| Komisyon Adı | : | KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4290)(Tali Komisyon) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .03.2022 |
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Teşekkürler.
Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; konuşmacılar kanun teklifinin şiddeti önlemek için yeterli olmadığını, yasalarla uygulanamadığını ifade ettiler, tenkitleri oldu, teklifleri oldu; hepsini saygıyla karşıladık, teşekkür ediyoruz katkıları için. Ancak Aysu Hanım'ın konuşmasında genelleme olduğu için... Neydi o genelleme? Efendim, yirmi yıllık iktidarınızda -üstüne basa basa- bu hâle getirdiniz. Sanki öncesinde hiçbir şey yok. Neyse, çok önemli değil, diyebilir "Yirmi yıl." Tutanaklara bakarsanız "Kadına şiddet suçu işleyenler ile sizin zihniyetiniz aynı." gibi bir ifade kullandı.
Şimdi, yapılan kamuoyu yoklamalarında "Geldi, gelecek; gidiyor, gidecek." gibi sloganlar var, olabilir. Şimdi, özellikle 28 Şubat yuvarlak masa ittifakında, güçlendirilmiş yuvarlak masa ittifakında yer alanlardan bir kısmı bizde, AK PARTİ'de; itham ettiğiniz zihniyet içerisinde çeşitli önemli görevlerde bulundu Başbakanlık, bakanlık gibi -tahkir etmemek için isim vermiyorum- beraber çalıştığımız, Genel Başkan Yardımcılığı, bakanlık yapanlar var. Bu zihniyetten istikbal, ikbal amacıyla ayrılıp bugün yuvarlak masa etrafında o zihniyete, "tek adam" dediğiniz Tayyip Bey'e karşı mücadele içerisinde olan siyasiler var.
Şimdi, Türkiye'de yapılan kamuoyu yoklamalarında da iddia ediyorsunuz "Şu anda geçtik, hemen erken seçime gidelim. Erken seçime gidersek kesin olarak iktidara geliyoruz." Bu ne demektir? Yüzde 50 başa baş veya yüzde 50'yi geçiyoruz anlamında ittifak olarak.
Peki, bu kadına şiddet suçu işleyenler demek ki her partide; yüzde 50'si muhalefette, yüzde 40'ı falan da, yüzde 40'ı da -yüzde 40 civarında görünüyor, yüzde 38-40- AK PARTİ'de görünüyor. Tayyip Bey değil yalnız, Tayyip Bey her hâlükârda aşar. Şimdi bu itham çok tahkir edici, çok ayıp bir ifade. Dolayısıyla bunların...
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Kadına şiddeti isteyen...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Yok, açın, bakın, dediniz ki...
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - ...zihniyeti...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Değil, değil; o ifadeyi ben çıkarayım size, aynen takdim edeceğim.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Ben ne dediğimi biliyorum.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Diyorsunuz ki: "Kadına şiddet uygulayan zihniyet ile sizin zihniyetiniz aynı." Ben o ifadeyi çıkarayım, siz de dikkatle dinlerseniz arkadaşlar, aynen hatırınızda kalacaktır.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Kadınlara...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Tashih ediyorsan sorun yok.
Ben de orada diyorum ki: Ya, arkadaş, bunun siyasi zihniyeti olmaz. Bakın, çıkaracağım, vereceğim size. (Gürültüler)
Bizim zihniyetimiz öyle bir şey değil, aynen iade ediyorum, sürat kargoyla iade ediyorum; aynen sürat kargo, hızlı olduğu için. (Gürültüler)
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Gerek yok...
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ne alakası var!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Böyle bir şey olmaz. Niye? Kamuoyu yoklamalarında neredeyse yüzde 50 görünüyor. (Gürültüler)
Müsaade et ya, biz sizin sözünü kesmedik! (Gürültüler)
Müsaade edin; sözünüzü kesmedim ben, bir kelime demedim ben, dikkat edin.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Buyurun ama kadınlarla ilgili konuşun, bizimle ilgili konuşmayın.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ben şunu diyorum, diyorum ki: Muhalefetle... Muhalefetin şu anda iddiası ne? "İktidara geliyoruz, sizden daha fazlayız, bunu kabul edin." Öyle kabul edelim. O zaman, cinsel şiddet eğiliminde olanların, suç işleyenlerin de daha fazlası, yüzde 50'den fazlası muhalefette o zaman. Bu çok yanlış bir ifade. Bizi genelleyerek bu şekilde kategorize etmeniz, değerlendirmeniz beni rencide etti; onun için söz aldım.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Ben de şunu söyledim...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Affedersiniz Hanımefendi...
Yani sizin "Kadına şiddet uygulayanlar ile sizin zihniyetiniz aynı." ifadesine itiraz ettim ben.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Sizin politikanız öyle.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Tenkitlere bir şey demiyorum. "Yirmi yıllık iktidarınızda tedbir almadınız, geciktiniz." Olabilir ya, muhalefettir, tabii ki "Aferin, güzel yaptınız." diyecek hâli yok; yanlış varsa diyecek. Ben başında da dedim, saygı duyuyorum buna ama "Bunların zihniyeti ile şiddet uygulayanlar..." Tutanaktan çıkaracağım.
JALE NUR SÜLLÜ (Eskişehir) - Biz itiraz etmiyoruz.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - "Kadına şiddet uygulayan zihniyet ile sizin zihniyetiniz aynı." Biz "Cennet anaların ayağı altındadır." zihniyetiyle hayatı geçen insanlar topluluğuyuz. Kusura bakmayın, siz de aynı, ben ayırmıyorum, siz dediğiniz için bunu söyleme gereği duydum. Biz kadının ne demek olduğunu, insanlık içerisinde veya toplumda yerinin ne olduğunu en iyi bilenlerdeniz, başta liderimiz, o "tek adam" dediğiniz. Kaldı ki 6 adam bir araya geldi, yarın diyelim ki hasbelkader iktidar oldu. Biri çıkacak yine açıklayacak, yine biri... Arkadaşlar, bu sizin konuşmanıza cevap değil, genel manada... "Tek adam -bilmem ne- gece yarısı..." Ya, yine biri çıkacak açıklayacak, bir kanun teklifi gönderecek. Cumhurbaşkanlığına gelen hemen değiştiremeyecek. Gelse bile yani gelse, öyle bir şeye inanmıyorum ama diyelim geldi; yine Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle veya bir şekilde... Nitekim, bazı şeyleri şimdiden ifade ediyor "Geldiğimiz zaman şunları bırakacağız, şunları kapatacağız; şunlara böyle yapacağız, bunlara şöyle yapacağız." diyor daha gelmeden. Şimdi geldiği zaman da bu dediklerini herhâlde İstanbul Belediyesinde olduğu gibi... Yalan söylemiyordur yani "Geldiğimiz zaman bir insanı işten çıkarmayacağız." deyip 16 bin kişiyi çıkaran... Ha, şimdi gelecek bu dediklerini yapacak. Dediklerini yapacak, 45 bin kişi de alacak.
(Gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Bir dakika...
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Korkmayın bu kadar!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Korkmuyoruz canım, ne alakası var!
BAŞKAN FATMA AKSAL - Lütfen, hatibi dinleyelim ama bakın, hatibi dinleyelim lütfen. (Gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Müsaade edin ya! (Gürültüler)
BAŞKAN FATMA AKSAL - O dinledi. (Gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ama böyle "zihniyet, zihniyet, zihniyet" batırdı, çıkardı. Ne zihniyeti ya? (Gürültüler) Ben zihniyetimle iftihar ediyorum ya! Ayıptır ya! (Gürültüler)
Size niye ben cevap vermedim?
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - İstanbul Belediyesinden niye karıştırıyorsunuz?
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ben İstanbul Belediyesinden geldim. (Gürültüler) Sözden bahsettik, namus sözünden bahsettik. Ben İstanbul Belediyesine geldim. (Gürültüler)
BAŞKAN FATMA AKSAL - Ama bakın...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Sözünüzü kesmiyorum; tamam, İstanbul Belediyesinde verilen söz çiğnendi. (Gürültüler) Namus anlayışı herkesin farklıdır, bir şey demiyorum ama arkadaş, yarın diyelim ki...
(Gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Bu millet bu zihniyeti iktidara getirmez, Tayyip Erdoğan'ı da kimseye yem etmez ama geldiğiniz zaman da "Şunu asacağız, bunu keseceğiz."
BAŞKAN FATMA AKSAL - Zülfü Bey, rica ediyorum, biraz daha düşük...
SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Zülfü Bey, iş verilen sözlere, tutulmayan işlere gelirse burada sabaha kadar sayarız.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ya, onu demiyoruz. Niye? Allah Allah...
BAŞKAN FATMA AKSAL - Zülfü Başkanım, rica ediyorum.
SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Onun bahsetmek istediği şey...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - "Zihniyetiniz tacizci ile kadına şiddet uygulayanla aynı." he? "Zihniyetiniz aynı." (Gürültüler)
SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Ayıptır!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Bir dakika... "Kadına şiddet uygulayanla zihniyetiniz aynı." ne demek, Allah Allah!
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Sesinizi yükselten kişi sizsiniz!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Müsaade etmiyorsunuz ya!
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Niye bağırıyorsunuz?
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Koroya cevap veriyorum ya!
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Niye bağırıyorsunuz? Bağırmadan konuşamaz mısınız?
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Koroya cevap veriyorum, koroya cevap veriyorum ben.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Bağırmadan söyleyemez misiniz?
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - E, o zaman susun, konuşayım, o zaman, durun, ses tonunu ayarlayayım ben. (Gürültüler)
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Ayarlayın lütfen.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Size demiyorum ben, arkadaşınız diyor ki...
BAŞKAN FATMA AKSAL - Zülfü Başkanım, Zülfü Bey, lütfen, rica ediyorum. (Gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ya, müsaade edin ama...
BAŞKAN FATMA AKSAL - Zülfü Bey, lütfen, rica ediyorum, biraz...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - "Taciz ile cinsel şiddet uygulayanla sizin zihniyetiniz aynı."
Sayın Başkanım...