KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN TANER YILDIZ - Diğer arkadaşlara söz vermeden önce iki konuya temas etmek isterim. Birincisi, dün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının sunumundaki sorulara verilen cevaplara, buradaki hiçbir Komisyon üyesi tarafından "Ne kadar güzel oldu, çok güzel oldu." denmemiştir. Ben ondan sonra Bakan Yardımcısını çağırdım "Biz aynen TTK'yi çağırdığımız gibi 2'nci kez çağıracağız ve bu hazırlıklardan sonra burada tekrar bu konuşma yapılacak." dedim kendisine. O da "Tabii ki efendim, biz hazırlık yapacağız." dedi. Şimdi, aynı kaygılara, endişelere sahipken... Şimdi, siz Kani Bey, benim nazarımda ve arkadaşların nazarında gerçekten çok ciddi bir kişiliğe sahipsiniz. Sayın Cumhurbaşkanımızın bana telefon açmasını bilgiye dayalı mı söylediniz, bir zanna dayalı mı söylediniz, yoksa tahminde mi bulundunuz? Ben bunu öğrenmek ve sizi bunu ispata davet ediyorum. İspat edemiyor olmanız hâlinde yani sizin algınızın benim nezdimde bozulmasını istemem. Lütfen, bir söz alır mısınız bu hususta.

KANİ BEKO (İzmir) - Bu benim algım değil.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Nedir?

KANİ BEKO (İzmir) - Siz kulislere biraz girin ve göreceksiniz, dünkü yapılan toplantıda Komisyon Başkanı aniden toplantıyı kesti, kapattı ve müfettişlerin hazırlamış olduğu raporları dinlemek istemedi. Komisyon üyelerinin, müfettiş raporlarını dinlemek istemediği mutlaka saraydan bir talimat almıştır.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ya, bu bir tahmin mi?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli ) - Kim söylemiş bunu?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bir dakika arkadaşlar...

KANİ BEKO (İzmir) - Herkes aynı şeyi söylüyor.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bir dakika arkadaşlar... İlyas Bey, bir dakika... Arkadaşlar, bir dakika...

Şimdi, Kani Beyciğim, ben desem ki... Affedersiniz, ben desem ki... Kani Bey...

KANİ BEKO (İzmir) - Ben size bir şey söyleyeyim mi? Türkiye Büyük Millet Meclisinde sarayın bilgisi dışında bugüne kadar bir yasaya siz "Hayır" veya "Evet" dediniz mi ya?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli ) - İspat et.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Kani Bey, ben bir şey söyleyeceğim.

Arkadaşlar, bir dakika arkadaşlar...

İLYAS ŞEKER (Kocaeli ) - Bu bir iftira, bu iftira. Sana yakışmıyor.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Niye kuruldu o zaman?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ya, arkadaşlar, bir dakika... Arkadaşlar bir dakika ya...

KANİ BEKO (İzmir) - Ama dünü konuşuyoruz.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Niye kuruldu?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Arkadaşlar, bir dakika ya...

Kemal Bey, bir dakika.

KANİ BEKO (İzmir) - Ben dünü konuşuyorum.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Şimdi, bakın, biz burada birbirimizi muhatap alan insanlarız. Şimdi, geçen sokaktan geçiyordum, Kani Bey'le alakalı birisi şöyle bir zanda bulundu desem, benim buraya aktarmak gibi bir saygısızlığım olabilir mi?

KANİ BEKO (İzmir) - Ben kulis bilgilerini anlattım.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Peki, her kulis bilgisinin...

İLYAS ŞEKER (Kocaeli ) - Kulis bilgisi nedir?

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bir dakika...

Kani Bey, ben diyorum ki: Bunu siz lütfen... Bakın, müddei iddiasını ispata davet edilir ama ispat edemiyorsanız siz müfteri durumuna düşersiniz, bunu yapmayın lütfen, yapmayın lütfen. Bakın, bana böyle bir telefon gelmedi. Ben daha salondan çıkmadan önce Bakan Yardımcısına aynen bu cümleleri tekrar ettim, biliyor musunuz ama bakın, sizin kuliste duyduğunuz bilgilerin tam aksine bir şey bu. Bu, birbirimize yakışmıyor. Ben sizi gerçekten çok ciddi olarak muhatap alan birisiyim. Bakın, bunu yürekten söylüyorum.

KANİ BEKO (İzmir) - Teşekkür ederim.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ama bunu bozmayın lütfen çünkü siz duyduklarınızı burada aktaracak biri değilsiniz.

KANİ BEKO (İzmir) - Yalnız Sayın Bakan, ben de sizi iyi tanıyorum.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Lütfen, yapmayın.

KANİ BEKO (İzmir) - Siz dün sinirlerinize hâkim olamadınız.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ya, olabilir.

KANİ BEKO (İzmir) - Ben de araya gitmeden...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bak, olabilir, ben çıkarken ne dedim? Ben çıkarken "Arkadaşlar, buraya geleceksiniz, TTK gibi aynen anlatacaksınız, arkadaşlarımız son sorularının cevabını alıncaya kadar da buradan çıkılmayacak." dedim. Ama bakın, sizden daha önce, ben kendim tatmin olmadığım konularla alakalı da söylüyorum. Biz milletin seçtiği insanlar olarak sokakta duyduğumuzu burada aktarmayalım. Yani her birimiz belli bir muhataplığa sahibiz. O yüzden, ne Cumhurbaşkanımız bana böyle bir telefon açtı ne ben böyle bir tasarruf kullandım.

Şimdi ben usul olarak tekrar şunu söyleyeceğim: Ali Kenanoğlu Bey'e söz vermeden önce, grubu bulunan partilerden söz almak isteyenlere söz vereceğiz usulle alakalı tartışmada. Bunun usulle alakalı olmadığını da biliyorum artık. Mutlaka kameralara bir şeyler söyleme ihtiyacı hissedilebilir, bu da normaldir, bunu yadırgamıyorum ama bunu bu kuralla belirliyorum. İç Tüzük'ü uyguladığımızda ikişer kişiye söz vermem gerekirken şu anda daha fazla kişiye söz vermiş olacağım. Bundan sonra, dün bir milletvekilimizin "Hemen kapatıyorum." diyerek 5 defa bu süreyi zorladığından dolayı da en fazla 1 kez daha konuşma süresini uzatacağım, daha fazla uzatmayacağım. Bunu ben görüşlerinize 1 kez daha arz ediyorum.

Ali Kenanoğlu Bey'e söz veriyorum.

Buyurun lütfen.