| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4780) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 15 .12.2022 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, teşekkür ederim
Sayın Başkanım, ben, Adalet Komisyonu üyesiyim -Adalet Komisyonuyla birlikte onlarca yasa teklifi geldi- 27'nci Dönemde milletvekili oldum; bana sorsalar -şimdi milletvekilliği dönemi sona eriyor- "Ne yaptınız bugüne kadar, ne anlattınız?" diye, şu Anayasa var ya, Anayasa'ya aykırılıkları konuştuk yani yaptığımız her kanun teklifinde, gelmiş olduğumuz çalışmalarda Anayasa'ya aykırılık... Gelen tekliflerde o kadar çok Anayasa'ya aykırılıklar var ki. İbrahim Kaboğlu Hocam da burada yani onun derslerine girmedim ama artık burada anayasa hukukçusu olduk diye kendimizi görüyoruz.
Bakınız, Anayasa 138'nci madde açık. Ya, bu madde niçin yapılmış? Bu madde, 138/4 diyor ki: "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." Mahkeme kararı ne? Mahkeme kararı açık ve net: Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu, limanların işletilmesi ve özelleştirilmesiyle ilgili geçen aylarda çıkan yasanın iptal kararı. Anayasa Mahkemesi diyor ki: "Bu yasa teklifi Anayasa'nın maddelerine aykırıdır." Siz aynı yasa teklifini yeniden getiriyorsunuz. O zaman 138'inci maddenin dördüncü fıkrası ihlal edilmemiş mi oluyor? İhlal edilmiş oluyor. Bir hukukçu olarak artık her komisyonda, her gelen yasa teklifinde Anayasa'ya aykırılıklardan bahsetmekten ben yoruldum, dönemim bitti, sizler yorulmadınız.
Bakınız, arkadaşlar, şimdi "Nitelikli yasama yapalım..." Tamam, nitelikli yasama yapalım; torba yasa yani çorba yasa yapmayalım arkadaşlar. Şimdi, bakıyorum, yine bir torba kanun garabetiyle karşı karşıyayız; içinde ne ararsanız var. Ben 25 milyon ağaçlı, Türkiye'de en fazla ağaca sahip olan, zeytin ağacı olan bir ilin milletvekiliyim, Aydın Milletvekiliyim. Orada millet bağırıyor "Zeytin, zeytin, zeytin..." diye yani zeytin kanununa aykırı olarak bir yönetmelik çıkardınız 1 Mart 2022'de, gittik Danıştaya, Danıştayda yürütmenin durdurulması kararı verildi ve kararla birlikte bu yönetmeliğin yasaya aykırı olmayacağını ortaya koyduk ama siz yine kanun teklifiyle getirdiniz. Yahu kardeşim, bu stratejik üründür pamuk gibi, zeytin, zeytinyağı; yani bunları ellemeyin, üretmek çok önemli. Pandemi döneminde Ukrayna'dan ne alıyoruz? Gidiyoruz, buğday alıyoruz; pamuğu Yunanistan'dan alıyoruz; samanı, gidiyoruz, Bulgaristan'dan alıyoruz. Ya kardeşim, zeytinyağını da gidip de İspanyadan mı alacağız, Yunanistan'dan mı alacağız? Arkadaşlar, onun için üretim çok önemli; tüketecekseniz üreteceksiniz ve üreticileri koruyacaksınız; zeytini koruyacaksınız, ölmez ağacı koruyacaksınız, Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen ağacı koruyacaksınız, meyveyi koruyacaksınız. Ne demek zeytin ağacı taşınması?
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Zeytin varlığını da çoğaltmak lazım.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Doğru bir karar yaptınız, doğru bir karar yaptık hep beraber, o maddeyi çektik; tebrik ederim Sayın Başkan, Sayın Ünal tebrik ederim.
Şimdi, ikinci bir karar yapalım, doğru bir karar verelim; ya liman... 2 çocuğunuz var, 1 tane eviniz varsa hangi çocuğunuza kırk dokuz yıllığına veriyorsunuz onu? Diğer çocuğunuz ne olacak? Ya, bu vatan toprakları kanla alındı; bu vatan toprakları hep birlikte savaşarak alındı. Kırk dokuz yıllığına kimin malını kime veriyorsunuz ya? Ya arkadaşlar, bu, vatana ihanettir ya; açık ve nettir bu! Anayasa'ya aykırı davranıyorsunuz. Kırk dokuz yıllığına veriyorsunuz. Biraz önce bir milletvekili arkadaş söyledi, açık ve net söyledi, ne dedi? Çıkıp da "Kırk dokuz sene sonra biz, hiçbirimiz burada olmayabiliriz." dedi. Kimin toprağını kime veriyorsunuz? Böyle şey olmaz, mümkün değil!
Şimdi, arkadaşlar, burada teknik anlamda da 2'nci maddeyle ilgili görüşlerim var. Şimdi, limanların işletmesinin "özelleştirme" adı altında, ihalesiz bir şekilde, mevcut sözleşmelerin uzatılması usulüyle kırk dokuz yıla kadar devri bu maddede öngörülüyor. Özelleştirme... Ya, AKP iktidarında yirmi yıldan beri 70 milyar dolarlık özelleştirme yaptınız, nerede o para, o para nerede arkadaşlar? Yollara mı verdiniz? Yollar da garanti karşılığı! Nereye gitti? Bugün kur ödemeli mevduatta paraları ödememişsiniz, millet bağırıyor. Nereye gitti bu para? Yani çocukların geleceği yok. 170 milyar dolarlık özelleştirmenin... Şu anda Merkez Bankası eksi 53,8 milyar, eksideyiz, o para nereye gitti? Şimdi, limanları satacaksınız! Sata sata bitiremediniz memleketi! Söz konusu düzenleme, 6/1/2022 tarihli 7350 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN ZİYA AYTUNYALDIZ - Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Şimdi, bir hukukçu olarak da teknik olarak değerlendireceğim, özellikle Sayın Grup Başkan Vekilinin dinlemesini diliyorum çünkü şu var yani Anayasa'dan yine iptal kararıyla geri dönmesin diye ikazlarımızı hukukçu olarak yapalım diye düşünüyorum arkadaşlar.
Söz konusu düzenleme, 6/1/2022 tarihli ve 7350 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 1'inci maddesiyle 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'a eklenen geçici madde 30'la aynı doğrultuda bir hükümdür. Oysa anılan 30'uncu madde, Anayasa Mahkemesinin geçen temmuz ayındaki kararıyla iptal edilmiştir; sonra, ekim ayında, Plan ve Bütçe Komisyonunda başka bir torba yasayla limanlara ilişkin yeni bir teklif getirilmiş ancak getirilen öneri itirazlarımız üzerine geri çekilmişti. Kısaca, geri çekilen bu öneri, iki ay sonra ve mahkeme kararından dört buçuk ay sonra bu düzenleme, yeni teklifin 2'inci maddesiyle Meclis gündemine getirilmiş durumda.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN ZİYA AYTUNYALDIZ - Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Yani bir kapıdan kovulup bacadan girmeye çalışma hâli, yine Anayasa'yı hiçe sayma.
Teklifin gerekçesinde ne Anayasa Mahkemesi kararına ne de daha ocak ayında çıkarılan 7350 sayılı Yasa'ya atıf var. Konuya ilişkin yasama ve yargı hafızalarını da yok sayan bir teknik metniyle Anayasa'ya aykırı bir teklifte ısrar, açık bir Anayasa suçudur. Milletvekili andının gereği olarak bu yasa teklifi açık bir şekilde reddedilmelidir, geri çekilmelidir.
Limanlara ilişkin düzenleme, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda 6 Ocak 2022 tarihinde kabul edilerek 7350 sayılı Kanun'la yürürlüğe girmişti. Cumhuriyet Halk Partisi olarak kanunun 1'inci maddesi olan liman özelleştirmelerindeki süre uzatımına karşı Anayasa Mahkemesi nezdinde iptal davası açtık ve Anayasa Mahkemesi 20 Temmuz 2022 tarihinde aldığı 2022 esas 2022/92 sayılı Karar'ıyla maddeyi iptal etti. İptal kararı, 2/8/2022 tarihli Resmî Gazete'de yayınlandı.
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Sayın Bülbül, süreç yerine görüşünüzü alabilirsek çünkü son defa uzattım, toparlarsanız memnun olurum.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - 2 sayfada...
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Üstat, süreci bırakın, süreci herkes biliyor, görüşünüzü iletin.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Tarihe not düşmek için...
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Yani süre veremezsem ifade edemeyeceksiniz, söyleyeyim yani.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Ama birbiriyle bağlantı kuruyoruz.
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Süreci herkes biliyor.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkanım, bir şey söyleyebilir miyim?
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Lütfen.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Burada 7-8 milletvekili var, burada uzatsanız, beş dakika uzatsanız kaç dakika yapar? Yapmayın. Adalet Komisyonunda biz konuşmalarda hiç bu sınırlamalara girmiyoruz. Gelen milletvekili istediği konuşuyor, yapmayın, eylemeyin.
MURAT EMİR (Ankara) - Verin, verin Başkanım.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - 2077'ye kadar yetki veriyorsunuz da... Verin arkadaşa süreyi.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Yapmayın arkadaş ya, devamlı kesiyorsunuz Sayın Başkan.
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Üstat, toplam on dakika olacak, son iki dakika uzatıyorum, toparlarsan memnun olurum.
Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Anayasa Mahkemesi kararında düzenlemenin Anayasa'nın 10, 13 ve 48'inci maddelerine aykırı olduğu belirtilmiştir. Kanun teklifiyle bu aykırılıkta ısrarın amacı kamu yararı değil bir avuç yandaşın rantını korumak, gelecek kuşakların haklarını görmezden gelmektir. Anayasa Mahkemesi kararında ortaya konulan bu açık Anayasa'ya aykırılığı rağmen aynı ihalesiz süre uzatımını düzenlemekte ısrar etmekse Anayasa'nın 153 son fıkrasında düzenlenen AYM kararlarının bağlayıcılığı hükmünün ve Anayasa'nın 138 son fıkrasında öngörülen mahkeme kararlarını yasama organına bağladığına dair hükmün ihlalidir. Burada söz konusu olan bilerek ve isteyerek Anayasa'ya aykırı yasa yapma iradesi bu itibarla bir anayasa suçudur. Anayasa'nın "Çalışma ve sözleşme hürriyeti" başlıklı 48'inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde "Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir." denilmek suretiyle çalışma ve sözleşme özgürlüğünü güvence altına alınmıştır.
Yine, Anayasa'nın 13'üncü maddesinde "Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz." denilmektedir. Anayasa'da öngörülen sınırlama sebebine uygun ve ölçülü olması gerekir. Bu kapsamda, sözleşme özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp yasal kuralların keyfîliğine izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilir düzenlemeler niteliğinde olması gerekir. Söz konusu özelleştirmeye taraf olabilecekler ise mevcut özelleştirme sözleşmelerinin taraflarıyla sınırlandırılmaktadır. İstekli olan başlıca kişilerin bu sürece dâhil olmaması özelleştirmede hâkim olması gereken serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmamakta olup kurala konu limanların gerçek özelleştirme değerlerine ulaşılmasını engelleyecek niteliktedir. Teklifle ulaşılmak istenen meşru amaç ile sözleşme özgürlüğü arasında bulunması gereken makul dengenin gözetilmediği anlaşılmaktadır. Bu itibarla kuralın orantısız bir sınırlamaya neden olduğu, dolayısıyla anılan özgürlüğe ölçüsüz bir sınırlama getirildiği sonucuna ulaşılmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Bitti Başkanım, iki paragraf kaldı.
BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Son bir dakika veriyorum, başka süre veremeyeceğim.
Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Anayasa'nın 167'nci maddesinin gerekçesinde bu madde devlete 3 görev yüklemektedir. Birincisi: "Özel teşebbüsün rekabet koşulları içinde yararlı yönde gelişmesine yardımcı olacaktır. Rekabet koşullarını sağlamanın tabii sonucu ise buna bağlı olan diğer iki görevdir." denilmek suretiyle özel teşebbüsler arasında rekabet koşullarının sağlanması gerektiği belirtilmiştir. Bu bağlamda, mevcut özelleştirme sözleşmesinin tarafları dışında istekli olan başkaca kişilerin ek sözleşmeye taraf olabilme imkânının engellenmesi, özelleştirmede hâkim olması gereken serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmamakta olup kurala konu limanların gerçek özelleştirme değerlerine ulaşılmasını da engelleyebilecek niteliktedir.
Ayrıca, sözleşmeye konu önceki ihaleyi kaybeden kişilerin sonradan ek sözleşme yapma imkânı sağlanarak sözleşmenin süresinin uzatılacağını bilmelerinin söz konusu ihalede bulundukları teklifi etkileyemeyeceği söylenemez. Bu itibarla farklı muamelenin ölçüsüz olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
AYM kararını yok sayan, bir anlamda anayasal düzene meydan okumak olan teklif maddesi Anayasa'nın 10, 13, 48, 138 ve 153'üncü maddesine aykırıdır diyorum.
Teşekkür ediyorum.