| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ve Sayıştay tezkereleri a) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı b) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu c) Nükleer Düzenleme Kurumu ç) Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü d) Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü e) Türkiye Enerji Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu f) Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü g) Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü ğ) Türkiye Atom Enerjisi Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 01 .11.2021 |
ORHAN YEGİN (Ankara) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Kıymetli Başkanım, Komisyonun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, çok Kıymetli Bakanımız, Bakan Yardımcılarımız, değerli genel müdürler, çok kıymetli bürokratlar, basınımızın temsilcileri, hasılı hülasası salonda bulunan bütün hazırun; ben de sizleri saygı ve hürmetle selamlıyorum.
Değerli Başkanım, hatiplerin konuşmalarını dinledik. Konuşmalarından gerçekten istifade ettiğimiz hatipler de oldu ancak Sayın Bakana hitaben "Sunumunuz çalışıyormuş gibi gösterilen konular üzerinden gitti. Abdestsiz kılınan bir namaza benzettim konuşmalarınızı dinleyince." diyen hatiplerden tutalım da özel sektörün enerji üretimini özel sektör bağımlılığı olarak yorumlayan konuşmaların yapıldığı, özel sektör düşmanlığı yapılan konuşmalara da şahit olduk. "Konuşmalarınızda derinlik yok arkadaşlar, derinlik arıyoruz." diyenler de oldu ve hatiplerimize "Sen boş ver onları da hele bir enerjiden bahset bakalım, enerjiden." diyenler de oldu.
Sayın Başkanım, aslında enerjiden bahsediyoruz. Nereden nereye geldiğimizden, gelişmeden, büyümeden bahsediyoruz. Bakın, yıllık tüketim artışının yüzde 5 olduğu, 130 milyar kilovatsaat olan tüketimi bugün 306 milyar kilovatsaate ulaştırdığımızdan bahsediyoruz. Bunu enerji kullanım alanlarının artması veya sanayi veya üretim artışı olarak veya gelişme olarak değil israf olarak yorumluyor arkadaşlar. "Yüzde 52'si yenilenebilir kaynaklardan elde edilmek suretiyle kurulu gücümüzde, hidroelektrikte dünyada ilk 10 arasına girdik." diyoruz, "Jeotermalde dünyada kurulu gücün yüzde 10'undan fazlası bizde. Bu anlamda, dünyada 4'üncü, Avrupa'da 1'inci sıraya eriştik." diyoruz, "Rüzgârda dünyada 13'üncü, Avrupa'da 7'nci sıraya geldik." diyoruz, "Güneşte dünyada 16'ncı, Avrupa'da 8'inci sıraya ulaştık." diyoruz, "Yenilenebilir enerjide dünyada 12'nci, Avrupa'da 5'inci sıraya ülkemizi ulaştırdık, hamdolsun." diyoruz hâlâ "Enerjiden bahsedin kardeşim, enerjiden." diyorlar. "2002'de 31.850 megavat olan kurulu gücümüzü yüzde 300'lük bir artış noktasına, 98.800 megavata taşımışız." diyoruz. Hâlâ "Hani üretim, nerede üretim?" diyorlar. "5 şehirde kullanılan doğal gazı Allah'a hamdolsun 81 ile yaygınlaştırmışız, 1,3 milyon olan doğal gaz abone sayımızı Rabb'ime sonsuz şükürler olsun ki 18 milyona ulaştırmışız ve olası sıkıntıları önlemek için yıllık tüketimimizin yüzde 20'si kadarını depolayacak, olası krizlerin önüne geçebilecek bir akla sahip olmuşuz ve depolamalar yapmışız." diyoruz "Hep zenginlere hizmet ediyorsunuz." diyorlar. "Ne gerek var bu depolama alanlarına?" diyenler olduğu gibi diğerleri de "Yetersiz bu alanlar." diye nereden eleştireceklerini, ne diyeceklerini şaşırıyorlar. Sayın Başkan, "2'si sismik, 3'ü derin deniz olmak üzere sondaj filosuna sahibiz ve kendi filolarımızla Sakarya havzasında 540 milyar metreküplük rezerv bulan bir ülke olmuşuz, hamdolsun." diyoruz "Hani nerede?" diyorlar. Enerji bulunduğu gün mutfağa gelmedi diye bu faaliyeti yok sayıyorlar, alay ediyorlar. "Sadece 2021 yılında 60 milyon varile eş değer bir rezervi yakalayan bir ülke konumuna gelmişiz, hamdolsun." diyoruz. "O da bir şey mi? Varil ne ki?" diyorlar. "Sadece elektrik açısından baktığınızda bile yıllık elektrik talebinin yüzde 10'unu karşılayacak ve altmış yıl işletme ömrüne sahip dünyanın en ileri teknolojisine, güvenliğine sahip nükleer santral inşa eden bir ülke konumuna gelmişiz. Avrupa'nın ve Orta Doğu'nun en büyük ilk ve tek entegre güneş paneli üreten fabrikasını ve AR-GE merkezini hayata geçiren bir ülke konumuna gelmişiz. Herkese örnek gösterilen, o çok övülen Avrupa ülkeleri arasında halkına en ucuz doğal gaz sunan 1'inci ülke, elektrikte ise 3'üncü ülke konumuna gelmişiz." diyoruz. Ne anlama geldiği belli olmayan cümleler, paragraflar kuruyorlar. "Madende yılda 60 adet olan test analiz sayısını bugün yılda 600 bin test analiz yapabilecek bir kapasiteye ulaştırmışız." diyoruz. "Milletten para almak için test yapıyorsunuz kardeşim." diyorlar. "700 milyon dolar olan maden ihracatını 4,3 milyar dolara ulaştırmışız, hiç olmayan altın üretimini son yılda 42 ton olmak üzere toplam 382 tona ulaştıran ve 2,5 milyar dolar buradan gelir elde eden bir ülke konumuna gelmişiz." diyoruz, ona da diyecek on tane laf buluyorlar. "Daha önce dünya bor talebinin yüzde 30'unu karşılarken bugün yüzde 60'ına hâkim olduğumuz ve artık bordan lityum da elde ederek yerli otomobilden birçok alana güçlü bir omuz verecek lityum karbonat tesisleri kuran bir ülke konumuna geldik." diyoruz "Artık yeni bir Türkiye'deyiz." diyoruz "Yeni bir yüzyıldayız." diyoruz, onlar bilmem hangi yüzyıldan konuşuyorlar.
Sayın Başkanım, bu saydığımız veriler; derinlik arayanlara derinlik, yükseklik arayanlara yükseklik, mesafe arayanlara mesafe, irtifa arayanlara irtifa değil de nedir? Sorarım. Allah aşkına... Görmekten kaçınanlar hariç, bakan herkese; duymak istemeyenler hariç, kulağı olan herkese; vatan, millet, memleket derdini yüreğinde taşıyan herkese gururdur bu anlatılanlar, bu yapılanlar gururdur. Cenab-ı Allah'a sonsuz şükürler olsun.
Sayın Başkanım, kıymetli hazırun; yine ayrıştırıcı dille konuşanların olduğuna şahit olduk bugün, hep beraber dinledik ama şunu söylemek isterim: Tüm çirkin planlara rağmen; tüm sınamalara, meydan okumalara, tehditlere, engellemelere rağmen güçlü ve haklı bir tavır geliştirerek, milletinin ve memleketinin menfaatlerini ön planda tutarak, tüm planları altüst eden bir siyaset ortaya koyarak güçlü ve büyük Türkiye'yi inşa edip bu başarıları yakalayan ve bu noktayı yeterli görmeyip, daha da ileri hedefler ortaya koyup stratejilerini kararlılıkla ortaya koyan bir siyasetten ve onun liderinden; bu siyasetin gereğini sahada uygulayan, dünden bugüne derdi millet ve memleket olan yasamadan, yürütmeden ve onun kadrolarından ve yıllardır bu niyeti bu çabayı görüp önümüzü açan ve saydığımız sayamadığımız birçok iyileşmeyi ve gelişmeyi izleyip, görüp takdir eden ve yıllardır arkamızda duran aziz milletimizden Allah razı olsun.
Sayın Başkanım, Rabb'im ayrıştırmadan -bugün burada yapıldığı gibi değil- bir bütün olarak gördüğümüz tüm farklılıklarıyla büyük bir zenginliğin bereketini ve iklimini bize sunan aziz milletimizin; ona hizmet eden, onu dert edinen ve onu el üstünde tutan kadroların ve o kadrolara rehberlik ve liderlik edenlerin yolunu, bahtını açık etsin. Bu vatanı, ülkemizi, birliğimizi ve huzurumuzu koruyup önce bölgeye sonra da dünyaya bu huzuru yaymayı bize, hepimize nasip etsin diyor, hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum.