EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Ben maddenin düzenlenmesini doğru buluyorum. Özellikle son dönemde belki -değerli kardeşimiz de söyledi- 1985'ten beri anladığım kadarıyla koruculuk ihdas edilmiş, şimdiye kadar da yapılmasını doğru buluyorum. Dolayısıyla gerçekten doğu, güneydoğuda askerimizle kolluk kuvvetlerimizle birlikte bu kardeşlerimiz 7/24 hizmet veriyorlar. Bu maddenin doğru bir karar olduğuna kanaat getiriyorum.

Bir şey daha söylemek istiyorum. Şimdi, burada Orhan Bey de söyledi, tabii ki Türkiye Büyük Millet Meclisinde, özellikle Plan Bütçede biz neyi konuşursak muhalefet eleştiriyor. Eleştirmek elbette ki sizin hakkınız ama ya biz koruculara bir şey veriyoruz, ona bile karşı çıkılıyor. Mesela daha önceki bizim özellikle bütçe görüşmelerinde getirdiğimizde Garo Bey "Bu bir askerî bütçedir, savaş bütçesidir."

Şimdi, değerli kardeşlerim, elbette ki bir devlet kendisini savunur. Ben Doğu Milletvekiliyim, ben Ağrı Milletvekiliyim. Cumartesi günü gerçekten sizin Ağrı'nın o dağlarında olmanızı ben arzu ederdim. 5 bin insana yakın Ağrı'da herkes -kimisi Kürtçe, kimisi Türkçe- halay çekip kol kola, el ele geldi. Balık Gölü Festivali'miz vardı ama daha önce inanın o dağlara var ya insanlar korkudan giremiyordu. Bu özgürlüğü getiren AK PARTİ oldu. Benim sol yanımda oturuyor, eski Bakanımız, şu anda Grup Başkan Vekilimiz, biz bir ay önce kendisiyle, 2 Bakanımızla birlikte Ağrı'ya gittik, burada da kendilerine teşekkür ediyorum. Bakın, Ağrı'nın Diyadin ilçesinin Mollakara köyünde 20 ton altın çıkarıyoruz, yaklaşık olarak 160 milyon dolar yapıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - İsmini de söyleyelim de tutanaklara geçsin, Mustafa Elitaş Bey, merak eden olabilir.

CAVİT ARI (Antalya) - Tutanaklar görmüyor.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Tabii, Mustafa Elitaş Bey, zaten solumda deyince yani o açıklanıyor.

Dolayısıyla şunu söyleyeyim. Bir milletvekili olarak ne olursunuz bizi anlayın ya, doğu milletvekillerini anlayın. Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. Bakın, daha önce biz gittiğimizde yaklaşık olarak belki 50 kilometrede bir arama olurdu. Bırakın oralara yatırım yapmayı... Mollakara'ya gelip gördüler. Bakın, 3 Bakanımızla birlikte gittik, binlerce insanımız geldi oraya, hiçbir sıkıntı yok. Ama şöyle: Şimdi orada terör olunca bu devlet kendisinin...

CAVİT ARI (Antalya) - Kaç korumayla gittiniz? Peki, Sayın Bakanlar kaç korumayla gitti?

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Lütfen, istirham ediyorum Sayın Arı.

CAVİT ARI (Antalya) - Hayır, önemli ama.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şöyle: Bu devlet kendisini korumak zorunda. Ya, çözüm sürecini kim getirdi? Yani daha önce bu bölgede -devlet bizim, polis de bizim, askerimiz de bizim- bir Kürtçe cümleyi kimse söyleyemiyordu. Biraz önce "OHAL" dedi Sayın Vekilimiz. Evet, OHAL'i kim kaldırdı? AK PARTİ kaldırdı. Beni bir dinler misiniz, dilin önündeki engeli kim kaldırdı? Özgürlükleri kim verdi?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bütün Türkiye OHAL'de.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, hatibi dinleyelim lütfen, söz aldığınızda fikirlerinizi ifade edersiniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şöyle yani geriye dönük olarak biraz bakmak lazım. Gerçekten hani vicdanen şunları söylemek lazım: Ya, kardeşim, işinize gelmediği zaman "savaş ekonomisi", "savaş bütçesi" ama işinize geldiği zaman "Fazla verin." Elbette ki vermek isteriz, devletin bütçesi neyse onu vermek isteriz.

Ben burada bir anekdot daha söyleyip ondan sonra izin isteyeyim. Bakın, MTA ta 1950'li yıllarda kurulan bir maden arama birimimiz. Düşünün 2004'e kadar bu ülkede tek bir gram altın çıkarılmamış. Bakın, 2004'ten 2021'e geldiğiniz zaman biz şu anda dünyada sayılı altın üreticilerinin arasındayız. İşte hamdolsun bunun...

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Devlet bütçesine ne katkısı var altının?

CAVİT ARI (Antalya) - Kim çıkartıyor, hangi firma? Onları da...

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ya, eğer siz var ya, siz, bunu da söylerseniz ben bir şey demiyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, lütfen hatibe müdahale etmeyelim.

CAVİT ARI (Antalya) - Açıklayıcı konuşsun Başkanım, hangi firma çıkarıyor?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sıra size geldiğinde konuşursunuz, söylersiniz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şu anda bizim ilimizde inşallah bir dahaki senenin ilk çeyreğinde Sayın Cumhurbaşkanımız ve yine Mustafa ağabeyimizle birlikte, Komisyon Başkanımızla birlikte ve özellikle muhalefetten gelmek isteyen milletvekillerini de -başımızın üstünde yeriniz var- oralara bir götürelim. O güzelimsi dağlara bir bakın, çıkan sıcak suya bir bakın, devletin orada şu anda yapmış olduğu yatırıma bir bakın ve her şeyden önemlisi Türkiye Cumhuriyeti devletinin al bayrağının o bölgelerde nasıl dalgalandığını ve o dağlara nasıl özgürlük getirdiğine bir bakın. Ben şununla iftihar ediyorum...

BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) - Esnafı da gezin biraz, esnafı da.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Eyvallah.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Çelebi, son saniyeleriniz, son cümleleriniz...

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Şunu arz edeyim: Bakın, buradaki yatırımla en azından 1.500 kişiye şu anda orada istihdam sağlanıyor. Ben geçen günkü konuşmamda da söyledim, bakın, 2018'de 75 trilyon lira merkezî hükûmet bütçesine gönderdik sadece tekstille.

Değerli milletvekillerim, bakın, bugün Ağrı'nın en büyük sorunlarından bir tanesi şuydu: İstihdamdı. Bizim bugün orada çalışan 3.756 kardeşimiz var. Bunu...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 4 kişiden 3'ü işsiz.

EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Garo'cuğum, bir dahaki sene bu 6 bine çıkıyor, burada müjdesini sana veriyorum, seni de bekliyorum, seni Ağrı'ya götüreyim, sana bir Ağrı döneri de ısmarlayayım, ondan sonra orada kendi gözünle görmeni de arzu ediyorum.

Çok teşekkür ediyorum.