| Komisyon Adı | : | (10 / 96, 234, 409, 501, 698, 1743, 1747, 1912, 2187, 2203, 2303, 2353, 2389, 2477, 2673, 2675, 2697, 2830, 2976, 2979, 3019, 3109, 3206, 3430, 3476, 3479, 3482, 3484, 3485, 3493, 3504, 3505, 3508, 3510, 3685, 3723, 3918, 3919, 3920, 3921, 3922, 3923, 3924) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Komisyon çalışmalarının değerlendirilmesine ve Komisyon raporuna ilişkin görüşme |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 02 .11.2021 |
BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - 4 Kasım itibarıyla Komisyonumuzun süresi doluyor ve bu süre içerisinde yapmış olduğumuz çalışmalar, dinlemiş olduğumuz kurum, kuruluşlar ve saha ziyaretleri bize çok ciddi tecrübeler kazandırdı. Ben bu son toplantımızı yaparken emeği geçen bütün milletvekili arkadaşlarımıza, parti gruplarına ve kıymetli uzmanlarımıza, basın mensuplarımıza; göstermiş oldukları ilgi, alaka ve muhabbetten dolayı teşekkür ediyorum.
Kadına Yönelik Şiddetin Araştırılması Komisyonu çok önemli bir süreci yönetti ve inşallah hazırlamaya başlamış olduğumuz raporlama süreci de tamamlanmak üzere. Raporlarımızı tamamladıktan sonra da inşallah Türkiye Büyük Millet Meclisinde Genel Kurula indirerek raporumuzu ve Komisyon çalışmalarımızı da Genel Kurulumuzda konuşmuş olacağız. Bu vesileyle yapmış olduğumuz tüm çalışmalar için bir kez daha emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Toplantılarımızın sonrasında özellikle saha ziyaretlerimizden kısaca bahsetmek isterim: Saha ziyaretlerimiz, özellikle il bazlı saha ziyaretlerimizi; Ankara, İstanbul, Gaziantep ve Diyarbakır'da yaptık. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerini, Aile Destek Merkezlerini, kadın konukevlerini, sığınmacı kadınlara yönelik çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ettik. Şiddet mağduru kadınlarla, televizyon programcılarıyla, yerel bürokratlarla ve çalışanlarla görüşmelerimizi yaptık. İçişleri Bakanlığı bünyesindeki elektronik kelepçe takip merkezinde, çok önemli gördüğümüz GAMER'de incelemelerde bulunduk. Sincan Ceza İnfaz Kurumları kampüsünü ziyaret ettik ki bundan önce Ankara'da yapmış olduğumuz özellikle İçişleri Bakanlığımızın hazırlamış olduğu tatbikat bizim için çok önemliydi ve bu tatbikatla birlikte sahada bir kadının şiddeti gördüğü andan son uğrayacağı noktaya kadar her anı ayrı ayrı, detaylı bir şekilde inceleme, irdeleme fırsatımız oldu ve karakollarımızdaki mevcut yapılarımızı ve oradaki kolluk kuvvetlerimizin mağdura yaklaşımlarını ve sonrasındaki sağlık kontrollerini ve adli süreçlerini de tatbikatlarla yerinde görme fırsatı bulduk. Bu vesileyle katkı sunan uzman arkadaşlarımıza, İçişleri Bakanlığından Daire Başkan Yardımcımız Tarkan Bey ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Sayın İçişleri Bakanımızın nezdinde yaptıkları çalışma için de teşekkürlerimi sunuyorum.
Daha sonrasında yapmış olduğumuz Adalet Bakanlığımızın... Şiddete maruz kalan kadınların başvurdukları yollardan bir tanesi yine adliyelerimiz ve özellikle adliyelerde oluşturulan, Sincan'da bulunan Ankara Batı Adliyesinde Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğünü ziyaret ettik ve burada da yeni bir tatbikat yapılarak mağdurun hangi yolları takip edeceğini yerinde gördük ve özellikle bu konuda bize desteklerini veren Hâkimimiz Gökçe Hanım'a ve Adalet Bakanımızın nezdinde bütün emeği geçen personellerimize, adli mercilere çok teşekkür ediyoruz.
Keçiören İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi Şiddet ile Mücadele Büro Amirliğini ziyaret edip bir şiddet olayının öğrenilmesinden adli makamlara intikale kadar olan aşamaları uygulamalı olarak gördük. Daha sonrasında yapmış olduğumuz Sincan'da bulunan Ankara Batı Adliyesinde Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğünü ziyaret ederek savcılarımızdan, hem tecrübelerinden hem de uygulamalarından kaynaklanan bilgileri aldık ve çok önemli gördüğümüz AGO'ları, Adli Görüşme Odalarını da ziyaret ettik. Özellikle Ankara, İstanbul, Diyarbakır ve Antep illerinde Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerini ziyaret ettik; çalışanlarımızı, prosedürleri ve fiziki koşullarını inceledik. Özellikle İstanbul, Gaziantep ve Diyarbakır'da kadın konukevlerimizi ziyaret ettik. Buralarda kalan şiddet mağduru kadınlarla görüştük. Kadın konukevi ziyaretlerimizi çok küçük bir grupla bu merkezlerin mahremiyetini dikkate alarak yaptık. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleriyle ilgili tespitlerimizi anında Aile Bakanımıza ilettik. ŞÖNİM'lerin 81 ilde yaygın olduğunu biliyoruz. Sayılarının daha da artırılması ve daha işlevsel hâle getirilmesi konularındaki hassasiyetlerimizi de Sayın Bakanımızla paylaştık. Kadın konukevlerimizde de özellikle yerel yönetimlerin kadın konukevi sayılarının artırılması için, hem İçişleri Bakanlığımızla hem Çevre Bakanımızla hem de Aile Bakanımızla görüşmelerimizi yaptık. Konukevi sayılarımızın da artırılması gerektiğini ifade ettik.
Özellikle Gaziantep Büyükşehir Belediyesini ziyaret ederken Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Sayın Fatma Şahin ve bürokratlarla görüşmelerimizi yaptık. Kadınlara yönelik istihdamdan eğitime ve şiddet önleme merkezlerindeki çalışmalara kadar birçok projeyi yerinde inceleme fırsatı bulduk. Türkiye'nin örnek olacak çalışmaları yaptığını gördük. Yine Gaziantep Büyükşehirde SADA Kadın Merkezini ziyaret ettik; sığınmacı kadınlara yönelik yürütülen faaliyetleri, UN Women ortaklaşa çalışmaları, Kadınlar ve Kız Çocuklarının ve Ev Sahibi Toplumun Dayanıklılığının Artırılması Projesi hakkında bilgiler aldık.
Özellikle sığınmacı kadınlar... Şiddetin sebeplerinden bir tanesi olarak raporlarımızda da yer alacak olan "dış göç" dediğimiz sığınmacı kadınların, en kırılgan grubun yaşamış olduğu problemleri yerinde görme fırsatı bulduk. İstanbul, Gaziantep, Diyarbakır'da Aile Destek Merkezlerini ziyaret ederek buralarda eğitim gören kadınlarımızı, çalışanlarımızı dinledik.
Diyarbakır'da terörün karanlık ve çirkin yüzünün mağduru 9 yaşında, 13 yaşında evlatları dağa kaçırılan annelerimizi ziyaret ettik. Şiddetin en ağır olanını 9 yaşında kız çocuklarını, 13 yaşında çocuklarımızı, evlatlarımızı dağa kaçırarak cinsel istismara, tecavüze, tacize varan boyutta şiddet gösterenleri de orada bir kez daha lanetledik. Terör örgütü PKK başta olmak üzere çocuklarımızı suistimal eden bütün örgütlerle mücadelemiz de bugün olduğu gibi sonuna kadar devam edecek. Bir anneye uygulanan şiddetin en ağırının onu evladından ayırmak olduğunu ve evlada uygulanan şiddetin de onu ailesinden ayırmak olduğunun altını bir kez daha Diyarbakır'da çizdik. Bu vesileyle Diyarbakır Annelerimizin evlatlarının şiddetten arınması için bir an önce bu çağrıları duyup ailelerine, annelerine, babalarına kavuşmalarını temenni ediyoruz ve PKK'yla mücadelemiz, terörle mücadelemiz sonuna kadar devam edecek deyip altını bir kez daha çiziyorum Komisyonumuz olarak.
Kıymetli arkadaşlarım yapmış olduğumuz il ziyaretlerimizden sonra hemen yapmış olduğumuz yurt dışı ziyaretlerimiz var. Özellikle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız Sayın Mustafa Şentop'un onayıyla yapmış olduğumuz yurt dışı ziyaretlerimizi Komisyonumuzun 7 üyesiyle birlikte İspanya'ya yaptık ve hem Dışişleri Bakanımıza hem büyükelçimize, oradaki yetkililerimize de bu konuda göstermiş oldukları hassasiyet için de teşekkürlerimi iletiyorum. Meclis Başkanımıza da bize verdiği destek için teşekkürümü iletiyorum. Çok önemli tecrübeler edindiğimiz kanaatindeyim.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Araştırma Komisyonumuz 27-30 Ekim 2020 tarihinde İspanya ziyaretini gerçekleştirmiş ve ziyaret kapsamında 28 Ekim 2021 Perşembe günü Devlet Paktı çerçevesinde kabul edilen toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı stratejiler hakkında hazırlanan senato raporunu izleme ve değerlendirme özel komisyonuyla görüşmelerimizi yaptık. Komisyonda yapılan görüşmede özellikle temsilciler meclisi ve senato da yapılan oylama sonucu oy birliğiyle 2017 yılında iktidar ve muhalefet partilerinin uzlaşması sonucu toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı Devlet Paktı'nın kabul edildiğini öğrendik ve söz konusu Devlet Paktı'nın İspanya'da kadına yönelik şiddetin kökünü kazımak için kamu gücünün harekete geçirilmesi açısından bir kırılma noktası olduğu ifade edildi. İktidarda bulunan partinin ve muhalefet partilerinin de kadına yönelik şiddetin sonunu getirme konusunda ortak bir sistem oluşturduklarını ve bunu garanti altına aldıklarını ifade ettiler ve Devlet Paktı'nı orada Komisyon Başkanından dinleme imkânımız oldu, komisyon üyeleriyle bir araya geldik ve özellikle, Devlet Paktı'nda, devlet bütçesinden 100 milyon avro yerel yönetimlere, 500 milyon avro özerk yönetimlere, 400 milyon avro da toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı devlet yetkililerini güçlendirmek adına olmak üzere yaklaşık 1 milyar avroluk bütçenin ayrıldığını Komisyon Başkanı ifade etti. Yerel yönetimlere, özerk yönetimlere ve devlet yetkililerini güçlendirmek üzere 1 milyon avro bütçe ayrılmış vaziyette.
Bu pakt 10 temel eksene oturtulmuş ve sessizliğin kırılması, kurumsal yanıtın iyileştirilmesi, mağdurlara yardımın mükemmelleştirilmesi, çocuklara destek, yetkili ve görevlilerin eğitilmesi, yerel ve özerk yönetimlerle koordinasyon; görünürlük, ekonomik taahhüt, izleme ve değerlendirme dâhil olmak üzere ve Devlet Paktı'nı özellikle incelememiz, irdelememiz ve üzerinden bir geçmemiz gerektiği kanaatindeyim. Neler nasıl yapıldı; oradan aldığımız bilgileri de Komisyon üyesi arkadaşlarımızın raporlarına da mutlaka dercetmek isteyeceklerini düşünerek söylüyorum.
Heyetimiz toplantıya Komisyon Başkanı, Başkan Yardımcısı, Komünist Sosyalist Parti sözcüsü, Halk Partisi sözcülerinin de katılımıyla bizim Türkiye'den giden Komisyon üyesi milletvekillerimizle katılımımızı yaptık ve karşılıklı tecrübelerimizi paylaşma imkanı bulduk.
28 Ekim 2021 tarihinde İçişleri Bakanlığı bünyesinde Jandarma Genel Müdürlüğü Komutanlığı, adli polis teknik birimleriyle görüşmeler yaptık ve bu görüşmeler de önemli tecrübeleri karşılıklı olarak almamıza vesile oldu.
Özellikle İçişleri Bakanlığında Guardia Civil Genel Müdürlüğü adli polis teknik ekibinden "Kadına Karşı Şiddetle Mücadelede İspanya Tarafından Alınan Caydırıcı Tedbirler ve Jandarmanın Rolü" başlıklı sunumu dinledik ve tecrübelerimizi paylaştık; kolluk kuvvetleri olarak neler yaptıklarını, hangi alanlara hitap ettiklerini ve jandarma olarak eğiticilerin eğitimlerinin nasıl yapıldığını bizlerle paylaştılar.
Aynı zamanda, Emniyet Genel Müdürlüğü adli polis ve aile ve kadına yardım biriminden yöneticilerle bir araya geldik ve "Kadına Karşı Şiddetle Mücadelede İspanya Tarafından Alınan Caydırıcı Tedbirler ve Ulusal Polis Teşkilatının Rolü"nü dinleme imkânı bulduk ve bu vesileyle İçişleri Bakanlığı, Adalet ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve ceza infaz kurumları tarafından "voi gen" denilen bir veri tabanı oluşturduklarını ve bu veri tabanının da çok önemli katkılar sağladığını ifade ettiler.
2020 yılında İspanya'da 50 kadının öldürüldüğünü, alınan tüm tedbirlere rağmen cinayetlerin maalesef devam ettiğini, hatta gittiğimiz gün, çok kısa bir süre önce 68 yaşındaki bir kadının 70 yaşındaki eşi tarafından öldürüldüğünü ifade ettiler. İspanya, bu anlamda, kadının temsili açısından çok yol kat etmiş, hem Senatoda hem Temsilciler Meclisinde hem de Kabinesinde kadın temsilinin çok güçlü olduğu bir ülke ve 2004 yılından itibaren de çıkarmış oldukları yasalarla dünyada, kadına yönelik şiddetle mücadeleyi en erken başlatan, elektronik kelepçe uygulaması dâhil olmak üzere başlatan ülkelerden biri olmasına rağmen, toplumsal farkındalıkları, kamu spotları, bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla her alanda oluşturdukları eşitlik birimlerine rağmen maalesef hâlâ, nüfusa oranla baktığımızda, 50 kadın cinayetinin tamamen ortadan kaldırılması için daha çok çalışmamız gerektiğini oradaki Komisyon üyeleriyle, yetkililerle de bir kez daha paylaştık.
Özellikle İçişleri Bakanlığımızın KADES uygulaması, İspanya'daki İçişleri Bakanlığı yetkililerini çok etkiledi ve -2 milyon 600 bine ulaşan, sadece kadınlar tarafından indirilen bu sistem- kadınların şiddete maruz kalmadan başvurabilecekleri bir usul olarak onlar da detaylı bilgileri bizlerden talep ettiler ve KADES uygulamamız -ben özellikle altını çizerek söylüyorum- çok başarılı bir uygulama ve hedefin 5 milyon olması gerektiğini, Sayın Bakanımız bu konuda çalışmalar yaptığını ifade etmişti. İnşallah çok daha fazla sayıda kadın KADES uygulamasını indirir ve o ihbar hattına hiç basma ihtiyacı olmadığı bir süreci hep birlikte yaşarız.
Tecrübe paylaşımlarımızı devam ettirdik; 29 Ekim 2021 tarihinde yüksek yargı erkiyle görüşmelerimiz oldu. Yargı Yüksek Konseyi, Yargı Genel Konseyi, İspanya'da hâkimlerin seçilmesinden ve yargının diğer kuvvetlerden bağımsız olmasından sorumlu. Türkiye'deki Hâkimler Savcılar Kurulu benzeri bir kurum ve yüksek yargı erki üyeleriyle yapmış olduğumuz, özellikle gözlemevi sorumlusu müdürüyle yapmış olduğumuz, hâkimlerle yapmış olduğumuz görüşmeler de bizim için çok önem arz ediyor. Özellikle Aile İçi ve Toplumsal Cinsiyete Yönelik Şiddet Gözlemevi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Kanunu hakkında 2002 yılında çıkarmış oldukları yasal düzenlemeyi ve sonrasında üzerinde yapılan değişiklikleri, gözlemevinin işleyişini bizlerle paylaştılar. Adalet Bakanlığı bünyesinde gözlemevi oluşturulmuş ve gözlemevi hem bilgileri paylaşmak hem de verileri paylaşmak, koordinasyonu sağlamak adına önemli bir merkez hâline getirilmiş vaziyette ve gözlemevini oluşturan diğer kurumlar; İçişleri, Adalet, Sağlık, Sosyal İşler, Eşitlik bakanlıkları, savcılık, özerk yönetimlerin adalet müşavirlikleri gözlemevinin temsilcileri olarak görev yapıyor. Gözlemevimin amacı, devlet idaresinde, kadına karşı şiddetle mücadele konusunu daha etkin bir araç hâline getirmek.
Son ziyaretimizi Toledo Belediyesine yaptık. Bir kadın belediye başkanının olduğu Toledo Belediyesinde kadına yönelik şiddetle mücadelede neler yaptıklarını dinleme imkânı bulduk. Toledo Belediyesinde Eşitlik Komisyonu olduğu ve Eşitlik Encümeninin varlığını bizimle paylaştılar. Belediyede kadınevi, barınak şeklinde iki uygulama var. Hakkında tedbir kararı verilen kadınların korunması için barınak oluşturulmuşken kadın girişimciliğini destekleyen faaliyetler için de kadınevi oluşturulmuş vaziyette. Bu, bizim yerel yönetimlerdeki iyi örneklerimizden bir tanesi ve Gaziantep Belediyesinde de buna benzer uygulamaları gördük. Konukevinde ihtisaslaşma mevcut. Bu, bizim, İspanya'daki yetkili arkadaşlarımıza sorduğumuz konulardan bir tanesiydi. Konukevlerinin ihtisaslaşmasını özellikle sorduk ve her konukevinin uyuşturucu bağımlılığı, zihinsel engellilik, 30 yaş altı kadınlar olarak ihtisaslaştığını ve sosyal yardım isteyenlerin ayrı, şiddete maruz kalanların ayrı kategorize edilerek konukevlerinin ihtisaslaştığını gördük ki bizim raporlarımızda da konukevleri konusundaki önerilerimizden bir tanesi, konukevlerimizin özellikle ihtisaslaşmasına dönük ki son konukevi ziyaretlerimizden sonra, Sayın Bakanımızla yapmış olduğumuz görüşmeden sonra da çok önemli bir yeni düzenleme geliyor. Özellikle 12 yaş üstü erkek çocuklar konukevlerinde kaldığı sürede 12 yaşının üstüne geldiği andan itibaren annesinden ayrılarak çocuk bakımevlerimize, sevgievine, çocukevlerimize yönlendiriliyor ve devletin koruması altına alınıyor. Şimdi Sayın Bakanımız özellikle anne ve 12 yaşın üzerindeki çocukların ayrı mekânlarda koruma altına alınacağının bilgisini ve haberini vermiş vaziyette. Ben Aile Bakanımıza da tüm süreçte bize vermiş olduğu destekler için canıgönülden teşekkürlerimi iletiyorum.
Toledo Belediyesi 300 bin nüfuslu bir belediye ve toplam kadın konukevi sayısı 1 tane; 300 bin nüfusta belediyenin yaptığı sadece 1 tane. Devletin yapmış olduğu konukevlerinin de var olduğunu söylediler ama 300 bin nüfusta 1 konukevi olduğu, 2 milyon nüfusu olan eyalette de 83 kadın merkezinin olduğu bilgilerini bizimle paylaştılar; bu bölgelerin, bu merkezlerin hem otonom bölge Hükûmeti hem de belediyeden karma finansman sağladığını, Hükûmetin de bu konuda Devlet Paktı'ndan bütçe gönderdiğini ifade ettiler. Dolayısıyla, İspanya ziyaretimizin sürecini bir kez daha Komisyon üyesi arkadaşlarımızla paylaştık.
İspanya'dan iyi örnek olarak alınan elektronik kelepçede Türkiye'nin katetmiş olduğu yolu çok önemsiyoruz. Özellikle elektronik kelepçede İçişleri Bakanlığımızın bünyesinde kurulan GAMER çok önemli bir birim hâline gelmiş vaziyette; hem hâkimlerin vermiş olduğu mesafe hem de üzerine İçişleri Bakanlığımızın uygulamış olduğu mesafe kadının korunması adına önemli koruyucu tedbirlerden bir tanesi olarak İspanya yetkilileri tarafından da dikkatle dinlendi.
Ben bir kez daha Komisyon üyelerimizin İspanya'da göstermiş oldukları hassasiyete, performansa canıgönülden teşekkür ediyorum. Sabahın erken saatinden akşamın geç saatine kadar alan ve saha ziyaretleri yaptık. Bu vesileyle bir kez daha ellerinize sağlık diyorum.
Şimdi hem Komisyonumuzla ilgili hem raporlarımızla ilgili hem de son ziyaretlerimizle ilgili sözü olan arkadaşlarımızı dinlemek üzere sözleri kıymetli milletvekillerime bırakıyorum. Söz talebinde bulunan arkadaşlarıma sırayla söz vermek istiyorum.