KOMİSYON KONUŞMASI

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, değerli üyeler, değerli basın mensupları, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün önemli bir konuyu müzakere ediyoruz; İstanbul finans merkezinin kuruluşuyla ilgili kanun teklifi. Her şeyden önce bu kanun teklifini hazırlayarak titiz bir çalışmayla huzurumuza getiren Erzurum Milletvekilimiz ve Komisyon üyemiz Sayın İbrahim Aydemir Bey'e teşekkür ediyorum. Teklifte Komisyon üyesi ve milletvekili olarak benim de imzam var, daha birçok arkadaşımızın imzası var.

Değerli arkadaşlar, biraz önce konuşmacılarından birisi, Sayın Durmuş Yılmaz güzel bir ifade kullandı, dedi ki: "Geç bile kalındı, İstanbul finans merkezi olmayı hak ediyor." Tabii, ilave sözleri de oldu ama ben buraya not aldım, çok değerli buluyorum Sayın Yılmaz'ın bu ifadesini. Sanırım, diğer arkadaşlarımız da İstanbul'un finans merkezi olması konusunda 2009 yılından beri yapılan bu çalışmaları takdir ediyorlardır ve İstanbul'un dünyanın finans merkezlerinden biri olmayı hak ettiğini, bu hakkı teslim edeceklerini düşünüyorum.

Yine, malumunuz, New York gibi, Londra gibi, Şanghay gibi, Hong Kong gibi, Singapur gibi, Dubai gibi, Tokyo gibi dünyada bilinen merkezler var ama İstanbul, hem coğrafi konumu hem tarihî misyonu itibarıyla geçmiş yıllarda da dünyaya merkezlik etmiş, her alanda merkezlik etmiş bir şehir, finans konusunda da aslında çok önemli fonksiyonlar ifa etmiş. Bu konuda ben gerçekten Sayın Yılmaz'ın o "Geç bile kalındı." ifadesinin altını tekrar çiziyorum ama geç kalınsa bile bir an önce adım atılması önemlidir.

Bugün, Varlık Fonunun değerli Genel Müdürü de aramıza katıldı, Sayın Arda Ermut, onun da ekibiyle beraber bu çalışmada çok büyük emeği olduğunu ben biliyorum, dolayısıyla ona da bu çalışmaları için teşekkür ediyorum.

İstanbul, lokasyon olarak, aslında, bugün -hepiniz biliyorsunuz- 1 milyar 600 milyon nüfusa erişimin merkezi, 30 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe de yine en yakın lokasyon, 8 trilyon dolarlık ticaret hacmine yine yakın bir konumda ve saat dilimi olarak da dünyayla iş yapabilme kolaylığı açısından dünyanın gözde bir yeri. Hepiniz yine hatırlarsınız Napolyon'un o meşhur sözünü: "Eğer dünya tek devlet olsaydı muhakkak ki başşehri İstanbul olurdu." Bu ifade de bizim için çok önemli.

Değerli arkadaşlar, bu İstanbul Finans Merkezi Projesi Türkiye'nin stratejik projelerinden biridir ve biraz önce söylediğim gibi yüzyıllardır ticaretin merkezi ve geçiş noktalarından biri olan İstanbul'a bu konumu özelliği dolayısıyla yakışacak bir projedir. Ben şu kadarını söyleyeyim, siz de mutlaka biliyorsunuz: Bu finans merkezleri ki "City of London"dan bahsettik, ben orayı yakinen görmüş bir arkadaşınızım; nitekim hepiniz, birçoğunuz da belki New York'a gittiğinizde Wall Street'i gördüğünüz, orası bir cadde ama aslında dünyada çok önemli bir misyon ifade ediyorlar. Doğrudur, artık finanslar elimizdeki akıllı telefonlardan idare edebileceğimiz, dünya pazarının küçüldüğü doğru olmakla birlikte, Türkiye'deki dağınıklık, özellikle bir kısım finansal kuruluşların merkezinin Ankara'da olması, özellikle kamu bankalarının genel müdürlüklerinin dağılmış olması -işte Merkez Bankası başta olmak üzere- bunlarla ilgili bu İstanbul Finans Merkezi bir lokasyon olarak hepsini bir araya toparlayacak bir çalışma. Orada ne olacak? Açık bankacılık olacak, aracı kurumlar ofis tutacaklar ve ofisleri orada bulunacak, aile ofisleri olacak, bölgesel yönetim merkezleri bulunacak, dijital bankacılık, faktoring ve finansman kuruluşlarının finansal kiralama şirketlerinin merkezi yine İstanbul Finans Merkezinde olacak "FinTech" fon yönetimi, katılım finans, özel bankacılık, özel sermaye, perakende bankacılık, portföy yönetimi sermaye piyasaları, sigorta ve reasürans kuruluşlarının merkezleri, varlık yönetimi şirketleri, danışmanlık, vergi hukuku ve vergi alanında, finans alanındaki danışmanlık şirketleri, yatırım bankacılıkları, hatta son yıllarda gelişen yeşil finans, bunların merkezlerinin hepsi yine İstanbul Finans Merkezinde olacak.

Tabii, biz burada, Türkiye Büyük Millet Meclisinde, Plan ve Bütçe Komisyonunda bunun kanuni altyapısını yani kanununu görüşüyoruz ve inşallah Komisyonumuzda bunu kabul ederek Meclisimize, Genel Kurula bunu gönderip yasallaşmasını sağlayacağız.

Tabii, bazı arkadaşlarımız haklı olarak kendilerince hep olumsuz tarafını dile getiriyorlar, bu da doğaldır, biz buna bir şey söylemiyoruz, mutlaka eleştiriler olacaktır. Mecliste zaten muhalefetin de bir görevi budur. Ama bu bölgenin yani İstanbul Finans Merkezinin bütün finans kuruluşlarına ev sahipliği yapacak olması ve bölgenin merkezi olması İstanbul'un da dünyanın önemli finans merkezleriyle rekabet edebilir konuma yükselmesi ve kanuni olarak da bunun altyapısının kurulması bizim için önemlidir ve bu kanun teklifini destekliyoruz.

Bir projeye göre de İstanbul Finans Merkezinin Türk ekonomisine gelecek on beş yılda 250 milyar dolar civarında bir gelir etkisi yapacağı ve 160 milyar dolarlık bir katma değer sağlayacağı öngörülüyor, bu da bence kayda değerdir. Ülkemizin ekonomisinin büyümesine katkıda bulunacak, finansal hareketliliği artıracak, geniş finansal ürün ve hizmet yelpazesinin merkezi hâline getirecek bir projesidir bu proje.

Yine, biraz önce bahsettiğim gibi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu ile Borsa İstanbul ve sigorta alanındaki kuruluşlar bu İstanbul Finans Merkezindeki alanda yer satın alacaklar veya aldılar veya kiralayacaklar, faaliyetlerini oradan sürdürecekler. Proje yaklaşık 1,5 milyon metrekare kiralanabilir alana sahip. Bankacılık, sermaye piyasaları, sigortacılık, varlık yönetimi ve danışmanlık sektörlerinin bin civarındaki oyuncusu da yine burada faaliyette bulunacak. Ne zaman? İstanbul Finans Merkezi hayata geçtiğinde. Uluslararası kuruluşlar içinde bir cazibe merkezi olmasını bekliyoruz. Vergi kayıpları minimum seviyede olacak. Biraz önce söylediğim gibi, on beş yıl içinde yaklaşık 250 milyar dolar civarında bir gelir ve 160 milyar dolar civarında da bir katma değer sağlayacağı yine öngörülüyor.

Tabii, İstanbul Finans Merkeziyle getirilen teşvikleri neler? Bunlara da değinerek sözlerime son vermek istiyorum. Burada kurumlar vergisi istisnası getiriliyor, yine işlem vergilerine istisnalar getiriliyor, çalışanlara yönelik gelir vergisi istisnası getiriliyor gördüğümüz kadarıyla, yabancı personel istihdamına teşvik sağlanıyor, taşınmaz kiralarına ilişkin yine vergi istisnaları gibi birçok kolaylıklar var.

Ben İstanbul Finans Merkezi Kuruluş Kanunu Teklifi'nin ülkemize, milletimize ve bütün iş dünyamıza, finans dünyamıza hayırlı uğurlu olmasını diliyor ve kanun teklifini desteklediğimizi ifade ederek hepinizi saygıyla selamlıyorum.