KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben bağımsız denetçiyim aynı zamanda, milletvekili olmadan önce bağımsız denetçilik de yaptım.

Bağımsız denetimden murat şu: Şirketlerin, halka açık şirketlerin özellikle ortaklarının haklarını korumaya yöneliktir. Şirkette ne yapıldığını hukuki yönden, ekonomik yönden, iş akışı yönünden irdeler. İbrahim Bey'in de söylediği gibi ortaklarına, halka açık bir şekilde anlatır. Çünkü onun kamu tarafından korunması gerekir. Ama Sayıştay denetimi daha farklıdır. Sayıştay, biliyorsunuz, bütçe hakkını gözeterek her sene Türkiye Büyük Millet Meclisine, yapılan harcamaların, her yıl için yapılan harcamaların usulüne uygun yapılıp yapılmadığını, yerinde olup olmadığını denetler. Onunki daha farklı bir amaçla yapılır, bağımsız denetim farklı bir amaçla yapılır.

Eğer Sayıştay denetimi Türk Hava Yollarında, TELEKOM'da söz konusu olacaksa -ki oluyor- bir bağımsız denetçi gözüyle bakmaz. Sayıştay denetimi çok daha farklı yapılır. Kamunun oradaki hissesini sadece gözetir. Yoksa gidip de şirketin tüm faaliyetleriyle ilgili bağımsız bir denetim raporu gibi bir rapor hazırlamaz zaten, daha farklı bakar.

Burada da bağımsız denetim raporunu alacak. Sayıştay Başkanlığı kendi denetçilerinin yaptığı rapor gibi bir raporu alacak, onun üzerinden yeni bir rapor üretecek ve bunu Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderecek. Burada zaten sıkıntı var. Onun için kendi denetçilerinin gitmesi lazım Sayın Başkan. Kendi denetçilerinin de yani biraz önce "Bir yabancı ortak gelecek; yüzde 90'ı kendisine ait olacak, yüzde 10'u da kamu hissesi olacak." Ben hissedar olarak her zaman için kamu hissesinin ne durumda olduğunu, kâr, zarar... Orada zaten esasında bakılacak olan, kamunun ne kadar kâr elde edip etmediğine, o kârın, kazancın bu tarafa aktarılıp aktarılmadığına ya da o hissenin zaman içerisinde küçülüp küçülmediğine bakmaktır, görmektir. Yani orada zaten bir bağımsız denetim yapılmayacak ki; farklı amaçla, kamu hissesinin doğru olup olmadığını, o kâr payının aktarılıp aktarılmadığını görecek, bakacaktır. Yani burada getirilme gayesi nedir, onu anlayamadık.

Bir de özellikle soruyorum: Kaç tane böyle şirket var? Ne sorun oldu da bunu yıl sonunda getirme ihtiyacı hissedildi acaba? Bunu bir öğrenebilir miyiz Sayın Bakanım. Kaç tane böyle şirket var ve neden geldi bu, bu kadar acele olarak? Neden bu kadar üzerinde duruluyor? Bakın, 9 maddenin 8'ini kabul ediyoruz, bununla ilgili tereddütlerimiz var hem tereddütlerle ilgili olarak bilgi verilmiyor.