MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Özellikle, bu kanun teklifinin iş hayatımıza hayırlı olmasını diliyorum, çok olumlu ve özellikle ihracatçılarımızın her karşılaştığımızda bize olan taleplerini kapsıyor. Bu talepler açısından baktığımızda, ihracatçılarımızın eli çok rahatlayacak. Tabii, ülkemizin kalkınma modeli, ticarette ve istihdamda birinci öncelik olarak koyduğu yerlerden biri ihracat çünkü ihracatla büyümeyi sağlıyoruz, ihracatla istihdamın önünü açıyoruz. Mesela Gaziantep'te Organize Sanayi Bölgemizde 240 bin sigortalı işçi var, 240 bin; Gaziantep'in nüfusu 2 milyon olduğuna göre nüfusun yarısı orada çalışıyor ve ihracat oranı üretilen malın yüzde 70'i yani Gaziantep Organize Sanayisi'nde üretilen ürünün yüzde 70'i ihracata gidiyor. Onun için kendi bölgemde de baktığımda ne kadar verimli olduğunu görüyorum. Tabii, bizi, ihracatçımızı üzen olaylardan bir tanesi meta fiyatlarının, özellikle metal fiyatlarının -biraz önce Tahsin Bey bahsetti- dünya piyasalarında hızlı yükselişi. Özellikle dünya piyasalarına baktığımızda, ürün fiyatları ülkeler bazında olmuyor yani demiri, bakırı, altını Türkiye belirlemiyor; bunu özellikle lokal talepler daha çok etkiliyor, lokal. Nasıl lokal talep? Mesela Çin kafayı bir ürüne takıyor, bir bakıyorsun ki ürünün fiyatı 5 misline çıkıyor. Dünyada baktığımızda enerji fiyatları yüzde 150 artmış. Tabii, bütün bunların yansımaması mümkün değil. Türkiye ne yapıyor? Vergisinden tasarruf ederek karşılıyor, bunları ihracatçıya, vatandaşına daha çok yansıtmamaya çalışıyor.

Tabii, burada bu yasaları çıkarma şeklinde gelince bu yasalar tek tek kendi bazlarında mı Meclise gelmeli, torba yasayla mı gelmeli? Bu konu, torba yasayla gelmesi, tabii, muhalefet tarafından biraz sıkıntı olarak algılansa da yasaların hızlı ve çabuk çıkması noktasında fayda beklendiğinden dolayı oluyor, başka bir amacı yok bunun. Sonuçta yine Komisyona geliyor, Komisyonda tartışılıyor; bu Komisyon da Parlamentoda yine milletvekillerinin, halkın seçtiği milletvekillerinin kararlarıyla oluyor. "Anayasa'ya aykırı." dedi Tahsin Bey; ben tabii, burada şunu kafaya taktım yani bilgi almak için soruyorum, eleştiri falan değil: Bu torba yasanın Anayasa'ya aykırılığını Cumhuriyet Halk Partisi olarak Anayasa Mahkemesine götürdünüz mü?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Nasıl?

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Götürdünüz mü yani torba yasaların Anayasa'ya aykırılıkla ilgili Anayasa Mahkemesine müracaatınız oldu mu Cumhuriyet Halk Partisi olarak? "Aykırı." dedi ya, "Torba yasaları Anayasa'ya aykırı." dedi.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Bu yasanın aykırılığını söylüyor anladığım kadarıyla.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Hayır, torba yasaları dedi.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Kanun teklifinin. Kanun teklifleri yasa yapma şekli olarak Anayasa'ya aykırı.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Torba yasalar değil mi?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Sizin hazırladığınız son Anayasa değişikliği...

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Kastettiğiniz torba yasalarıyla beraber, değil mi?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Evet, evet.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Peki, bunu diyorum Cumhuriyet Halk Partisi olarak Anayasa Mahkemesine götürdünüz mü?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Götürsek ne olacak ki? Hiçbir şey olmayacak; cevap vermiyor.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Hayır, şimdi olmadı bu, olmadı bu.

Şimdi bakın, arkadaşlar, ülkemizde en büyük sıkıntılardan biri bu, Tahsin Bey'in dediği bu olay. Anayasa Mahkemesine götürmeden "Anayasa'ya aykırı." dediğiniz zaman bu toplantıyı dışarıdan duyan güler bize, der ki: "Ya, Anayasa'ya aykırı olduğunu sen nereden biliyorsun, kâhin misin?" Yani madem aykırı, götür Anayasa Mahkemesine, iptal ettir madem istemiyorsunuz. Onun için bu tür adımları atarken lütfen algı yönetmek ve "Laf olsun torba dolsun, konuştum olmamalı." diye düşünüyorum.

Saygı ve muhabbetle selamlıyorum.