KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Şimdi, Gökalp Bey'in konuşması... Ben zaten hazırlık yapmıştım yani burada. Zaten bizim komisyonlarda şöyle bir şey var, başarı biraz eleştirilir bizde; modadır bu. İkincisi, bir de bir özel sektör düşmanlığı var bizde. Yani madenlerde özel sektör dünyanın bir gerçeği. Bugün Avrupa'da da öyle, her yerde öyledir; bir gerçek yani bu. Biz savunma sanayisinde belli bir düzeye geldiysek, bugün savunma sanayisinde Türkiye dünya çapında bir ülke olduysa, küresel bir güç olduysak özel sektörü devreye sokmamızla olduk yani biz. Biz İsrail'den çalışmayan bir İHA aldık, o İHA'yı ilk defa dünyada SİHA hâline getirdik yani; özel sektörle yaptık bunu.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Keşke yaşatan bir şey için yapsaydınız.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ve şimdi de İtalya talip, NATO üyesi İtalya da talip buna; siz ne derseniz deyin.

Siz burada kalkıyorsunuz, özel sektör gerçeği dururken bir tane...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Öldüren değil, yaşatan bir şey yapsaydınız.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ama Serpil Hanım, PKK'lı...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ya, bir şey konuşacağım, bir dakika.

Bir komisyon üyemiz...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ben yaşamı savunuyorum.

CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Teröristin yaşamını mı savunuyorsun?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Bir dakika ya!

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Ülkenin bütünlüğüne kastedenleri öldürüyoruz!

CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Ya, bir dakikası var mı Kemal Ağabey! PKK avukatlığı yapıyor burada.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Siz ölümden yana konuşuyorsunuz, ben yaşamdan yana; aramızdaki fark bu.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Bir dakika Hanımefendi.

Yani burada bir komisyon üyemiz bir sendikadan bir mektup gelmiş, bir telefon gelmiş, onu burada açıklıyor.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Daha geçen, sizin savunmuş olduğunuz PKK, bir öğretmeni şehit etti, kundaktaki çocuğu şehit etti. Siz neden bahsediyorsunuz ya!

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Siz bu ülkede insanların ölmesine sebep olan bir partisiniz!

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Siz neden bahsediyorsunuz!

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - O SİHA'lar o teröristlerin tepesine inmeye devam edecek, siz de böyle ağıt yakacaksınız.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - İnsan haklarından bahsediyorsunuz, "cinayetler" diyorsunuz, bunları siz mi söylüyorsunuz ya! Dönün bir aynaya bakın ya!

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Siz Suruç'u yaptınız, 10 Ekimi yaptınız...

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Dönün de aynaya bakın ya!

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - "Katliam oldu, oylarımız arttı." diyen sizsiniz!

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Gelmişsiniz, burada sabahtan beri bir tane fabrikadan çıkarılan işçinin hakkını savunuyorsunuz!

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ben konuşayım, müsaade edin.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar...

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - O SİHA'lar sizin teröristlerin tepesine inmeye devam edecek, siz de böyle oturup ağıt yakacaksınız!

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ucuz siyaset yapmayın!

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - Siz yapıyorsunuz, siyasetin alasını yapıyorsunuz!

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, Kemal Bey konuşacak.

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - Niye rahatsızsınız bu ülkenin SİHA üretmesine? Amerika'nın SİHA üretmesine rahatsız olmuyorsun...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Yaşamdan yana bahsedebiliyor musunuz? Ukrayna'da barışı savunuyorsunuz, Türkiye'de de barıştan yana mısınız?

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - ...İsrail'in SİHA üretmesinden rahatsız olmuyorsunuz da Türkiye'nin üretmesinden mi rahatsız oluyorsunuz?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ya, ne barışı!

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) -Teröristlerle mi barış yapacağız?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Barışı savaşçıyla yaparsın.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Neyse, ben başka bir şey konuşacağım.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Irak'taki bebeği katledenle mi barış yapacağız? Öğretmeni katledenle mi barış yapacağız?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Barışı, kiminle savaşıyorsan onunla yaparsın.

MEHMET ALİ ÖZKAN (Manisa) - Biz kimseyle savaşmıyoruz, teröristleri temizliyoruz ülkede.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Evet, neyse...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Arkadaşlar, konumuza geliyorum.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Bunlar çok klişe şeyler. 2013'te ne yapmaya çalışıyordunuz?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Konumuza geliyorum, bir dakika dur.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - O zaman yok muydu terörist?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, bir dakika... Serpil Hanım bir dakika...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - O zaman başka mı düşünüyordunuz?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Kemal Bey, siz sözünüzü tamamlayın. Bir dakika...

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Savaş yok, terörle mücadele var.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Var, var, savaş var.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) -Savaş yok, terörle mücadele var.

KANİ BEKO (İzmir) - Arkadaşlar, lütfen gündeme dönelim hep beraber.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ne işin var Suriye'de?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ne işim olduğu... Sana ne? Seni niye ilgilendiriyor?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Afrin'de ne işin var?

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Amerika'nın Suriye'de olmasına neden tepki göstermiyorsunuz?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - İdlib'te ne işin var?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ne işim olduğu seni ne ilgilendiriyor?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Senin arkadaşının teröristlerle dağda fotoğrafları çıktı meydana.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Bakın, burada işçileri konuşuyoruz, konuyu çarpıtmayın.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ben işçileri konuşacağım, bir dakika.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Yaşamı savunun. Yaşamı savunan işçilerin yaşamını da savunur.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ya, arkadaşlar... Serpil Hanım, bir dakika.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Amerika'dan niye rahatsız olmuyorsunuz?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - İşçinin yaşamını da savunun.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Amerika'dan niye rahatsız olmuyorsunuz?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Amerika'dan rahatsız olmayan sizsiniz, siz. Amerika'yla kol kola gezen sizsiniz.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Ben Hatay milletvekiliyim. "Suriye" dediğiniz yer daha bir asır önce bize bağlıydı.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Konumuz bu değil Sayın Vekil.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Neyse, sonu geldi, tamam.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Amerika'ya tek kelam etmiyorsunuz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Amerikan emperyalizmiyle kucak kucağa olan sizsiniz, biz değiliz.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Türkiye olarak oradayız, sınır güvenliğimizi korumak için oradayız.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Kimin kucak kucağa olduğu belli Suriye'de.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar...

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Orada olmaya devam edeceğiz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Amerika'yla Afrin'e giren sizsiniz.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - PYD'yle, YPG'yle kimin kucak kucağa olduğu belli orada.

BAŞKAN TANER YILDIZ - İlyas Bey... Arkadaşlar...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Lütfen, gerçekler böyle.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, bir dakika.

Kemal Bey, sözünüzü tamamlayın, ben gündeme döneceğim.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Evet, devam ediyorum.

Şimdi, değerli arkadaşlarım, özelleştirme dünyanın bir gerçeği, bunu kabul edeceğiz. Özel sektör bir kere bir kaza yaptığı anda ne olur? Kaza yaptığı anda bir kere büyük zarar eder en azından. Niye kaza yapsın ki? Niye düşünsün ki, en modern sistemi uygular. Bu arada da hatta TTK de özel sektörle yarışmalı, yarışmadığı sürece de o da yanlış yapar, yarışması lazım. Maalesef, burada şöyle oluyor yani bir işçiden mektup geliyor, bir şeyler geliyor; onu burada savunuyoruz. Buna gerek yok. Şimdi, halk mücadelesi, sınıf mücadelesi; bu kavramlara da gerek yok. Bunu Sovyetler Birliği yaptı, bitti. O halk mücadelesi, sınıf mücadelesi; bunlar çok eski...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - İşçi değerlidir.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, bakın, siz konuşurken herkes dinledi. Lütfen...

Evet.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Yani 1960'ların kavramı bunlar. 1960'ların kavramıyla bu modern dünyayı, artık bu küresel dünyayı falan görmek lazım.

Bir de şeye gerek yok, bizim... Şunu da söyleyeyim bu arada, fazla da işi germeye gerek yok: Maden bakanlığı... Arkadaşlar, bu maden bakanlığı falan... Bir şey oldu mu hemen "Bakanlık kuralım." deniyor. Eskiden de bizim çok bakanlığımız vardı, ilk gelen hükûmetlere hemen söylendi ki "Bakanlıkları birleştirelim." Dünyanın da "bakanlıkları azaltalım" diye bir gerçeği vardır. Şimdi, bakanlık kurmak çare değil ki. Şimdi, Enerji Bakanlığının işi ne ki maden bakanlığı kuruyorsun? Orada TTK'nin belli dairelerini alıyorsun, işte, maden işlerini alıyorsun, oraya bakanlık kuruyorsun. Eskiden belediyeleri alırlardı, bir yerel yönetim bakanlığı kurarlardı sonra gördüler ki bu saçma bir şey. Yani ona falan gerek yok.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bu Çevre ve Şehircilik Bakanlığının birleşmesi sizce doğru mu?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ya, iyi bir şeydir. Bakanlıkların azaltılması...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, yeni gündem açmayalım. Herkes...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Dünyanın gerçeği...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, bir dakika lütfen. Herkes fikrini söylesin, yeni gündem açmayın lütfen.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ben şunu söylüyorum...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - ÇED isteyenle ÇED veren aynı bakanlık.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Deniz Bey, ya, bakın, yeni gündem açmayın lütfen ya, yani herkes fikrini söyleyecek.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Bizim özel sektörümüz... Özel sektörümüz olacak ama bir eğitim, artı denetim, artı cezaların caydırıcılığı ilkesine uymamız lazım -bunu baştan söyledim- buna uyduğumuz sürece de özel sektörümüz devam edecek.

Bir de Avrupa'da şöyle bir şey var: Avrupa'ya Rusya'dan bol, rahat, ucuz gaz geliyordu, kapattılar vanaları, şimdi açmaya başladılar; bu bir.

İkincisi, bu arkadaşlara bir de nükleer santral karşılığı... Nükleer santralleri de yeniden yapmaya başladılar.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - O yüzden TTK'ye işçi alın, TTK büyüsün.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ondan sonra özel sektör işçisinin hakkını savunmazsa o özel sektör zaten iflas eder. Bu bir gerçek.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Bırakın işçiler kendi hakkını savunsun.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Bu kadar, bu kadar, bitti. Kendi menfaatini düşünüyorsa böyledir bu.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Evet, teşekkür ediyoruz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Herkes kendi hakkını savunsun.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, karşılıklı konuşmayalım.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Onun için lütfen, 1960'ın ifadelerini artık burada kullanmıyorum, onların modası geçti, Sovyetler Birliği de yıkıldı. Sınıf mücadelesi, efendim "Halk mücadelesi." diyor bir de burada. Ulan, ne halkı ya! 300 kişi halk mı olur?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Evet, arkadaşlar...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Hak, hak.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - "Halk." dediniz, halk.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, bir dakika...