| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 19 .03.2015 |
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Teşekkür ediyoruz Sayın Başkan.
Şimdi, tabii ki tasarının toplumun işine yaramayan kısımlarını Genel Kurulda öyle ya da böyle bir şekilde kabul ettik. Şimdi, geriye toplumun işine yarayan kısımları veyahut da buna birtakım eklemeler yapılması gerekirken toplumun işine yarayan kısımlarını çıkartmakla Komisyon üç gündür meşgul. Biz de bu arada tabii ki gene bir Parlamento heyeti dolayısıyla Almanya'ya gittik geldik üç gün, uzaktan takip etme imkânına sahip olduk.
BAŞKAN - Hoş geldiniz.
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Ki, bu özellikle nüfusla ilgili konularda Almanya'daki vatandaşlarımızın da çok ciddi talepleri var. Özellikle Almanya'daki vatandaşlarımız çifte vatandaşlık hususundaki kendi sorunlarının çözümü, askerlikle ilgili sıkıntılarının çözümleri konusunda Parlamentodan çözüm beklerken şimdi, Almanya'dakileri de bıraktık, buradakilerin dertlerini de çözmekten vazgeçiyoruz. Tabii bu paket geldiğinden beri biz Komisyonu, Hükûmeti, herkesi uyardık, bu paket yarın uygulamaya başlayınca herkes bunun sıkıntılarına bir şekilde ortak olacak yani bu toplumda yaşayan hiç kimse bazı günler bundan uzak kalsa da genel olarak bu toplumda meydana gelecek bir sıkıntıdan kendisini soyutlayamaz. Böyle bir imkânı, böyle bir hakkı yok. Hayat da böyle bir şeye fırsat vermiyor, hayatın gerçekleri de böyle bir şeye fırsat vermiyor. Dolayısıyla, şimdi, burada tabii ki mesela biraz önce Sayın Serindağ'ın söylediği, muhtarlara nikâh akdi konusunda yeniden yetki verilmesiyle ilgili hususta şimdi, siz Cumhurbaşkanını bile yalancı durumuna düşürüyorsunuz. Cumhurbaşkanı muhtarları topladı, orada söz verdi muhtarlara, "Bu meseleyi çözeceğiz, yeniden nikâh yapacaksınız." dedi. Şimdi, onlar bile havada kalıyor. Şimdi, bu kanunun aslında yapılması gereken iş, bu maddeyle, öteki maddeyle uğraşmak yerine oturup yeniden yazılması ve bu saatten sonra da şu seçim öncesi aklıselimle bu işin yapılmasının da mümkün olmadığını artık herkes görmektedir. Seçimden sonra aklıselimle Türkiye'nin ihtiyacına uygun bir kanunun hazırlanıp bunun Komisyonda, Genel Kurulda görüşmesinin sağlanması lazım. Aksi takdirde, bu psikolojiyle yani "Benim dediğim dedik, ben bu kanun çıkacak dedim, çıkacak." mantığıyla bu kanunu çıkartabilirsiniz. Ama, bu kimin hangi sorununu çözecek? Şimdi, bu kanun Türkiye'de terörü mü bitirecek? Bu kanun Türkiye'de uyuşturucuyu mu bitirecek? Bu kanun Türkiye'de şimdi, muhtarların sorunlarını mı çözecek? Vatandaşlıkla ilgili sorunlarımızı mı çözecek veya sokaktaki vatandaşı yani hırsızlıktan vatandaşı mı koruyacak? Ne yapacak bu kanun? Ha, bu ne yapacak? Bunun yapacağı iş belli: Biraz daha vatandaşımızı yakından takip etmeyi sağlayacak ve bunu da istesek de istemesek de yarın uygulamada görülecek, birtakım art niyetli, kötü niyetli sonuçların ortaya çıkmasına sebep olacak düzenlemeler çıkacak. E, bundan bugün ben rahatsız olursam, yarın da siz rahatsız olacaksınız yani boşuna bu kadar ısrar etmenin bir anlamı yok. Bu vesileyle ben tabii ki şunu tavsiye ediyorum, hakikaten bunu samimi olarak tavsiye ediyorum: Türkiye'nin gündeminde vatandaşı ilgilendiren başka kanunlar var, bu kanunlardan, zaten zaman da oldukça daraldı, Parlamentonun bundan sonraki mesaisini 5 Nisana kadar, 6 Nisana kadar, neyse ne kadar çalışacaksak, doğru kullanalım, vatandaşın hayrına işler konusunda, vatandaşa hizmet konusunda hep birlikte bir şeyler yapalım. Bu kanun ne vatandaş için hayırlı, ne sizin için hayırlı, ne bizim için hayırlı. Boş işlerle Meclisin zamanını boşuna harcamayalım.
Hayırdır, usulde yeni şeyler mi başladı? Mikrofon yanıp sönmeye başladı.
BAŞKAN - Beş dakika süre veriyoruz ya Sayın Milletvekilim.
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Biz gidelidir usuller de mi değişti? Ne bileyim yani şimdi ışık yanıp sönmeye başlayınca. Eskiden Komisyonda böyle bir adetimiz yoktu.