KOMİSYON KONUŞMASI

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Adalet Komisyonu bir ihtisas komisyonu, bu çok önemli, önemli buluyorum ben ancak son dönemde özellikle sosyal medyada ve diğer alanlarda bir kulis lobi faaliyetleriyle belirli grupların baskılarına siyasetçi olarak maalesef kayıtsız kalamıyoruz; bu, işin gerçeği. Dün burada da güzel konuşmalar, tartışmalar yapıldı. Bugün de Sayın Tutdere'nin tespitlerinin çoğuna katılıyorum. Hukuk fakültelerinin sayılarının çoğaldığı, hukuk fakültelerinde öğrencilerin yeterince yetişemediği ve bu açığın en azından stajda kapatılması gerektiğine inanan biriyim ben. Bu kardeşiniz Makine Kimyada işçi olarak çalışırken İstanbul Hukuk Fakültesini bitirdi ve Kırıkkale Barosunda staja başladı. Hiç unutmuyorum, 94 yılında üç ay ücretsiz izin aldım -o, askı sürecinde teknik bir konu var, bu arada onu da dile getireceğim- üç aylık bu ücretsiz izin için "Makine Kimya'dan 95'in 1'inci ayında istifa edersiniz ama ücretsiz izin alın, askı süreci de bu arada geçmiş olur." dendi ama bizim stajımız iptal edildi.

Sayın Başkanım, burada da askı sürecini de bizim dikkate almamız lazım. "Staj süresi" derken staja müracaat ile stajın başlatılması farklı kavramlar. Müracaat ediyorsun, yönetim talebi kabul ediyor, birini görevlendiriyor, o arada bir askı süreci başlıyor, ilana çıkıyor, yönetim toplanıyor. Dolayısıyla, bu süreç içerisinde de staja başlamış kabul edilmiyor ama bu sürecin de değerlendirilmesi lazım. Bunu da teklifte çalışmamız lazım diye düşünüyorum. Netice itibarıyla, kambiyo senedinin -İstanbul Hukuk Fakültesi mezunuyuz yani Türkiye'nin en iyi eğitim veren faküllerinden biriydi o dönem itibarıyla- emre muharrer senedin nasıl doldurulduğunu biz icralarda gördük; doğru mu?

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Evet.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Çek nedir, çeki bizzat orada gördük.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Tebligatı...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Ben icrada ciddi derecede çalışmış biriyim yani tensip, talep açma, orada gördük hepsini ama ben orada fiilî bir staj yapmanın faydasını da çok gördüm. Son dönemde, son üç aylık dönemde keşfe gittik, hacze gittik, sulh hukuk mahkemesinde duruşmaya çıktık, bütün bunları yaptık ve ben mesleğe fiilî olarak başladığımda da yaklaşık 50'ye yakın da dosya kazanmış biriydim yani dosya kazanmış derken o arada, o çalışmada bir çevre de oluşturmuştuk. Dolayısıyla, avukatlık mesleği zaten serbest meslek bir diğer taraftan. Yani illa "Hâkim olamadı, savcı olamadı, avukat oluyor." anlamında da düşünmemek lazım, direkt avukatlığı düşünenler olarak da söylüyorum ben. Bizim staj aşamasında, özellikle adliyelerde ve barolarda dirseğimizi çürütmemiz lazım, terimizi akıtmamız lazım. O dönem hatalar yapılabiliyor, demin Sayın Tutdere de söyledi, bazen görüyorsun duruşmada nerede oturacağını bilemeyen... Stajdaki gerekli desteği almadığından dolayı bu noktadayız. Şimdi, insani olarak düşünüyoruz biz. "Ben devlet memuruyum, bana staj imkânı verilsin." Bu insani. Ondan sonra işin içerisine nafaka boyutu giriyor yani "Ben nafakamı nasıl temin edeceğim? İyi kötü işte bir ekmeğim var." Arkadaşlar, bunun sonu nereye gidiyor biliyor musunuz? Bunun sonu şuraya gelecek bak ben size söyleyeyim...

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Ver diplomamı diyip...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi, yarın diyecek ki: "Ben, sağlık memuruyum, hemşireyim ya da polisim, ben avukatım, avukat da oldum -stajdan sonra söylüyorum- o zaman kurum içi bir yükselme sınavı açın ya da benim kadromu verin ya da benim başka kurumla..."

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Amaç o.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Bir ileri aşamasını söyleyeyim, bir ileri aşamasında da şu olacak: "Efendim, ben ara buluculuk yapıyorum, uzlaştırıcılık da yapıyorum. E, avukatlık niye yapmayayım?" Ya, bu da gerçekten mantıklı bir talep. Yarın bunlar da gelecek. Biz bunu taşeronlarla ilgili yasada gördük arkadaşlar. Taşeronlarla ilgili yasada da önce bir kadro...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Denize karpuz kabuğu düşürmüyorsun, değil mi?

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Efendim...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Denize karpuz kabuğu düşürmüyorsun, değil mi?

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Doğru söylüyor, objektif değerlendirme.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Ya, ben ilk değerlendirmeyi yapıyorum.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Avukatlık mesleği için yani doğrusu bu.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Ramazan kardeşim, söylediklerinin arkasında olduğunu biliyorum da -güzel şeylerden bahsediyorsun- nereye geleceksin, bekliyoruz.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Nereye geleceğini merak ediyor herkes.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - İşte, ben de iyice merakınızı artırmaya uğraşıyorum.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Bu kadar eleştiriden sonra nereye geleceksin?

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Evet, toparlayalım.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi, şuraya gelmek istiyorum: Bu taleplerin sonu yok. Bu talepler şu an meşru ve makul de görülebiliyor ama muhtemel önümüzdeki şeylere de bakmamız lazım. Dolayısıyla bu manada hayat bir risktir, siyasi tercihler de risktir; memuriyette de tercihler risktir. Ya avukatlık, ya hâkimlik, ya savcılık ya da memuriyete devam edeceksin. Madem sen memur olmak "avukatlık" sıfatını almak istiyorsun, biz sana bir ücretsiz izin hakkı verdik; git, yap, gel.

Burada bitiriyorum, daha da ileri gitmiyorum Başkanım.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Aslında, devam edin.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Devam edin.

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Talep var ya.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Talep var, geliyor gelmekte olan.

Şimdi, arkadaşlar "Avukatlık stajında fiilen engel olunmamak şartıyla herhangi bir işte sigortalı olarak çalışmak..." Eskiden sigortalı olarak çalışmak Sosyal Güvenlik Kurumunu kapsadığından problem yoktu, şemsiye yasa da çıktı fakat burada özel sigortalılar da var. Bu manada diğer mevzuatta da "sigortalı" diye bir tabir geçiyor ancak burayı bir değerlendirmemiz lazım. Yani buradan kastedilen Sosyal Güvenlik Kurumu. Özel sigortalıyı da dikkate aldığımızda burada bir muallaklık olduğunu düşünüyorum. Diğer taraftan, aynı maddede devam ediyor: "Bu kişiler staj süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız veya ücretsiz izinli sayılır." Aylıksız veya ücretsiz izin... "Bu dönemde yıllık izinlerini de kullanabilir. Talep hâlinde ilgili birimlerce ücretsiz izin verilir." deniyor. Yani burayı bir eritmemiz lazım diye düşünüyorum çünkü aşağıdaki cümle fazla yazılmış gibi oluyor. "Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikte gösterilir."

İkincisi, demin de söylediğim üzere girişte, staja müracaat ettiğindeki askı sürecini ve yönetimin karar alma sürecini de bizim staj süresine ilave etmemiz gerekiyor ya da yönetmelikle belirlenebilir diye düşünüyorum.

Başkanım, söyleyeceklerim bundan ibaret.

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Yönetim karar alıncaya kadar işe gidemeyecek, dolayısıyla...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Şimdi başka meseleler de var orada. Stajında tekrar süreler çıkarsa...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Bir şey daha... Bitiriyorum Başkanım.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Başkanım, orayı ben şöyle bir açıklayayım. İlana çıkarıyor barolar...

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Ramazan Bey bitirsin.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Bitiriyorum.

Şimdi, Sosyal Güvenlik Kurumuyla ilgili bölüm var. Avukatların başka iş yapıp yapmamasıyla ilgili, bağdaşıp bağdaşmamayla ilgili problemler var. Bütün bunlarla ilgili -en azından Genel Kurula gelene kadar- bir çalışma yapmamız lazım diye düşünüyorum ben.

Ayrıca, Başkanım, bu istifa sürecinde müstafi değil, daha doğrusu, ücretsiz izin verilecek; gidecek, süresini bitirip geri dönecek. Burada bir süre var diye biliyorum ben herhâlde, müracaat için, geri dönüşle ilgili.

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Evet, Çalışma Bakanlığı burada, maddeyle ilgili onlara soracağız; arkadaşlar bir konuşsun da.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi, burada bir de benim... Dönmediği zaman... Bunları biz "müstafi" sıfatına soksak... İcabında iki sene, üç sene sonra pişman olursa geri dönme hakkını da bitirmememiz lazım çünkü o kadar çoğaldı ki bu. Eskiden kamuda azdı bu, şu an çok. Dedi ki "Bugünün şartları itibarıyla ben geri dönmeyeyim." ve avukatlıktan yana tercihini kullandı, birkaç sene sonra da geri kuruma dönme isteği oluştuysa, bunları en azından "müstafi" sıfatına sokarsak memuriyete geri dönme hakkını da bitirmemiş oluruz diye düşünüyorum.

Arz ederim.