| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Dünya Ticaret Örgütünü Kuran Marakeş Anlaşmasını Tadil Eden Protokol ile Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/386) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 23 .12.2015 |
BAŞKAN - Böylece gündemimizdeki (1/386) esas numaralı Kanun Tasarısı hakkında Komisyonumuzu bilgilendirmek üzere Hükûmet temsilcisine söz vermeden önce izin verirseniz çok kısa bir şekilde Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması'nın ülkemiz için, küresel ticaret için, dünya ticaretinin artırılması, refahın, istihdamın ve küresel üretimin artırılması için ne anlama geldiğine dair çok kısa bir söz almak istiyorum.
Değerli arkadaşlar, özellikle 2008 yılıyla birlikte küresel krizin ortaya çıkardığı ekonomik daralmalar, ticarette rekabetin artması ve küresel ticaretin hem Dünya Ticaret Örgütü kuralları çerçevesinde artışına rekabetçi olarak yürütülmesine, diğer taraftan da maliyetlerin düşürülmesine dönük çalışmalar... Bunun yanında özellikle yeni nesil serbest ticaret anlaşmaları dediğimiz hem ABD'yle Avrupa Birliği arasında yürütülen TTIP dediğimiz anlaşma hem de ABD'yle Uzak Doğu ülkeleri arasında TTP anlaşmalarına baktığımız zaman küresel ticaretin artırılmasına dönük çabaların sadece Dünya Ticaret Örgütü kapsamında değil bunun dışındaki alanlarda da yürüdüğünü görüyoruz. Ancak özellikle Dünya Ticaret Örgütü kapsamında yapılan çalışmalarda sizlerin de bildiği gibi 3-7 Aralık 2013'te Bali'de Bakanlar Konferansı'nda kabul edilen Ticaretin Kolaylaştırılmasına Dair Anlaşmayla dünya ticareti yeni bir safhaya, yeni bir beklentiye ve bu beklentilerin realizasyonuna doğru yol alıyor. 2000 yılında dünya toplam üretiminin 33 trilyon dolar civarında olduğunu görüyoruz ve bunun yaklaşık yüzde 20'sini gelişmekte olan ülkeler yapıyor. Özellikle bu anlaşmada gelişmekte olan ülkeler lehine hükümler içerdiğini ve ticaretteki maliyetlerin düşürülmesinde bu ülkelere önemli rol ve inisiyatif verilmeye çalışıldığına dair hususlar, hükümler görmekteyiz. Oysa, 2014 yılına geldiğimiz zaman 33 trilyon dolarlık toplam dünya üretiminin 77 trilyona geldiğini ve gelişmekte olan ülkelerin de payının yüzde 20'den yüzde 40'lara çıktığını görüyoruz. Dolayısıyla, dünya üretiminde gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere doğru bir kayma olduğunu görüyoruz. Aynı trendi ticarette de görüyoruz. Yine UNCTAD verilerine göre 2000 yılında 13 trilyon dolar olan dünya ihracatı, dünya toplam ticareti 2014 yılında 38 trilyona geliyor. Çok ciddi bir artış söz konusu bu dönemde ve yine bu dönemde gelişmekte olan ülkelerin payının arttığını görüyoruz. 2000'li yıllardaki yüzde 30'lu düzeylerden 2014 yılında yüzde 44'lere geliyor gelişmekte olan ülkelerin payı. Dolayısıyla, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması'yla birlikte, şimdi ifade edeceğim hususlarla dünya ticaretinde gelişmekte olan ülkelerin payının artmasına dönük trendin devam etmesi öngörülüyor. Özellikle, maliyetlerin düşürülmesi ve rekabetin artırılması açısından olaya baktığımız zaman, Dünya Bankasının Lojistik Performans Endeks Raporu'na baktığımız zaman, küresel seviyede ticaretin kolaylaştırılması kapasitesinin bugünkü düzeyinden yüzde 50 artırılması durumunda dünya toplam ticaretinin yüzde 9,7 artması ve bu çerçevede toplam ticaretin 377 trilyon dolarlık bir artışla tanışması, karşılaşması öngörülüyor.
Yine, bu kapsamda, Dünya Bankasınca ve Dünya Ticaret Örgütünce yapılan çalışmalar var. Özellikle gündemimizde olan Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması'na baktığımız zaman, burada, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması'nda ortaya çıkacak maliyetlerin öngörüsü hakikaten çarpıcı. Bu rakamları sizlerin dikkatinize sunmak istiyorum: Küresel ticaretin maliyetlerinin yüzde 9,6 ile yüzde 23 civarında düşmesi öngörülüyor bu anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle birlikte. Yine, ortalama ihracat süresinin iki gün, ithalat süresinin de bir buçuk gün düşmesi öngörülüyor, son derece önemli bir zaman dilimi bunlar dünya ticaretine baktığımız zaman.
Gelişmekte olan ülkelerin dünya toplam ihracatında yıllık olarak 170 milyar dolarla 700 milyar dolar arasında bir artışla tanışması yine öngörüler arasında. Toplam küresel ihracatın da 1 trilyon dolar civarında artması öngörülüyor. Rakamlardan anlaşıldığı gibi, daha çok artışın gelişmekte olan ülkeler lehine olması bekleniyor.
Bunun yanında, özellikle ülkemiz perspektifine baktığımız zaman 2 hususu orada zikretmek istiyorum: Ülkemiz boyutuyla baktığımız zaman, ülkemiz, bu çalışmalarda Orta Avrupa ve Orta Asya bölgesinde yer alan bir ülke olarak değerlendiriliyor. Bu çerçevede, bu dönemde, yani 2008 ve 2012 döneminde Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesinde ülkemizin bu bölgedeki toplam ihracatının yüzde 23'ünü yaptığı öngörülüyor, yüzde 23'ünü yaptığı tespiti var Doğu Avrupa ve Orta Asya. Bu tespitten hareketle baktığımız zaman, ihracatın bu bölge için 101 milyar dolar artması öngörülüyor, Doğu Avrupa ve Orta Asya. Bunun yüzde 23'ünü ülkemiz yapıyorsa o zaman buradan bize gelecek payın da 20 milyar dolar civarında olması öngörülüyor.
Yine, aynı bölge için toplam gayrisafi yurt içi hasılanın da yüzde 42,5'ini ülkemizin yaptığı öngörülüyor ve bu bölgedeki gayrisafi yurt içi hasıla artışının da yaklaşık 93 milyar dolar olması öngörülüyor. Bu 93 milyar doların da yüzde 42,5'ine baktığımız zaman, anlaşmanın ülkemizin gayrisafi yurt içi hasılasına yaklaşık 40 milyar dolar civarında pozitif bir katkı sağlaması bekleniyor. İstihdama baktığımız zaman da toplamda dünyada 20 milyonun üzerinde bir istihdama sebep olacağı da bu anlaşmanın öngörüleri arasında.
Dolayısıyla, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması tüm bu boyutlarıyla son derece önemsediğimiz ve küresel ticaretin artışına ve rekabetin daha dengeli bir şekilde yürütülmesine ve aynı zamanda maliyetlerin aşağıya çekilerek tüm dünyada küresel refahın artışına sebebiyet vereceğine dair önemli çalışmalar, analizler ve öngörüler var.