KOMİSYON KONUŞMASI

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - Sayın Başkan, açılış konuşmanızda son derece önemli, benim de önemsediğim iki cümle kurdunuz; insan haklarının siyasi kutuplaşma aracı olmaması gerektiği ve kullanılan dilin de nefret dili olmaması gerektiği üzerinde durdunuz, çok doğru. Ama şimdi, maalesef, daha sizin sözlerinizin hemen sonrasında benzeri konuşmaları burada üzülerek yapıyoruz.

Aslında, Sayın Tanal'ın ortaya koyduğu ya da bir alt komisyon olarak talep ettiği, bir durum tespitidir. Eğer uzun uzun bu durum tespitinin şimdiden, ne olduğunu bilmeden tartışmasını yapıyorsak o zaman başka türlü konuşalım.

Şimdi, gördüğüm kadarıyla, bu Komisyon, İnsan Hakları Komisyonu, insan haklarının ne olduğu... Devlet tarafından, özellikle iktidarlar tarafından, Voltaire'den bugüne kadar ortaya konulduğu şekilde, hak ihlallerinin yapıldığı bilinir, iktidarlar bunu yaparlar. Ona karşı da örgütlenmeler vardır, demokraside örgütler, özellikle toplumun örgütlenmesi söz konusudur.

Şimdi, bizim aslında yaptığımız bir tartışma, bu tartışma biraz yanlış bir tartışma. Bugün Birleşmiş Milletlerde dahi "terör örgütü", "terör"ün tanımı yoktur, doğru bir tanımı yoktur. Biraz evvel Ayhan Bey haklı olarak bazı yerlere atıfta bulundu. Çok haklı olarak da Aydın Bey de dedi ki: "Uygurlarla ne ilgisi var?" Buradan şunu söylemek istiyorum: Her olay, her ülke, her coğrafya terörü kendine göre tanımlar. Şimdi, bizim de kendimize göre bir tanımımız var. Sayın Miroğlu, CHP'ye laf söylüyor.

ORHAN MİROĞLU (Mardin) - Fikir beyan ediyorum, laf söylemiyorum. Laf söylemek başka bir şey.

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - CHP devlet kurucusudur ama devletin şiddetinin kurucusu değildir.

ZEYNEP ALTIOK (İzmir) - Cumhuriyetin kurucusu...

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - Yani tabii ben de onu söylüyorum. Devletin şiddetinin kurucusu değildir.

AYDIN ÜNAL (Ankara) - Kuvayımilliye terör örgütü müydü?

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - Değildir tabii, onu söylemeye çalışıyorum. Biraz evvel söylediniz, siz "Uygurlarla ne ilgisi var?" dediniz. Çok haklı ama Ayhan Bey de haklı çünkü terörün tanımı yok.

AYDIN ÜNAL (Ankara) - Osmanlı Mebusan Meclisine göre terör örgütüdür Misakımillî. İşte, bu hoşumuza gidiyor mu bizim?

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - Bizim yapmamız gereken terörün de tanımını yapmak. Terörist kimdir? Eline silah alan adam asker, polis, sivil, kim olursa olsun öldüren katildir. Bunun ayrımını yapabilir misiniz? Dolayısıyla bunun tanımlarını herkes kendine göre yapıyor. Birlikte, -belki burada İnsan Hakları Komisyonu olarak en önemli hizmetlerimizden biri de bu olabilir- terör tanımını yapıp, bize göre ne olduğunu ortaya koymaktır.

Ben şimdi, çok uzatmadan şunu söylemek istiyorum: Sayın Tanal'ın söylediği, yazdığı daha doğrusu, "zırhlı araçlar nedeniyle" filan diyerek... Buna takıldı arkadaşlar ama şunu hepimiz gördük: Hacı Lokman Birlik isminde bir terörist zırhlı aracın arkasına bağlandı ve yerde sürüklendi. Şimdi, bu bir insan hakları ihlalidir.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Sonra ne oldu?

ORHAN MİROĞLU (Mardin) - Tamam, soruşturması var.

DURMUŞ FİKRİ SAĞLAR (Mersin) - Soruşturup işte bunu söylememiz lazım. Biz ne onu yapanı aklayabiliriz ne de öbürünü aklayabiliriz. O nedenle böyle bir komisyonun kurulmasında hep birlikte objektif değerleri bulup bunu yorumlamalıyız diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim.