| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün (ÇAYKUR) 2019 ve 2020 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 09 .06.2022 |
LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, Sayın Genel Müdürüm, çok kıymetli ÇAYKUR'un yönetimi; öncelikle toplantımıza hoş geldiniz.
Ben de bugünkü toplantının şirketimize önümüzdeki dönemlerle ilgili çok önemli bir katkı sunacağını düşünerek genel bir değerlendirmeye başlamak istiyorum.
Öncelikle şunu ifade edeyim: Bugün çayla ilgili milletvekillerimizin gerçekten çok önemli değerlendirmeleri oldu. ÇAYKUR ülkemizin en önemli kurumlarından biri; bu kurumun gerek bölge ekonomisine katkısı gerek Türk tarımına katkısı, ÇAYKUR'un bir şirket olarak bölgede daha önemli pozisyonlar yüklenmesi noktasında gerçekten her biri birbirinden değerli görüşler ortaya konuldu. Benim ÇAYKUR'la tanışıklığım KİT Komisyonu üyeliğine başlamamla birlikte oldu. Daha sonraki dönemlerde Rize'ye de geldik -sağ olsun- Sayın Genel Müdürüm fabrikamızı da gezdirdi; oradaki bölgedeki çiftçilerle de çeşitli toplantılar yaptık gerek Ziraat Odası gerek Ticaret Odasıyla; sahada çaylıkları dolaştık, çaylıkları gezdik. Tüm bunlardan sonra şöyle bir izlenimle Rize'den döndüm: Çay demek, aslında Doğu Karadeniz demek; Doğu Karadeniz demek, çay demek. Aynı bizim Çukurova'nın Amik Ovası'nın pamuğu, mısırı neyse, vatandaşların aklında, belleğinde, hafızasında nasıl bir yeri varsa, çay da bizim Doğu Karadeniz'de önemli bir tarım ürünümüz. Dolayısıyla, bu manada yüz binlerce insanımızın geçimini sağladığı ve üzerine de çok titrediği bir ürün. Hâl böyleyken ÇAYKUR'la ilgili de aslında genel bir görüş elde ettik Rize'ye gidip yapmış olduğumuz ziyaretlerde. Bir kere, bölge insanı fabrikayı işletmeyi çok seviyor, üstüne titriyor. Ben bir inşaat mühendisiyim, ziraatla çok fazla mesleki olarak bir yakınlığım yoktu. Aynı, bizim bölgede İskenderun Demir Çelik Fabrikası var; on binlerce insanın çalıştığı, emekli olduğu, insanların orada çalışarak çoluğunu çocuğunu okuttuğu, evlendirdiği çok önemli bir kurum. Dolayısıyla, böyle, Demir Çeliğin ismi geçtiği zaman -fabrikanın ismi geçtiği zaman- herkesin kafasında bir anı canlanır. Bizim oralardaki Demir Çelik Fabrikası neyse Doğu Karadeniz'deki ÇAYKUR da vatandaşın hafızasında, belleğinde çok önemli bir yere sahip. Dolayısıyla, ÇAYKUR'un varlığı aynı zamanda oradaki çiftçilerimiz için de çok önemli bir kazanım ve vatandaşlarımıza da çok önemli bir destek sağlıyor.
ÇAYKUR sadece -biraz önce sayın milletvekillerimiz de ifade etti- kâr amaçlı kurulan bir fabrikamız değil, burası aynı zamanda bölgede sanattan spora, istihdama kadar birçok konuda öncülük etmesi için cumhuriyet hükûmetleri tarafından kurulan güzide bir kurumumuz. Elbette bu işlevini yerine getirirken hepimizin kalbinden, gönlünden geçen ÇAYKUR'un aynı zamanda kâr da etmesidir. Fakat sadece bu merkezden bu işletmeye bakarsak bence çok büyük yanılgı içerisine düşeriz. O yüzden ÇAYKUR'un varlığı, bölgede olması, daha da güçlenerek yoluna devam etmesi hem devletimiz için hem de bizler için son derece önemli. Öyle ki yıllık 2 milyar dolarlık bir ticaretten bahsediyoruz. Bu ticaretin önümüzdeki yıllarda daha da katlanarak devam etmesi için önümüzde bazı problem ve sıkıntılar var. O problem ve sıkıntıların bazılarını çok değerli milletvekillerimiz biraz önce ifade ettiler, ben de özellikle çaylıkların yenilenmesi meselesiyle ilgili alt komisyonda da konuşmuştuk, hazır üst komisyon toplantısındayken bizim bir katkımız olabilir mi diye tekrardan bu konuyu gündeme getirmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, çaylıkların yenilenmesi meselesi, bizim Doğu Karadeniz'deki çaylık bahçeleri tohumla oluşmuş. Dolayısıyla, yıllar içerisinde de şu anki mevcut çaylıklarımız enerjisini kaybetmiş. Sayıştayın veya diğer kurumların ifadesine göre de on beş yirmi sene içerisinde mevcut bu çaylıklarımız tamamen ürün veremez hâle gelecek. Dolayısıyla bence en fazla konuşmamız gereken, üstüne en fazla titrememiz gereken, acaba daha fazla ne yapabiliriz, ÇAYKUR'a nasıl yardımcı olabiliriz Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak bunun biraz tartışılması, üzerinde durulması gerekiyor ki çaylıkların yenilenmesi meselesi Doğu Karadeniz'in neredeyse bir beka sorunu seviyesinde bir mesele. Biz de bu konuya bu şekilde bakıyoruz.
Çaylıkların dönüştürülmesi meselesi de aynı bir kentsel dönüşüm mantığıyla... Şimdi, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanımız da burada, kendisi bu konularda çok tecrübeli de bir isim. Birden, topyekûn çaylıkların yenilenmesine hem yetecek fidanımız yok, hem de bununla birlikte ardı ardına getirecek bazı problemlerle karşı karşıya kalma ihtimalimiz var. Dolayısıyla bu meselenin aynı bir kentsel dönüşüm mantığıyla, ada ada, parsel parsel dönüştürülmesi; bu dönüşüm yapılırken bu alanlara yetecek fidanın üretilmesi, tüm bunlar, baktığınız zaman gerçekten çok büyük bir operasyonu gerektiriyor.
Bu operasyonu tek başına ÇAYKUR'un üzerine bıraktık biz. Bu ÇAYKUR hem çayı işletecek hem çayı satacak yani şu operasyondan bile ÇAYKUR'un ne kadar önemli bir kurum olduğu ortaya çıkıyor yani sadece çayı işleten ve satan bir kurum değil. Orada özel şirketler var Doğu Karadeniz'de, hiçbirinin umurunda değil, on beş yirmi sene sonra bu çay ne olacak? Ama bunu dert eden -elbette ki asli görevi de budur- bununla ilgili çalışan yine ÇAYKUR'umuz, çayın on beş yirmi sene sonra tekrardan sürdürülebilir bir tarım ürünü olması meselesini de ÇAYKUR göğüslemiş ve bununla ilgili çeşitli çalışmaların içerisine girmiş. Ancak Sayıştayın da ifadesi, bizlerin de geldiği zaman tespiti şudur: Bu meseleye biraz daha büyük bir ölçekle bakıp işin içerisine muhakkak suretle, Sayın Bakanımız da buradayken ifade etmek istiyorum, Tarım ve Orman Bakanlığının da muhakkak suretle ÇAYKUR'un üstlendiği bu stratejik göreve önemli ölçüde bir katkı sunması gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Bununla ilgili de biz KİT Komisyonu üyeleri olarak, Sayın Başkanımız da burada, elimizden gelen tüm katkıyı iktidarıyla muhalefetiyle sunmaya hazırız. Çünkü çayı oradan çıkarttığımız zaman gerçekten daha büyük problemlerle karşı karşıya kalacağız. O yüzden Doğu Karadeniz'in bu beka meselesine böyle siyaset üstü bir bakış açısıyla, ÇAYKUR'un bizi yönlendirmesi, Sayın Bakanlığımızın yine bizi yönlendirmesiyle beraber elimizden gelen tüm katkıyı vermeye hazır olduğumuzu tekrardan bildirmek istiyorum.
Sayın Genel Müdürüm, yine, baktığınız zaman sizin görev tanımı içerisine girmiyor fakat çayı dert eden bir ÇAYKUR'umuz var. O yüzden, yine, benim bölgede gittiğim zaman gördüğüm en büyük problemlerden biri de bizim çaylık alanlarımız miras yoluyla bölüne bölüne çok küçük parçalara ayrılmış durumda. Bu da aslında beraberinde bize yeni bir problemi getiriyor. 50 dönüm bir çaylık 3 kuşak sonra 3-5 dönüme düşmüş, zamanla bunun daha da parçalanacağını, bölüneceğini biliyoruz hepimiz. Çaylıkların küçülmesi aynı zamanda çiftçilerimizin "Ya, bu küçük alandan ne gelir elde edeceğim?" deyip çaylığa sırtını dönmesine de sebebiyet veriyor ki 1 dönüm, 500 metrekare gibi alanlara kadar bu çaylık alanlarımız düşmüş. Bu konuyla ilgili de ben yine aynı çaylıkların yenilenmesi meselesi gibi bu tarihî görevi de ÇAYKUR'un üzerine alıp toplulaşma dediğimiz veya kooperatifleşme veya şirketleşme, artık hangisinin bizim oradaki problemimizi gerçek manada çözeceğine inanıyorsak bu konuda aslında ortaya vizyon koyan, çözüm koyan bir kurum olma özelliğinizi bu alanda da devam ettirmenizi hassaten rica ediyorum. Bu mesele de aynı çaylıkların yenilenmesi gibi büyük bir problem ve sıkıntıyı beraberinde getirecek. Bu manada ben tekrardan çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Allah hepinizin yardımcısı olsun.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Toparlayalım.
LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Topluyorum Başkanım, bunu da dile getirip sonra bitireceğim.
Yine, Sayıştay denetiminde gördüğüm bir husus daha var. Enerji son dönemde ülkemiz için yine çok stratejik bir konumda, üzerinde değerlendirilmesi, düşünülmesi gereken bir alan oldu. Enerji verimliliği de aslında baktığınız zaman bir tarafıyla bir enerji kaynağı gibi karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla kurumunuzdaki, fabrikalarımızdaki enerji verimliliğini aşağı doğru çeken tüm parametreleri yeni baştan gözden geçirip bu manada gerekiyorsa ekipmanlarımızın yenilenmesi, bunun dışında, yine, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla fabrikalarımızın enerji ihtiyacının karşılanması, bu da aslında sadece ÇAYKUR için değil, bütün KİT'lerimiz için veya özel alanda faaliyet gösteren şirketlerimiz için de hepsi için de çok önemli bir konu. Fakat sizin enerji gideriniz ciddi ölçüde, bunu aşağı doğru çekebilmek için de biz kurumumuzdan önümüzdeki süreçte yeni adımlar ve yeni müjdeler bekliyoruz aslında.
Bize bu manada yeni müjdeler veren çok önemli KİT'lerimiz var. Mesela geçen birini karşıladık, ağırladık burada; BOTAŞ. BOTAŞ Aksaray'daki depolama tesislerinin enerjisini karşılamak için yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmaya başladı. Dolayısıyla bu da şirketimizin enerji alanındaki maliyetlerini aşağı doğru çekmede çok önemli bir parametre oldu. Biz inşallah önümüzdeki toplantılarda ÇAYKUR'dan da enerji maliyetlerinizi süreç içerisinde hangi noktadan nereye çektiğinize dair bir sunum içerisinde bir bilgilendirme de bekliyoruz.
Ben tekrardan Sayın Bakanıma, Genel Müdürümüze, yönetimimize teşekkür ediyorum, başarılarının devamını diliyorum.