UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Yani burada, 6 tane maddede cemevleriyle alakalı düzenleme yapıyoruz ama arkadaşlarımız maalesef -tabii, içeriğe girmek istemiyoruz, içeriğine yani ne konuşacaklarına karışmak istemiyoruz, karışamayız da ama- işi başka boyutlara getiriyorlar ve gerçek dışı beyanlarda bulunmaya başladılar. Yani "Sayın Cumhurbaşkanımızın dünkü Diyarbakır toplantısında da bir genel başkan ve eski genel başkan üzerine ifade etmiş." dediği cümle şu, niye "Kürt" kelimesini kullandığını da söyleyelim: "Yani birileri 'Kürt' kelimesini kullanarak burada başka şeyler üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorlar." ve bu bölgede çukur eylemleri dâhil birçok şeyin müsebbibi olduğunu ifade ediyorlar yani bunu söylerken de...

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - İftira.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...oradaki vatandaşlarımıza "Başınızı iki elinizin arasına alın ve bunları düşünün." diyor, sadece düşünmeye sevk ettiriyor.

İkincisi, etnik kimlikle alakalı yaklaşımlar... İşte "Alevi çocuklarını zorla imam-hatibe gönderiyor." dendiği zaman ben bu milletvekili arkadaşlarımızın bir defa bir milletvekili görevini yapmadığına inanıyorum. Yani sizin milletvekili olduğunuz bir bölgede birilerinin ailesine "Çocuklarını zorla imam-hatibe vereceksiniz." diyecekler, siz de milletvekili olarak burada oturacaksınız öyle mi ve "Vekiliz." diyeceksiniz, gezeceksiniz.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Anlatacağım biraz sonra.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Anlatırsınız.

Bunu külliyen, böyle bir ifadeyi bizim kabul etmemiz doğru değil, bu gerçek dışı bir beyandır.

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Kabul etme zaten, karşı çık.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bunlarla ve devlet dairesine girerken de "Alevisin... Sünnisin..." Ben ilk baştaki cümlemde, geneli üzerindeki konuşmamda da ifade ettim arkadaşlar, gelin... Bu ayrımcılığı, bu eşitsizliği falan ortaya koyan sizsiniz, biz ayrımcılık yapmıyoruz; bütün 85 milyon birdir, beraberdir, eşittir diyoruz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hangi ülkede yaşıyorsun?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İnanmadığım bir şeyi bugüne kadar hayatımda konuşmadım, bundan sonra da konuşmam. Benim kendi bölgemde, biz de Manisalıyız, bizim orada da -ben Akhisarlıyım- birçok Alevi beldemiz var, mahallemiz var yani arkadaşlarımız var.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Hatta Allah bilir, Alevi komşun da vardır.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şimdi, bizim de az önce İbrahim Bey söyledi, biz de gelin alacağız Alevilerden şimdi ama niye bunun böyle altını kalın çizgilerle çizerek ayrımcılık yapıyorsunuz arkadaşlar. Alevi'siyle Sünni'siyle biz biriz, beraberiz. Yani burada 2011 yılından beri rahmetli Mevlüt Aslanoğlu'yla birlikte biz milletvekilliği yaptık, Sayın Kuşoğlu burada o dönem milletvekiliydi. Onunla beraber başlayan dönemde Değerli Milletvekili Ağabeyimiz rahmetlinin de "Gelin, bu cemevlerinin de elektriklerini, su paralarını ödeyelim." diye her bütçe konuşmasında Diyanet bütçesine gelin, bakın her bütçe konuşmasında sizlerin de buydu, hepinizin talebi buydu. Şimdi, biz bunu getirdik, kanun teklifi yaptı Abdullah Bey, teşekkür ediyoruz. Şimdi, bu sorunu gideriyoruz, e, daha sorunları yok mudur? 85 milyon vatandaşımızın sorunları daha da olabilir, hepimizin de sorunları olabilir. Ama her birini, hepsini bir anda, bir maddede çözemeyiz. Biz, bugün bunu...

"Bin beş yüz yıldır çile çekiyoruz." dedi arkadaşımızın bir tanesi az önce, HDP'li vekilimiz, "Bin beş yüz yıldan beri zulüm görüyoruz." dedi. Bakınız -bizimle beraber- Kürtçeyi serbest bırakan biziz arkadaşlar.

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Nerede serbest, nerede?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Serbest bıraktık. Evet, şimdi, şarkısı da serbest, türküsü de serbest, konuşması da serbest.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yasak mı? Nerede yasak?

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - "Bilinmeyen dil" diye geçiyor kürsüde.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Eskiden cezaevlerinde ana oğul Kürtçe konuşamıyorlardı, tercüman tutuyorlardı. Ha, nedir bu? Ben size şunu söyleyeyim: Belki de sizin bugüne kadar...

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Kürtler mücadele etti, yoksa siz vermediniz.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, biz verince de bu sefer "Biz aldık(!)"

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Biz aldık.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yok canım(!)

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...elinizdeki işte elektriktir, sudur budur... Alevilerin sorunlarını gerçekte çözen bir Hükûmet, bir parti biz olduğumuzdan dolayı mı acaba siz çok üzerine gidiyorsunuz? Gelin, bu 6 tane maddeyi oylayalım, daha sonraki tekliflerinizi de yılbaşından sonra getirin, gene teklif hâlinde görüşelim arkadaşlar, gene bir araya gelelim konuşalım. Ama bu 6 maddeyi konuşurken gelip de hiç olmayacak şeyleri gündeminize getirerek hem Komisyonu hakikaten fazla mesai yapmaya zorluyorsunuz hem de ortamı geriyorsunuz. Biz birlik, beraberlik, kardeşlikten bahsederken "Hep beraber bir olalım." derken niye ortamı germeye çalışıyorsunuz arkadaşlar ya? Niye geriyorsunuz ortamı? Ne gerek var?

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Siz geriyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yok neymiş, "Alevi çocuklarını imam-hatibe zorla gönderiyormuşsunuz."

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Evet, evet, evet.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Zorla gönderiyorsun. Ya, hayret bir şey! Sen Türkiye'de yaşamıyor musun?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ya, bunu iddia edin, bunu getirin. Ya, siz de vekiliz diye geziyorsanız, istifa edin vekillikten, istifa edin vekillikten.

VELİ AĞBABA (Malatya) - İstifa et.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Böyle vekili ben kabul etmiyorum. Böyle vekilliği biz kabul etmiyoruz.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Yapan sensin, ben mi yaptım ki istifa edeyim ya!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İstifa edeceksiniz demek ki bundan sonra, yapmıyorsunuz demek ki görevinizi.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Dolayısıyla arkadaşlar, biz ayrımcılığa...

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Söylediğin şeylere kendin bile inanmıyorsun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, biz, 85 milyon vatandaşımızın her birinin eşit olduğunu ne Sünni'nin ne Alevi'nin birbirinden farkı olmadığını, Kürt'üyle Türk'üyle Laz'ıyla Çerkez'iyle bir olduğumuzu tekrar ifade ediyorum. Bu ayrımcılık yapanların da karşısında bizi bulacağını tekrar ifade ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum.