UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım, çok kıymetli Değerli Bakanım, Değerli Bakan Yardımcılarımız, çok değerli milletvekili arkadaşlarım, çok kıymetli bürokratlarımız, basınımızın çok değerli temsilcileri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın 2022 yılı bütçe görüşmelerinin ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını Cenab-ı Allah'tan temenni ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ulaştırmanın önemini vurgulamak için sözlerime iktisat biliminin kurucusu Adam Smith'in şu sözleriyle başlamak istiyorum. "Bir ülke şöyle ya da böyle kalkınabilir ama kapalı ekonomiler ve ulaştırması olmayan ülkeler asla kalkınamaz." demiştir. Evet, çok değil ben her defasında bütçe konuşmalarımda bugüne gelmeden önce dünü de bir hatırlatmak lazım diyorum, kıyaslama yapmak lazım diyorum ve yine sözlerime öyle başlamak istiyorum. On beş yirmi yıl öncesine kadar okullarımızda ve üniversitelerimizde eğitimcilerimiz, bilim insanlarımız ülkemizin coğrafi yapısı sebebiyle ülkemizde kesintisiz ulaşım ağının kurulmasının zorluğundan bahsederlerdi. Ülkemizin üçte 2'sinin dağlarla kaplı olması nedeniyle yol yapımının zor ve maliyetli olması anlatılırdı. Bu bahanelerle yapılamayan yollar neticesinde ülkemizde çok fazla trafik kazası olur ve trafik kazaları sebebiyle de çok fazla can kaybımız olurdu. Hepimiz hatırlarız, "trafik canavarı" söylemi vardı, kavramı vardı. Hamdolsun Cumhurbaşkanımızın liderliğinde -çok Kıymetli Bakanımızın sunumunda da ifade ettiği üzere- Türkiye sadece dört saatlik uçuş süresiyle 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar gayrisafi millî hasılaya ve 7 trilyon dolar ticaret hacmine sahip 67 ülkenin merkezindedir. İşte çok Kıymetli Cumhurbaşkanımız bu vizyonla hareket ederek Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın son on dokuz yılda gösterdiği üstün performans sayesinde bu olumsuzlukların hepsini hamdolsun teker teker aştık.

Ulaştırma alanında katettiğimiz mesafe sadece ülkemizde değil uluslararası kamuoyunda da dikkat çeken seviyeye ulaşmıştır. AK PARTİ olarak iktidara geldiğimiz ilk günden beri "Yol medeniyettir." anlayışını şiar edinerek sürekli ülkemizi ileriye taşıma azmiyle çalışmalarımızı durmadan ve yorulmadan yürütüyoruz. Kalkınmanın ve gelişmişliğin temel göstergelerinden biri olan ulaşımda "Gidemediğin yer senin değildir." anlayışıyla ülkemizin her karışını yaz kış demeden her mevsim ulaşılır hâle getirecek yolları yaparak vatandaşlarımızın hizmetine sunmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.

Kara yolu, hava yolu ve demir yolu taşımacılığında ülkemize âdeta çağ atlattık. Yeni Türkiye'de bölünmüş yollarla hızlı ve güvenli ulaşımı sağladık. Yolları böldük ama hamdolsun, sevenleri, insanlarımızı birbirine kavuşturduk.

Yeni havaalanları yaparak hava yolunu halkın yolu hâline getirdik. Vatandaşımızı yüksek hızlı trenlerle tanıştırdık. Demir yollarında hızlı ve konforlu ulaşımı sağladık. Hızlı tren derken tabii, bizler gençliğimizde yani bizden önce Japon filmlerinde, Amerikan filmlerinde hızlı trenleri görürdük ama şimdi, bizler artık hızlı trenle seyahat ediyoruz, bu mutluluğu yaşıyoruz hamdolsun. Tüneller yaparak "aşılamaz" denilen dağları deldik. Önemli limanlar inşa ederek ülkemizin deniz ticaretini geliştirdik. Ulaştırmadaki yatırımlarımızla ülkemizin üretim, istihdam ve ticaret kapasitesini her geçen gün artırdık.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biz laftan çok iş üretiyoruz. Hayal ediyoruz, hayal ettiğimizi gerçekleştirmek için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Nihayetinde, hayallerimizi de gerçeğe dönüştürüyoruz. Bu yüzden "AK PARTİ" denildiği zaman akla hizmet gelir, eser gelir ve neticesinde de kalkınma gelir. Ulaştırma ve altyapı alanında yaptığımız hizmetler bizim her zaman yüz akımız olmuştur. "Güçlü altyapı, güçlü Türkiye" yaklaşımıyla hazırladığımız Millî Ulaşım ve Altyapı Politikası Belgesi'yle dünyayı âdeta Türkiye'ye bağlıyoruz. Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Hattı, diğer adıyla "Demir İpek Yolu" olarak bilinen hatla Çin'den Avrupa'ya kesintisiz ulaşım sağlanmaktadır. Bu hat sayesinde ülkemiz önemli bir ticaret ağının merkezi hâline gelmiştir.

Yaptığımız hizmetleri tek tek saymaya zamanımız elbette yetmez ama gene de yaptıklarımızı şöyle bir hatırlatmak istiyorum sizlere: Evet, biz iktidara geldiğimizde kara yollarımız iyi durumda değildi, biz milletimizin daha iyi ve güvenli yollarda yolculuk yapması gerektiğini düşünerek projeler hazırladık. "Halka hizmet, Hakk'a hizmet" anlayışıyla bu projelerimizi de bir bir hayata geçirdik. Ulaştırmadaki bu eserlerimizle milletimizin takdirini kazandık ve bunun için milletimiz bizi yaklaşık yirmi yıldır iktidarda tutuyor. Evet, AK PARTİ, bugün yirmi yıldır iktidardaysa en etkili bakanlıklarımızdan bir tanesi Ulaştırma Bakanlığıdır. Burada Ulaştırma Bakanlığında emeği geçen, başta bakanlarımız olmak üzere, tüm personeline, a'dan z'ye bütün her birisine teşekkürü borç biliyorum, İbrahim Aydemir Vekilimiz her zaman "Hakkı teslim etmek lazım." der. Burada biz de bir hakkı teslim edelim; bürokratlarımıza, personelimize, bakanlarımıza ve başta Cumhurbaşkanımıza.

Kara yollarıyla ilgili hayata geçirdiğimiz projelerin başında bölünmüş yollar gelmektedir. 2003 yılı öncesine bakalım; kaç bin kilometre bölünmüş yol vardı, kaç il birbirine bağlanmıştı? 6.100 kilometre bölünmüş yol vardı ve 6 il birbirine bağlanmıştı. Bizimle beraber hamdolsun, 22.300 kilometre daha bölünmüş yol yaptık ve 77 ili birbirine bağlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bölünmüş yol uzunluğunu inşallah, 2023 yılında da bin kilometre daha ilave ederek 29.514 kilometreye çıkaracağız Allah'ın izniyle. Vatandaşlarımızın bu sayede can güvenliğini sağladık, trafik canavarına "Dur!" dedik. Taşıt işletme giderlerini 7,7 milyar lira yakıt ve 12,9 milyar iş gücü tasarrufu sağlayarak toplamda 20,6 milyar lira tasarruf sağladık. Tabii, vakit, nakittir; bunu ayrıca hesap etmek lazım. Yolcularımızın seyahat konforunu artırdık, mal ve hizmetlerin daha düşük maliyetlerle ulaşmasını sağladık. 2002 yılında trafiğe kayıtlı araç sayısına baktığımızda 8.655 araç vardı, bugün trafiğe kayıtla araç sayısına baktığımızda 25 milyon civarında trafiğe kayıtlı araç sayısı var. Evet, 2002 öncesinde 1.714 kilometre olan otoyol ağımızı biz cumhuriyet tarihinden daha fazla otoyol yaparak 1.818 kilometre ilaveyle birlikte toplam 3.532 kilometreye çıkardık. Evet, biz bunlara tabii "Yeter." demiyoruz. Ülkemizi daha ileriye taşımak için "Durmak yok, yola devam diyoruz." 426 kilometreyle İstanbul-İzmir Otoyolu'nu hamdolsun, bugün hizmete açtık; vatandaşlarımız bu yolu çok rahat bir şekilde kullanıyorlar. Evet, bunlara Bakanımız değindi, hızlı geçmek istiyorum. Kuzey Marmara Otoyolu'nu yaptık; 3 kısımdan oluşan Kuzey Marmara Otoyolu 398 kilometre; evet, bunları hizmete açtık. 330 kilometrelik Ankara-Niğde Otoyolu'nu -Ankara-Niğde Otoyolu doğu-batı ulaşımında çok önemli bir proje- hayata geçirdik.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Ekranda görüldüğü gibi Ankara-Niğde Otoyolu boş.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, Kuzey Ege Otoyolu, 96 kilometrelik Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu, İzmir başta olmak üzere, Ege Bölgesi'nin ulaşımına çok büyük rahatlama sağlayan bir projedir.

Evet, devam ediyoruz, tabii, bölünmüş yollar bitti, otobanlar bitti, neye geldi sıra? Tünellere geldi. AK PARTİ işte, hizmete devam. Biz iktidara geldiğimizde ülkemizde sadece 50 kilometre uzunluğunda tünel vardı.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şuraya bak, şuraya bak: Maşallah! Allah artırsın.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Biz ise 437 kilometre daha tünel yaparak toplam tünel uzunluğunu 487 kilometreye çıkardık. Evet, baktığımızda âdeta şiir gibi arkadaşlar. (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibe müdahale etmeyelim lütfen. Gayet güzel bir sunum yapıyor, güzel bir üslup içinde, lütfen.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Baktığımızda, şiir gibi maşallah, yapanlardan, emeği geçenlerden, kullananlardan da Allah razı olsun.

Bolu Dağı Tüneli patates deposunu milletin hizmetine açtık. Bolu Dağı Tüneli'ni, Ferhat dağları deler gibi biz de Bolu Dağı Tüneli'ni hizmete açtık, bundan da gurur duyuyoruz.

Sabuncubeli Tüneli'yle evet, Manisa ile İzmir'i birbirine daha da yakınlaştırdık. Manisa-İzmir git gel on beş dakika kadar zamandan tasarruf sağladık.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şuraya bakar mısınız: Helal olsun, helal olsun!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ovit Tüneli'yle Rize Erzurum arasında kesintisiz bağlantıyı sağladık. Bunları hızlı geçiyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Karadeniz'e de demir yolunu bağla, demir yolunu.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Köprülere de değinmek istiyorum. İstanbul Boğazı'nın üçüncü köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Maşallah!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, bu Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde şu detaya dikkat çekmek istiyorum: Hatırlarsanız, geçtiğimiz yıllarda Gezi olayları vardı. Gezi eylemlerine katılanlar ne diyorlardı? "Bizim derdimiz ağaç değil." Derdiniz ne? "Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yapmayın." Başka? Havaalanına biraz sonra geleceğim. "Üçüncü havalimanını yapmayın." 3-4 tane maddeleri vardı. Evet, dünyanın gözü bu projelerdeydi, havaalanındaydı, köprülerdeydi. Birileri "Bunları yapmayın." diyorlardı dışarıdan ama biz Allah'a çok şükür hepsinin üstesinden geldik, hepsine "Dur!" dedik ve bugün, bu köprüyü yaparak İstanbul'un Üçüncü köprüsünü -gerdan gibi âdeta- İstanbul'un, bütün Türkiye'nin vatandaşlarının hizmetine sunduk.

Evet, değerli arkadaşlar, bu köprü yapılmasaydı -Sayın Paylan gitmiş herhâlde, etki analizi, Erol Bey de iletir kendisine- acaba İstanbul trafiği ne olurdu? İkinci köprü yapılmasaydı İstanbul trafiği ne olurdu? 8,5 milyon trafiğe kayıtlı araç sayısından 25 milyon trafiğe kayıtlı araç sayısına geldiğimizdeki noktaya baktığımızda, etki analizi yaparak Türkiye'nin hâlini bir düşünün. Evet, değerli arkadaşlar, üç beş dakika gözlerinizi kapatınız...

HÜSEYİN YILDIZ (Aydın) - Maliyetini soruyorum maliyetini.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...başınızı iki elinizin arasına alınız ve bu eserlere bakınız.

Yani ben bir de arkadaşlarımdan şunu rica ediyorum: Arkadaşlar, yani bakınız, eserleri yapmışız, eserler ortada ama bugüne kadar eserlerden bir defa bahsetmiyorsunuz, "Yapımına, maliyetine bakın." diyorsunuz. Finansmanı ayrı tartışılır, finansman maliyetini ayrı tartışalım, yapım şeklini ayrı tartışalım ama buraya gelmeden önce -bu, şiir gibi maşallah- bu esere bakıp da içinizden teşekkür etmenize gerek yok. "Sayın Bakanımıza, bürokratlarına, Karayollarına teşekkür etsek ne kaybederiz?" diye ben size soru sormak istiyorum. Buna niye teşekkür olmaz? Eserin güzelliğine bak. (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibe müdahale etmeyelim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Biz her zaman eserlerimizle anılmayı kendimize şiar edindik.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Gayet düzgün bir üslupla bir sunum yapıyor.

HÜSEYİN YILDIZ (Aydın) - 1 köprü parasına 5 köprü parası ödüyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bir de şu var: Söz buraya gelmişken Osmangazi Köprüsü'nü, onu da geçiyorum, Çanakkale Köprüsü, dünyanın gündeminde arkadaşlar.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Dünyanın 1 numarası.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2.023 metre orta açıklıkla dünyanın en uzun orta açıklığına sahip bir köprü. Bununla gurur duyalım ve itiraz eden arkadaşlara şunu soruyorum...

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Günde 45 bin geçecek aracı nereden bulacağız Sayın Vekilim?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, böyle bir usulümüz yok. Lütfen müdahale etmeyelim hatibe. Size yönelik bir ifadesi yok, bir hakareti yok, gayet uygun bir üslupla, İç Tüzük'e uygun bir şekilde konuşuyor, lütfen... Sırası geldiğinde siz de fikirlerinizi paylaşırsınız.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bir bakın şöyle arkadaşlar...

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Vekilim, 45 bin aracı nereden bulacaksınız ya?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İtiraz edenlere söylüyorum: Türkiye'de bir eser olup da -Türkiye'de eserlere bir bakın- yatırımları kim yaptıysa bir çivi çakandan Allah bin kere razı olsun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Âmin!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İtiraz edenlere soruyorum, kendinize şu soruyu sorun: İtiraz etmediğiniz 3 tane eser sayın kafanızdan. Kâğıda yazın 3 tane eser.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Mantıklı olan hiçbir şeye itiraz etmiyoruz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şu yatırımlar yapıldı da biz itiraz etmedik, destekledik diyebileceğiniz sadece 3 eser ismi yazın, konuşmamdan sonra sizden alayım o isimleri. Bulabilirseniz, evet, 3 eser.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Denizli'deki horoza itiraz etmiyoruz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, Çanakkale Köprüsü'ne dahi seslenip itiraz ediyorsunuz.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Vekilim, 15 eurodan geçecek aracı nereden bulacaksınız ya?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, böyle bir usulümüz yok, rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yapılan bu yatırımları arkadaşlar...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Defalardır uyarıyorum, bir daha uyarmak zorunda bırakmayın lütfen.

Buyurun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Başkanım...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Size ek süre vereceğim sataşmalar devam ederse.

Buyurun.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - 90'lık bir atış yapıldı, bravo!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yapılan bu yatırımlara... Bir de şu: Arkadaşlar, yollarımız tabii ki bundan sonra da inşallah, TOGG'la daha da bir başka güzel olacak, TOGG da bu yolları süsleyecek Allah'ın izniyle. Evet, bunları biz yapıyoruz arkadaşlar -Nilgün Hanım olsaydı, Nilgün Hanım yok- bunları biz yapıyoruz elhamdülillah!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şu haşmete bakar mısın?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şimdi, hava yollarına geliyorum.

Geçtiğimiz on dokuz yılda ülkemizin dört bir yanını eserlerle donattık, milletimizin önüne hedefler koyduk.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ya, şuraya bakıp gurur duyman lazım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibin akışını bozuyoruz. Rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - İstanbul Havalimanı, 2023 hedeflerimizin en önemli sembol eserlerinden bir tanesi. Bugün, yerli ve yabancı milyonlarca insana hizmet veren İstanbul Havalimanı'mız, dünyada en fazla uçuşun yapıldığı havalimanlarından biri olma konumundadır. Teşekkür ediyoruz Sayın Bakanımıza, emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.

29 Ekim 2018 tarihinde açılışı yapılan İstanbul Havalimanı'nda 31 Ekim 2018 tarihinde tarifeli seferler başlamış oldu. Evet, 2020 yılında da Avrupa'da en fazla yolcu sayısına ulaşılan havalimanı olma özelliğini taşımaktadır.

Evet, aktif havaalanı sayısını 26'dan 56'ya çıkardık; uçuş noktalarını 50 ülkede 60 noktaya 127 ülkede 333 noktaya çıkardık. Hava yolu yolculuğunu da halkın yolu yaptık demiştim az önce; çok detaylara, milyon sayılara girmek istemiyorum çünkü vaktim daralıyor.

Evet, demir yollarında...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yalnız, bir hatırlatma yapayım: Şirin Bey sunumunuzdan çok etkilenmiş, "Benim beş dakikamı devredebilirsiniz." dedi, bilginiz olsun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Teşekkür ediyorum.

Sürdürülebilir kalkınma hamlelerinin en önemli halkalarından biri olan ve yıllarca ihmal edilen demir yollarını canlandırmak için de 2003 yılından itibaren demir yollarını yeni bir anlayışla ele aldık.

Evet, dünyanın en özgün projelerinden biri olan Marmaray, 29 Ekim 2013 tarihinde yani cumhuriyetimizin 90'ıncı yıl dönümünde hizmete sunuldu. Arkadaşlar, baktığımızda Marmaray'la... Bu da hakikaten bizim medarıiftiharımız. Öyle zannediyorum ki vatandaşlarımız... Herhâlde, İstanbullu vekillerimiz de dâhil olmak üzere belki biniyorlardır ama kimseye söylemiyorlardır, bu güzellikleri onlar da yaşamışlardır diye düşünüyorum. Şu güzelliklere bakın arkadaşlar, Allah nazardan saklasın, maşallah, süphanallah diyelim.

Evet, 1,4 kilometrelik tünelle İstanbul Boğazı'nın altından Avrupa ve Asya arasındaki yolculuk süresini dört dakikaya indirdik arkadaşlar, dört dakikaya. Dağları deldik, yetmedi, denizlerin altından yollar yaptık arkadaşlar. Yani bunlar takdir edilecek bir şey değil mi? Kendinizi çok zorlamayın, sadece teşekkür edeceksiniz, sadece. Burada canlı yayın yok, teşekkür ederseniz kimse de duymaz, içinizden teşekkür etmeyin biz de duyalım.

Evet, değerli arkadaşlar, demir yollarında yapılan yatırımlara baktığımızda son on sekiz yılda mevcut hatların yenilenmesinden, mevcut hatların çift hâle getirilmesinden hatların elektrikli ve sinyalli hâle getirilmesine kadar, garların, istasyonların, makine ve teçhizatların modernize edilmesine kadar yaklaşık 220 milyarlık yatırım yaptık arkadaşlar.

Demir yollarında geldiğimiz noktaları da hızlı bir şekilde geçiyorum.

Yüksek hızlı trene az önce değinmiştim. Evet, filmlerde izlediğimiz yüksek hızlı trenleri, artık -hamdolsun- ülkemizde, vatandaşlarımızın konforlu bir şekilde seyahat edebilmesi için onların hizmetine sunduk.

2009 yılında hizmete alınan Ankara-Eskişehir Yüksek Hızlı Tren Hattı'yla ülkemiz ilk defa yüksek hızlı tren işletmeciliğine başlamıştır. Arkadaşlar, burası çok önemli: Dünyada 8'inci, Avrupa'da da 6'ncı yüksek hızlı tren işleten ülke konumuna geldik arkadaşlar.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hay maşallah!

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Nereden, nereye! Bakın, arkadaşlar, 2011 yılında Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren... Evet, hemen geçmeyelim, biraz bakın arkadaşlar, biraz bakalım. Binmediyseniz... Biraz bakalım, evet, göz zevkimiz olsun hiç olmazsa.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Arifiye'de 70 kilometre hızla gidiyor, 70 kilometre hızla gidiyor.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şu letafete bakın arkadaşlar, şuraya, şu güzelliğe bir bakın ya, şuraya bir bakın ya.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yüksek hızlı tren hatlarıyla konforlu ve hızlı seyahat 13 ilimize ve ülke nüfusumuzun yüzde 43'üne...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibin söyledikleri tutanağa geçiyor, laflar atılınca karışıyor, lütfen...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - ...bu sayede yüksek hızlı trenle bugüne kadar yaklaşık 59 milyon seyahat yapılmış arkadaşlar. Bunun neyine itiraz yapıyorsunuz anlamıyorum yani ya? Arkadaş, buna niye itiraz edersiniz anlamıyorum yani. "Biz geleceğiz, 500 kilometre hızda tren yapacağız." diyebilirsiniz ama sakın, "Kazma kürek alıp da biz bunları yıkacağız." demeyin, onu yapmayın, o hataya düşmeyin, sakın! O hataya düşmeyin, bunları yıkacağız demeyin sakın, kesinlikle.

Şimdi, tabii, bir hizmetimiz daha geliyor: Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi. Sayın Bakanım, bu proje, bizim de İzmirliler, Manisalılar olarak beklediğimiz proje, merakla beklediğimiz proje, dört gözle beklediğimiz proje Sayın Bakanım.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Onu da yaparsınız.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - 2023 yılında inşallah hizmete açılacağını umuyoruz, bekliyoruz, ümit ediyoruz. Ankara'dan, benim dördüncü dönem milletvekilliğim, az da olsa şu yüksek konforlu seyahati biz de hızlı trenle İzmir'e kadar yapalım istiyoruz Sayın Bakanım. İzmirliler de dört gözle bekliyorlar, bu hizmeti yaparsak İzmirlilerin de tamamı teşekkür edecekler size.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yaparsa AK PARTİ yapar.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, yaparsa AK PARTİ yapar.

Evet, İzmir hızlı tren konusunu geçiyoruz.

Şimdi, kamu-özel iş birliği finansman modeline arkadaşlarımız değindiler. Son üç beş dakikamı da buna ayırmak istiyorum. Evet, arkadaşlar, Sayın Paylan... Herhâlde yok kendisi ama yine söyleyeyim. "İzmir git gel 3 bin lira, bu yoldan garibanlar nasıl geçecek." dedi. Arkadaşlar, "Geçenden 1 lira, geçmeyenden 5 lira." diye biz kimseye bir şey söylemedik. İzmir-İstanbul Otobanı'nı açtık, diğer yolları kapatmadık. Diğer yollar yine açık, isteyen istediği yoldan gidebilir. (Gürültüler)

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Yani diyorsun ki: "Parası olan geçsin, olmayan geçmesin."

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - O öyle demiyor, sen öyle diyorsun.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bakın, şu çok önemli, kaldı ki bu otobanın kullanımı sayesinde diğer yolları rahatlatıyoruz ve eski yolu tercih eden vatandaşlarımız daha rahat seyahat yapıyorlar. Bunu da anlayın artık, lütfen bunu anlamış olun.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - AK PARTİ diyor ki: "Parası olan geçsin, parası olmayan geçmesin."

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, böyle bir usulümüz yok, Plan ve Bütçe Komisyonu böyle bir yer değil. Tekrar hatırlatıyorum, rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Şunu söylüyorsunuz: "Vatandaşın cebinden 1 lira para çıkmayacak." dediniz... (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Gayet makul, hiçbir sataşma yapmadan, hiç hakaret etmeden, son derece düzgün, güzel bir üslupla bir sunum yapıyor arkadaşımız. Teşekkür ediyorum ben kendisine ama buna rağmen laf atma ihtiyacı hisseden arkadaşlarımıza da "lütfen" diyorum. (Gürültüler)

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Özkan Bey, çok bağırıyorsunuz ama niye bağırdığınızı anlamıyorum.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Ben bağırmıyorum, sizin dediğinizi diyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bu yollardan... Geçen sene Garo Paylan

-yine Garo'yu anayım- dedi ki: "Sayın Bakanım, Osmangazi Köprüsü'nden geçtim, ikinci gişeye geldim, param bitti. Volkswagen arabamla oradan

-sıradan bir arabayla- geçiyorum, Volkswagen'le, param bitti." Yani paranız bittiği zaman arkadaşlar -olabilir, para kalmayabilir- gözlerinizi kapatıp arazinin gölgesinde oturmayın, başınızı bir kaldırın, şu yolların güzelliğine bakın arkadaşlar. (Gürültüler) Gözünüz gönlünüz açılsın arkadaşlar ya! Bakın, ne kadar güzel yollar yapılmış, gözünüz gönlünüz açılsın. Artı "Artık Türkiye'de Volkswagen Passatlar sıradan bir araba oldu." demiştim ben de Sayın Paylan'a. Kaldı ki yola çıkarken de bizim vatandaşlarımız elini cebine atarlar, bütçelerini kontrol ederler, Sayın Paylan bunu yapmamış ama vatandaşlarımız çok zekidir, akıllıdır, yola çıkarken kendilerini bir kontrol ederler, öyle yola çıkarlar. (Gürültüler) Dolayısıyla, eğer cebinde parası yoksa eski yolu kullanır, eski yolun seyahat rahatlığını da yaşayarak görür. (Gürültüler) Evet, bizim "Vatandaşımızın cebinden 1 lira çıkmayacak..." (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, neye itiraz ediyorsunuz, size bir hakaret mi yapıldı? Niye böyle müdahale ediyorsunuz durmadan? (Gürültüler)

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Özkan Bey, kamyonlar da geçiyor! (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Böyle bir usulümüz yok Özkan Bey, rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Özkan Bey, kamyonlar da geçiyor. (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yok, siz ısrarla müdahale ediyorsunuz, kusura bakmayın. (Gürültüler)

Ek süre vereceğim size, Özkan Bey'in konuşma süresi kadar ek süre vereceğim.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Tamam.

Şimdi, arkadaşlar, ben size şunu söyleyeyim: Evet, "Vatandaşın cebinden 1 lira çıkmayacak." dedik. Onu KÖİ olarak, kamu-özel iş birliği yapalım dedik.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Onu kabul ediyorsunuz yani.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet, aynı şeyi söylüyorum.

Boğaz Köprüsü'nü yaptık biz, 15 Temmuz Boğaz Köprüsü'nü. O zaman yine senin gibi bağıranlar vardı "Yapmayın." diye.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Siz mi yaptınız 15 Temmuz Köprüsü'nü?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Hükûmetlerimiz yaptı, Allah bin kere razı olsun.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Hayır, siz mi yaptınız 15 Temmuz Köprüsü'nü?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Hükûmetlerimiz yaptı.

O zaman o Boğaz Köprüsü yapılırken...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Özkan Bey, yeter artık ama rica ediyorum.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Ama "Biz yaptık." diyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bakın, kaçıncı defadır uyarıyorum, böyle bir usulümüz yok. Böyle bir yer değil burası, Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçeyi müzakere ediyoruz. Özkan Bey, ayrıca bir araya gelirsiniz çay kahve içersiniz, rica ediyorum.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Biz sizin gibi teşekkür pintisi bir vekil değiliz, biz teşekkürde cömertiz; kim bu ülkeye bir çivi çakmışsa, Allah ondan bin kere razı olsun.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Âmin, âmin.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Makamları cennet olsun inşallah! Allah gani gani rahmet eylesin. Tamam mı? Bu kadar basit.

Boğaz Köprüsü'nü yaparken o günkü hükûmetimiz KÖİ'yle yapmadı. Şimdi, bütçeden yaparken bunu... Arkadaşlar, bu bütçe nereden oluşuyor? Ya, bütçeye para geliyor, nereden geliyor bu paralar?

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Vatandaşlardan.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kimden geliyor?

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Vergilerden.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - E, arkadaşlar, vergileri kim veriyor?

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Vatandaş.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Vatandaş veriyor, gördün mü? Değerli arkadaşlar, bakın, bunu kaçırmayın yani. Biz bunu yapmasaydık, biz bu hizmetleri KÖİ'yle yapmasaydık kendi bütçemizle bu yatırımları kaç sene sonra yapardık, vatandaşlarımızı bu hizmetlere kaç sene sonra kavuştururduk? Bir düşünün, bir taşının, etki analizini yapın, ondan sonra konuşalım.

Atatürk Havalimanı'na gelmek istiyorum arkadaşlar. "Atatürk Havalimanı varken üçüncü havalimanı yapıldı, maliyeti çok yüksek." şudur budur ve Erhan Bey -kendisi yok burada ama- öyle bir analiz yaptı ki "Her yıl 1 milyar zarar yapıyoruz, yirmi yılda 20 milyar lira zarar yapıyoruz o işletme dışı kaldığı için." dedi. Arkadaşlar, böyle bir hesap şekli -ben de mali müşavirim, ben de ekonomistim- bence yok. Şöyle ki: Yani Atatürk Havalimanı kapasitesi yeterliydi de mi biz üçüncü havalimanını yaptık? Havada geçen süreleri, uçakların inemediğini, Atatürk Havalimanı üzerindeki uçuşları hatırlamıyor muyuz? Hem diyeceğiz ki "Dünyanın 67 ülkesinin merkezindeyiz." hem diyeceğiz ki "Ticaret hacmi olarak şu kadar trilyon dolara hitap edeceğiz." "Dünyanın merkezindeyiz." "Vizyonumuz bu." ve "Üçüncü havalimanına ne gerek vardı?" demek -Erhan Bey'in belki dili sürçtü- bence hakikaten...

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Londra'da 7 tane havalimanı var. Kimse üçüncü havalimanına karşı değil.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kaldı ki "Üçüncü havalimanı, geç kalınmış bir havalimanı." dememiz bence daha uygun olur diye düşünüyorum.

Arkadaşlar, KÖİ'leri hesap ederken -herkese bunu söylüyorum, KÖİ üzerinde konuşan bütün herkese söylüyorum- KÖİ'lerin bir maliyeti var mı? Projelerin bir maliyeti var, bir ekonomik ömrü var, bunları değerlendirmek lazım. Mesela İstanbul-İzmir Otoyolu'nun ekonomik ömrü kaç yıldır? İstanbul Havalimanı'nın ekonomik ömrü kaç yıldır? Biz bunları KÖİ olarak kaç yılda tekrar hazineye, devlete -bu yolları- kazandıracağız? İstanbul-İzmir Otoyolu'nu söylüyorum, yedi yıl yapımı, on beş yıl işletmesi, yaptı yirmi iki yıl; e bu yolun ekonomik ömrü ne kadar arkadaşlar? Yüz yıl. Kaç yıl kaldı geriye yirmi ikiden sonra? Çarparsanız, toplarsanız, bölerseniz, çıkartırsanız ne kadar, kaç yıl bu ülkenin bütçesine kâr getireceğini görürsünüz. Kaldı ki bu yıl KÖİ'lerden dolayı "Efendim, bütçeden şu kadar para ayırdık bu yatırıma." dediğiniz zaman... Hangi yatırım ilk sene kâra geçiyor? Hepiniz milletvekilisiniz, vekil olmadan önce bir işle iştigal ediyordunuz. Bir bakın, çevrenize bakın; hangi iş kolunu kurdunuz da hangi sektöre girdiniz de "Bismillah." deyip başladınız, para kazanmaya başladınız? Bunun da hesabını yapmanızı ve ona göre elinizi de vicdanınıza koyarak burada tenkit etmenizi, eleştirmenizi sizlerden istirham ediyorum arkadaşlar.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Garanti para...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Tabii ki garanti olacak, garanti olmazsa... Garanti vermeyebiliriz. Bunun ekonomik ömrü yüz yılsa yetmiş yıl adama veririz, ben buna karışmıyorum dersiniz, bir lira garanti para vermem ama yetmiş yıl sen buradan kazan dememiz lazım bu işi alanlara.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Böyle bir yöntem yok ya, böyle bir yöntem dünyada yok.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, ben size şunu söyleyeyim: "5 yandaş, 5 yandaş" deyip duruyorsunuz. Bakınız, burada olmayanların ben avukatlığını yapmayacağım ama burada olmayanlar hakkında da kimsenin günahına girmeyin. Bu 5 müteahhit İstanbul Havalimanı'nı yapıyor, niye zorunuza gidiyor? Hans alsaydı bu ihaleyi, Hans yapsaydı, bilmem George yapsaydı iyi mi olacaktı? (CHP sıralarından gürültüler) Ben, bizim iş adamlarımızla gurur duyuyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Uğur Bey, toparlayalım artık lütfen.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Toparlıyorum Sayın Başkanım.

Buradan sesleniyorum: Bakınız, eğer bir duyumunuz varsa, elinizde bir belge varsa gereğini yapmıyorsanız ben size yazık diyorum.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Bin tane var, Sayıştay raporları var.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayıştay raporlarına bakacaksınız.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ben şunu söylüyorum size arkadaşlar: Artı, bizim 84 milyon yandaşımız var bizim. Bunu her defasında deklare ediyoruz, bunu söylüyoruz, bundan sonra da söylemeye devam edeceğiz. (CHP sıralarından gürültüler) Niye rahatsız oluyorsunuz? Bu hizmetlerin tamamından 84 milyon vatandaşımız faydalanıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Uğur Bey, son cümlelerinizi alalım.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Son bir cümlem.

Kaldı ki İstanbul Havalimanı'yla alakalı, arkadaşlar, İstanbul Havalimanı finansmanı da evet, yurt dışı kaynaklı ama Türk bankalarından, Ziraat Bankasından, Halk Bankasından, Vakıflar Bankasından bunun finansmanı sağlanmıştır. Hazine garantilidir. Finansman sağlayan bankalarımıza, iş adamlarımıza, bu projeleri ortaya koyan mühendislerimizden, personelimizden, Bakanımızdan, Bakan Yardımcılarımızdan, ilk Bakanımızdan bütün bakanlarımıza, hükûmetlerimize ve vekillerimize hepinizin huzurunda teşekkürü borç biliyorum.

Allah hepinizden razı olsan arkadaşlar. Sağ olun, var olun.