İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, efendim, bu maddeyle katılımcı belgesi alarak finansal faaliyet gösteren kuruluşların yurt dışında yerleşik kişilere sundukları finansal hizmetler hizmetten nihai olarak yurt dışında faydalanılması şartıyla finansal hizmet ihracatı olarak değerlendirilir.

Finansal kuruluşların kendi nam ve hesabına gerçekleştirdikleri türev işlemleri portföylerine varlık alma veya portföylerinden varlık satma işlemleriyle yurt içinde yerleşik kişilerin tasarruflarına yurt dışına çıkaran faaliyetleri, hizmetleri ve işlemleri, finansal hizmet ihracatı olarak değerlendirmez. Böyle bir ifade, tartışmalardan sonra gerekirse cevap vereyim.

Yalnız bu arada bir şey söyleyeceğim arkadaşlar, müsaadenizle. 1 no.lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi var. Orada bakanlık ofis ve vazifeleri bütünüyle en ayrıntısına girilerek tarif edilmiş.

Bir başkası, İstanbul Finans Merkezi Projesi'ni yürütmek ve gelişmeleri takip etmek görevi de ayrıca bu ofise tevdi edilmiş. Dahası, İstanbul Finans Merkezi Daire Başkanlığı kurulmuş. Bu itibarla kamu stratejisi ve politikaları doğrultusunda gerçekleştirilmek üzere katılımcı belgesinin Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından verilmesi planlanmış. Yani bu sürecin tamamı kanuni prosedür içerisinde ve çok şeffaf bir biçimde herkesin huzurunda gerçekleşiyor.

Bu noktada bir şey daha, bizim arkadaşlarımız için de söylüyorum yani yeni bir sistemdeyiz, yeni sistemde efendim "İşin şu kısmını öğrenmek istiyorum, bilmek istiyorum." Bu, hepimizin en tabii hakkıdır. İlgili kuruma müracaatla en ayrıntısına kadar, hele hele bir milletvekiliyse künhüne varıncaya kadar öğrenmek çok tabidir, doğaldır, mümkündür; bunu da ifade edeyim.