ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Bu akşam bir teşekkür etme fırsatı doğdu. Sayın Ersoy, teşekkürü hak etmiyordu, o bakımdan teşekkür de etmiyorum. Efendim, ben Genel Kuruldaki konuşmalarımı da "Hak edenlere saygılar." diye bitiriyorum, biliyorsunuz. Hatta, bir defa söyledim "Efendiden efendi, beterden beter adamın adı Ali Haydar Öner." diye. Mütekabiliyet esasını burada da uygulamak lazım diye düşünüyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Nüfus İşleri Genel Müdürümüze "Bu madde uygulansaydı ne olacaktı?" diye sormak istiyorum. Uygun görürseniz onu bir dinleyelim. Nasıl bir kimlik kartı, nasıl bir uygulama, genel uygulama tamamlanıncaya kadar nasıl bir düzenleme yapılacak? Uygun görürseniz Sayın Genel Müdürümüz gelmişken bize bilgi lütfetsinler, ondan sonra da biz görüşümüzü belirtelim.

BAŞKAN - Ağabey, siz konuşmanızı bitirin. Sonunda gerekiyorsa bilgi alırız.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Ama, ona göre belki görüş belirteceğiz.

BAŞKAN - Konuşmaya devam edin, sonunda gerekiyorsa bilgi alırız.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Yani, burada, tabii, geçici döneme ilişkin bir düzenleme olacak ama İçişleri Komisyonu olarak geçici düzenlemenin nasıl olacağını bilmezsek vatandaş bizi hem mesleğin eski bir mensubu olarak hem Komisyonun bir üyesi olarak hem de bir nüfus müdürünün çocuğu olarak ayıplayabilir. O bakımdan, buradaki bulunuşumuzda dağarcığımıza bazı ilave bilgiler koyabilmeyi arzu ederiz.

Yasanın yeniden görüşülmeye ihtiyaç duyan maddeleri arasında... "Vali, ildeki mahallî idareler dâhil bütün kamu kurum ve kuruluşlarının itfaiye, ambulans, şu, bu, her türlü ihtiyaç duyduğunun aracına el koyar." diyor. Görevden geldiğimiz için uygulamalardan biliyoruz, bazı belediyeler muhalif partilere mensup olduğu için kolaylıkla haklarında işlem yapılıyor. Bazı belediyeler de iktidara sahip, iktidar partilerine mensup oldukları için mecbur kalınmadıkça işlem yapılmıyor. Mesela, Isparta Valisiyken Isparta'nın Milliyetçi Hareket Partili Belediye Başkanına "Kime ne diye çay ısmarladın?" diye soru soruldu. Temsil ağırlama giderlerinde bir hüküm var "Valiler için, ile yardımı olan veya yardımı, katkısı dokunması muhtemel olanlarla protokole dâhil zevat." diye bir tanımlama var. Belediyeler için de aynı. Orada da "Beldeye yararlı olan ya da yararlı olması muhtemel olan kişilerle protokole dâhil zevat." diyor. Bir il belediye başkanına, bir müfettiş, bu çayı kime ısmarlardın, nasıl ısmarladın diye sorabiliyorsa pes doğrusu! Bazıları deveyi havuduyla götürüyor, soran yok, üstü örtülüyor. Kartepe Belediyesi dillere düştü, rüşvet alırken verirken; kapatılmaya mapatılmaya çalışıldı. Bazılarının açığı aranıyor, bazılarının da açığı kapatılıyor.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Sayın Valim, öyle bir şey söz konusu değil. Lütfen, iftira atmayın.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Efendim, gazeteye yansıyanları söylüyorum.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Gazete haberlerini gelip burada...

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Dikkate almak durumundayız Sayın Milletvekili.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Gazete haberlerine göre burada konuşma yapamazsınız.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Yaparız efendim, gazete milletin müşterek sesidir. Niye yok sayıyoruz?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Çok ayıp ama, yakıştıramıyorum size, yakıştıramıyorum!

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Sen dün de yanlış laf ettin!

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Yakıştıramıyorum size!

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Ben doğruları söylüyorum, ben gerçekleri söylemeye devam edeceğim, engelleyemezsiniz!

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Yanlış yapıyorsunuz, yakıştıramıyorum, devlet adamlığına yakıştıramıyorum!

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Basına yansıyan şeyi yok sayamayız, siz de yok sayamazsınız.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Olmayan bir şeyi burada gazete haberiyle...

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Bunlar milletin müşterek sesidir, dikkate alınır, değerlendirilir, soruşturulur. Yoksa...

BAŞKAN - Sayın Öner, iddia olarak söylüyorsanız kabul ederiz de...

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Efendim, işte, "Basına yansıdı." dedik.

BAŞKAN - ...sonucu yoksa doğru değildir.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Efendim, bazılarının açığı aranıyor, bazılarının da yanlışları kapatılıyor. Başka şeyler de biliyorum. Sayın Milletvekilimiz isterse özel olarak kendisine de aktaralım. Çağırılıp uyarılan belediye başkanları biliyorum. Hatta, belediye başkanı çıktıktan sonra "Ya, bunları konuşmayalım, takip ediliyoruz." diye söylenildiğini de biliyorum.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Dedikoduyla hareket ediyorsunuz, yazıklar olsun!

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Her dediğimi ispatlayacak durumdayım. Söz alırsınız siz de konuşursunuz. Benim sözümü niye kısıtlamaya çalışıyorsunuz?

BAŞKAN - Hayır, iddia ediliyor, sözünüzü kabul ederek söyleyin.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - İftira etmiyorum.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Olmayan bir insana niye iftira atıyorsunuz? Ben gazete haberlerinden dünya kadar bilgi getireyim size.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Getir efendim.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Dünya kadar bilgi getireyim.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Getir, ne olacak?

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Ayıp be!

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Senin dediğin ayıptır. Çok çirkin bir yaklaşım içindesin, dün de "Takla attın." dedin. Takla atan şerefsizdir!

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Koskoca devlet adamısın, sekiz yıl valilik yapmışsın.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Yaptım, şerefimle yaptım.

BAŞKAN - Tamam, lütfen...

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Eğer layık olmasaydım, alsaydı AKP hükûmetleri beni; milletin teveccühüyle yaptım, haram yemedim, yedirmedim

BAŞKAN - Lütfen, bakın, ne güzel gidiyoruz.

Sayın Öner, iddia olarak yani böyle iddia edildiğini söylüyorsanız...

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Sayın Başkanım, lütfen, herkes sözünü alsın, konuşsun. Ben ne demişim?

BAŞKAN - O konuda haklısınız, iddia olarak söylüyorsanız bir şey yok.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - ... yaklaşımın içinden geliyorum, ezbere konuşmuyorum, kimse de beni kısıtlamaya kalkışmasın.

BAŞKAN - Tamam, teşekkür ediyorum.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Efendim, bitirmedik.

BAŞKAN - Ne yazık ki bitti.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Sayın Başkanım, müdahalelerden bitiremedim. Olur mu yani? Allah Allah, bu memlekette doğruları konuşmak ne zamandan beri kötü bir davranış oldu?

BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Öner.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Şimdi, bakınız, buna da iftira deyin, İzmir'de Özel İdarenin mallarının Büyükşehir Belediyesine devredilmesi gerekirken, Eskişehir'de aynı şey yapılması gerekirken kimlere devredildi, dağıtıldı biliyoruz. Yani valilerin Hükûmete yakın davranmış olmaları yasal emirleri yerine getirme bakımındandır, haksız uygulamaya vesile olmamalıdırlar. AKP'li belediyelerin olduğu yerde bütün mal mülk belediyelere devrediliyor, olmadığı yerlerde belediyelere devredilmiyor, başka kuruluşlara dağıtılıyor. Bunlar ciddi hatalı davranışlar.

Gelelim, belediyenin mallarına el koyma: Belediyenin mallarına el koyma kısıtlanmamış. Belediyenin asli görevine engel olacak şekilde el koyma ihtimal dâhilindedir. O bakımından, icra iflas hükümlerinde bile "Şuna, şuna el konulamaz." der. Belediyeler normal işlevlerini yapacak, belediyenin bütün itfaiye araçlarına, bütün minibüslerine, bütün dozerlerine, kepçelerine el konursa o belediye nasıl hizmet verecek? Bunların da dikkate alınması ve yeniden değerlendirilmesi lazım.

BAŞKAN - Sayın Öner, teşekkür ediyorum.

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Allah Allah ya! Şu kadar zaman yaptık, böyle şey görmedik.