KOMİSYON KONUŞMASI

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Çok Değerli Başkanım, çok Saygıdeğer Bakanım, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, çok değerli basın mensupları; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın 2022 yılı bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyor, bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, son on dokuz yılda AK Parti hükûmetleri her alanda olduğu gibi ulaştırma ve iletişim alanında da Türkiye'ye yepyeni bir vizyon kazandırdı. Tabii, özellikle Sayın Bakanımızın sabah burada yapmış olduğu -ve geçen sene de yine aynı şekilde- çok tafsilatlı ve özellikle sinevizyonda da yapmış olduğu gösteriden dolayı, sunuştan dolayı ben hakikaten kendilerine teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, sözlerime geçmeden önce de kendi ilimle ilgili bir teşekkürümü sunmak istiyorum. Özellikle bizim Hamur-Tutak-Patnos kara yolları arasındaki viyadüklere ve tamamlanan yola çıkarmış olduğunuz paradan dolayı ben şahsınıza da çok teşekkür ediyorum; burası müthiş bir yer oldu. İşin açıkçası, muhalefetteki bazı arkadaşlar özellikle bu konulara her ne kadar "Plansız, projesiz." deseler de -biraz sonra oraya geleceğim- ama benim ilim açısından çok önemli bir lokasyonda, önemli bir çalışma olduğu için hassaten teşekkür ediyorum.

Yine, özellikle, makamınızda zatıalilerinize daha önce de arz etmiştim. Bizim Azerbaycan, Nahçıvan ve Dilucu Sınır Kapısı'nda inşallah oluşabilecek yeni bir kapı var. Burada ilimizin stratejik anlamda değerlendirilmesini istiyorum çünkü biz özellikle il bazında hem bir tarafta Kafkaslarla komşuyuz, çok yakın bir lokasyon içerisindeyiz, diğer taraftan, nüfus yoğunluğu bakımından hem İran, Irak ama aynı zamanda o lokasyon içerisinde ta Suriye'ye kadar o bölge üzerine ulaşabilme imkânımız var. Dolayısıyla, sizlerden ricam, özellikle Ulaştırma Bakanlığının bu projeleri -ki daha önce yapılmıştı- tekrar yeniden yapılacağı zaman... Şu anda hızlı trenimiz yanlış hatırlamıyorsam belli bir noktaya kadar geldi ama demir yolları açısından...

(Uğultular)

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Arkadaşlar, sizlerden rica ediyorum, bakın, biz sizi dinledik, lütfen.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, hatibin söylediklerini anlamamız gerekiyor, hepimizin dinlemesi gerekiyor. Bir sükûneti sağlayalım lütfen.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Dolayısıyla, Horasan'a kadar da gelen bir demir yolu ağımız var. Tabii, ilimizin -özellikle stratejik anlamdaki -demin de arz ettim- o nüfus yoğunluğuyla birlikte ihracattaki demir yolu ağının da gelişebilmesi için Horasan'dan, Ağrı üzerinden İran'a kadar bunu tekâmül etme imkânımız olabilir mi?

İkincisi de -demin de söyledim, yine devletin o bölgedeki stratejisi açısından- şimdi, Kars'a kadar gelen bir demir yolumuz var, Kafkaslara gidiyor ama mesela lojistik anlamında Ağrı'ya yine bir şey, bir yatırım yapılabilir mi? Bunlar ekmeği bizim o bölgede hani özellikle bölüştürmemiz açısından çok önemli bir nüans. Ben bunu takdirlerinize sunmak istiyorum. Bu konuda bize yardımcı olursanız sevinirim.

Değerli milletvekillerimiz, şimdi, tabii, ben her zaman için bunu söylüyorum: Burada çok önemli devlet adamlarımız var, elbette ki herkes kendi ilinin milletvekilidir ama Plan ve Bütçe Komisyonu çok nitelikli bir komisyondur. Ben iki dönemdir milletvekiliyim ama inanın daha önceki milletvekilliğinde de yine CHP'de -Allah gani gani rahmet eylesin- Mevlüt Ağabey vardı, HDP'de -ben, hani, isimleri tek tek zikretmeyeyim- milletvekillerimiz vardı, diğer partilerde milletvekilimiz vardı ama ben özellikle...

(Uğultular)

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Cahit Ağabey, bakın, bu dönem siz konuşursanız, ben konuşurum. İstirham ediyorum.

CAVİT ARI (Antalya) - Buyurun efendim.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şöyle: Ben hiçbir dönem için Plan ve Bütçenin seviyesinin -çok özür diliyorum hepinizden- nitelikli konuşma seviyesinin bu kadar düştüğünü görmedim. Şöyle arz edeyim... Bakın, özür de diledim.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Başkalarına söyle.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli milletvekilim, bakın, ben özür de diledim, peşinen özür diledim. Şöyle: Ben bunu her zaman için söylüyorum. Bakın, biz milletvekiliyiz, buradaki Komisyonun asli üyesi olan hiçbir milletvekiliyle sıkıntımız yok. Bakın, sabahki buraya gelen -AK PARTİ'ye hücum edilen- Sayın Bakana söylenilen laf... Ya, nihayetinde, bakın, hepimiz milletvekiliyiz, hepimiz kendi ilimizin siyasi aktörleriyiz. Bizi beğenmeyebilirsiniz, biz sizi beğenmeyebiliriz, eleştirebiliriz, eleştirilebilirsiniz ama burası Türkiye Büyük Millet Meclisi. Yani solunuza baktığınızda Bakan görüyorsunuz, 3 Bakan Yardımcısı, sayın başkanlar, genel müdürler ama iki arka cepheye baktığınızda 100'ün üzerinde bürokrat var. Bu bürokratların hepsi aynı zamanda seçmen. Ya, bunlar buraya geldiklerinde şunu söylerler, çoğu nitelikli, hepsi uzman...

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Sayın Başkan, hatibi uyarır mısın? Konuyla ilgili konuşsun.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ben konuyla ilgili konuşuyorum.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Bize siyasi ahlak dersi vermeye kalkmasın.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sana mı soracak?

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Senin yaşına başına benim hürmetim var, yoksa iki cümle söylerim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Lütfen, içeriğine müdahale etmiyoruz hakaret olmadığı sürece.

Türabi Bey, size de söz vereceğim, siz de fikirlerinizi söylersiniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bu insanların hepsi de seçmen ama şöyle: Bu insanlar buraya geldiği zaman bakın ne söylüyorsunuz? Ben birkaç tane cümle söyleyeyim: "Propaganda yapıyorsunuz." Elbette ki hükûmetler propagandalarını yapacaklar. Özellikle hani bir milletvekilimizin söylediği "çete", kim çete olur burada ya? Ya, devlette böyle bir usul yok. Milletvekilinin devleti yaralayabilecek bir dili kullanmasını ben doğru bulmuyorum. Milletvekili kendi görüşünü, kendi donanımını bu Komisyonda belirleyecek ki devletin arşivlerine sizin söyledikleriniz girsin. Yarın öbür gün bizler geliriz, sizler gelirsiniz. Kim gelirse gelsin ama şudur: Bu devlet ebet bir devlettir. Onun için benim hani hassaten sizlerden ricam ve istirhamım: Konuştuğunuz cümlelere, konuştuğunuz dile, herkesin bir ailesinin olduğuna ve herkesin bir seçmeninin olduğuna ve herkesin alınabileceğine, herkesin bir nefsinin olduğunu düşünerek dikkat edilmesini istiyorum. Dolayısıyla, burası Plan ve Bütçe, kültür bütçesi olan bir yerdir, devletin yetiştirdiği bir yerdir ama biz her seferinde bu şeyi söylersek doğru olmaz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çelebi, toparlayabilirsek sevinirim.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şimdi, hesap vermek... Elbette ki biz hesap veriyoruz. Sayın Bakan sabah geldi, kendi sunumuyla ilgili olarak çok da güzel bir sinevizyon sunumu yaptı, kitapçıklarını size dağıttı. Hesap verdi mi? Veriyor, vermeye de devam ediyor. Daha önceki hesabı kime verdi? Sayıştaya verdi. Sayıştay geldi, bütün kurumlarını denetledi mi? Denetledi. Cevabını yazdı mı? Yazdı. Dolayısıyla bu bir hesap verme yeri. "Şeffaf değilsiniz." Ya bundan daha başka şeffaflık ne olacak? Sayıştay denetlemiş mi? Denetlemiş. Sayın Kuşoğlu sabah söyledi, her Bakanımıza da bunu söylüyor, ben devlet adamlığından dolayı da teşekkür ediyorum, nezaketli ve üsluplu, diyor ki: "Efendim, şunlar şunlar var, bunları ben açıklamak, öğrenmek istiyorum." Doğru mu? Çok doğru.

Şimdi, kamu finansmanıyla ilgili -Sayın Başkanımız söyledi- elbette ki devlet bakar, kamu finansmanıyla ilgili bir sıkıntı varsa gidip Sayın Bakanımızı da ziyaret edebilirsiniz. Siz nihayetinde devlet adamısınız, bürokratsınız ve aynı şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisinin milletvekilisiniz. Finansmanla ilgili ne zaman bir şey sordunuz da Sayın Bakan söylemedi? Yine...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bunlar usulle ilgili değil mi? Böyle hitap şekli olur mu?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Hakaret etmediği sürece kimsenin içeriğine karışamam. Bir hakaret görmüyorum ben, fikrini ifade ediyor.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yine, bir şey daha söyleyeyim: Bakın, şimdi, elbette ki bütçe milletin bütçesidir. Milletin bütçesi olduğu için milletin vekilleri zaten burada bu bütçeyi kabul ediyor veya reddediyor. Eğer millet size bu çoğunluğu verseydi siz burada bugün bu bütçeyi kabul etmezdiniz, parmak oynuyor burada. Dolayısıyla AK PARTİ on dokuz yıldır millete gidiyor ve milletin vermiş olduğu yetkiyle bu sıralarda oturuyor. Dolayısıyla bu bütçeyi de getirdiği zaman Türkiye'nin her metrekaresini... Ben biraz önce de Sayın Bakanımıza teşekkür ettim. Bakın, ben en uzak illerden birindeyim, inanın benim ilimin beldesine, köyüne kadar Ulaştırma Bakanlığının kendi uzmanları geliyor ve yerindelikten hepsini inceliyorlar. Dolayısıyla şunu arz edeyim: AK PARTİ'nin yapmış olduğu her yatırım, her milim hesap hesap hesap, kitap kitap şeklinde yapılıyor. Şimdi yine bir arkadaşımız söyledi: "Efendim, siz Yeşil Devrim..."

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çelebi, toparlayalım, son bir dakikanız.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Dolayısıyla yani şunu arz edeyim Sayın Başkanım: AK PARTİ kadar ekolojik sisteme duyarlı hiçbir hükûmet yok, bunu iddia ediyorum.

Yine, özellikle Yeşil Devrim'le ilgili... Bakın, ilk kez bunu bizim Çevre Şehircilik Bakanlığımız geçen gün açıkladı Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte. Dolayısıyla bunlar Türkiye'de bir devrimdir ve bu devrimlerin de ilk fişeğini yakan AK PARTİ'dir. Bu anlamda Türkiye'deki ilk yatırıma dayalı olarak vizyonerliği getiren yine AK PARTİ'dir. Ben özellikle Sayın Bakanımızın bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyorum ama AK PARTİ hükûmetleri havaalanlarında, kara yollarında, deniz yollarında, Devlet Demiryollarında, özellikle pandemideki başarısından dolayı ve lojistik anlamında burada Sayın Bakanıma teşekkür ediyorum. Bunlar gerçekten bir devrimdir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz tamamlanmıştır.

Teşekkür ediyorum Sayın Çelebi.

Son bir cümle lütfen.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ben 2022 yılı Ulaştırma Bakanlığımız bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu vesileyle hepinize saygılar sunuyorum.