KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN TURAN (İstanbul) - Sayın Başkanım, şimdi, doğrusu şöyle bir durum var: Tabii ki ülkemiz birtakım ülkelerle anlaşma yaparken fayda-maliyet analizini yapmalıdır, yapıyordur da; bunu herkes yapıyor ama genelde muhalefetteki arkadaşlardan şöyle bir şey duyuyoruz: Birine bir şey satıyorsunuz, "Bu kimi rahatsız eder, kimi ürkütür, kiminle aramızı bozar?" Diyelim ki Rusya'dan S-400 aldınız, "Ne faydası var? Teknoloji transferi oldu mu?" Şimdi, birine bir şey satıyorsunuz -geçtiğimiz günlerde Komisyonda da oldu- Özbekistan'a bir şey satıyorsunuz "Bu kimi rahatsız ediyor? İnsan haklarıyla ilgili raporlardan haberiniz var mı?" Yani milletimizin arasında bu konularla ilgili anlatılan çok sayıda fıkralar var, hülasa cümlesi şudur: "Ya, siz kimden yanasınız?" derler ya. Arkadaşlar, Amerika silah satmıyor, terör örgütlerine gözümüzün önünde dağıtıyor; dağıtıyor yani. Bütün bir uluslararası toplumun "terör örgütü" olarak tanımladığı, kabul ettiği, sözüm ona kendilerinin de kabul ettiği örgütlere gözümüzün önünde silah dağıtıyor. Biz de uluslararası hukuka göre anlaşma yapıyor, silah satıyoruz ama kullanılacağı yerin bile garantisini isteyen arkadaşlarımız var. O zaman da bize biraz önceki soruyu sormak geliyor. Şimdi, burada bugün örneğin ülkemizde Rusya Duma Başkanı vardı, Meclis Başkanı, Meclisimiz olarak görüşme yaptık, Meclis Başkanımız ve Komisyon üyeleriyle; Cumhurbaşkanımız da kabul etmek üzere, biraz önce Külliye'ye gittiler. Şimdi, biz Rusya'yla burada ilişkilerimizi çok yönlü olarak geliştiriyoruz ama bu bizim Ukrayna'yla olan ilişkilerimize yansımıyor. Biz bağımsız bir ülkeyiz, biz ilişkilerimizi kurarken milletimizin menfaati, ülkemizin çıkarı için kurarız. Avrupa'yla da kuruyoruz, geliştiriyoruz; en çok ticaretimiz Avrupa'yla ama birinden birini tercih etmek zorunda değiliz yani böyle bir mecburiyetimiz yok. Bunun da her zaman altını çok bağımsız, özgür bir duyguyla çiziyoruz; böyle bir mecburiyetimiz yok.

Şimdi, Etiyopya-Mısır arasındaki ilişkilerin -biz dünya barışından yanayız- iyi olmasını arzu ederiz, bu bizim genel ilkemiz, prensibimiz ama diyelim ki iyi değil, onların arasında problemler var, buna ortak olmak zorunda değiliz. Hemen birini terk edip öbürünü tercih etmek durumunda değiliz. Herkes bu ülkenin ilişki kurduğu ve kuracağı ülkelerin mutlaka önceliklerinin hesabını yapıyordur, nasırına basmamak için elinden geleni yapıyordur, gayreti gösteriyordur ama birinci planda da ülkemizin çıkarlarını gözeteceğiz. Meclis gündemimize gelmiş, yıllar önce imzalanmış bir metin var. Bugün de Komisyonumuza geldi, yarın öbür gün de Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna gelecek. Ülkemizin çıkarı için, menfaati için biz de bunu görüşüyoruz. Gerisi bizim için... Hani, bundan sonrasını Mişon düşünsün.

Saygılar sunarım.