| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Askerlik Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/414) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 06 .01.2016 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Tabii, tartıştığımız konu İbrahim Bey'in ortaya koyduğu konu değil. Yani biz, burada, elbette, ben hele hele bir milletvekili olarak, hele hele bir muhalefet milletvekili olarak, nasıl yani bir milletvekilinin Parlamentodaki yasama sürecine katkı yapmasını, onun önerileri çerçevesinde birtakım değişikliklerin yapılmasının karşısında olabilir miyiz, böyle bir şey olabilir mi?
İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Ben öyle bir intiba edindim de.
ERHAN USTA (Samsun) - Ben şunu çok açık bir şekilde söyleyeceğim, İbrahim Bey'i ben Merkez Bankasından filan da biliyorum, ama hakikaten -tabii fikrinize saygı duyuyorum- şu tarzınız bence bir teknisyen, yani bir teknisyen olarak İbrahim Turhan'a, Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı yapmış, İMKB Başkan Yardımcılığı yapmış İbrahim Turhan'a yakıştıramadım.
BAŞKAN - Kusura bakmayın, ben de sizin bu söylediklerinizi kabul etmiyorum yani milletvekili olarak yakıştırıyorsunuz, teknisyen olarak yakıştıramıyorsunuz.
Çok özür diliyorum, bu yani...
ERHAN USTA (Samsun) - Yok, yok, hayır, hayır.
BAŞKAN - Bunu bütün Komisyon üyesi arkadaşlara bir hakaret olarak kabul ediyorum.
ERHAN USTA (Samsun) - Peki, yani...
HAMZA DAĞ (İzmir) - "Kabahat siyasetçide" denilse de...
ERHAN USTA (Samsun) - Ben, "taban siyasetçi" lafını tabir edebilmem...
HAMZA DAĞ (İzmir) - Hâlen bürokratsınız.
Biraz önce cevap verdiniz bana, siz kullandınız.
ERHAN USTA (Samsun) - "Taban siyasetçi" mi dedim?
HAMZA DAĞ (İzmir) - Hayır, "Kabahat siyasetçilerde." dediniz.
ERHAN USTA (Samsun) - Ha, tamam, onu söyledim, ben onlara cevap verdim zaten.
HAMZA DAĞ (İzmir) - Yanlış!
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Kabahat burada işte, yapmayanda.
HAMZA DAĞ (İzmir) - Alışamamışsınız siyasete daha!
ERHAN USTA (Samsun) - Hamza Bey, karşı fikirlerinizi söyleyebilirsiniz. Ben de ona ilişkin fikirlerimi söyledim.
HAMZA DAĞ (İzmir) - Ben şu konu üzerinde söylüyorum.
ERHAN USTA (Samsun) - Neyse...
Şimdi, burada yapılması gereken şey yani konuştuğumuz şey, bir milletvekilinin Parlamentodaki yasa yapım sürecine katılmasını engellemek değil, bunu hafife almak veya bu olmaz anlamında... Asla böyle bir şey olamaz, o keşke olsa. Fakat buradaki problem şu: Zaten burada şimdi bunun Hükûmet teklifi olduğu söylendi yani bunun İbrahim Turhan Bey'in kendi özgün düşüncesi olmadığı burada ifade edildi başkaları tarafından ve sayın bakanlar tarafından da kabul edildi.
İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Ben, bakın, çok affedersiniz, sözünüzü kesmek istemiyorum.
ERHAN USTA (Samsun) - Buyurun kesin.
İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Herhâlde benim beyanımdır esas olan, değil mi? Ben diyorum ki: Bu önergenin sahibi benim, ben imza attım, önergeyi de savunuyorum. Ha, başka bir milletvekili arkadaşımız bu konuyla ilgili farklı bir değerlendirmede bulunmuş olabilir, ona da saygı duyarım.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Tamam. Sorun ne o zaman?
İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Ama şunu kastediyorsanız, Hükûmet bizim bu önergemizi değerlendirmek suretiyle Sayın Bakanın da ifade ettikleri gibi bu önergeyi desteklemiş, bu önergedeki katkıyı, bu önergedeki zenginleştirmeyi yerinde ve doğru bulmuş. Tabii ki olabilir.
ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi onu göreceğiz, 25 tane, bir Başbakan ve artı 24 tane sayın bakanın sizin bu çok kıymetli görüşlerinizin ne kadar arkasında olacağını ve 25 tane Hükûmet grubundan milletvekili arkadaşımızın, siz hariç 24 kişinin burada ne kadar size katılıp katılmadığını göreceğiz. Bu, bize bu fikri verecektir zaten. Yani bunu beyan etmenize filan gerek yok yani burada az önce ifade edildi -kimin ettiğini söylemiyorum çünkü ondan sonra bu tür malzeme elimize geçmeyecek- yani "Burada bu işlerin nasıl döndüğünü hepimiz biliyoruz." şeklinde birtakım şeyler de konuşuldu. Siz ne derseniz deyin bu sizin fikriniz değil. Tek kişinin fikrinin bu kadar çok dominant olması da ayrı bir şey yani ona da ayrıca bir bakmamız lazım. Hakikaten yani İbrahim Bey...
O zaman, çok daha farklı Hükûmetimizin değerlendirmesini ben arz ve talep ediyorum Sayın Başkan yani bu kadar...
BAŞKAN - Benden mi talep ediyorsunuz?
ERHAN USTA (Samsun) - Sizden talep ediyorum, bizim Başkanımız sizsiniz.
O yüzden yani şimdi bunlar olacak işler değil. Buradaki problem şu tekrar: Yanlışı doğruyu da artık tartışamaz olduk. Tartıştığımız şey şu: El yordamıyla iş yapmayalım, tekrar çalışıp yapalım. Dünden bugüne ne değişti? Bana birisi Allah aşkına bu sorunun cevabını versin. Dün bunu getirdiniz, dünden bugüne ne değişti? Buna ilişkin daha henüz hiç kimse bir şey söylemedi, sadece "Talepler geldi, sahadan geldi." Ya, sahadan gelen şeyler yani bir günde mi geldi bu sahadan? Yani saha bu kanun tasarısının ortaya çıkmasını mı bekliyordu? Sahadan böyle talepler...