ARİFE POLAT DÜZGÜN (Ankara) - "Üniversitelerle ilgili bir bilginiz var mı? Üniversite okuyabiliyorlar mı?" diye sormuştum,.

Bir de bu sırada, siz anlatırken aklıma geldiği için eklemek istiyorum. Bunları, hani, bilgilendirme adına çünkü takip etmeleri... Evden çıkamayan insanlar çoğu yani mesaj yoluyla, SMS yoluyla en azından kursların açıldığını bilgilendirirseniz; bir öneri olarak sunmak isterim.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI HAYAT BOYU ÖĞRENME GENEL MÜDÜRÜ SABAHATTİN DÜLGER - Teşekkür ediyorum.

İsterseniz eksik kalan kısmınızla başlayayım, doğru söylüyorsunuz, benim alanım değil ama bildiğimi söylüyorum. Üniversite sınavına girmede ve yerleşmede herhangi bir yaş sınırı yok; mezuniyetle ilgili şart var, lise mezunu olan herkes üniversite sınavına girip, yerleşip eğitim öğretimine devam edebilir, onu zaten siz de onayladınız. Açık liseden mezun olanlarımız da aynı, örgün eğitim kapsamındaki liselerden mezun olmuş gibi değerlendiriliyorlar.

Bütçe sıkıntısı sorusu... Öncelikle şunu söyleyeyim: Bizim için meselenin en değerli kısmı bu eğitimleri veren öğreticiler, gerek bizim kadrolu öğretmenimiz olsun gerekse usta öğreticiler olsun ders saati karşılığı kurslara giriyorlar. O ücretlerinin karşılanması... Talep oluştukça biz kurslarımızı açıyoruz ve ücretlendirmede herhangi bir sıkıntı yaşamıyoruz. Bence işin en değerli kısmı zaten o, eğitim sürecinin devam edebilmesi.

Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı halk eğitim merkezlerine ihtiyaç ve talepleri doğrultusunda ödenek göndermeye çalışıyoruz. Ancak şunu da kabul etmek lazım: A Halk Eğitim Merkezi "Bu sene nakış kursumuz var, nakış atölyemiz var; giyim kursumuz var, giyim atölyemiz var; bilgisayar kursumuz var, bilgisayar atölyemiz var." diyor. Ertesi sene bir grup bize gelip -şu an aklıma geldi- "Biz ebru kursu almak istiyoruz." diyebiliyor. Onun ihtiyaçlarını da hızlı bir şekilde çözme noktasında gayret sarf ediyoruz.