| Komisyon Adı | : | KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Muğla Milletvekili Nurettin Demir ve arkadaşlarının, kadın ve çocuk mahkûmlar konusunda alt komisyon kurulmasına ilişkin önergelerinin görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 27 .01.2016 |
CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) - Teşekkür ediyorum.
Bizim verdiğimiz önergelerle ilgili doğrudur, komisyonlar kurulmuştur, özellikle 23'üncü Dönemde kadına yönelik ayrımcılığa bağlı olarak şiddetle ilgili ulusal ve uluslararası mevzuatlarla ilgili, bunların uygulanma hataları, eksiklikleriyle ilgili 23'üncü Dönemde de komisyon kurulmuştur, rapor hazırlanmıştır. Ancak o günden bugüne ailenin korunması, 6284 dâhil olmak üzere ve imzaladığımız İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere, mevzuatlarda değişiklikler olmuştur ve bu değişikliklerle beraber maalesef hâlâ uygulamadaki hatalar, eksiklikler, özellikle kamu görevlilerinin yargıda ve kolluk kuvvetleri başta olmak üzere isteksizlikleri devam etmektedir. Hani bizim amacımız tekrar tekrar tabii ki Meclisin gündemini aynı konularla yormak değil ancak mevzuatımızda çok büyük değişiklikler olmuştur ve o günden bugüne de maalesef kadına yönelik şiddeti önleyememişizdir. Yani hem kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda hem de kadına yönelik ayrımcılığın giderilmesi konusunda maalesef hukuki kazanımlar ve uluslararası sözleşmeler toplumsal yaşama geçememiştir, özellikle yönetenler ve uygulayıcılar tarafından bunlar benimsenmemiştir. Dolayısıyla, ben ve biz grubumuz adına bunların tekrar değerlendirilmesi, -özellikle bu yeni gelişmelerle beraber- uygulamadaki eksikliklerin bir an önce giderilmesi ve toplumun, özellikle dediğimiz gibi kamu görevlilerinin bu konuda yeniden farkındalık yaratmak ve bilgilendirmek adına bu komisyonların kurulmasını çok önemsiyoruz.
Tabii ki diğer alanlar da çok önemli ve kadınların gerçekten sorunlarının büyük olduğu alanlar yani ulusal olsun, uluslararası, yurt dışı olsun hiçbir kadın sorunu birbirinden daha az kıymetli değil. Ama, eğer olaya bütüncül bakacaksak, 4 ana başlığa indirgeyeceksek, şiddettir, çalışma hayatıdır, eğitimde fırsat eşitliğidir ve siyasette kadınların olmamasıdır; bundan kaynaklı sorunların diğer sorunlara da yol açtığı hepimizin malumu, hepimizin ortak ifadeleri. Dolayısıyla, bu alanlara komisyon çalışmalarımızda öncelik verilmesi ve maalesef kurulmuş olmasına rağmen bu konulardaki eksikliklerin giderilmemesi doğrultusunda bu Komisyonun biz çok önemli olduğunu düşünüyoruz yani mevzuattaki eksikliklerin ve isteksizliklerin giderilmesi konusunda. Özellikle çocuk evlilikler konusunda da yine aynı şekilde; maalesef, engelleyemiyoruz. Her 3 evlilikten 1'i şu an çocuk evlilikler; sığınmaevlerine gidiyorsunuz, çocuk evlilikler; şiddete bakıyorsunuz, erken yaşta evlilikler; -işte boşanma komisyonundaydık biraz önce- boşanmaya bakıyorsunuz, erken yaşta yapılmış evlilikler. Yani, her sorunun dayanağı bunlarken bu konulara tekrar tekrar eğilmenin öneminin yüksek olduğunu düşünüyoruz.
Yani, arkadaşımız, yurt dışında yaşayan ailelerin güçlendirilmesinin gerekçelerini okudu. Vallahi, tabii ki orada yaşayan tüm vatandaşlarımızın sorunları var ama bunların bizim Komisyonumuzu ilgilendiren sorunlar değil diye düşünüyorum, gerekçeleri de okuyunca bir kez daha şahit olduk. Yurt dışında yaşayan ailelerin sorunları bunlar yani bu Dışişleri Komisyonunun konusu, alanında çalışma, bir alt komisyon olabilir yani onlara önerebiliriz. Dışişleri Komisyonu bu konuda çalışsın çünkü orada kadın, erkek, çocuk ayırt etmeden de gerekçeleri sıraladı arka arkaya arkadaşımız. Doğrudur, orada yaşayan vatandaşlarımızın, Türk kökenli vatandaşlarımızın sorunları vardır ama bu Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesinin sorunu değildir diye düşünüyorum. Özellikle orada yaşayan kadınların sorunları da buradaki sorunların bir devamı niteliğinde maalesef. Yani, uluslararası alana baktığımızda, gerek cinsiyet ayrımcılığı konusunda gerek kadın erkek eşitliği konusunda yurt dışında bizden çok çok öndeler, gerek istatiksel rakamlarda gerek şiddette gerek kadına yönelik cinayetlerde bunu görüyoruz. Biz diyoruz ki asıl sorun Türkiye'de, Türkiye'deki ataerkil yapıda, maalesef cinsiyetçi rollerde, kalıplaştırılmış rollerde. Eğer biz buradaki sorunları, ülkemizdeki sorunları, kadın-erkek eşitsizliğini, kadına yönelik ayrımcılığı çözebilirsek yurt dışında yaşayan kadınlarımızın da, vatandaşlarımızın da sorunlarını çözebiliriz diye düşünüyorum. Ama, bu mevzuat konusunu da muhakkak tekrar değerlendirmemiz gerekiyor, maalesef 6284'te ve İstanbul Sözleşmesi'nde çok büyük eksiklikler var -gerek uygulamada- çok büyük isteksizlikler var, Komisyonumuz muhakkak bunu tekrar değerlendirmelidir diye düşünüyorum
Teşekkür ederim.