| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Yasama Uzmanı Burak Baylan'ın, KİT Komisyonunun çalışma usul ve esasları hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 09 .12.2015 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Şimdi, ben yüzlerce Sayıştay raporu okudum, içerisinde ibra etmediklerimiz de var burada ama ben Sayıştayın "Bir suç unsuruna rastlanmıştır." diye bir raporuna denk gelmedim. Bir defa, bizim adımıza denetim yapıyorsanız ve TBMM adına denetim yapıyorsanız ki 78'inci madde size bu yetkiyi vermiş, bize yolladığınız raporlarda o konu hakkında, olumsuzluğa rastladığınız konu hakkında, yani Türk Ticaret Kanunu'na İhale Kanunu'na, Borçlar Kanunu'na, Medeni Kanun'a ne aklınıza gelirse, uymayan bir suç unsuruna rastladığınızda -ki Sayıştay 1961 Anayasası dâhil bir yargı kurumu olarak kabul edilmiş, daha sonra bir denetim kurumuna dönüştürülmüş- bunu o raporun içine yazmanız gerekiyor. Şimdi, rapor, tabii, Sayıştay denetçilerinin gittikleri kurumlarda yaptıkları denetim ve hazırladıkları rapor şeklinde gelmiyor bize, onu biliyoruz. Rapor Değerlendirme Kurulunuz var, birçok şeyi ayıkladığınızı da biliyoruz orada. Biz sizden, bu yasa gereği, bana göre, o suç unsuruna rastlanmış konularda Sayıştay raporlarının içerisinde yer alan ama öne çıkmamış önerilerde yer alan -çünkü bazı şeyler gizleniyor orada onu da biliyoruz, nedenini de biliyoruz, çok teknik detaya girmeyeceğim- konuların o raporların içerisinde yer alması gerekiyor. Biz bir konuyu incelerken, bir öneriyi incelerken sizin, o konuda bir soruşturma açıp açmadığınızı ya da Sayıştay denetçilerinin, işte sizin rapor değerlendirmenizi, Sayıştayın Cumhuriyet Başsavcılığına başvurup başvurmadığını da bilmemiz gerekiyor ama bunların hiçbirini bilemiyoruz, gelmiyor bize. Bu, bir defa, gelmeli diye düşünüyorum. Bunu nasıl yaparız bilmiyorum ama kanunen bunu bu raporlarda görmek zorundayız.
BAŞKAN - Tabii, denetim faaliyetlerinin en verimli, etkin şekilde olmasına müsait olması gerekiyor denetim raporlarının. Bu tavsiyelerinizi de, muhakkak, Sayıştay yetkilileri nazarıitibara alacaklardır.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bu bir tanesi, bir de bir başka boyutu var.
Sayıştayın, biraz evvel, hangi teşebbüsleri, hangi kamu kuruluşlarını incelediğini konuştuk. Sermayesinin yüzde 100'ü devlete ait olan, kamu sermayesi olan ya da sermayesinin yüzde 50'sinden fazlası olan... İnceledik. Şimdi, önümüzde büyük bir problem var. Ne var? Özellikle bunu TTK ve TKİ'de yaşıyoruz. Redevans ve hizmet alımı yöntemiyle işler yapıyor. Aslında üst yüklenici biziz yani kamu kuruluşlarıdır üst yüklenici, redevansta da yüzde 15'lik bir kömür karşılığı... Orada da Kamu İhale Kanunu'na aykırılıklar, yüzde 100'üne, tamamına alınıyor ve bunu Sayıştay defalarca raporlarında belirtti. O ayrı konu, onlara girmeyeceğim ama burada, iş güvenliği ve işçi sağlığı anlamında Sayıştayın yapması gereken bir denetim olduğunu düşünüyorum ama Sayıştay, TTK'nın ve TKİ'nin kendisine ait kurumlarda -örnek olarak söylüyorum ben bunu, başka kurumlar da olabilir- gidip bu iş güvenliği ve işçi sağlığı... Çünkü, yapması gereken denetimlerden bir tanesi de bu. Farklı şeyleri silersiniz, bilanço denetimi, başka şey denetimi, onlara girmiyorum, örnek olarak söylüyorum anlaşılsın diye konu. Bunu yapıyor kendi kurumlarında ama redevans olarak verdiği, hizmet alımı yöntemiyle verdiği yerlerde de bunu da yapması gerektiğini düşünüyorum. Sayıştay bunu yapmıyor, bu denetimi yapmıyor. Nereden başlıyor Sayıştay denetimi? Kömür ocağından kömür çıkıyor, kantara konuluyor, kantardan sonra Sayıştay denetimi başlıyor. Ee, üst yüklenici biziz, sorumlu kim? Kamu kuruluşu, redevans. "Bunları niçin kaçırıyorsunuz?" demeyeyim, yanlış olur o cümle, niçin bu denetimi yapmıyorsunuz burada?
Şimdi, söyleyeceklerim bunlar. Bunlara cevap verirseniz memnun olurum.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Sayın Başkanım, Sayın Milletvekilimize teşekkür ediyorum.
Birinci konuyla ilgili olarak, 78'inci maddeyle ilgili olarak, bunlar suç unsuruna rastlanan bir konu olursa ayrı bir müzekkere konusu yapılıyor, Başkanlığımıza sunuluyor. Başkanlık, orada ilgili daireye sevk ediyor. Daire de, gerçekten ona katılıyor ve suç unsuru görüyorsa ilgili savcılığa konuyu bildiriyor. Yani, birinci konuyla ilgili olarak...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Daire görmüyor, biz burada görüyoruz. Yani, bizim adımıza denetim yapmıyor musunuz?
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Sayın Milletvekilim...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bize bunu bir rapor hâlinde, raporun ekinde "Biz bu konuda bir suç unsuruna rastladık, daire şu şekilde değerlendirdi, daire bu şekilde değerlendirdi." diyebilirsiniz. Çünkü, biz burada sizlerin olumsuz görüş bildirmediğiniz şeylere olumsuz görüş bildirip ibra etmediğimiz zamanlarımız oldu. Böyle bir şeye rastlamamışsınız. Sayıştay denetim yapmış her şey güllük gülistanlık çıkmış, biz bunu ibra etmedik. Etmedik bir önceki yılı.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Sayın Milletvekilim, Komisyonun da takdir edersiniz ki o yetkisi var, elbette. Yani, yorum farkı da olabilir.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ama ben bileceğim senin ne yaptığını? Bilmezsem... Diyorum ya "Benim adıma yapıyorsun denetimi." Yani, milletvekili gidip de orada denetim yapmıyor, günlerce orada durmuyor. Onun için bir kurum kurulmuş, Sayıştay. Sizin her yaptığınız şeyi bilmek zorundayız biz, gerçek amacıyla denetim yapabilmek için.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Biz, zaten, efendim şöyle: KİT Komisyonuna sunduğumuz kamu işletmelerine ilişkin raporları TBMM adına ve KİT Komisyonu adına yapıyoruz. Dolayısıyla, diğer genel yönetimine ilişkin raporlardan farklı. Elbette, buyurduğunuz gibi bütün tespitlerimizi, çalışmalarımızı Meclise ve Komisyona arz ediyoruz. Orada sakladığımız, gizlediğimiz hiçbir husus yok Sayın Milletvekilim.
BAŞKAN - Sayın Akar, eğer sizin raporlardan veya sair surette tespit ettiğiniz hususlar olursa her bir milletvekilimizin, her bir Komisyon üyemizin vereceği önergeyle bunları gündeme alma hakkı mahfuzdur.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - O tamam ama biz bilmiyoruz o konunun süresinde yapılıp yapılmadığını çünkü raporlar Rapor Değerlendirme Kurulunda toparlandıktan sonra buraya geliyor. Buraya gelmeden yolladıkları Sayıştay müfettişlerinin uygulamış olduğu rapor tümüyle buraya gelmiyor. Rapor Değerlendirme Kurulu var, rapor değerlendirmeleri onun içine geliyor ve raporlar böyle geliyor.
BAŞKAN - Eğer denetim raporlarını yeterli görmezsek Komisyon olarak, daha ayrıntılı çalışma yapılmasını her zaman isteyebiliriz kendilerinden.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yani, ben şunu söylüyorum ilave olarak: Bir suç unsuruna rastlanmış ve bunu bildirmişler. Pozitif görüş veya negatif görüş bildirmişler hiç önemli değil veya bir dava süreci başlatmışlar o da önemli değil. Bize gelsin, biz de o konu hakkında bir işlem yapıldığını bu işlemin sonucunun da bu olduğunu bilelim. O konularda haberimiz yok. işte biraz evvel söylediniz "700 küsur tane dava açtık." dediniz, yanlış hatırlamıyorsam.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Yok efendim, "Dava açtık." demedim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - "Dava konusu oldu." bu demiştiniz?
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Şöyle Sayın Başkanım...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bunun içinde hangileri bizimkiler onu da bilmiyoruz yani.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Onu arz edeyim ben efendim. Yani, bu konusu suç teşkil eden fiiller, denetimler sırasında rastladığımız ve konusu suç oluşturan konulara ilişkin olarak...
BAŞKAN - "Suç olduğu düşünülen..." diyelim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Düşünülen...
SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - ...düşünülen konulara ilişkin olarak tespitlerimizi yazılı olarak Komisyona arz edelim. Şu anda kaç tane var, hangi konuları içeriyor bilmiyorum ama bunu tabii Komisyon Başkanlığına arz edelim efendim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Özellikle bizimkini...
SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - İkinci olarak, diğeri tamamen teknik bir mesele. O konuyla ilgili olarak da yazılı cevap vermeyi uygun görürseniz düşünüyorum.
BAŞKAN - Hangi husus?
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Bu, kömürle ilgili, sayın milletvekilimizin söylediği...
BAŞKAN - Tamam, eyvallah.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yani onu sadece kömürle ilgili demiyorum, ben kömürden örnekleme yaptım.
BAŞKAN - Yani, denetimlere iş güvenliği ve iş sağlığı hususunu da dâhil etmemiz gerektiği...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Dâhil olur demiyorum Sayın Başkan, yani Sayıştayın yapması gereken denetimleri, kumu kuruluşlarının yapması gereken denetimleri redevans ve hizmet alımı yoluyla ürün aldığı veya üretim yaptırdığı yerlerde yapmıyor, şimdi, genel kaide olarak. Soma örneği bu, bir örnek. Sayıştay onun denetimini yapmıyor. Niye? Çünkü TKİ kiralamış, hizmet alımı yapıyor burada, redevans da değil, hizmet alımı yapıyor. Eğer Sayıştay orayı denetleyebilseydi belki bu kazayı yaşamayacaktık.
BAŞKAN - Muhakkak her yerin denetlenmesi gerekiyor, ancak gerek Komisyonumuzun gerekse Sayıştayın yasal ve anayasal sınırları var. Ben...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - O açık olmağı için...
BAŞKAN - Evet, hiçbir yer denetime tabi tutulmasın demiyorum, ancak hangi kurum nereyi denetlemesi gerekiyorsa bunu yasal mevzuat sınırları içerisinde gerçekleştirmesi gerekiyor.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - O konuda bir çalışma yapsınlar, bize de bilgi versinler, "Şu kanunla, şu nedenle biz bunu yapamıyoruz." veya "Yapabiliriz." söylesinler.
BAŞKAN - Tabii, en azından bir izahatta bulunun lütfen.
SAYIŞTAY BAŞKAN YARDIMCISI ORHAN YAŞA - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Bu konuyla ilgili olarak, son cümle olarak şunu arz etmek istiyorum: Sayıştay Kanunu'nda malumunuz açıkça ifade edilmiş, Sayıştay yerindelik denetimi yapamaz. Bu yerindelik denetimi anlamında söylemiyorum, "öyle değil" anlamında da orada çok hassas bir çizgimiz var. Yani kamu idaresi oradaki yöneticilerin yerine geçerek onların vermesi gereken kararları denetim adı altında bizim vermememiz gerekiyor. Orada çok hassas bir çizgi, ona riayet etmemiz gerekiyor. Ama bu konuyla ilgili olarak.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yaşar Bey, bir başka örnekten gideyim.
Ya böyle biraz karışıklık oldu ama aydınlansın diye söylüyorum.
BAŞKAN - Tabii, tabii.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Şimdi, boru, geçen Enerji ve Sanayi Komisyonuna geldi. Orada "Yüzde 4,5 olan işçilik maliyetinden dolayı taşeronlaştırmaya karar verdik." dediler, sonra iptal edildi. Önemli değil.
Şimdi, orayı taşeronlaştırmış olsaydılar, bir hizmet alımı yapmış olsaydılar bor madeninin sadece çıkartılmasında, diğer tüm işlemlerini müessese yapıyor, KİT yapıyor sonuçta. Yani sadece o kısmı Sayıştaya gittiğinde, burayı özel sektöre çıkarttırıyorsunuz ya da taşeronlaştırdınız "Orayı, denetleme." mi diyeceksiniz, tümü içerisinde ayıracaksınız ya da diyelim ki bütün müessesenin yüzde 100'ü size ait, çünkü maden dediğiniz zaman yüzde 100'ü size ait, devlete ait. Onun için de kiralama yöntemi yapılıyor yani bir satış sözleşmesi de yapılamıyor, özelleştirme de yapılamıyor çünkü devlete ait. Onun için orada, bana göre, yapılması gereken Sayıştayın diğer kamu kurum ve kuruluşlarında yaptığı denetimi buralarda da yapması gerekiyor çünkü bütün ürünü devlet alıyor. Sadece orada bir hizmet alımı oluyor. Redevansta da devlet alıyor, hizmet alımında da devlet alıyor.
Bunda ısrarcı olursak en azından bundan sonra yaşanabilecek kazaların önüne geçeriz.