor, saygılar sunuyorum.