BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Ben de çok teşekkür ediyorum. HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanımız Fatma Zengin'i, HAK-İŞ Başkanımız Mahmut Başkanımızın bakışını biliyoruz, bu bakışı tabii ki yansıtmak için de çaba sarf ettiğinin farkındayım. HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Jülide Hanım Kadın Komitesi Başkanlığından itibaren birlikte çalıştığımız arkadaşımız ve biraz evvel MEMUR-SEN Sendikası için Kadın Komisyonu Başkanı olan Habibe Hanım'la çalıştığımız gibi, Jülide Hanım'la da çalıştık. Hem memur sendikasından bir kadın bugün Mecliste milletvekili, hem işçi sendikasından bir arkadaşımız bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinde milletvekili ve üstelik HAK-İŞ'ten temsilci olan kadın milletvekilimiz, tam da sizden sorumlu, çalışma hayatından sorumlu bakanlığımızı yaptı. Şimdi de partinin en üst yönetim organında görev yapmaya devam ediyor. Yani sendikaların sivil inisiyatifin bir ekol, bir okul olduğunu fark ediyoruz ve orada da kadınlarımıza verilen eğitimin önemli olduğunu görüyoruz, güçlenmesi için önemli olduğunu görüyoruz, bu vesileyle de hem başkanlara hem de sizlere teşekkür ediyoruz.

Tabii, bunu yönetim kademesine yansıtmayanların bahane olarak göstermesi de "Ya, biz kadın milletvekili çıkardık, yönetime almayalım." demesini de gerektirmez. Dolayısıyla başta Habibe Hanım olmak üzere Jülide Hanım'ın da yönetim kademesindeki kadınların sayısını artırmak adına onların da çaba sarf etmesi gerektiği kanaatindeyim. Fatma Hanım'a ve Sıdıka Hanım'a destek olarak.

4.Ulusal Eylem Planı'mız beş hedef çerçevesinde şekillenmiş vaziyette ve eylemlerimizi, bugüne kadar üç eylem planımızla birlikte, 4'üncü eylem planımızı da hayata geçirdik. Çalışma hayatımızla alakalı kadın istihdam oranlarını yüzde 21'den yüzde 28,7'ye, kadın iş gücüne katılım oranını yüzde 23'ten yüzde 36'ya, kadınların çalışma hayatında kalma süresini 16,7 yıldan 19,1 yıla ve diğer temsil makamlarındaki kadın oranlarını da artırdığımızı iletmem lazım. Özellikle çalışan kadınlarımızın eşit işe eşit ücret, kadınlara istihdam ve girişimcilik desteklerinin verilmesi, ev kadınlarımızın da emeklilik hakkına sahip olması, çalışan annelere ilk çocuk için altmış gün, ikinci çocuk için yüz yirmi gün, üçüncü çocuk için yüz seksen gün yarı zamanlı çalışma imkânının verilmesi, sanayi bölgelerinde kreşlerin açılması, organize sanayi bölgelerinde ki bunun ilk mihmandarı TOBB olmuştu ve TOBB organize sanayi bölgelerinde 4 tane ille başladı, bir istemimiz de bizim ilimiz olmuştu. Organize sanayi bölgelerinde çalışan, özellikle tekstil sektöründe çalışan kadınlarımızın kreşlere çocuklarını götürmesi adına önemli adımlar atıldı ve sanayi bölgelerinde kreşlerimizin açılmasını sağladık. Doğum yapan anneye yarı zamanlı çalışma imkânı, doğum izni on iki haftadan on altı haftaya çıkarıldı. Süt izni günde bir buçuk saate ve doğum yapan işçi kadınlarımıza altı ay ücretsiz izinler sağlandı. Bunları daha da yoğunlaştırmamız lazım ve özellikle eğitim konusunda çalışmalarımızı da hep birlikte yapalım. Kadının güçlendirilmesi, biraz evvel benim söylediğim "kadın ve erkeğin fıtratı farklı fırsatları aynı olsun" cümlesi üzerinden fıtratlarımızın farklılığı sorumluluğumuzun yükünü arttırmıyor. Erkekler için de çok farklı sorumluluklar var, her birinin kendi alanında sorumlulukları var ama ortak paylaştığımız dünyayı birlikte yönetebilirsek, beraberce yönetebilirsek çok daha huzurlu bir dünya, huzurlu bir yuva, huzur bir toplum hâline getirebiliriz. O yüzden babalarımız da, eşlerimiz de, erkek kardeşlerimiz de bu sorumluluğu kadınların aldığı kadar almalı, aynı oranda elini taşın altına koymalı. Bu vesileyle de roller tabii ki farklılaşıyor. Hepimiz her şeyi yapamayabiliriz, sizin biraz evvel vermiş olduğunuz örnek üzerinden yani ağırlığın kaldırılması, bedensel güç vesaire ama artık kadınların da çok önemli işleri temsil ettiğini, tarlada çalıştığı gibi teknoloji alanının liderliğini de yapabildiğini görüyoruz.

Ben sunumlarınız için çok teşekkür ediyorum.

Şimdi, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları KonfederasyonuKAMU-SEN'den Kadın Komisyonu Başkanımız Leyla Hanım'a, Leyla Polat'a sözü vermek istiyorum.

Sayın Polat, buyurun lütfen.