KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, Değerli Bakan Yardımcıları, bürokratlar, basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, sunumunuz için teşekkür ediyorum, gayretli çalışmalarınızdan dolayı sizi ve ekibinizi tebrik ediyorum, hayırlı olması dileğiyle Bakanlık görevinizde de başarılar diliyorum.

2022 yılı için Ticaret Bakanlığının ödeneği yüzde 28,4 oranında artırılarak 8,4 milyar lira olarak öngörülmüştür. Bakanlık bütçesinin 2022 yılı merkezî yönetim bütçesi içindeki payı da 0,48 olmuştur.

2018 yılının ikinci yarısıyla birlikte ekonomik ve jeopolitik belirsizliklerin artması, ticaret savaşları ve euro bölgesinin zayıf performansı küresel ekonominin göreli yavaş büyümesine yol açmış, 2019 yılında dünya büyümesi küresel finans krizi ardından gözlenen en zayıf seviyede gerçekleşmiştir. Salgının küresel ölçekli bir büyüklüğe ulaşmasıyla da 2020 yılının başında dünya ekonomisi tarihî bir bunalım sürecine girmiştir. 2021 yılının ilk çeyreğinde ise salgına karşı alınan önlemler ve aşılama hızları ülkeler arasında ayrışmaları beraberinde getirmiştir. 2020 yılında yüzde 3,1 daralan küresel ekonominin 2021 yılında yüzde 5,9 büyümesi beklenirken küresel mal ve ticaret hacminin de yüzde 10,8 büyümesi öngörülmektedir. Salgının etkisiyle 2020 yılının ikinci çeyreğinde daralan Türkiye ekonomisi son dört çeyrektir pozitif yönlü büyüme kaydetmektedir. Bu olumlu büyüme performansının önemi, istikrarlı ve dengeli olmasıdır. Nitekim, ikinci çeyrekte mal ve hizmet ihracatının yüzde 21,7 oranındaki büyümeye katkısı yüzde 10,8 olurken net ihracatın katkısı yüzde 6,9 olarak gerçekleşmiştir. Bu katkının daha da artırılması için ihracatta ilave destekler, uzak ülke stratejileri ve ihracat gibi alanlarda atılacak adımlar önem arz etmektedir.

Sanayi üretiminin artması, her ay yeni ihracat rekorları kırılması ülkemizin dünya ticareti içerisindeki payının da her geçen gün artmasını sağlamaktadır. Nitekim, ilk on ayda ihracatımız yüzde 33,9 artışla 181,8 milyar dolar olmuştur. Bu değerler ışığında, yıllıklandırılmış ihracatımızın dünya ihracatından aldığı pay da ilk defa yüzde 1 seviyesinin üzerinde gerçekleşmiştir. Böylece, ilk on ayda ihracatın ithalatı karşılama oranı geçen yılın aynı dönemine göre 7,2 puan artarak yüzde 84,3'e yükselmiştir.

Türkiye'nin 2023 ve 2053'te hedeflediği dış ticaret hacminin yakalanabilmesi için ilave pazarlar yanında, dış ticarette işlem sürelerinin kısaltılması, gümrük hizmetlerinin ve lojistik sürecinin daha etkinleştirilmesi gibi çalışmalar da büyük önem arz etmektedir.

Teknoloji sınıflandırması bakımından ocak-eylül döneminde ihracatımızdaki en yüksek payı yüzde 33,9'la orta yüksek teknoloji ürünleri almaktadır, yüksek teknoloji ürünlerle birlikte değerlendirildiğinde ise bu oran yüzde 36,9'a çıkmaktadır. İhracatta katma değeri yüksek, bilgi ve teknoloji yoğun ürünlerin ihracatını, dünya ticaretinde önemi artan, alım gücü yüksek, genç nüfuslu ve dinamik pazarlara yönelmeyi, ulaşılmamış pazarlarla ticareti geliştirmeyi ve nihai tüketiciye ulaşmayı, ayrıca, Paris İklim Anlaşması'nın onaylanmasıyla birlikte "2053 karbon sıfır" hedefi doğrultusunda üretim, ihracat ve ticarete ilişkin altyapının ve hazırlıklarının da yapılmasını gerekli görüyoruz.

Değerli milletvekilleri, cari açığın temel nedeni olan dış ticaret açığının düşürülmesi hem ülkemizin dış finansman ihtiyacının azaltılması hem de sürdürülebilir büyümenin sağlanması açısından önemli bir unsurdur. Bu yönde yapılan çalışmalar sonucu ocak-ekim döneminde dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 16 azalarak 33,8 milyar dolar olmuştur. Dış ticaret açığının kalıcı olarak azaltılması, yoğun olarak ithal ettiğimiz bazı malların yurt içinde üretilmesinin yanı sıra yüksek katma değerli mal ihracatının artırılmasını da gerekli kılmaktadır. 2021 yılında dünyanın farklı coğrafyalarına yapılan ihracatımız güçlü bir şekilde artmıştır.

Bununla beraber, ülkemizin, 21'inci yüzyılda, dünyada stratejik ve ekonomik ağırlığının artarak etkin bir güç odağı hâline gelebilmesi açısından, Türk Cumhuriyetleriyle olan yakın tarihî ve kültürel bağlarımız en büyük avantajlarımızdan birini oluşturmaktadır. Nitekim "Türk Dünyası 2040 Vizyonu" belgesinde de üye devletlerin ihtiyaç ve isteklerine hizmet etmek için, ortak eylemi yönlendirecek 4 ana ilkeden 1'i olarak ekonomik ve sosyal, sektörel iş birliğine yer verilmiştir. Bu çerçevede, ticaret hacminin ve ticarette ulusal para birimlerinin payının artırılması, sınır geçişleri için gümrük ve transit prosedürlerini kolay ve uyumlu hâle getirerek kesintisiz, entegre, verimli, hızlı ve sürdürülebilir, çok modlu bağlantısallığın oluşturulması gibi birçok hedef belirlenerek üye devletler arasındaki ticari iş birliğinin ve etkileşimin derinleştirilmesi öngörülmüştür.

Ekonomi Reform Paketi'nde de ifade edilen iç ticareti kolaylaştıracak tedbirlerin hayata geçirilmesi ve tüketicinin korunarak kayıtlılığın artırılması ve piyasada haksız rekabetin önlenmesi için piyasa gözetimi ve denetimi önemli bir etkendir. Haksız rekabeti engellemek, piyasa mekanizmasının sağlıklı bir şekilde işlemesine ve uluslararası rekabet gücünün artırılmasına katkıda bulunmak amacıyla Bakanlığınız ve ilgili diğer kurumların denetimlerinin etkinleştirilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, Rekabet Kurumu da önemli bir fonksiyona sahiptir. Nitekim, Kurumun, fiyatlama davranışlarının incelenmesine yönelik olarak yürütülen fahiş fiyat soruşturması kapsamında zincir marketlere idari para cezası vermesi, yaşanan konjonktürel gelişmeleri fırsata çevirerek vatandaşlarımızı mağdur eden her türlü girişimin önüne geçilmesi ve bu tür girişimlerin caydırılması bakımından etkili olmuştur.

Esnaf ve sanatkâr kesiminin faaliyetlerinin desteklenmesi, bu amaçla esnafımıza kredi, vergi, prim ve benzeri teşviklerin verilmesi, ekonomiye yeni girişimcilerin kazandırılması ve yerel potansiyelin harekete geçirilmesi bakımından önemlidir. Bu kapsamda, pandemi nedeniyle maddi yönden zorluk yaşayan esnaf ve sanatkârımıza yönelik faiz indirimli krediler, taksit ötelemesi, borç yapılandırması, gecikme faizi silinmesi, kira desteği ve gelir vergisi istisnaları gibi birçok uygulama hayata geçirilmiştir. Bu doğrultuda, ağustos ayı itibarıyla yapılan doğrudan ve dolaylı destek miktarı 705,5 milyar TL'yi yani gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 10,6'sını bulmuştur. Bununla birlikte, esnaf ve sanatkârımızı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakan AVM ve büyük market zincirlerinin şehir merkezlerinde şube açmalarının adil rekabet şartlarını bozmayacak şekilde yeni kurallara bağlanması yerinde olacaktır.

Değerli milletvekilleri, pandemiyle birlikte ekonomik ve sosyal faaliyetlerin uzaktan sürdürülmesi ihtiyacı dijital dönüşümü hızlandırmış, e-ticaretin öneminin anlaşılmasıyla birlikte bu alandaki yatırımlar artmıştır. Mağazalar ve fiziksel satış kanallarındaki alışveriş trafiği giderek azalırken e-ticaret hacmi önemli ölçüde artış göstermiş ve toplam ticaret içindeki payını yukarı çekmiştir. 2020 yılında e-ticaret hacmi önceki yıla oranla yüzde 66 oranında artmıştır. E-ticaretin genel ticarete oranı ise 2019 yılında yüzde 9,8 iken, 2020 yılında yüzde 15,7'ye yükselmiştir. 2021 yılının ilk altı ayı itibarıyla da ülkemiz e-ticaret hacmi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 75,6 oranında artış göstermiştir. Ülkemizin, harita odaklı, yenilikçi yaklaşım ve uygulamalarla ticaretin kolay ve güvenli yapıldığı, tüketici haklarının gözetildiği ve korunduğu önemli ticaret merkezlerinden biri hâline getirilmesi, bu amaçla gerekli düzenlemelerin dinamik bir şekilde hayata geçirilmesi esas olmalıdır.

Gümrük işlemleri, Bakanlığın en başta gelen fonksiyonlarından birini oluşturmaktadır. Ülke güvenliği gümrük kapılarında başlamaktadır. Egemenlik haklarının tescil edildiği en önemli noktalar olan ve bu nedenle de devletlerin olmazsa olmaz kurumlarının başında gelen gümrük idarelerinde, uluslararası standartlar ve yükümlülüklerimiz doğrultusunda bürokrasinin ve maliyetlerin azaltılması, ticaretin ve seyahatin kolaylaştırılması, etkin kontrol yöntemlerinin uygulanarak kaçakçılığın önlenmesi, işlemlerde şeffaflığın ve öngörülebilirliğin sağlanması esastır. Bu doğrultuda etkili adımlar atıldığını ve önemli mesafeler alındığını memnuniyetle takip ediyoruz. Nitekim, Türkiye'nin kaçakçılıkla mücadelede kullanılan teknik sistem ve bilgi teknolojileri bakımından sahip olduğu güçlü konumu sayesinde, dış ticaret hacminde ve yolcu araç sayısında önemli bir azalma yaşanmasına rağmen, tütün mamulleri ve alkollü içki kaçakçılığı başta olmak üzere kaçakçılıkla mücadele kapsamında yürütülen operasyonlarda önemli başarılar elde edildiğini de müşahede ediyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Toparlayabilirseniz...

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Bu düşüncelerle Ticaret Bakanlığı bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.