İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Başkanım, teşekkür ediyorum.

İl olarak biz de iki denize, bir de iç göle sınırız, onu özellikle söyleyeyim; Sapanca Gölü'ne de sınırız.

Sayın Başkanım, arkadaşlar birçok isim belirttiler. Ben öncelikle şunu söyleyeyim: Bilim insanlarının hepsini dinlemeyebiliriz; o kadar vaktimiz, o kadar zamanımız yok ama yazılı rapor alabiliriz, resmî kayda da geçebilir. Onu da rapor hazırlanırken değerlendirebiliriz, o şekilde de talep edilebilir.

Ben de özellikle Gebze Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden Profesör Doktor Taşkın Kavzoğlu Bey, son bu müsilajla birlikte, deniz yüzeyindeki müsilajın tespitiyle ilgili, aynı zamanda derinliğiyle ilgili uzaydan elde ettikleri bilgiler doğrultusunda güzel çalışmaları var. Sayın Bakanımızla da görüşmeler yapıldı. Aynı zamanda Harita Mühendisliği Bölümü Başkanı, bu hocamız dinlenebilir. Marmara Belediyeler Birliği -az önce de bahsedildi, şu andaki çalışmalar onların koordinasyonunda yürüyor- bu şekilde dinlenebilir. Bir de Komisyona çağıracağımız, burada raportör olarak kullanacağımız uzmanlardan belki Marmara Belediyeler Birliğinden de birisini çağırmamız isabetli olabilir çünkü onlar direkt işin içinde.

Ben tekrara girmesin diye konuşulmayanlara bakıyorum. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının kıyılarla ilgili birimi var, bir genel müdürlüğü var; onların dinlenmesi lazım çünkü oradaki deniz... Burada maksat deniz kirliliğini önlemek çünkü deniz kirleniyor, bu sıkıntılar ortaya çıkıyor. Onunla ilgili ne tür çalışmalar var, o olabilir. Mühendisliklerden, mesela "TMMOB" denildi, bence TMMOB'a gerek yok ama Çevre Mühendisleri Odası dinlenebilir, Kimya Mühendisleri Odası bu anlamda dinlenebilir. İller Bankasını özellikle dinleyip arıtma tesisleriyle ilgili -işte, şu anda ön arıtma var, biyolojik arıtma var, ileri biyolojik arıtma var- hangi arıtma sistemi kurulursa o ilde, ilçede beldede "Deniz daha az kirlenir veya da deniz kirlenmez." şeklinde İller Bankasından özellikle bu konuda bilgi almakta fayda var, dinlemekte fayda var. Liman İşletmelerini mutlaka dinlemek lazım; oraya gelen gemilerdeki o sintine atıkları ve gemideki atıkların kontrolü nasıl yapılıyor, bunları denize mi boşaltıyorlar yoksa o yükü indirdiği zaman bununla ilgili bir belge istiyorlar mı istemiyorlar mı; bunu denetleme açısından önemli. Bir de tabii hep denizin ısınması gündeme geliyor, işte, bu arıtma tesislerinden çıkan su denizdeki sıcaklık seviyesine indirilmeden denize deşarj ediliyor, bunun etkisi var. Bir de birçok ilimizde -Kocaeli'de de var, Balıkesir'de de var, birçok ilimizde var- kaplıca suları var. Kaplıca suları denize deşarj edilirken, atık sular denize deşarj edilirken bunlar gerçekten deniz sıcaklığı seviyesine indiriliyor mu indirilmiyor mu, bunları da görüşmek veya bu konuda bilgi almak için... Kaplıcalarla ilgili bir birlik mi vardır, ne vardır bilemiyorum; onu araştırıp o birliğin de yetkililerini çağırıp görüşmek lazım diye düşünüyorum.

Başkanım, teşekkür ediyorum.