MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Öncelikle, hayırlı olsun diyorum bu yasa. Tabii, şu ana kadar konuşmacıların da değindiği gibi kooperatifçilikte çok çeşitli sektörler ve statüler mevcut. Bunu, tabii, Ticaret Bakanlığına bağlı bir yasa içerisinde düzenlerken de çok farklı görüşler doğacak. Bu görüşlerle alakalı Sayın Başkanım, gelen önerileri ben bir üye olarak çok önemsiyorum yani bu, her zaman olduğu gibi, önerinin kimden geldiği, hangi partiden geldiği önemli olmamalı. Burada zaten geçmişte de öyle oldu, bundan önceki şeylerde de bu statü... 15 birleşim oldu değil mi?

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Evet.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - 15 birleşimin çoğunda da kayda değer öneriler hayata geçirildi.

Bu kooperatifçilik yasası çok önemli bir yasa. Neden? İşte, üye olarak 6 milyon insanı ilgilendiriyor; bu, doğrudan ilgilendirdiği sayı. Bir de dolaylı olarak ilgilendirdiği belki 84 milyon var yani bütün ülke var. "Nasıl?" derseniz: Bunlar, kimi kooperatifler biliyorsunuz sadece yapı değil ama yapı ilk akla gelen çünkü insanlar ev bark sahibi olmak isterken, özellikle dar gelirliler, yıllardır bu şekilde ev sahibi oldular ama kimi kısa sürede oldu kimi on sekiz yılda oldu kimi on beş yılda oldu. Bu sürelerin uzaması neye bağlıydı? Bir, en önemlisi, yönetimdeki kişilerin yaklaşımı. Bu yaklaşımın içine her şeyi koyabilirsiniz. Yaklaşımda bilgi birikiminden tutun, suistimale kadar her şey var. İşte, burada bir denetim meselesi var. İki, üyelerin birçoğu kooperatife üye olup olmadığını bilmez, buraya o madde konulmuş; iyi düşünülmüş. Evet, belli bir süre içerisinde üyenin üyeliğe kabul edildiğinin bildirilmesi lazım.

Denetim... Denetim dışarıdan da olmalı ilkesi çok doğru düşünülmüş. Neden? Çünkü bazen bazı hesaplarla yönetim ve denetim paylaşılmışsa eğer onu kırmış oluyorsunuz dışarıdan getirerek, dış denetimle. Bunun gibi, baktığımızda, özellikle üyelerin, hesapları şeffaf olarak görebilmeleri, üye sayısını görebilmeleri, üyede, üye sayısında eksilmeler başlamışsa hangi boyutta olduğunu görebilmeleri... Bugün bile biz burada kurulan bazı kooperatiflere üye olduğumuzda akıbetini bilemiyoruz, bilgi de alamıyoruz. Neden? Nedeni şu: İşte "Şöyle bir grup aldı." ya da "Böyle bir grubun eline geçti." gibi sıkıntılar var kooperatiflerde. Bunu önlemenin en güzel yollarından biri süre. O iki dönem iyi düşünülmüş. Ben şöyle de düşünüyorum kişisel olarak: "4+4" sekiz yıl yerine, bu daha da azaltılmalı yani uzun yıllar belli kişilerin ya da belli bir kişinin hegemonyasında değil, üyelerin çoğunluğunun istediği zaman karar verebileceği, ancak yasal olarak da onları destekleyeceği argümanların oluşması açısından... Mesela "4+4" yerine "3+3" de olabilir gibi. Bu açıdan baktığımızda aslında çok iyi düşünülmüş bir teklif. Teklifi tamamıyla destekliyorum.

Tabii, yine bahsediyorum, bir satış tanzim kooperatifleri var, tedarik var. Mesela tekellere karşı, tröstleşmelere karşı küçük esnafın birleşmesi, bir araya gelip mal tedarikinde ortak hareket etmeleri gibi, satış pozisyonlarında beraber olmaları gibi, sermaye bulmada beraber güç birleştirmesi gibi iyi düşünülmüş ama ilave görüşler de burada... Zaten bunun görüşüleceği yer burası komisyon olarak, onun için ben kaybedilen bir şey görmüyorum yani arkadaşların farklı görüşleri varsa burada parti, grup hiç önemli değil, herkes sunsun, mantıklı olanları kabul edelim.

Bir de şu var: Bu yasalara imza atanların - Sayın Tarhan size söylüyorum- bugüne kadar hepsi buraya gelmedi yani "Bu teklife imza koyanlar nerede?" dediniz de. Burada olması mı gerekiyordu?

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Gelsinler, katkı sunsunlar.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Yok, yok şunu demek istiyorum...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Çoğunun haberi bile yok.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Haberi var veya yok, o, o kişinin işi. Ona siz fikir yürütemezsiniz, diğer üyeleri burada şey altına alırsınız, bakın.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Genel Kurula da gelmiyorlar ki. Biz gidiyoruz karşımızda bir kişi var yani.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Şimdi, bak, Tahsinciğim bak, bu ayrı bir konu. Bu konu burada konuşulacak... Bugün biz Kooperatifler Yasası'nı konuşuyoruz. O sistem İç Tüzük'e...

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Bu, sistemin işlemediğini anlatıyor.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - O zaman Mecliste Tüzük'te bazı değişiklikler önerirsiniz, otursun gruplar konuşsunlar.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Yapalım, İç Tüzük'ü değiştirelim.

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Burası değil ama yeri. Bu teklifi bütün partilerin Grup Başkan Vekilleri götürsün. Yani demokratik kurallar içerisinde Tüzük değişikliği isteyin, denetim mekanizmalarını artırın. Bunlar olabilir.

Peki, teşekkür ediyorum.