BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Hepinizin de malumu olduğu üzere, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın Paris İklim Anlaşması'na ülkemizin onay vererek taraf olmasına dair açıklama ve deklarasyonundan sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilgili komisyonlarımızdan geçtikten sonra, dün Genel Kurulumuz tarihî bir adım attı ve oy birliğiyle bu anlaşmayı geçirerek ülkemizi taraf kıldı. Bence tarihî bir adım, o yüzden öncelikle bu adımın ülkemize ve dünyaya hayırlı olmasını diliyorum. Çünkü her ülkenin bu alanda yapacağı çalışma ve atacağı adımlar son derece kıymetli.

Değerli arkadaşlar, ülkemizin küresel meselelerde sorunun değil, çözümün tarafı olduğunu bir kez daha hep birlikte çok net bir irade koyarak ortaya koymuş olduk. O nedenle önümüzdeki dönemde bu alanı çok yoğun çalışacağa benziyoruz.

Çok kısa bir bilgi arz etmek istiyorum: Bu toplantıyla bu dönem çalışmalarımızı başlatmış olduk. İnşallah yeni yasama yılında Komisyonumuz, Genel Kurulumuz çok önemli çalışmalar yürütecekler. Çok hayırlı, verimli bir dönem olmasını diliyorum.

Yaklaşık bir buçuk yıl önce, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde bir rapor düzenlemesiyle ilgili bir görev almıştım, tevafuk etti ve tam ülkemizin Paris İklim Anlaşması'na taraf olduğu haftanın bir hafta öncesinde, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde iklim değişikliğinin cezai ve hukuki sorumluluklarına ilişkin olarak düzenlemiş olduğumuz rapor oy birliğiyle kabul edildi. Hem ülkelere hem de Bakanlar Komitesine tavsiye kararı niteliğinde, iklim değişikliğine ilişkin hususlarda öne çıkan iki hususa özellikle dikkat çektik ve 47 ülkenin oylarıyla tavsiye kararı çıktı.

Birincisi, çevre suçlarının oluşturulması ve tüm ülkelerde çevre suçlarına ilişkin olarak hapis cezaları dâhil ceza alanlarının düzenlenmesi. İkincisi de tazminat hukuku alanında özel hukuk alanında da "Kirleten öder." kuralı çerçevesinde tabiatı kim kirletiyor, kim zarar veriyorsa bunun bedelini maddi olarak da ödemesine dair çok net kurallar öngörüldü. Buna ilişkin düzenlemeleri de önümüzdeki dönemde göreceğimizi düşünüyorum.

Bir diğer husus değerli arkadaşlar, bizi, Komisyon olarak, iklim değişikliğiyle ilgili husus doğrudan ilgilendiriyor. Niye? Bundan sonra hepinizin bildiği gibi, özellikle emisyon hacimlerinin düşürülmesine dönük olarak Cumhurbaşkanımızın ifadesinde de kendisini bulan Yeşil Kalkınma Devrimi'nde, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu olarak, bizim bu alanda üreteceğimiz düzenlemeler ve yaklaşımlar son derece önemli olacak çünkü tüm üretim modellerinde, kalkınma modellerinde yakın dönemde çok önemli değişiklikler bekliyoruz ve biz de bunu bir fırsata dönüştürmek istiyoruz.

Hepinizin gördüğü gibi, son dönemde izliyorsunuzdur, özellikle pandemiyle birlikte küresel tedarik zincirinde çok önemli kırılmalar, emtia tedarikinde çok önemli kısıtlar ve zorluklar ortaya çıktı. Bunun sonucunda, başta Avrupa Birliği olmak üzere, çevre ülkeler tedariklerini daha yakın coğrafyadan temin etmek gibi bir karara geldiler. Son günlerde görüyorum, siz de eminim farkındasınız, pek çok uluslararası firma bölge tedariklerini Türkiye'ye kaydırmak gibi birtakım düşünceler içerisindeler. Ben bunun önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla, bizim burada, Paris İklim Anlaşması'nın onaylanmasıyla birlikte, bundan sonraki eylem planlarında alacağımız yol ve atacağımız adımların ülkemizin hem Avrupa Birliği ve bölge için üretim merkezi hem de bir tedarik merkezi olması yolunda da çok önemli bir avantaj kazandıracağını düşünüyorum.

Bu değerlendirmelerden sonra, ben müsaadenizle sözü değerli hocam Profesör Doktor Mehmet Emin Birpınar'a veriyorum. Hocam bir sunum yapacak, o sunumdan sonra söz Komisyon üyelerimize geliyor. Hocam, yirmi-yirmi beş dakikalık bir sunum alırsak olabilir, sonra soru-cevap şeklinde... Yani on iki civarlarında toparlamaya çalışacağız kısmet olursa.

Teşekkür ediyorum.