KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Ben çok mutlu olurum, çok memnun olurum.

Şunu söylemem lazım: Hacı Ahmet Bey'in söylemiş olduğu ev kadınlarının evde ürettikleri iş açısından... Ben, ev kadınlarımızı "evin mühendisi" olarak tarif ediyorum yani onların yaptıkları işi ekonomiye vurduğumuz zaman, mutlaka, karşılığında bir maddi rakam söz konusu olur. Her halükârda hepimiz hem işi hem evi beraber götüren kadınlarız. Ne kadar "eşit işe eşit ücret" desek de evdeki işler maalesef eşit dağılmıyor, her halükârda, çalışsanız da evdeki sorumluluğunuz sizin omuzlarınızda. Ev kadın olsanız da çalışan kadın olsanız da toplumsal rollerimizin gereği evde işin içerisine girdiğimizde kendimize aitmiş gibi rollerimizi yerine getiriyoruz, öğretilen rolleri. Dolayısıyla, çalışan kadınlar dışarda üretiyor ama benim yıllardır söylediğim ev kadınlarının evin mühendisleri olduğudur. Dışarıda, çıkıp üretmeseler, maaş almasalar, gelir getirmeseler dahi çok önemli bir çıktıya engel oluyorlar. Eve yardımcı gelecek, eve temizlikçi gelecek, eve bulaşıkçı gelecek, eve muslukçu gelecek; bazen tamirat işini bile bizler yapıyoruz. Dolayısıyla, bunun maddi olarak... Siz, KAGİDER olarak çok güçlü bir örgütsünüz; dolayasıyla, bu konuda ev kadınlarının ekonomiye katkısıyla ilgili özel bir çalışma, bizim KAGİDER'den özel isteğimiz olsun.

TÜRKİYE KADIN GİRİŞİMCİLER DERNEĞİ BAŞKANI EMİNE ERDEM - Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Bunu söyledikten sonra, KAGİDER'in özellikle kooperatiflerle ilgili çalışmaları çok önemli. Şu anda benim şehrimde son bir yıldır özel kooperatifçilik çalışıyoruz ve Bakanlarımızdan aldığımız desteklerle -4 bakanlığı aldık, Malatya'ya götürdük- şu an tam 18 tane kadın kooperatif var ve inanılmaz güçlü, inanılmaz destekler alarak güçlü bir şekilde devam ediyorlar. Dolayısıyla, sürdürülebilir kalkınmanın en önemli ayağı olan kooperatiflerimizi de, kadın kooperatiflerimizi de bu vesileyle çok ciddi manada destekliyoruz.

Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesini Araştırma Komisyonu Meclisimiz için çok önemli, ülkemiz için çok önemli, kadınlarımız için çok önemli bir Komisyon. Anayasa'nın 98'inci, İç Tüzük'ün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca, kadına yönelik şiddetin sebeplerinin tüm yönleriyle araştırılarak alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla bu Komisyonu kurduk. Bu Komisyonu AK PARTİ'nin, MHP'nin, CHP'nin, HDP'nin ve İYİ Partinin grup ve milletvekillerinin önergeleriyle, toplam 43 adet önergenin toplanmasıyla bu kurduk.

Bugünkü toplantımızda sivil toplum örgütlerimizin yapmış olduğu sunumlar gibi diğer katılımcıların sunumları da bizim için çok önemli ve kıymetliydi. Öncelikle, sizlere katıldığınız için çok özel teşekkür ediyorum ama katılamayan ya da katılmayan sivil inisiyatife... Biz, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunu davet ettik, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonunu davet ettik, Eşitlik İçin Kadın Platformunu (EŞİK) davet ettik; Türk Kadınlar Birliğini, Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneğini, Kadın Dayanışma Vakfını, Türkiye İş Kadınları Derneğini, Uçan Süpürge Vakfını davet ettik ve derdi kadın olan ve derdi kadına yönelik şiddetle mücadele olan herkesi burada gördük. Fikirleri ne olursa olsun, siyaseti ne olursa olsun biz hiçbir ayrım gözetmeksizin davet ettik ama davetimize icabet eden sivil inisiyatife teşekkür ederken etmeyenlere de burada sitemlerimizi gönderiyoruz. Sadece tek bir belgeye indirgeyerek şiddetle mücadeleye ortak olmamak, çok kısa tabirle, bu işin kenarından geçmektir. Sivil inisiyatiflerin taşın altına el koyarken "Ben de varım." dememeleri üzüntü verici.

43 adet önergeyle; AK PARTİ, MHP, CHP, HDP ve İYİ Parti grup ve milletvekilleri tarafından aynı yönde verilen önergelerle kurulan Komisyonumuz, bugün, bir kez daha tarihe not düştü. Komisyondan çekilen CHP, HDP ve İYİ Parti milletvekillerinin önergelerine sahip çıkmamalarını ben milletime havale ediyorum ve ibretlik bir durum olarak nitelendiriyorum. Ülkemizde yaşanan kadına yönelik şiddet olaylarının sebeplerinin ve bu sebepleri ortadan kaldıracak çözüm önerileninin belirleneceği yer Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Çözümü başka yerde arayanlar, dün olduğu gibi bugün de kaybedenlerdir, yarın da ve kaybedeceklerdir. Bizler, yaşanan gelişmeleri yüce milletimizin takdirine bırakıyoruz.

Biz, 2002 yılından itibaren bugüne kadar çok önemli yasal düzenlemeler yaptık ve bunları yaparken bugün araştırma Komisyonumuzu terk eden ya da Komisyondan ayrılan partiler yoktu, biz kendimiz yaptık. Anayasa'yı da, yasal düzenlemeleri de hepsini bu iktidar yaptı ve Cumhurbaşkanımızın kararlılığıyla yaptık.

Araştırma Komisyonumuzun kuruluş amacı doğrultusunda, kararlılıkla ve etkin bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Meselesi kadın olan ve meselesi kadın hakları olan ve meselesi kadına yönelik şiddet olan herkesi buraya davet ettik. Elimizden gelen tüm imkânları seferber ederek katılımı en üst seviyeye ve en üst temsile çıkarmaya gayret ettik. Gelmek isteyip Komisyonumuza zamansızlıktan davet edemediğimiz sivil inisiyatife de yazılı fikir ve kanaatlerini sorduk, sormaya devam edeceğiz. Altını tekraren çiziyorum: Biz, meselesi kadın olan ve kadın hakları olan, kadına yönelik şiddet olan herkesi ve derdi bu yönde olan herkesi olması gereken yere, Komisyonumuza davet ettik.

Kadın haklarının korunması, geliştirilmesi ve şiddetle etkin mücadele politikalarıyla, biz, 2023, 2053, 2071 hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz. Aynen kuşun kanatları gibi, tek kanatlı kuşun uçamayacağını bilerek, 2 kanadı da toplumu, kadını, erkeği güçlendirerek, aileyi güçlendirerek, toplumu güçlendirerek hedeflerimize ulaşmaya çalışacağız. Güçlü Türkiye'yi güçlü kadınlarımızla, inançla, emekle ve sevgiyle, azimle, kararlılıkla ilmek ilmek inşa edeceğiz.

CHP, İYİ Parti ve HDP'nin Araştırma Komisyonumuzdan çekilmesine yönelik kararlarını, kadın haklarının geliştirilmesinde politika üretememelerine, çözümü salt dış kaynaklı bir metne indirgeyerek ve bir metinden medet umarak açıklamaktalar. Bu partilerin milletvekilleri sorumlu davranmalılardı ve bu sorumluluğun altında, Komisyonda olmalılardı. Biz, biliyoruz ki Komisyonun ilk gününden itibaren Komisyondan ayrılan partiler ve milletvekillerinin kanaatleri buydu; ilk geldikleri andan itibaren Komisyonun yasak savmak üzere kurulduğunu düşünmüş ve bunu da ifade etmişlerdi ama Komisyon, yaptığı çalışmada hiçbir işi "mış" gibi yapmamak üzere, çözmek üzere odaklanmış ve çözüm üretmek adına da bütün disiplinleri masaya davet etmiştir. Bu partilerin milletvekillerinin verdikleri kendi önergelerine sahip çıkmamalarını milletimize havale ediyoruz ve konuya ilişkin yaklaşım ve önerilerini -ki eğer varsa- Komisyon raporumuza şerh olarak da düşebilirlerdi, bunu da kendi ellerinden almış oldular. Dolayısıyla, biz, Komisyonun kurulduğu andan itibaren, 43 önergeyle kurulan bu Komisyon kurulduğu andan itibaren yakın takibini yapan bütün milletvekillerimize ve katılımcı olan kurum, kuruluş, disiplinlere, akademisyenlere, sivil toplum örgütlerine, medyamıza canıgönülden teşekkür ediyoruz. Bu önergelerine sahip çıkmayan ve derdi kadın olmayan, kadın üzerinden siyaset yapmak isteyenleri de milletimize havale ediyoruz.

Ben, katılımlarınız için bir kez daha teşekkür ediyorum.

Milletvekillerime, uzmanlarıma, basın mensuplarına ve sivil toplum örgütlerimize teşekkürlerimi sunuyorum.

Toplantımızı kapatıyorum.