NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, çok Değerli Bakan Yardımcılarımız, bürokratlarımız, milletvekili arkadaşlarım; ben de sizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Sayın Bakanım, bütçeniz hayırlı olsun inşallah.

Tabii, biraz önceki konuşmacı şu an salonda yok ama zannedersem karşı tarafın şöyle bir kafa karışıklığı var Başkanım: Artık, SSK yok; artık, Sosyal Güvenlik Kurumu var, bunun bir Başkanlığı var. Evet, Başkanını biliyoruz, Kürşad Arat.

Bugün sabahleyin aynı hatayı yine Veli Bey'de de gördük, dedi ki: "İşte, yirmi yıllık bir beceriksizlik... Siz SSK'yle ilgili bizim liderimize laf ediyordunuz. Yok, işte, açık, şöyle böyle..." Bir kere, karşılaştırdığı şey aynı ürün değil, biri elmaysa biri kiraz, diğeri armut. Şimdi, SSK ile SGK'nin karşılaştırılması bir kere doğru değil.

Ha, ne oldu şimdi SGK'de? Bakın, BAĞ-KUR SGK'nin içinde, SSK onun içerisinde, Emekli Sandığı onun içinde. Gerçekten, AK PARTİ iktidara geldiğinde yaptığı en büyük devrimdir bu, biz kurumları birleştirdik. Bakın, yine, iktidara geldiğimizde Sosyal Güvenlik Kurumundan yararlanan vatandaşlarımızın oranı sadece yüzde 46'yken bugün yüzde 99'lara gelmiş durumda. Dünyanın -çok iddialıyız- en kapsayıcı sosyal güvenlik şemsiyesi yine bizim devletimiz tarafından... Kaldı ki buna sağlık hizmetlerinin yanı sıra aynı zamanda diş tedavisini de ekledik. Bir örnek vermek istiyorum Sayın Bakanım: Denizli'de vaktizamanında hem SSK hastanesi hem devlet hastanesi vardı, kan alırlardı. Denizli'de o zaman SSK'nın kan ünitesi yoktu "Kurumda kalsın parası." diye bizim o kanlar İzmir'e giderdi, İzmir'de tahlil yapılırdı, bir hafta sonra gelirdi, tedavi sürecinde ona göre bir hafta... Zaten bir haftada -biliyorsunuz- kan değerleri, o hastalıkta -virüs varsa- belli bir şekilde belki tedavi süresi bile geçmiş oluyordu yani vücuttan atılmış oluyordu, böyle bir sistemdi. Ama biz ne yaptık? Bunun kapsayıcılığını artırdık. Yani aynı zamanda tüm çalışanlarımızın, tüm Türkiye'deki vatandaşlarımızın yüzde 99'u -bir daha altını vurgulamak istiyorum- bugün sosyal güvenlik sisteminden yararlanır hâle gelmiş durumda.

Tabii ki biz bu süreçte, evet, Sayın Bakanımız anlattı, hepimiz anlatıyoruz, dünya zor bir süreçten geçiyor, özellikle pandemi... Bakın, o pandeminin olduğu dönemde bile bütün dünyada insanların işten çıkarılmalarının olduğu dönemde bile biz OECD ülkeleri arasında 1'inci sırada olduk yaklaşık 2,6 milyon çalışan sayımızı artırarak. Yine, bugün baktığımızda, istihdamda 31 milyona gelmiş durumdayız, bu çok önemli.

Aynı zamanda, şunu söylemek istiyorum: Evet, biliyoruz, dünyadaki fiyat artışları, enerjide yaşanan krizler, işte, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte ciddi oranda -biz de tabii ki küresel ekonominin bir parçası olduğumuz için- ülkemiz etkileniyor ama bu oranlarda bu süreçte yaptığımız bizim asgari ücretteki iyileştirme... Yüzde 94,6 oranında artış sağladık, kamu görevlileri ve memur emeklilerinin ücret ve aylıklarında yüzde 85,5 artış sağladık. Yine, SSK ve BAĞKUR emekli aylıklarında neredeyse işte, yüzde 79'a yakın kümülatif artışlar sağladık ve Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi evet, farkındayız, zor bir süreçten geçiyoruz ama enflasyonun karşısında ezdirmemek neticesinde imkânlarımız dâhilinde elimizden geleni yapıyoruz, yaptık. Tüm çalışanların asgari ücret tutarı kadar olan maaşlarındaki vergi tutarından muaf tuttuk. Bunların çok önemli olduğunu düşünüyorum.

CAVİT ARI (Antalya) - Bizim sayemizde.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sayın Bakanım, sunumunuzda vardı 6'ncı sayfada, şunu söylemek istiyorum, çok da güzel; aslında siz değinmiştiniz, şunu diyorsunuz: "Cinsiyet eşitliği odağında geleceğin insana yakışır işleri yaklaşımının desteklenmesini ve çalışma hayatının dijitalleştirilmesini önemsiyoruz. Ayrıca, proaktif bir yaklaşımla iklim değişikliği ve yeşil ekonomi dönüşüm sürecinin iş gücü piyasaları üzerindeki etkisini yani kazanımların azamileştirilip olumsuz getirilerin asgarileştirilmesi, çalışma hayatının tüm tarafları açısından geçişin en adil şartlarda gerçekleşmesini sağlamaya yönelik çalışmalarımızı önemsiyoruz." demişsiniz. Ben de çok önemsiyorum. Ben bunun tekrar böyle altını çizmek adına bu cümleyi de okumak istedim açıkçası.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyoruz.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Evet, ben süremi aştığımın farkındayım.

Sayın Bakanım, bütçemiz hayırlı uğurlu olsun inşallah çalışanlarımıza. Ben şuna da inanıyorum: Yeni gelecek olan dönemde hem ücretlilerimizi hem çalışanlarımızı yine gelişen ekonomik şartlar karşısında asla alım güçleriyle ilgili enflasyon karşısında ezdirmeyecek hem işverenlerimizi destekleyecek hem çalışanlarımızı destekleyecek ücretleri, her iki tarafı da mutlu edecek ücreti hayata getireceğimize inanıyorum.

Teşekkürler.