İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli komisyon üyeleri, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tüm dünya kritik bir süreçten geçiyor, bunu hep beraber yaşıyoruz, dolayısıyla değerlendirmeleri, tespitleri yaparken bu doğrular üzerine yapmakta yarar var. Küresel ekonomik sorunların, jeopolitik risklerin kaynağı biz değiliz, Türkiye değil ancak bu gelişmeler bizi de kuşkusuz etkiliyor. Bu gelişmeler çerçevesinde ekonomik ve sosyal anlamda bazı tedbirler alınması, dinamik bir süreç içerisinde hem toplum kesimlerinin hem de bütçe imkânlarının en elverişli düzeye çıkarılması, kuşkusuz hem yasama olarak bizlerin hem de yürütme olarak Hükûmetin görevleri arasında. O sebeple, az önce de söylediğim gibi, toplumun birçok kesiminin bilinen bazı problemlerine çözüm getiren bu teklifi hazırlayan arkadaşlara teşekkür ediyorum.

Bu düzenlemelerin sık sık yapılması olumsuz bir şey değil bence, tam tersine sürecin dinamik bir şekilde takip edilmesi ve olası olumsuz gelişmelere önceden tedbir alınması, anında müdahale edilmesi bakımından son derece önemli olduğunu değerlendiriyoruz. Türkiye tüm bu gelişmeleri, küresel ölçekteki enerji krizi, gıda sevk zincirinde yaşanan problemlere rağmen, çok şükür, bir huzur ve güven adası, büyüyen bir ülke; ilk sekiz aylık döneme bakıldığı zaman bütçe fazlası veren bir ülke; dünyadaki en az borçluluk oranına sahip bir ülke hem hane halkı borçluluğu hem devlet borçluluğu açısından; aynı şekilde, dış ödemeler dengesinde son zamanlardaki enerji ithalatının maliyetlerindeki yükseklik nedeniyle bir açıklık olsa da ihracatta rekorlar kıran bir ülke. Dolayısıyla Türkiye'nin tüm dünyaya nazaran, bu anlamlarda bakıldığı zaman, pozitif yönlü ayrışan bir ülke olduğunu da sadece biz söylemiyoruz, IMF söylüyor, OECD söylüyor, uluslararası kuruluşlar söylüyor; dolayısıyla bunları dikkate almak lazım. Türkiye bu süreçte tüm dünyayı kasıp kavuran Ukrayna-Rusya çekişmesi, savaşı nedeniyle ortaya çıkan problemlerin kalıcı bir şekilde çözümü için gayret gösteren tek ülke. Türkiye diplomasinin merkezi oldu. Tahıl koridorunun açılmasına vesile olması sebebiyle dünyadaki gıda krizinin önlenmesi adına çok önemli bir adım attı. Esir takası anlaşmasını sağladı Türkiye. Dolayısıyla Türkiye bu süreçte parlayan yıldız oldu.

Biz, Milliyetçi Hareket Partisi olarak toplumun birçok kesimine ilişkin problemlerin çözümüne katkı sunacağına inandığımız bu kanun teklifini destekliyoruz. Kuşkusuz, maddelere geçildiği zaman bunlarla ilgili söyleyeceğimiz hususlar vardır. Türkiye, bir yandan küresel ekonomide yaşanan sıkıntıların vatandaşlarımıza en az düzeyde yansıması için çaba gösteriyor. Esnaf, sanayici, çiftçimiz, çalışanımız, emeklimiz, asgari ücretlimiz, bunların hepsine ilişkin iyileştirici düzenlemeler yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. "Bu, sadece seçim dönemi yaklaştı da yapılıyor." diye söyledi bir arkadaşımız. Bu doğru değil.

CAVİT ARI (Antalya) - Doğru.

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Doğru maalesef.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - 2020'nin başından itibaren, Türkiye'de pandeminin görülmeye başladığı andan itibaren bu tür destekler, yardımlar ve ekonomik, sosyal politikalar uygulanmaya devam ediyor. O zaman da işte "Bunları torba olarak getiriyorsunuz, niye sık sık getiriyorsunuz?" diye bizler konuştuk burada, sizler söylediniz. O sebeple bu gelen torba yeni bir düzenleme değil, toplumun birçok kesimini ilgilendiren konulara ilişkin önemli düzenlemeler içeriyor.

Türkiye, tüm bunlarla beraber terörle mücadele ediyor. Bölücü terör ilk defa Türkiye'de bitme noktasına geldi. Dünyanın birçok bölgesinde, Ege'de, Doğu Akdeniz'de, Kafkaslarda, Karadeniz'de, Suriye'de egemenlik haklarımıza yönelik saldırılar karşısında da Türkiye tüm gücüyle haklarını korumak için mücadele veriyor ve başta söylediğim gibi tüm bunlara rağmen, çok şükür, Türkiye büyüyen, güçlenen ve emsallerine göre de pozitif yönde ayrışan bir ülke. Biz bu düşüncelere sahibiz Milliyetçi Hareket Partisi olarak.

Tekrar, bu kanun teklifini desteklediğimizi ifade ederek hepinize saygılar sunuyorum.