HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Başkanım, aslında, ben kabaca ifade etmeye çalıştım; gerekli noktalarda tekrar sizden söz isteyerek tamamlamak isterim. Yani aslında, hakikaten bizim arzu ettiğimiz, görmeyi düşündüğümüz noktada değil Uludağ'ımız.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Ne arzu ettiğinizi bilmiyoruz ki.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - "Ne arzu ettiğimizi bilmiyorsunuz." Onu, eğer kanun teklifimizin amacını okursanız, gerekçelerine bakarsanız değerli milletvekili arkadaşım, net bir şekilde ifade ediliyor. Buradaki arzumuz şu: Uludağ'ın mevcut koruma alanlarının da korunarak kaynak değerlerinin geliştirilmesi, korunması ve tanıtılması. Sonuç itibarıyla şu an...

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Biz de ona inanmıyoruz.

REFİK ÖZEN (Bursa) - Orada yaşamıyorsunuz zaten.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ama bakın, şimdi, ben bir şey söyleyeceğim.

(Uğultular)

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Başkanım, Komisyona ilişkin... Ben bir Komisyon Başkanıyım, bizim Komisyonumuzda da çok görüşmeler yapıyoruz. Emin olun, insan hakları konusu da hepimizin üzerinde rahatlıkla tartışacağı konular ama böyle bir usul hakikaten hem muhalefet milletvekili arkadaşlarımızdan hem bizim arkadaşlarımızdan biz görmedik de yaşamadık da. Yani ben bir kelime söylediğimde buna mukabil bir başka arkadaşım benim insicamımı bozarak bu kelimeye muhalefet etmesi eğer bir müzakere tarzıysa ben bu müzakerede yokum. Böyle bir şey olamaz. Yakışmaz, bize yakışmaz.

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - 8 kanun geçirdik Komisyondan en hararetli sanki Uludağ teklifi geçiyor gibi. Ben ne yapayım yani Bursa milletvekilleri falan işte, kendi aranızda...

Şimdi, şöyle yapalım Sayın Bakanım...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ama yani meramımızı anlatmakta güçlük yaşıyoruz, olmaz. Arkadaşlarımızın görüşlerine saygı duyuyoruz ama bunlardan istifade edeceksek...

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - Zamanımız var.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sonuçta burası Komisyon, çeşitli önergelerle değiştirilebilir de konuşulabilir de tamamlanabilir de eksiklikler ifade edilebilir de ama herkesin düşüncesini rahatlıkla ifade etmesi gerekir.

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - Şimdi o aşamaya geçtik.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Şunu anlatmaya çalışıyoruz: Bizim buradaki muradımız: Bir, gerekçemizin en başında yazdığımız gibi farklı kurumlara ait planlama yetkilerini tek bir kurumda toplayarak yetki karmaşası önlemek ve bütüncül bir yaklaşımla Uludağ'ın yönetimini sağlamak. İki: Şehir merkeziyle sağlıklı bir şekilde bağını kurmak. Üç: Alınacak olan kararların ivedilikle ve verimli şekilde olmasını sağlamak.

Özellikle ulaşım, güvenlik konusuyla ilgili olarak şu anda Uludağ'da otopark yok, binlerce aracın Uludağ'a gittiği yerde parklanmaların hele de kar mevsiminde o kar küreme araçlarının yan taraflarına, yolların yan taraflarına yığdığı karlarla beraber o araçların neredeyse bütün yolları kapadığını, karşılıklı geçişlerin olmadığını, Uludağ'a gelen turistlerin saatlerce şehir merkezine inmek için büyük bir çaba sarf ettiklerini görüyoruz, biliyoruz. Sonuç itibarıyla, orada bir park alanına, otopark alanına ihtiyaç var örneğin; bu bile yapılamamış durumda. Şimdi, siz otoparkı yapmazsanız, "Bu, çevresel etkileri bozucu." derseniz zaten mevcut durumda birileri gelip oraya bir araç park ediyor; bu zaten başlı başına çevresel etkileri bozan bir şey. Burada önemli olan, bunu düzenleyerek bir düzen hâlinde yapabilmek ve gelen turistlerin, en azından burada konaklayan insanların Uludağ'ın bu potansiyellerinden optimum seviyede yararlanmalarını sağlamak.

Diğer taraftan, pistlerimiz, Uludağ'daki pistler standart nitelik taşımıyor. Şimdiye kadar bir kar üreme tesisi yok. Uludağ, en eski kış turizm merkezi sadece dört ayla sınırlı turizm yapıyor. Niye? Diğer yerlerde altı ay, yedi ay kar turizminin, kayak turizminin devam ettiğini görüyoruz ve biliyoruz. Sonuçta kar üreme tesisi yok. Burada karın, istifadesine sunacağımız insanların daha fazla yararlanmaları için bir zamana ihtiyaç var, bunu sağlayamıyoruz ve sonuçta yatırımcılar veyahut da işletmeciler hiçbir şekilde artık burada yeni ya da düzeltecek, genişletecek imkânlar sunacak bir alternatif de ortaya koymamaya başladılar. Sonuçta -bir arkadaşımız bahsetti biraz evvel Baki Bey- bakınız, oteller içler acısı; 6 metrekare, 7 metrekare, 8 metrekare odalar ve ne içerisinde ne dışarısında hiçbir şekilde adım atılamıyor, peyzaj düzenlemesi yok, hiçbir şekilde yok. Yanı sıra, bakınız, burada Alan Başkanlığıyla ilgili olarak Alan Başkanlığının belirlemiş olduğu kurallara, özellikle bu, çevresel etki doğuracak aykırılıklara ilişkin olarak güçlü bir şekilde hem yıkım hakkı geliyor hem de 50 bin ila 500 bin liralık limitler arasında cezalandırma yetkisi geliyor. Yine, Alan Başkanlığına yapılacak düzenlemelerde hukuka, mevzuata aykırılık söz konusu olursa bunların yıkımına ilişkin bir yetki tahsisi yapılıyor. Dolayısıyla bizim vermiş olduğumuz bu teklifle Bursa'nın ve Uludağ'ın bir şekilde gerçek potansiyeline kavuşması için bunun gerekli olduğuna inanıyoruz ve teklifimizi bunun için sunmuş olduk milletvekili arkadaşlarımızla birlikte.

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - Teşekkür ederiz Sayın Bakanım.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ben teşekkür ederim.