MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Ben de Komisyonumuzda uzun süre birlikte çalıştığımız, birlikte mesai harcadığımız Yavuz Selim Kıran Bey'e öncelikle teşekkür ediyorum, ardından da tebrik ediyorum; hayırlı olsun yeni görevi.

Tabii, bugün Utku Bey'in Yavuz Kıran Bey'le ilgili ya da onun atanması üzerinden yaptığı eleştiriyle ilgili birkaç cümle söylemek istiyorum. Bugün Yavuz Bey daha yeni atanmışken, hatta daha yeni görevine bile tam olarak gitmemişken, burada görevinin başındayken, Utku Bey'in onun olduğu ortamda böyle bir atamanın yanlış olduğunu ifade etmesi bence çok şık olmamıştır.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Ben hayırlı olsun da dedim ama neyse sözünüzü kesmeyeyim.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Hayırlı olsun... Yani bugün bu konuyu burada tartışmanın çok şık olmadığını düşünüyorum açıkçası çünkü belki de son kez katılıyor, bilmiyorum. Yani kendisi buradayken... Çünkü biz bu tartışmaları daha önce de yaptık, biz burada bunları konuştuk; yine, aynı şekilde Utku Bey daha önce burada benzer görüşlerini ifade etti, bunlar bilmediğimiz görüşler değil. Ama arkadaşlar, bunun yanında, tabii, büyükelçilik görevleri illa böyle olacak diye bir şey yok, bunun örnekleri var. Mesela, bugün Türkiye'deki Amerika Büyükelçisi siyasi bir atama, dünyanın gelişmiş ülkeleri de bu tip uygulamalarda bulunuyorlar. Türkiye'de de bizim arkadaşlarımız, bu milletin insanları oraya atanıyorlar. Oraya atandıktan sonra da elbette ki görevin gereğini yerine getireceklerdir diye düşünüyorum. Ya, mesela, Utku Bey şu ana kadar yapılan atamalarda hoşuna gitmeyen herhangi bir davranışla, bir muameleyle mi karşı karşıya kalmıştır? Mesela, ne olmuştur da böyle büyükelçilik mesleğini de töhmet altında bırakacak şekilde siyasi atamalarla ilgili bu ifadeler kullanılmaktadır? Yine, kaldı ki sanki siyasi olarak veya ahbap çavuş ilişkisi üzerinden atandığı imasında bulunuyor kendisi; bunun dayanağı nedir, neye dayanarak bunu söylüyor? Geçmişe bakalım, geçmişte sadece büyükelçilerin meslek memuru olarak atandığı dönemlerde de bu haksızlık tartışmaları, yine benzer tartışmalar bu ülkede yaşanmıştır. Dışişleri Bakanlığına girmenin ne kadar zor olduğunu ve o dönemde bu haksızlık tartışmalarının da konuşulduğunu hep biliyoruz.

O yüzden, arkadaşlar, artık, böyle atamalar bence önümüzdeki dönemde Türkiye'de de yaşanacak ve burada önemli olan liyakattir, burada önemli olan kişilerin o göreve olan yeterliliğidir. Bu anlamda da yapılan atamalarla ilgili bence daha dikkatli ve mesleği de töhmet altında bırakmayacak şekilde konuşmak gerekir diye düşünüyorum.