ERHAN USTA (Samsun) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.

Çok kısa, bu Kanal İstanbul'la ilgili bir düşüncemi paylaşacağım. Ama oraya geçmeden evvel, Sayın Dağ da ifade etti az önce o icmalle ilgili bir hata ortaya çıktı. Tabii, bir şeyin önemli olabilmesi için illaki böyle bir yolsuzluk filan olması gerekmiyor, aslında başlı başına önemli bir husustur. Hele hele böyle milyar dolarları harcayan, projelendiren, ülkeyi ta yirmi beş yıllık, otuz yıllık yükümlülüklere sokan bir bakanlık bu tür konularda hata yapmamalı, o ayrı bir husus.

Şimdi, bu Kanal İstanbul, biliyorsunuz, 2011 yılında açıklandı. Açıklandığı döneme bakarsak, seçim süreci.

Diğer bir husus da, görsellerini ben hatırlıyorum bugünkü gibi, sanki böyle bütün her şey belli olmuş gibi biraz açıklanmıştı. Ben burada sadece, yani burası Bütçe Komisyonu da olduğu için iş yapma tarzınızla ilgili eleştirimi ifade etmek istiyorum. Yani, bir defa o zaman bundan Ulaştırma Bakanlığının haberi var mıydı bilmiyorum ama ben haberi yoktu diye biliyorum. Yalnız, Bakanımız o gün Bakandı, var diyorsa zaten bir şey söyleyemeyiz ama Maliye Bakanlığının, Kalkınma Bakanlığının -ki bütün yatırımlarla ilgili kararları verir- Hazine Müsteşarlığının -bu tür şeylerde dış kredi izinleri veren kuruluştur- bunların haberi yoktu. Yani çılgın proje, asrın projesi diye sunduğunuz projeden devletin kurumlarının haberi yok. Şimdi, bu başlı başına iş yapış tarzınızla ilgili ciddi bir sıkıntıdır.

BAŞKAN - Yok, öyle bakmayın ona. O siyasi projeksiyonlar illaki devletin kurumlarıyla... Yani Milliyetçi Hareket Partisinin de işte seçim beyannamesinde ya da Cumhuriyet Halk Partisinin de bir sürü söylemi vardı yani devlet kurumlarıyla beraber hazırlamadılar ki bunu yani ayırmak lazım ikisini.

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır efendim, olur mu?

Bir saniye, ben düşüncemi ifade edeyim, ona Bakan Bey cevap verir zaten.

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - İktidarda olmasa nasıl olacak? Açıklamayacak mı yani?

ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, bakın, bu kadar önemli projeyi açıklıyorsak... Mesela diğer projeler böyle miydi? Şimdi, orada o kadar detay veriliyor ki derinliğinden işte bilmem şurasına kadar, burasına kadar. Bu, kurumlarla çalışılması gereken bir şey. Zaten problem ondan sonra çıkıyor.

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Seçim vaadi, seçimden önce açıklıyor.

ERHAN USTA (Samsun) - Arkadaşlar, şimdi, bakın, o gün seçim vaadi olan... Şimdi bütün o çalışmaların içerisinde olan birisi olarak konuşuyorum ben. 2023 çalışması yapıldı o zaman. 2023 çalışmasında da seçim vaadi niteliğinde dünya kadar proje, hatırlayın, o zaman sekiz yıllık bir perspektifle seçim vaatleri yapılmıştı, bütün projeler tek tek yazıldı. Onlar seçim vaadi değil miydi?

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Hayır, hayır. Bir başkası açıklarsa bakanlıklarla mı paylaşacak?

BAŞKAN - Arkadaşlar, soru-cevap işlemini bırakalım.

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Çok şey bir şey değil yani. Siz muhalefetteyken çılgın bir proje açıklasa bakanlarla mı paylaşacaksınız?

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Uygulamada sorun var.

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Uygulamada bir sorun yok.

ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, açıklayan Hükûmet. Hükûmet diğer açıkladığı projelerin her birinde bakanlıklarla çalışarak açıklanıyorsa bunun da öyle olması beklenir. Bir de kaldı ki, onu söylüyorum, 2023 çalışması yapılıyor, 2023'e kadar kamu ne kadar yatırım yapacak, nerede ne olacak, her biri tek tek çalışılmış. O zaman onu çalışan gerek kamu içerisinde... Bakın, bu kamuyla çalışıldı, o zaman bunların hepsi yanlış işler, yasak işler. Yani aslında güzel bir şey söylüyorsunuz, yani 2023 seçim beyannamesini devletin kurumlarında günlerce çalıştırmayı yapıyorsunuz ama bir tane projeyi oradan ayırıyorsun, ondan sonra onun üzerinden bir sürü spekülasyonlar oluyor. Bu, dikkate edilmesi gereken bir husus.

BAŞKAN - Sayın Usta, lütfen toparlayın.

ERHAN USTA (Samsun) - Bitiriyorum Sayın Başkan. Hayır, arkadaşlar müdahale etmese bu kadar uzamayacak.

BAŞKAN - Arkadaşlar, müdahale etmeyin lütfen.

ERHAN USTA (Samsun) - Sadece iki tane şey söyleyecektim ben.

Yani hakikaten bu siyasi amaçlarla filan söylediğim bir şey değil ama şimdi iş yapış tarzı açısından bu önemli.

Şimdi, 2023'e kadar perspektifler veriyorsun, orada da dediğim gibi bütün detayları birçok projede yazıyorsunuz ama en önemli projeye ilişkin hiçbir mali boyutuyla, diğer boyutlarıyla orada bir projeksiyon yer almıyor. Şimdi, dolayısıyla burada iki boyut ortaya çıkıyor.

Birincisi, siyasi malzeme olarak kullanılmış olması. O tamam. Yani şimdi iki yılda bitecekti, şimdi beş yıl oldu daha hâlâ etütler sürüyor diyoruz. Güzergâhlar belli değil diyoruz. Şimdi ama esas önemlisi burada bir rant oluşması. Yani esas sıkıntı burada. Burada Sayın Bakanım, bu rantla ilgisini ben de sürekli gündeme getiriyorum. Yani birçok, dünyada bir sürü ülkede devlet yatırımlar yapıyor, büyük yatırımlar yapıyor ama bu tür spekülasyonlar olmuyor yani düzgün ülkeler için söylüyorum; Afrika'dan örnekler verebiliriz ama herhâlde kendimizi orayla mukayese etmeyiz. Dolayısıyla yani hiç kimse de... Devletin, bu kadar büyük rantları, fiyatın 1'den 100'lere çıktığı yerde bireylere bırakmaması lazım. Kaldı ki bu yoğun halk kitleleri de olmuyor, bunlar yönetime yakın üç beş kişinin elde ettiği rantlar. Yani mesela bu rantın vergilendirmesi olmuş olsa sistemimizde -bunun ne kadar zaruret olduğu burada ortaya çıkıyor- bu tür spekülasyonlar da olmayacak, bu tür problemler de olmayacak. Bunlar bu kadar cazip olmayacak çünkü oradan bir şey geçiriyorsanız o ranttan devlet de pay alacak. Dolayısıyla bu iş zaten çok olabilir gibi de durmuyor, büyük ihtimal bu çılgın proje bir fiyasko projeye dönüşecek, sizin sunumunuzda da belli zaten. 2035'e ilişkin hususlarda bile bir sürü detay verirken Kanal İstanbul'la ilgili hiçbir detay yok, tek bir görsel var.

Teşekkür ederim.