Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün 2019 ve 2020 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
Dönemi | : | 27 |
Yasama Yılı | : | 5 |
Tarih | : | 11 .05.2022 |
YAVUZ SUBAŞI (Balıkesir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Şimdi, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzle alakalı olarak hem Sayıştay raporlarını hem kurumumuzun "web" sitesini incelediğimizde gerçekten çok önemli hizmetleri gerçekleştiriyorlar. "Web" sitesinde, en başta, 1856'dan kalma "Sizin emniyetiniz bizim önceliğimiz" sözü ve sloganıyla bugüne kadar çalışmalarını gerçekleştirdiğini görüyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz, vefat edenler varsa Allah'tan rahmet diliyoruz.
Tabii, gemi trafik ve kılavuzluk hizmetleri, can kurtarma, deniz hizmetleri, seyir yardımcıları, deniz haberleşmesiyle birlikte ülkemizin deniz yetki alanlarında ve Türkiye'mizin boğazlarında seyir emniyetini artırarak can, mal ve çevre güvenliğini sağlamak gibi 7/24 bir hizmet anlayışı var. Birkaç konuyu irdelemeden önce, kurumumuzun sayın yöneticilerini Türk Standardları Enstitüsünden alınan uluslararası 9000 belgesiyle birlikte, çevre yönetim sistemi belgesi ve çevreye saygılı ve duyarlı olan belgelerle alakalı tebrik ediyorum. Bunlar çevre temizliğiyle alakalı, müsilaj sorunu yaşadığımız bir ortamda deniz temizliğiyle alakalı güzel belgeler; daha güzellerini beklediğimizi ifade ediyoruz.
Meşhur hikâyedir, hani, kaptan denizde gemisiyle yol alırken karşıdan parlak bir ışık görüyor; tabii, hava da biraz puslu, rota aynı rota, böyle giderse çarpışma kaçınılmaz. Işığa, gemi sandığı ışığa mesaj gönderiyor kaptan, "Yönünüzü değiştirin, yoksa çarpışacağız." diyor. Karşıdan bir cevap: "Biz yönümüzü değiştiremeyiz, siz yönünüzü değiştirirseniz daha iyi olur." Kaptan, herhâlde bizim Karadenizli gibi bir agresif yapı içerisinde "Ben şu kadar tonajlı gemiyim, ben yönümü değiştirmem, sen değiştir." diyor. Karşıdan çok sakin bir cevap: "Biz deniz feneriyiz, rotanızı siz değiştirin." İşte, bu deniz fenerinin, bizim geçerken gördüğümüz... İstanbul'da Ahırkapı'ya, Anadolu Feneri'ne, Şile'ye gitmiş, görmüş biri olarak deniz fenerinin, hem de 41 tane tarihî deniz fenerinin gerçekten bugüne tarih olarak yaşatılmasından dolayı, sahip olduğunuzdan dolayı ben sizleri tebrik ediyorum.
Okuduğumuz raporlarda, Gemi Trafik Yönetim Merkezi bilgilerine göre, İstanbul Boğazı'ndan 2019 yılında 41.112 gemi geçmiş; tabii, yine, 2020 yılındaki raporlara göre 38.404 tane gemi geçişi olmuş. 2020 pandemi olduğundan dolayı belki biraz azalmıştı. Bu, İstanbul Boğazı'ndan günde ortalama olarak 105 adet geminin geçtiğini gösteriyor; bu da saatte ortalama 4 geminin geçtiğini gösteriyor. Bir diğer veri ise boğazlardan geçen gemilerle 2019 yılında 469 milyon ton yük taşınmış, 2020 yılında 456 milyon ton yük taşınmış. Tabii, yıllarla karşılaştırılınca gemilerin tonajlarının, ağırlıklarının, taşıdıkları yüklerin, gemilerin eninin, boyunun vesairenin biraz daha büyüdüğünü ve önümüzdeki günlerde daha da büyümeye doğru gideceğini... Verilen göstergelerden öyle bir çıkarsama yapıyorum. Burada, İstanbul Boğazı'nın doğallığını, güzelliğini, o tarihî dokuyu korumanın ve bu korumayla da alakalı Sayın Genel Müdürümüz olmak üzere emeği geçen herkese yaptıkları görevin ne kadar önemli olduğunu ben hatırlatmak istiyorum. Ve bir hatırlatma da Kanal İstanbul'un şu anda belki bugün olmaz ama yarınlarda ne kadar önemli olabileceğiyle ilgili bu vurgulamayı da KİT Komisyon toplantısında kayıtlara geçirmek istiyorum.
Sayın Genel Müdürüm, kılavuz hizmetleri kapsamında İstanbul Boğazı'ndan kaptan alma oranının, raporlarda, 2021 yılında yüzde 65 olduğuyla alakalı bir ibare var. Yani bu niye yüzde 100 değil? Bununla alakalı rakamlar mı yüksek veya bununla alakalı iş yoğunluğundan dolayı, personel eksikliğinden dolayı acaba bir şeyler mi var? Bununla alakalı bizim Komisyon olarak ne yapmamız gerekiyorsa sizlere yardımcı olma adına bir soruyla beraber veya söyleyeceklerim... Yazılı olarak da olabilir.
Yine, 2020 Sayıştay raporunda, diğer arkadaşların da belirttiği gibi, 9/2/1 bulguda ifade edilen, bu işçilere -diğer kuruluşlarımızda da maalesef var- yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmamasıyla alakalı "Neden?" sorusunun cevabını yazılı olarak Komisyon üyelerimize, ben iletilmesini istiyorum. Yine, personel eksiği varsa burada takviye mi yapılacak veya nasıl olacaksa bu izin haklarıyla ilgili, biraz daha bu emekçilerimizin yardımcısı olmayla alakalı hassasiyeti göstermemizle ilgili gerekli hatırlatmayı yapıyorum.
Şehrim Balıkesir'in cennet köşelerinden Erdek'te, az önce 2019 raporunda da konu olan ama hâlâ atıklarının ve artıklarının ve oradaki kalıntılarının da az da olsa durduğu o Tanzanya bandıralı gemiyle alakalı devam eden mahkeme var. Tabii, bunun hızlandırılmasıyla alakalı olarak Bakanlığımızdan, bu tazmin edilecek paranın kurumumuza aktarılmasıyla alakalı olarak bizlerin KİT Komisyon üyeleri olarak üzerimize düşen bir şey var ise ben gerekli çalışmalara hazır olduğumuzu ifade ediyorum.
Balıkesir 2 denize kıyısı olan, Marmara ve Ege'ye kıyısı olan bir şehirdir. Meskûn ikamet esaslı nüfusa bakarsanız bizim 1 milyon 300 bin nüfusumuz var -bitiyor Başkanım- ama yazın sadece Ege Körfezi'nde olan bölgemizde nüfusumuz 3 milyona geliyor. Buradan, envantere aldığınız ve envantere girecek olan, işte, değişik deniz araçlarımızdan römorklar, kurtarma botları... Çünkü biz, en çok, bu hain darbe teşebbüsüne giren FETÖ alçakları Ayvalık tarafından Midilli'ye, küçük küçük teknelerle, hava yağmurlu olmazsa rüzgârlı olmazsa bir buçuk iki saatlik geçişle alakalı... Biz bunu Millî Savunma Bakanlığıyla da görüştük; size de Kıyı Emniyeti olarak, burada, özellikle Körfez bölgemizde, yaz aylarında bizim ilave römorklara, kurtarma botlarına ve ilave deniz araçlarına ve ekipmanlarına ihtiyacımız olduğunu ben hatırlatıyorum.
Çok güzel bir kitabı, anlamlı bir kitabı hediye ettiğiniz için teşekkür ediyor, Sayın Genel Müdürümüze ve Yönetim Kurulu üyelerine çalışmalarında başarılar diliyorum.