MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Şimdi, burada "Satış talebi teklif verme başladıktan sonra geri alınamaz." deniliyor. Şimdi, ben borçluyum, gittim, satış teklifleri başladı, borcun tamamını da ödeyemiyorum ve anlaştım alacaklıyla. İcra müdürü diyor ki: "Kardeşim, ben senin bu anlaşmanı kabul etmiyorum. Sen, ya borcun tamamını ödeyeceksin, ya senin gayrimenkulün satılacak." Bu cümle odur.

MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Yok öyle bir şey.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Nasıl yok? Bakın "Satış talebi teklif verme başladıktan sonra geri alınamaz." Ben borçluyum, siz alacaklısınız; tamamını ödeyemiyorum, yarısını ödeyebiliyorum veya 1/4'ünü ödeyebiliyorum ve size diyorum ki: "Ya, Sayın Başkan, erteleyin bunu." Siz de alacaklı olarak "Tamam, Mahmut Tanal, ben sana güveniyorum, sana bir şans daha vereyim, sana bir fırsat daha vereyim." diyorsunuz bana. İcra müdürü arkadaşımız diyor ki: "Ben kabul etmem kardeş, teklifler verilmiş, bu mal satılacak." Ya arkadaşlar, bu, kavga çıkarır, huzursuzluk çıkarır yani insanları birbirine düşürmüş olacaksınız; yapmayın bunu ya. Bu cümlenin pratik bir yararı yok arkadaşlar. Bu, toplumda kaos yaratır. "Ancak hepsini ödersen ben düşürürüm." diyor, hepsine param yok.

BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Sayın Tanal, bu önceki düzenlemede de aynı değil mi?

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ya, aynıysa da vesaireyse de yanlış. Yani, neticede yanlışın neresinden dönersek kârdır. Kötü emsal emsal de olmaz. Yani, bilemiyorum ben bunu size daha nasıl anlatayım; bu bir.

İkincisi, bu maddede şimdi bir sıkıntı daha var: "Artırmanın sona erdiği gün ve saatte şartların bulunması hâlinde mal en yüksek teklif..." Orada "mal" derken "hacizli mal" deyin ya veya "mahcuz mal" deyin. Bu mahcuz mal taşınmaz olur, taşınır olur; "mal" kelimesi hukuk tekniği açısından doğru değil, "mahcuz mal" deyin ya da "mahcuz" deyin, "mahcuz taşınır" "mahcuz taşınmaz" deyin yani burada "mal" çok şey geldi bana, halk dili yani evet ama teknik, hukuk terimi olarak "taşınmaz mal" deyin, "taşınır mal" deyin. Yani "...en yüksek teklif verene ihale edilmiş olur -güzel- ve malın mülkiyeti ihale alıcısına geçer." Arkadaşlar, malın mülkiyeti ihale alacaklısına ihaleyle birlikte geçmez, ihalenin kesinleşmesiyle geçer. Oraya "ihalenin kesinleşmesi" ibaresini koyun. Bu yanlış diye düşünüyorum ama karar, takdir sizin; bu, ikincisi.

Üçüncü de, dediniz ki: "Biz borçluya bir şans daha..."

Birbirinize bakarak gülün, güzel de yani neye gülüyorsunuz ben onu da kavramış değilim. Ama söyleyin de biz de öğrenelim bu gülme meselesini. (Gürültüler)

Şimdi, gidip diyorsunuz: "Efendim, yüzde 13'e göre biz borçluya ilk olarak alacaklıyla anlaşma imkânını tanıyoruz, yüzde 80'e kadar anlaşırsa." Peki, güzel. E, burada yüzde 50 muhammen bedelle satışa çıkarıyorsunuz, 6183 sayılı Yasa'da yüzde 75, daha önceki kanun teklifinde yüzde 60'tı. E, gelin, bu yüzde 50'yi yapmayın da bunu da yüzde 70'e çıkarın, yüzde 60'a çıkarın; niye yüzde 50'yle yapıyoruz?

Teşekkür ediyorum.