| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin (1/282) ve Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 26 .10.2021 |
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkanım, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, değerli milletvekillerimiz, Değerli Bakan Yardımcım, Strateji ve Bütçe Başkanımız, kamu kurum ve kuruluşlarımızın çok değerli mensupları, çok kıymetli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi, 2020 Yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin görüşmelerini yaklaşık olarak bir ay süreyle Komisyonumuzda, bir o kadar da Genel Kurulumuzda müzakere edeceğiz. Bütçemizin devletimize, milletimize hayırlı olmasını bütün kalbimle temenni ediyorum.
Değerli milletvekilleri, bütçe görüşmeleri hükûmetlerin, hükûmetlerimizin vizyonlarının ortaya konulduğu, Parlamentoda milletin temsilcilerine, dolayısıyla da millete hesap verilen bir platformdur. Hükûmetin yapacağı icraatın yol haritası olan bütçe teklifinin isabetli olması elbette ki tüm milletimizin yararına olacaktır. 2022 Yılı Bütçe Kanun Teklifi AK PARTİ Hükûmetlerinin 20'nci, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin de 4'üncü bütçesidir. Demokrasi tarihimizde bu kadar uzun süreli bütçe yapan -bildiğim kadarıyla- bir hükûmet olmamıştır. Halkımız bu yetkiyi sadece Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız ve liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ve AK PARTİ'ye vermiştir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyoner liderliği sayesinde, özellikle dün büyükelçilerin yapmış olduğu, dış politikada ülkemizin güçlü duruşunu tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir, inşallah hep böyle de devam edecektir.
Değerli milletvekilleri, gündemimiz bütçe. Elbette ki hükûmetlerimiz dönemindeki ekonomik verileri sizlere birazdan arz etmeyi düşünüyorum. Ancak, sabah saat ondan beri başladık. Elbette ki muhalefetin her zamanki klasik bir yapısı vardı; ama hep eleştiri Tabii, bu eleştirilere cevap verecek olan Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız ama ben, gerek bölgemle ilgili gerek de partimizle ilgili çok farklı -bir iki tane sataşma olduğu için de- özellikle bir iki hususa da cevap vermek istiyorum.
Şimdi, yurt yatak kapasitesi. Yani, anladığım kadarıyla hani burada konuşanlar herhâlde Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın da gönderdiği ve grubumuzda da arkadaşların dağıttığı bu verilere bazı arkadaşlar bakmamış. Bakın, 2002 yılında Türkiye'deki yatak kapasite sayısı 182.258, 2021 yılı itibarıyla yatak sayımız 731.526 yatak, yüzde 30'luk bir artış var.
CAVİT ARI (Antalya) - Öğrenci sayısı ne kadardı? (Gürültüler)
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yüzde 300.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yüzde 301'lik bir artış. Bunu özellikle, söylemek istiyorum.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibi dinleyelim lütfen.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yine...(Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sıra geldiğinde lütfen görüşlerinizi ifade edin.
CAVİT ARI (Antalya) - Öğrenci sayısı azdı.
SALİH CORA (Trabzon) - Olsun, güzel bir şey.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bakın, bazı arkadaşlar şunu söylüyor, diyor ki...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yurt yatak sayısını yüzde...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Garo, bak, ben sizi dinledim.
Şimdi, bazıları şunu söylüyor, diyor ki... (Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, lütfen hatibe müdahale etmeyelim, lütfen.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bir dakika, 301 o.
Şöyle, şimdi, biz bunu her zaman için söylüyoruz. Muhalefetin görevi nedir? Elbette ki muhalefet şudur: Tespit edilemeyen gerçekten farklı bir şey varsa bunları eleştirmek. Ben saygı duyuyorum ama değerli arkadaşlar, şunu unutmamız lazım: Bu devlet hepimizin devleti. Biz, elbette ki devleti... Komisyonlar da nitelikli bir komisyon. Burası Türkiye Cumhuriyeti devletinin bütçesini yapan bir Komisyon, hiç bu konuda sıkıntımız yok ama tek şartımız var, sizlerden ricamız şu: Ya, devlete iftira atmayın, devleti cümlelerle yaralamayın. Biz, bugün buradayız, milletvekiliyiz, bu makam mevkiler gelip geçicidir.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İnsana vurun, vurun insana.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Herkes bir gün bu sıraları terk edecektir. Şimdi, dediler ki: "Ya, burası savaşın bütçesi." diyor, barış istiyor, "Şeffaf olmayan bir bütçe." "Bu ülke demokratik bir ülke değil, adaletsiz bir bütçe, baskı, zulüm bütçesi." diyor. Değerli arkadaşlar, lütfen şuna bakın: Bu baskı ve zulmü devlet mi yaptı? Eğer bunu devlet yaptıysa eyvallah ama eğer bunu devlet yapmadıysa benim sizlerden istirhamım, ricam -burada farklı bir dil kullanmak istemiyorum, her bütçenin açılışında sabah Başkan da söyledi bunu- ya, kardeşim artık cümleleri değiştirin ya, istirham ediyorum. Yani cümleleri oturabilecek, burada milletin vekilisiniz. Karşınızda gördüğünüz Cumhurbaşkanlığı Stratejide çalışanlar -buradaki herkesin yaş ortalaması en azından kırkın üzerinde- bu devletin memurları, bu devletin kamu kuruluşlarındaki insanlar buraya geldiği zaman bütçeyle ilgili "Ya, bu milletvekilleri bize ne aktarmak ister? Bizim acaba açığımız neydi? Mesela, Bülent ağabey devlet adamı, sabah dedi ki: "Ya, şuralarda şuralarda ben bunu böyle görüyorum." Teşekkür ediyorum. Ona da Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız cevap verecek.
Şimdi, Ağrı'ya geldi. Ben dedim ki: Ağrı'ya gidiyorsun Garo. Git orada bir ayran iç, bir döner ye, bizim Ağrı'mızın eti çok güzel. Ama anladığım kadarıyla vekillerimiz götürmemiş. Keşke söyleseydin, biz seni götürürdük.
Şöyle, Ağrı'ya sadece AK PARTİ hükümetleri döneminde 20...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayvan pazarına...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bak, hayvan pazarını 2014'de biz açtık.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Biz açtık, bak, biz açtık ya.
Bakın, bir şey söyleyeyim, Ağrı'ya sadece AK PARTİ hükümetleri döneminde 21 trilyon yani eski parayla 21 katrilyonun üzerinde para gitmiş. Bir şey arz edeyim. (Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Lütfen müdahale etmeyelim. Değerli arkadaşlar, lütfen.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ağrı'nın mevcut olan hastane dâhil olmak üzere, 7 ilçe dâhil olmak üzere her ilçede bütün kamu binaları yeniden yapılmıştır. Şunu arz edeyim... (Gürültüler) Hayvan pazarını biz açtık, bak, onu özellikle söyleyeyim. (Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çelebi'yi lütfen dinleyelim.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şimdi, değerli milletvekillerimiz, şunu isterdim sizlerden: Bakın, 2022 bütçesini şimdiden başarısız bütçe olarak ilan ediyoruz, bunu doğru bulmuyorum, cümle de doğru değil. Şunu söyleyebilirdiniz: "Evet, bizim çekincelerimiz vardır ama şu konularda biz AK PARTİ hükûmetlerini, devleti tebrik ediyoruz." Nedir? Pandemide sizin göstermiş olduğunuz başarıyı... Ya, biz şu anda bütün dünya devletleri içerisinde 7'nci sıradayız ya. Bizim özellikle bölgemizdeki bu kadar sıkıntılara rağmen, yurt dışındaki bu kadar baskılara rağmen, biz pandemide, dünyanın bütün sanayi, bütün gelişmiş ülkelerinin hepsini elimizin tersiyle bir tarafa bıraktık. Ne dedik? Bütün, her türlü hizmeti biz verdik; bunu beklerdim.
Erhan Usta'm, değerli ağabeyim, sen elbette ki AK PARTİ hükûmetlerinin döneminde müsteşar yardımcılığı yaptın, ama şudur: Artı eksiliklerimizi bizim beraber anlatmamız lazım.
İhracatımız... 1974'te bu ülke yılda 1,5 milyar dolar ihracat yapıyordu şimdi bir günde yapıyor. (Gürültüler)
Onlara da geleceğim, bak şimdi hepsi burada yazılı, onu söyleyeyim.
Yani şunu söyleyebilirdiniz: "Evet, biz şu şu konuyu eleştiriyoruz ama sizin pandemi, şehir hastaneleri, ulaşım, Avrasya... Tebrik ediyorum." Bunların hiçbir tanesi yok.
Savunma göz bebeğimiz ya, şu anda bütün dünya ülkeleri bizim savunmamıza bakıyor. Allah rızası için ya, bu devlet sadece bizim devletimiz değil, sadece AK PARTİ'lilerin devleti değil; bu devlet, muhalefeti, ana muhalefeti -şu anda gerçi ana muhalefet vesaire kalmadı, birinci, ikinci, üçüncü parti oldu da- hepimizin devleti. Bizim bunu bir kere alkışlamamız lazım. Allah gani gani rahmet eylesin, işte, geçen hafta Sayın Bayraktar öldü. Bakın, Cumhurbaşkanımızın ne kadar veciz bir sözü vardı orada, devlet adamının vizyonerliği burada ortaya çıktı: "Bayraktar, bu ülkenin bayraktarı, bayrağı oldu." Şimdi, özellikle savunmalarımızla bizim gurur duymamız lazım çünkü ne yapıyor? Bizim bütün coğrafi bölgeler dâhil olmak üzere teröre geçit vermiyor, ana meselemiz bu bizim.
Sosyal yardımlaşma... Ya, Allah'ınızı severseniz, bu hepinizde var değil mi? Değerli milletvekillerimiz, 23'üncü sayfa, sizlerden rica ediyorum, hani birileri "Bu faiz bütçesidir." diyor ya, sosyal harcamalar... Bakın, ödeme gücü olmayanlara sağlık primi 23,4 milyon, 65 yaş üstü 15,6 -hepsini okumuyorum- Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu 16,2, engelli evde bakımı...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Faizler ne kadar?
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ya, lütfen. Ya, bizden önce Allah'ını seversen, engelliye para mı veriliyordu, bizden önce engelli okula mı gidiyordu, bizden önce engelli maaş mı alıyordu ya?
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Sizden önce engelli de yoktu zaten.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şunu söyleyeyim ya: Bakın, öğrenim kredisi 9,3 milyar, öğrencilere sağlanan burs 7,4 milyar, engellilere eğitim desteği 5,5 milyar, taşımalı 3,5 milyar, sosyal ekonomik destek için 2,5 milyar, parasız yatılı bölge okulları 1,4 milyar, kömür yardımı -hani birileri demin diyordu ya, işte, kömür şu kadar- 1,4 milyar, Fatih Projesi -bizim göz bebeğimiz- 970 milyon, özel okullar 1 milyar. Bakın, daha böyle gidiyor. (Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, siz konuşurken müdahalelere itiraz ediyordunuz, lütfen hatırlayın o itirazlarınızı.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Değerli kardeşlerim, şunu söyleyeyim: Bakın, bizim bölgeler özellikle coğrafi anlamda dezavantajlı olan bölgelerdir. Bakın, doğum yardımı için 554 milyon lira para, bizim hükûmetlerimiz döneminde özellikle gelen eğer o akşam orada doğum yapıyorsa, otelde bakılıyor, biz onların her türlü imkânlarını sağlıyoruz, ertesi gün veya kaç gün sonra olursa ondan sonra gönderiyoruz. Ya, şunlar, sosyal yardımlaşma... Bunlar bizim insanlarımız. Yani bunların çoğu AK PARTİ'li veya MHP'li değildir. Bunlar bu ülkenin birinci sınıf vatandaşı.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Öyle, öyle!
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Orta öğretimlilere ücretsiz ders kitabı 564 milyon, öğrenci seyahat 306 milyon -bakın, öğrenci seyahat ediyor, biz onlara para veriyoruz- koruyucu aile uygulaması 295 milyon, sosyal hizmet kuruluşlarında kalanlara harçlık 189 milyon.
Değerli arkadaşlar, şunu söyleyeyim: Bizim Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka bir devletimiz yok. Biz elbette ki bazı şeyleri savunacağız ama bizim bunları görmemezlikten gelmemizi doğru bulmuyorum.
Şimdi, en önemli hususlardan bir tanesi... Bu benim burada görev yaptığım 8'inci bütçem; 24'üncü Dönemde de vardım, 27'nci Dönemde de varım. Bakın, şehir hastanelerini biz getirdiğimiz zaman -bunu bütün samimiyetimle söylüyorum- Allah gani gani rahmet eylesin -bakın, Sayın Kuşoğlu biliyor- Mevlüt ağabeyin Plan ve Bütçe Komisyonunda yapmadığı hareket kalmadı. Musa Bey'in ben kulaklarını çınlatıyorum -hatırlarsınız- İzmir Milletvekilimiz Musa Bey'in yapmadığı şey kalmadı; boynuna bir şeyler asıyordu, farklı bir şeyler yapıyordu, gündeme gelmek istiyordu. Fakat şu var: Elinizi vicdanınıza koyun değerli milletvekilleri, eğer AK PARTİ Hükûmetleri döneminde bu şehir hastaneleri yapılmasaydı, AK PARTİ özellikle devletin kamu binalarının veya diğerlerinin reorganizasyonunu yapmasaydı, biz pandemiye şehir hastanelerinin dışında yakalansaydık hâlimiz ne olurdu?
Şunu söyleyeyim: Eski Türkiye'ye baktığınızda, günlerce biz ilaç alamıyorduk, günlerce MR çektiremiyorduk, günlerce muayene olamıyorduk; şimdi, birinci sınıf vatandaş gibi, herkes sizin gibi, bir milletvekili gibi, her vatandaş gidiyor, randevusunu alıyor, muayenesini oluyor, çıkıyor geliyor. (Gürültüler)
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Alamıyor, alamıyor.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Elinizi vicdanınıza koyun, bunları inkâr etmenize gerek yok değerli arkadaşlarım, bunları ikrar edin. Siz bunları ikrar ettiğiniz zaman millet sizi alkışlar ama siz bunları böyle kabul etmediğiniz sürece, inkâr ettiğiniz sürece, bu millet her dönemde sizi 2'nci, 3'üncü, 4'üncü parti olarak bırakacaktır, bunu söyleyeyim.
Ulaşım: Biraz önce de söyledim ya, burası Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir bütçesi. İnsan der: "Ya -ulaşım- helal olsun arkadaş!" Türkiye'nin 81 iline gidin, sıkıntılı olan bir yol var mı? Kendi ilimden söyleyeyim: Bakın, bizim köylerin bütününde şu an yani bu sene hariç 1.136 kilometre sıcak asfalt yapmışız biz. Türkiye'de Ağrı birinci sırada, düşünün. Geçen gün Ulaştırma Bakanı geldi, bakın, bizim Tutak'ta viyadüğümüze 204 trilyon lira para ayrıldı, bir dahaki sene bitiriyoruz.
Eğitim: Ya, değerli arkadaşlar, bakın, AK PARTİ hükûmetlerinden önce -ben hani lokasyon olarak söyleyeyim, Türkiye'nin geneli öyleydi- 57 kişilik sınıf ortalamaları vardı, bugün 23 kişiye inmiş bu sınıf ortalamaları. Daha önce bu devlet kitap veremiyordu, biz şimdi ne veriyoruz biliyor musunuz? Tablet veriyoruz, tablet.
Erhan ağabey, sana bir tane tablet hediye edeceğim, ben sana onu söyleyeyim. Bu tabletlerin bir tanesini ben sana hediye edeceğim, sen bunu Samsun'a götür ağabey, orada güle güle kullan. (Gürültüler)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sıra geldiğinde görüşlerinizi ifade edersiniz ama Ekrem Bey'e çok fazla müdahale ediyorsunuz, lütfen müdahale etmeyelim ve dinleyelim. Katılmak zorunda değilsiniz, görüşlerinizi sırası geldikçe ifade edersiniz.
ERHAN USTA (Samsun) - Sonuç ne oldu?
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Erhan Hocam, bakın, bir şey söyleyeyim, sonuç: Devleti ebettir bu; bu, Selçuklulardan ve Osmanlılardan kalan bir ebettir. Biz bu toprağın direkleriyiz, bu devlet ilelebet yaşayacaktır. Bakın, şunu söyleyeyim: Dünyada belli konjonktürel geçişler olabilir ama ne olursa olsun bu devlet gidecektir.
Ben size bir şey daha söyleyeyim değerli arkadaşlar, yani konuşmam biraz farklılaştı, hani demin de biraz itiraz ettiler ya, Sayın Bekaroğlu da orada şey yapıyor. Bakın, bir şey söyleyeceğim: Pandemi sürecinde biz neler vermişiz? Salgında işverenimize, esnafımıza, çiftçimize, işçimize, emeklimize, kısacası vatandaşlarımıza, halkımıza ne hizmet etmişiz? İşletmelere yönelik finansman şartlarını kolaylaştırdık; hepiniz taşraya, kendi ilinize, kendi beldenize, ilçenize gittiğiniz zaman vatandaş bunu söylüyor. Çalışma ve sosyal hayatımıza ilişkin destekleri salgının seyrine göre genişleterek artırmaya devam ettik. Bu süreçte, vergi ve sosyal güvenlik prim ödemelerini 70,2 milyar TL erteleyerek bütün esnafımızı, işletmelerimizi rahatlattık.
ERHAN USTA (Samsun) - Sonunda ne oldu, sonunda?
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Usta, lütfen müdahale etmeyelim.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Sonunda millet bize dua ediyor.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Usta, lütfen hatibe müdahale etmeyelim.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bakın, KDV oranları, iş yeri kira ve stopajlarında indirimler yaptık. Millet; devlete iftira atan, yaralayıcı cümlelerle devleti itham eden, terörü destekleyen, teröre farklı anlamda arka çıkanlara beddua ediyor, bize beddua etmiyor.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayvan üreticisi...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Biz, bu devletin gıdasını getiriyoruz; Ayasofya'yı açtık; milletin binlerce duasını aldık. Hiç böyle bir şeyimiz yok.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, karşılıklı konuşmayalım. Sayın Çelebi istatistikler söylüyordu, müdahale ettiniz.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Salgından en çok etkilenen esnafımıza, bakkalımıza, kasabımıza, manavımıza, fırıncımıza, berberimize, terzimize, taksicimize -kısacası- ciro kaybı, kira ve nakdî destek sağladık. Yaklaşık olarak ne kadar, biliyor musunuz? 2,5 milyona yakın esnafımıza toplamda 9 milyar TL hibe desteğinde bulunduk. İşletmelerimizin ve esnaflarımızın finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla Kredi Garanti Fonu'nun limitini artırdık. Bakın, bunlar bizim dönemimizde.
ERHAN USTA (Samsun) - Krediler...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yine, işletmelerin 143 milyar TL tutarında kurumsal ve bireysel kredilerinin ertelemesini yaptık. Bu kapsamda vatandaşlarımıza, esnafımıza ve firmalarımıza hazine destekli kredi paketlerini oluşturduk. Bakın, bunlar gelişmekte olan birçok ülkede gerçekten yok. Özellikle sanayi bölgelerini de söyleyeyim; çalışanlarımızın kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartlarını esnettik. Pandemide işten çıkarmaları engellemek amacıyla düzenlemeler yaptık. Bunları biz yaptık Plan ve Bütçe Komisyonu olarak yani bunları benim söylememe gerek yok. Salgın kapsamında ekonomiyi desteklemek amacıyla halkımıza yapılan yardım miktarı -bakın, bu çok önemli- 2021 yılı Ağustos ayı itibarıyla 705,5 milyar TL'ye ulaştı. Bu kapsamda, salgınla mücadele kapsamında uygulanan tedbirlerin ekonomik büyüklüğü ise, gayrisafi yurt içi hasıla oranı yüzde 10,6'ya ulaşmıştır. Dolayısıyla bunu bu devlet yapıyor yani bu devlet yaptığı zaman, özellikle bütçemiz olduğunda bizim bunları da tek tek söylememiz lazım.
Şimdi, ekonomik anlamda birkaç tane de örnek vermek istiyorum işin açıkçası. Dünyadaki pek çok gelişmekte olan ülkeleri biz bu anlamda geride bıraktık.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ek süre veriyorum Sayın Çelebi, devam edin.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Bakın, 2018 yılında ortaya çıkan ekonomik sorunlara karşı -ki daha önce de Maliye Bakanımız geldi, burada da, Plan Bütçede de açıkladı, orada da biz kendilerine teşekkür ediyoruz- alınan tedbirlerle 2019 yılının ikinci yarısından itibaren atlatmayı başardık biz. 2019 yılında binde 9 oranında büyüdük. Tüm dünyayı etkisi altına alan salgına rağmen, üçüncü çeyrekte başlayan güçlü toparlanma sayesinde 2020 yılında yüzde 1,8 oranında büyüme sağladık. Bu bütçe, daha önce sağladığımız siyasi ve ekonomik istikrarın devamı niteliğinin yanında, özellikle 20 aya yakın içeride olan halkımıza pandemi sonrasında bir nefes alma ve hizmet bütçesi olacaktır Allah'ın izniyle. Burada işçimizin, memurumuzun, emeklimizin, öğrencimizin, işverenimizin, köylümüzün, kentlimizin bütçesidir bu. Dolayısıyla birileri bir iftira atmak kaydıyla şu veya bu bütçe değil, 86 milyon insanımız var bu bütçenin içerisinde.
Peki, Covid-19 salgını, gelişmiş ekonomiler dâhil olmak üzere, tüm dünyada ciddi kapanma ve kısıtlamayı beraberinde getirdi. Salgının başından itibaren gelişmiş ekonomilerin büyük çaplı genişletici para ve maliye politikalarını sürdürdüklerini hep birlikte gözlemledik zaten orada. Ekim ayında yayınlanan IMF Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda, 2020 yılında yüzde 3,2 daralan küresel ekonominin, 2021 yılında yüzde 5,9 büyümesinin beklenildiği belirtilmektedir. Bu dönemde gelişmiş ülke ekonomilerinin yüzde 5,2; gelişmekte olan ülke ekonomilerinin ise yüzde 6,4 büyümesi öngörülmektedir ilgili raporda. 2022 küresel büyüme tahmininin yüzde 4,9 olacağı burada belirtilmiştir. Salgına bağlı olarak 2020 yılında yüzde 8,3 daralan dünya ticaret hacminde, tedarik zinciri ve lojistikte devam eden bazı sorunlara rağmen, 2021 yılında yüzde 9,7 artış görüleceği burada öngörülmektedir. Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD'nin hızlı aşılama ve yüksek miktarlı mali dolar paketlerinin etkisiyle -bunu şurada da belirtmek istiyorum: ABD dolar bassa bizim gibi ülkelerin ekonomileri etkilenir; doları piyasadan çekse yine bizim gibi gelişmekte olan, gelişmiş ülkeler etkileniyor, buna rağmen- 2021 yılında yüzde 6 büyüme göstereceği ve 2022 yılında büyüme tahmininin yüzde 5,2 olacağı öngörülmektedir. Bu yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 5'ken 2022 yılı tahmini yüzde 4,13 olarak belirlenmiştir. Çin, 2020 yılı büyüme tahmini yüzde 8 iken 2022 yılı büyüme tahmini ise yüzde 5,6 olarak öngörülmektedir ilgili raporda.
Dünyada ekonomik büyümeyi kısıtlayan bir diğer sebepse enerji fiyatlarındaki artışlardır. Şimdi, biraz önce arkadaşlar söylediler ya özellikle, oraya gelmek istiyorum. Petrol, doğal gaz ve kömürün oluşturduğu enerji emtia fiyat endeksinin bu yıl, geçen yıla kıyasla yüzde 83,4 yükseleceği; yine tarım ürünleri, metaller, mineraller gibi enerji dışı emtia fiyatlarında oluşan endeksin ise yüzde 31 artmasının beklendiği; aynı raporda, yüksek enerji fiyatları nedeniyle gelişmekte olan ülkelerin enflasyon riskiyle karşı karşıya kalacağı belirtilmiştir. Ham petrolün varil fiyatının geçen yıla kıyasla yüzde 69,77 artarak 70 dolar seviyesinde gerçekleşeceği, 2022'de ise yüzde 5,7 artışla 70 dolara ulaşması beklendiği; enerji fiyatlarının arz kısıtlaması hafifledikçe 2022 yılının ikinci yarısından itibaren fiyatların düşmeye başlanacağı Dünya Bankası raporunda belirtilmiştir.
Şimdi, bu olumsuzluklara rağmen... Biraz önce özellikle dünya ekonomisi üzerinden örnekler verdim, şimdi biraz da yani Avrupa euro ekonomisi üzerinde de örnek vermek istiyorum. Bu olumsuzluklara rağmen Türkiye ekonomisi 2020 yılında 1,8 oranında büyümüştür. 2020 yılında Avrupa Birliği ülkelerinde ise ortalama -bunun gerçekten altını çizmek istiyorum- yüzde 6,6 ekonomik daralma gerçekleşmiştir. Hani, bizim, özellikle genç nüfusumuza birçok insanlar bir farkındalık yapıyor ya, işte bizim genç insanlarımıza hem strateji de hem de...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çelebi, ek süreniz de dolmak üzere, son cümlelerinizi alalım lütfen.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şimdi, şunu örnek vermek istiyorum: Türkiye Cumhuriyeti devleti ekonomisi 1999 yılından beri ilk defa bu seviye büyüyerek 2020 yılının ikinci çeyreğinde, geçen yılın aynı döneminde yüzde 21,7 oranında büyümüştür. Büyüme trendimiz sürüyor. 2003-2020 döneminde ise Türkiye ekonomisi yıllık ortalama yüzde 5,2 oranında kaydedilmiştir.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sayın Çelebi.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Buradaki önemli olan şey şu: Ekonomimizin hiçbir dönemde yüzde 5'in altına inmemesi, hep yüzde 5'in üzerinde seyretmesi. Bu da şunu gösteriyor, bu ülkede siyasi istikrar, ekonomik istikrar olduğu sürece hamdolsun bizim hiç sıkıntımız olmaz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çok teşekkür ediyorum Sayın Çelebi. Süreniz doldu.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Başkanım bir dakikanızı....
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son cümleler lütfen.
Başka konuşmalar vesilesiyle tamamlarsınız...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Peki.
Türkiye'nin kişi başı gayrisafi yurt içi hasıla oranı 2002 yılında 9.279 dolarken 2020 yılında 28.648 dolara yükselmiştir.
Ben, bu vesileyle, 2022 yılı bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Emeği geçen ve konuşmalarıyla bizleri eleştiren, katkı sunan herkese huzurlarınızda teşekkür ediyorum, hepinize saygılar sunuyorum.