| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun, 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 42'nci maddesi gereğince Merkez Bankasının faaliyetleri hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 02 .12.2022 |
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Çok Değerli Başkanım, değerli milletvekillerimiz, Değerli Merkez Bankası Başkanımız, Başkan Yardımcılarımız ve değerli Merkez Bankası çalışanlarımız ve basın mensuplarımız; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, bir taraftan da ikram olunca ikramın cazibesi benim söyleyeceklerimden daha önemli gibi görünüyor yani.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Merkez Bankası işi biliyor.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Tabii, şimdi, Türkiye Cumhuriyeti devleti yani bazı yıllarda bütçe cari fazla verse bile genelde, totalde baktığımız zaman cari açık veren bir ülke ve dolayısıyla da dışarıdan bir döviz girişi mutlaka olması gerekiyor. Bu döviz girişi olmadığı zamanlarda mutlaka Türkiye krize giriyor ve bu krizi biz yaşıyoruz. İşte, 1994'te yaşadık, 2001 krizinde yaşadık ve dolayısıyla da kısmen de olsa işte geçen yıl bununla karşılaştık.
Burada tabii ki, dünyayı ekonomik kontrol altında almış olan bir Amerikan dolar sistemi var; bundan kurtulmadığımız müddetçe ve buna bir köklü çözüm bulmadığımız müddetçe bununla her zaman karşı karşıya kalmamız mümkün. Tabii, burada, işte, geçen sene bu sistemle karşılaşınca ve dışarıdan yeterli döviz girmeyince, vatandaşın da dövize olan talebi artınca tabii ki Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bir kur korumalı sisteme geçildi ve neticede de döviz, işte 18'lere çıkmıştı oradan 11'lere düştü ve dövizin hızlı gidişi durduruldu. Ve muhalefet burada yok ama ben tabii, burada olsalar şunu soracaktım: Yani bunun karşısına siz ne koymak isterdiniz, dövizi nasıl durduracaksınız? Tabii, muhalefet bunu şöyle izah ediyor, diyorlar ki: "Biz, işte Amerika'yla, Avrupa'yla iyi geçineceğiz ve neticede de böyle bir problemle karşılaşmayacağız." Diyelim ki sizin ülkenizi tehdit eden veya gelecekte ülkenizin alacağı birtakım kararlar diyelim ki Amerika'nın veya Avrupa'nın aleyhine olduğu zaman bu problemlerde her zaman karşılaşabilirsiniz. Ve dolayısıyla da burada, bunun yerine ne koyacaksınız? Sade iyi niyetle veya iyi ilişkilerle sürdürülebilir bir politika olamaz, mutlaka ters düştüğünüz bir politika olacaktır. Diyelim ki işte Kıbrıs Harbi'nde 1974'te, Türkiye, Kıbrıs'ta yapılan işgali ortadan kaldırmak adına bu cesareti ortaya koymuş, bu kararı almış. Neticede de o dönemde bu kadar dışa açık değildik ama döviz girişi de olmamış, bunun üzerine bir sürü de ambargo konmuşlar. Dolayısıyla da muhalefeti ben şurada eksik görüyorum: Gerçekten de diyelim ki kur korumalı sistemi kaldırdınız. Bunun yerine ne koyacaksınız? Diyelim ki böyle bir problemle siz karşılaştınız, sadece faizleri mi yükseltmek? Faizleri yükselttiğimiz zaman şu oluyor: Diyelim ki bugün enflasyon yüzde 85'lerde, bunun karşılığında biz ne kadar faiz vermemiz lazım cazip olması için? Yüzde 90'lar gibi bir faiz vermemiz lazım. Diyelim ki dışarıdan, yurt dışından para gelecek ve bu gelen para döviz girdiği için o zaman dolar 18 lira olmayacak, daha da aşağı düşecek. Diyelim ki 18 liradan, 15 liradan bozduracak ve ondan sonra bir yıl bunu faize yatıracak ve parasını diyelim ki ertesi yıl 2'ye katlayacak, diyelim ki 100 lira koyduğu zaman 200 lira elde etmiş olacak, döviz de yerinde saydığı için, dövizini de 2'ye katlayarak gitmiş olacak. Dolayısıyla da bu, sizlerin ve Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu sistemde tabii ki bu imkân ortadan kalktı ve dolayısıyla da siz burada Türk parasında olanların kur korumalı mevduatla yaklaşık 1 trilyon 400 milyar TL, paralarını devlete güvendiler, bankalara yatırdılar fakat tabii ki, diğer taraftan, elinde döviz bulunduranların ve Türkiye'nin dövize ihtiyacı var, vatandaşların ve sanayicilerin elinde de döviz var, bunun da siz bankaya gelmesini istediniz ve dolayısıyla da dövizi olanları da siz karşılamak üzere döviz topladınız. Tabii, burada, sakıncası yoksa ne kadar bir döviz toplandı diye bir soru sormak istiyorum ben.
Diğer taraftan da tabii ki, Merkez Bankasının temel amacı fiyat istikrarı sağlamak diğer taraftan finansal istikrarı sağlamak, döviz kurlarının belirlenmesini sağlamak. Tabii, bizim yaptığımız kur korumalı mevduat ve diğer taraftan faizleri düşürmekle beraber biz şunu yaptık: Paranın maliyetini ucuzlattık ve dolayısıyla da paranın da çok fazla gidebileceği bir alan olmayacağı için yatırımı artırdık, üretimi arttırdık, ihracatı arttırdık, istihdamı arttırdık. Bu doğru bir politika ve Türkiye bundan çok kazançlı çıktı. Ben şunu sormak istiyorum Sayın Başkanım: Tabii, burada, bizim esas problemimiz enflasyon ve fiyat istikrarında istediğimiz yere gelememe. Yani biz, burada, fiyat istikrarını sağlamak için ne yapmamız lazım? Bugün, ben görüyorum, mesela marketlerde veya ürünlerde diyelim ki girdi fiyatları artmadığı hâlde, diyelim ki elektrik fiyatları yerinde sayıyor, doğal gaz fiyatları yerinde sayıyor, petrol yerinde sayıyor, döviz yerinde sayıyor, işçilik maliyetlerinde asgari ücret yerinde sayıyor ama fiyatlar sürekli artıyor. Bunun sağlamak için belki bu Ticaret Bakanlığının direkt görevi olabilir ama tabii, fiyat istikrarını sağlamak sizin de göreviniz olduğu için bu gibi konularda nasıl adım atmamız lazım? Diyelim ki enflasyon etkisinden dolayı geçtiğimiz 2022'nin ocak ve şubat aylarında enflasyon çok yüksek oldu, bu etkiden dolayı belki o aylarda enflasyonda bir düşme olacak ama sizin, enflasyonu düşürmek adına diğer önceki uygulanan politikalardan farklı olarak biz faizleri düşürdük, önceki dönemlerde faiz yükseltiyorlar, enflasyonu düşürmek adına ne gibi politikalar izleyeceksiniz? Bunları da bize açıklarsanız memnun oluruz.
Ben çalışmalarınızda başarılar dilerim, hepinize saygılar sunuyorum.